• Sonuç bulunamadı

MTK’nın 1, II maddesinde belirtildiği üzere, tahkim yeri, tahkime MTK’nın uygulanıp uygulanmaması açısından önem taşıdığı gibi, hakem kararının iptal sebepleri ve iptal davasının açılacağı yer, tahkim usûlüne uygulanacak hukukun belirlenmesi, tahkim anlaşmasının geçerliliği, tahkime elverişlilik ve hakem kararının tenfizine engel olan durumların belirlenmesi gibi konularda da önemli hukukî sonuçlar doğurmaktadır394.

Tahkim yeri, tahkim anlaşmasında kararlaştırılabileceği gibi, taraflar, yine tahkim anlaşmasında, tahkim yerini belirli bir kurum veya kişinin belirlemesini de kabul edebilirler. Bu konuda taraflar arasında bir anlaşma yoksa tahkim yeri, hakem ya da hakem kurulunca olayın özelliklerine göre belirlenir395. MTK, tahkim yerinin Türkiye’de olduğu uyuşmazlıklara uygulanabileceği gibi tahkim yerinin yurt dışında olmasına rağmen tarafların MTK’nın uygulanmasını kararlaştırdıkları uyuşmazlıklara da uygulanabilir. Ancak, yargılamanın hakem kurulunca Türkiye’de yapılması durumunda, tahkim yeri Türkiye olarak belirlenmemişse, yargılama MTK’ya tâbi olmayacaktır396. Tarafların iradesi veya tahkim usûlüne uygulanan kurallara uygun olarak belirlenen tahkim yeri, tahkim yargılaması süresince istisnaî haller397 haricinde değiştirilemez. Bu nedenle, istisnalar dışında, Türkiye’de yerli veya yabancı unsurlu tahkimler, MTK’ya tâbi olmaktadır ve bu Kanun’un emredici kuralları dâhilinde verilen kararlar da daima millî hakem kararlarıdır398.

MTK m. 9, II maddesi, hakemlerin yargılama faaliyetini, tahkim yerinden farklı bir yerde sürdürmelerine imkân tanımıştır. Tek hakemli, dosya üzerinden çözümlenen uyuşmazlıklarda, hakemin tahkim yeri olarak kararlaştırılan ülkede kararını vermesi şart değildir. Bunun gibi, online uyuşmazlık çözümü kapsamında elektronik tahkim ile tele-

394 Birsel, Mahmut: Milletlerarası Tahkimde Tahkim Yerinin Seçiminin Önemi (ICC Türkiye Millî Komitesi,

Milletlerarası Tahkim Semineri, 10 Mart 2003 Ankara, s. 64-77), s. 68-69.

395 Hakem ya da hakem kurulu, MTK m. 9, I uyarınca, tahkim yerini belirlerken öncelikle tahkim yeri

hukukunun, tahkim anlaşmasının geçerliliği ve tahkime elverişlilik açısından yaklaşımını göz önünde bulundurmalıdır. Bunun yanı sıra hakemler, milletlerarası tahkimin gereklerine cevap veren bir tahkim hukukuna sahip olan bir ülkeyi de tahkim yeri olarak tercih edebilirler (Akıncı-Milletlerarası Tahkim s. 118).

396 Deren-Yıldırım-Esaslı Sorunlar s. 95.

397 Tahkim yeri olarak seçilen şehir veya ülkede meydana gelen doğal afetler veya savaş vb. engeller

sebebiyle, hakemlerin bir araya gelmesi fiilen mümkün görünmüyorsa, tahkim yerinin değiştirilmesi mümkündür (Akıncı-Milletlerarası Tahkim s. 119).

konferans ve e-mail yolu ile hakemler fiziksel olarak toplanmadan da uyuşmazlığı çözümleyebilirler399.

E) TAHKİM SÜRESİ

Tahkim süresi, tahkimin başlangıcından, hakemlerin uyuşmazlığı çözüme kavuşturmalarına kadar geçen süredir. Tahkim süresinin hesaplanmasında, tahkim süresinin başlangıcına esas alınan işlemin yapıldığı ilk gün hesaba katılmaz. Adlî tatilde de tahkim yargılaması yapılır; başka bir deyişle adlî tatil, tahkim süresini etkilemez400.

MTK’nın 10/B maddesi, taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça, tek hakemli davalarda hakemin seçildiği, birden çok hakemli davalarda ise hakem kurulunun ilk toplantı tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde hakem veya hakem kurulunca esas hakkında karar verileceği düzenlenmiştir401. Bu nedenle, tahkimde görülen davanın, taraflar tahkim süresini belirlemişlerse, belirlenen süre içerisinde; böyle bir süre belirlememişlerse, Kanunda belirlenen süre içerisinde sonlandırılması gerekmektedir.

Taraflar, tahkim süresini sonradan uzatabilirler; ancak tahkim anlaşmasına, bu süreyi belirsiz hale getiren “tahkim süresi hakemlerin karar vermelerine kadar geçecek süredir.” gibi kayıt koyamayacakları gibi, Kanuna göre, tahkim süresi geçtikten sonra yapılan tüm işlemler de batıldır402.

Taraflar, tahkim süresinin başlayacağı anı kararlaştırmamışlarsa, tahkim süresinin başlangıcında tarafların iradesi göz önünde bulundurulur ve taraflar, tahkim süresine istedikleri gibi karar verebilirler403.

399 Akıncı-Elektronik Tahkim s. 106 vd.

400 Balcı, Muharrem: İhtilafların Çözüm Yolları ve Tahkim, İstanbul 1999, s. 206; Kuru/Arslan/Yılmaz s.

897, 972; ayrıca bkz. 15 HD 13.02.1975, 2336/1173; 13 HD 16.12.1981, 6547/8245 (Kuru-Usûl V s. 5495).

401 Tahkimde görülen davaların, belli bir süreyle sınırlanması, kamu düzenini ilişkin bir husus olarak kabul

edilmekle beraber, süreye tâbi tutulmasının amacı, tahkimin hızlı bir şekilde sonuçlanmasını sağlamaktır (Yeğengil s. 306-307).

402 Ertekin/Karataş s. 237.

MTK’nın 10/B maddesine göre, aksi kararlaştırılmamışsa, tek hakemli davalarda, tahkim süresi hakemin seçildiği tarihten itibaren işlemeye başlar. Bu nedenle, tek hakemli davalarda tahkim süresinin başlama anı, hakemin taraflarca seçim usûlüne göre değişiklik göstermektedir. Buna göre, hakemin taraflarca belirlenmesi durumunda, tarafların hakemlik teklifini hakeme bildirdikleri anda tahkim süresi başlamış olacaktır. Tarafların, hakem seçimini belirli bir kuruma bırakmaları durumunda, bu kurumun hakemi ataması ile tahkim süresi başlayacaktır. Tarafların hakemin seçimi konusunda anlaşamamaları ve bu nedenle mahkemeye başvurduğu durumlarda tahkim süresi, hakemin mahkeme tarafından atandığı tarihten itibaren işlemeye başlayacaktır404.

Yine aynı madde uyarınca, birden çok hakem olan davalarda, tahkim süresi, hakem kurulunca ilk toplantı tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren işlemeye başlar.

Birden fazla hakem bulunan davalarda tahkim süresinin başlangıcı için hakemlerin fiilen bir araya gelerek toplantı tutanağı düzenlediği tarih değil, hakemlerin birlikte düzenledikleri ilk tutanak ya da böyle bir tutanağın olmaması halinde, hakem kurulu olarak yapmış oldukları ilk işlem tarihi, tahkim süresinin başlama anı olarak esas alınır405.

İnşaat sözleşmeleri ile ilgili uyuşmazlıklarda sözleşme, yazışma ve projelerin incelenmesi safhaları oldukça uzun ve ayrıntılı bir çalışma gerektirmekle beraber, teknik, bilgi ve beceri isteyen hususlarda bilirkişilere başvurulmakta ve taraflar dilekçelerini, delillerini ve teknik raporlara karşı cevaplarını hazırlamak için ek süre istemektedirler406. İşte bu gibi durumlarda, tahkim süresi, tarafların anlaşmasıyla; anlaşmamaları halinde taraflardan birinin başvurusu üzerine Asliye Hukuk Mahkemesi’nce, tahkim süresi sona ermeden uzatılabilir (MTK m. 10/B, 2). Aynı şekilde, taraflardan birinin dava açılmadan önce Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurarak, tahkim süresinin uzatılmasını ya da değiştirilmesini istemesi söz konusu olamaz. Mahkemenin süre uzatımı ile ilgili olarak vereceği karar kesindir.

MTK’nın 15. maddesi uyarınca, hakemlerin tahkim süresi içinde karar vermemesi, hakem kararının iptalini gerektirir. Bu durumda, yeniden hakem seçilerek uyuşmazlığın

404 Akıncı-Milletlerarası Tahkim s. 122. 405 Akıncı-Milletlerarası Tahkim s. 123. 406 Akıncı-Milletlerarası Tahkim s. 123-124.

tahkimde çözümlenmesi yolu ortadan kalkmaktadır; artık davacı, davasını görevli ve yetkili mahkemede açmak zorundadır.

Tahkim süresinin sona ermesi ile taraflar arasındaki tahkim şartı geçerliliğini yitirir ve böylelikle hakemler yetkisiz hale gelir. Bu nedenle, hakem ya da hakem kurulu tarafından yapılan tüm işlemler ve sürenin sona ermesine rağmen hakemlerin vermiş olduğu kararlar batıl sayılır407.

Hakemler ile taraflar arasındaki ilişkiyi (hakem sözleşmesini) vekâlet sözleşmesi olarak nitelendirildiğinde, hakemlerin tahkim süresi içinde karar vermemelerinin, vekâlet sözleşmesine aykırılık teşkil ettiği söylenebilir. Kasıt, ihmal ve dikkatsizlikle önlerindeki uyuşmazlığı süresinde karara bağlamayan hakemlerin, BK’nın 390. maddesinden yola çıkarak, vekilin özen sorumluluğu kapsamında, 321, 98, 43 ve 44. maddeleri uyarınca sorumluluğu söz konusu olur408.