• Sonuç bulunamadı

2 REKABET GÜCÜ VE VERİMLİLİK

2.5 Dünyada ve Türkiye’de Bazõ Sektörel Verimlilik ve

2.5.4 Türkiye İmalat ve Makina Sanayiinde Verimlilik

2.5.4.2 Türkiye Makina Sanayiinde Verimlilik

1985-1993 yõllarõ arasõnda elektriksiz makinalar sektöründe verimlilik yõllõk yüzde 3,5 oranõnda artmõştõr. Toplam faktör verimliliği ise ortalama yõllõk yüzde 3,8 oranõnda artmõştõr(Saygõlõ, Tablo 6.3).

1985-91 yõllarõ arasõnda işgücü maliyetinin çõktõ içindeki payõ, makina sanayiinde yüzde 10,7, elektrikli makina sanayiinde ise yüzde 8,3’dür. Batõ Avrupa ülkeleri için makina sanayiinde aynõ oran yüzde 20-25 civarõnda olup, Japonya ve Norveç’te aynõ oran yüzde 17 civarõndadõr. Elektrikli makinalar sanayiinde ise Batõ Avrupa’da işçiliğin çõktõ içindeki payõ yine yüzde 20-25 civarõnda olup, Japonya ve Yunanistan’da ise bu oran yüzde 15 ve 14’dür(Kõsaer, 1997). Dolayõsõyla Türkiye, bu sektörde önemli bir işgücü maliyeti üstünlüğüne sahiptir.

Tablo-42’de aylõk ücretlerin yõllar içindeki seyri verilmiştir. Aynõ dönemler içinde, AB’de ücretlerin seyri hõzlõ bir artõş içinde (Tablo-43) iken Türkiye’de yabancõ paralara göre işgücü maliyeti sürekli olarak düşme yönünde olmuştur.

Tablo 42: Türkiye’de İşgücü Maliyeti: İmalat Sanayiinde Aylõk Ücret ($)

Yõl 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991

Ücret 724 554 346 247 217 195 133 94 88 54

Kaynak: OECD Statistics

Verimlilik düzeyini belirleyen unsurlar ise sektörel yoğunlaşma oranõ, ar- ge harcamalarõ ve ihracat yoğunluğudur(Saygõlõ, 1999). Sektörel yoğunlaşma aynõ zamanda sermaye yoğunluğu ile de örtüşük bir anlam taşõmaktadõr. Ar- ge ve ihracat yoğunluğu da firmalara maliyetlerini düşürücü yönde bir baskõ oluşturmaktadõr. Yüksek oranlarda ihracat yapõlmasõ işçilerin becerilerini, otomasyonu ve yaratõcõ buluş ve prosesleri geliştirici araştõrma faaliyetlerini daha cazip hale getirmektedir.

Tablo 43: İmalat Sanayiinde İşçi Ücreti İndeksi

Yõl 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 TC- Aylõk 293 224 140 100 88 79 54 38 35 22 OECD /Saat 85 90 95 100 104 107 112 118 125 131 Kaynak: OECD Statistics

3 TÜRKİYE BEYAZ EŞYA SANAYİİNİN REKABET GÜCÜ:

Stratejik planlama kavramõndan anlaşõlan, on yõllõk perspektifle ve gerektiğinde revize edilebilen, firmanõn gelecek ile ilgili vizyonunu ortaya koyan bir planlama anlayõşõdõr.

28 nicel çalõşmada (Armstrong, 1991) stratejik planlamanõn özellikle imalat sanayiindeki firmalar için faydalõ olduğu ortaya konmuştur. 9 çalõşmada planlamanõn daha iyi performansa neden olduğu ortaya konmuştur. Fakat hiçbir çalõşmada da zararlõ bir yönü bulunmadõğõ görülmüştür. Ancak, hangi planlama tekniklerinin kullanõlmasõnõn yararlõ olacağõ ve hangi durumlarda sonuç vereceğinin tespit edilmesi konusunda fazla çalõşma olmamasõdõr.

Bu bölümde beyaz eşya sanayiinin, Türkiye içindeki rekabet gücü çeşitli ölçütler ile ortaya konacaktõr.

Verimlilik ölçütleri ile ilgili olarak kullanõlan üretim istatistikleri 10 ve daha fazla işçi çalõşan işyerlerini ve devlet sektörünün tümünü kapsayan imalat sanayii verileri ISIC-Rev 3’e göre sadece 1997 yõlõ için sağlanabilmiştir. Bu nedenle çalõşmada baz olarak 1997 yõlõ alõnmõştõr.

Sektör istihdamõ 10 ve daha fazla işçi çalõşan işyerleri için 1997 yõlõnda 21.803 kişi (Ek Tablo 2) iken, 1-9 kişi çalõşan işyerlerindeki toplam istihdam, 4.531 kişidir(Genel Sanayi ve İşyerleri Sayõmõ, 1992). Bu veriler õşõğõnda toplam istihdamõn 1997 yõlõ için 26.000 kişi civarõnda olduğu söylenebilir.

Sektörün, imalat sanayii istihdamõ içinde payõ 1997 yõlõ için yüzde 1,93 oranõndadõr. Bu oran AB ülkeleri için yüzde 1,0 civarõnda olup bu gösterge de sektörün göreli olarak ülkemizde diğer sektörlere göre gelişmişliğinin bir ölçütüdür.

Beyaz eşya sektöründe yõlda çalõşõlan işçi-saat başõna katma-değer 22,8 dolar olup, imalat sanayii ortalamasõ olan 19,4 dolardan daha fazladõr, (Ek

Tablo 2). Sektör verimliliği beyaz eşya hariç makina ve teçhizatõ imalat sanayiinden de yüksektir.

Sektörde saat başõna ödenen işçilik ücretleri imalat sanayii ortalamasõna çok yakõndõr. Ayda ortalama olarak çalõşanlara 550 dolar ücret ödenmekte olup, imalat sanayii için bu değer 503 dolardõr. Sektörün ücretler açõsõndan herhangi bir güçlüğü olmayõp, ülkemizdeki düşük ücret üstünlüğünden yararlanmaktadõr.

214 Trilyon TL girdi kullanõlan sektörde 357 Trilyon TL çõktõ üretilmiş olup, yüzde 40 oranõnda katma-değer yaratõlmõştõr.

Ücretlerin katma-değer içindeki payõ yüzde 15 olup, bu oran imalat sanayii ortalamasõnõn altõndadõr. Bu payõn düşük oluşu ücretleri sektörler arasõnda homojen kabul edersek yaratõlan katma-değerin imalat sanayii genelinden daha yüksek olduğu sonucu çõkarõlabilir. İmalat sanayii genelinde yõllõk çalõşan başõna yaratõlan katma-değer 35.640 dolar olup, bu değer sektörde 43.405 dolardõr. 22 sektörlü imalat sanayiinde kişi başõna yaratõlan katma-değer açõsõndan 7. sõradadõr, (Ek tablo 2).

Candy20 grubu reklama büyük önem vermekte ve cirosunun yüzde

4’ünü reklama harcamaktadõr. Ülkemizde ise bu oranõn sektör ortalamasõ olarak yüzde 1,7 olduğu görülmektedir. Firmalar itibariyle ise pazarlama,satõş ve dağõtõm giderleri toplu olarak gösterildiği için ayrõm yapõlamamõştõr.

İçinde vergiler ve amortismanlar da dahil olan fiyat-maliyet marjõ katsayõsõ brüt bir karlõlõk ölçütüdür. Bu değerde imalat sanayii ortalamasõ ile yaklaşõk olarak aynõ orandadõr. Çalõşan başõna katma-değerin yüksek olduğu sektörde faiz, kira ve reklam giderleri toplamõnõn imalat sanayii ortalamasõndan yüksek olduğunu göstermektedir. Kar marjõ ise katma- değerden işgücüne yapõlan ödemenin çõkarõlõp kalanõn çõktõya bölünmesi ile bulunur. İşyerinin kar ya da zararda olduğunu gösterir. Değerlendirmede ise

bu oran sektörler için hesaplanmõş ve imalat sanayii ortalamasõ ile karşõlaştõrõlmõştõr. Bu oranda imalat sanayii ortalamasõna yakõndõr. İmalat sanayii incelendiğinde petrol ürünleri, metalik olmayan diğer mineraller ve mobilya sektörlerinde bu oranõn yüzde 40’õn üzerinde olduğu görülmektedir.

Sektör İçi Ticaret (SİT): SİT indeksi aynõ sektördeki çift yönlü ticareti gösterir. İndeks sõfõr ve 100 arasõnda değişir. Eğer bir ülkenin bir sektörde ithalat ve ihracatõ birbirine oldukça yakõn miktarlarda ise SİT indeksi 100’e yaklaşõr. SİTi indeksi her bir sektördeki sektör içi ticareti ölçmek için TSİT indeksi ise toplulaştõrõlmõş sektörler için ve toplam sanayi için sektör içi ticareti ölçmek amacõyla kullanõlmõştõr(Industry and Technology, 1995).

SİT X M X M X M i i i i i i i = + − − + ( ) ( ) *100 TSİT X M X M X M i i i i i i i i i = + − − +

( ) ( ) *100

Mi : i sektöründeki toplam ithalat Xi : i sektöründeki toplam ihracat

Dõş ticaret göstergelerinden olan sektör içi ticaret incelendiğinde ise bunun imalat sanayii ortalamasõndan çok farklõ olduğu görülmektedir. 1989-98 yõllarõ arasõnda imalat sanayiinde yüzde 39-48 oranõ arasõnda olan SİT indeksi, beyaz eşya sanayiinde yüzde 75-94 arasõnda olduğu ve 1996-98 yõllarõ arasõnda ise yüzde 90’lar civarõnda olduğu görülmektedir, (Ek Tablo 3). İndeksin %100’e yakõn olmasõ sektörde ithalat ve ihracatõn birbirine yakõn olduğunu gösterir. Bu indeks çift yönlü dõş ticareti göstermektedir. Dünya ile bütünleşmenin kaba bir ölçüsü olarak algõlanabilir. Çünkü o sektörde hem yüksek miktarda ihracat hem de ithalat vardõr.

İhracat/İthalat Oranõ (XMR) bir sektörün dõş ticarette uzmanlaşma düzeyini ölçmek amacõyla kullanõlan bir göstergedir.

XMRi =Xi/Mi*100

Mi : i sektöründeki toplam ithalat Xi : i sektöründeki toplam ihracat

Sektörün AB ile gümrük birliği sonrasõnda ithalatõn hõzla artmasõ sonucunda bu oranõn yüzde 80’ler (Ek Tablo 4) civarõnda sabitleşme eğilimi gösterdiği görülmektedir. Bu oranlar imalat sanayii geneli için aynõ dönemlerde yüzde 56-60 civarõndadõr. Bu açõlardan sektör dõş ticareti imalat sanayii ticaret dengesini olumlu yönde etkilemiştir.

İthalat Nüfuz Oranõ (import penetration ratio) : İthalatõn toplam yurtiçi talebe oranõ olarak hesaplanmõştõr.

100 * i i i i i X M ÜRET M İTHNÜFO − + =

ÜRETi : i sektöründeki toplam üretim (çõktõ)

İthalat nüfuz oranõ, yurtiçi talebin ithalat ile karşõlanma oranõnõ gösterir ve her zaman pozitif olmalõ ve değerin yüzde 0-100 arasõnda değişmesi gerekir. Giyim eşyasõ ve büro, muhasebe ve bilgi işlem makinalarõnda ki anormal değerler; yurtiçi üretim miktarlarõnõn 3 aylõk imalat sanayii anketlerinde takip edilen sektör üretimi oranlarõnõn toplam sektör üretimi içinde düşük olmasõndan kaynaklanmaktadõr. Giyim sektöründe ihracat miktarõ takip edilen üretim ile sektör ithalatõ toplamõndan fazladõr. Fakat bilgi-işlem makinalarõ sektöründe istatistiki olarak izlenen üretim, sektörün ihracat miktarõndan azdõr.

Beyaz eşya sektöründe bu oran gümrük birliği öncesinde yüzde 10’lar düzeyinde sabitleşmiş iken gümrük birliği sonrasõnda hõzla artarak yüzde 20- 30’lar (Ek Tablo 5) seviyesine çõkmõştõr. Bu artõş talebin yurt dõşõndan gelen yeni ürünlere yönelmesi sonucu ortaya çõkmõştõr.

Uluslararasõ Rekabete Maruz Kalma Düzeyi (Exposure to foreign competition) : Yurtiçi talebin içinde ithalatõn payõnõ ve o sektörün ihracata yönelme düzeyini gösteren bir değişkendir.

REKB X ÜRET X ÜRET M ÜRET M X i i i i i i i i i =       + −            + −       1 *

ÜRETi : i sektöründeki toplam üretim (çõktõ) Mi : i sektöründeki toplam ithalat

Xi : i sektöründeki toplam ihracat

Bu gösterge, sektörlerin hangi oranlarda yurt dõşõ rakipler ile karşõlaştõklarõnõ göstermektedir. İhracat/üretim ile yurt dõşõndaki rakiplerle yurt dõşõnda karşõlaşma oranõnõ, ithalat nüfus oranõ da yurt içinde yabancõ rakiplerle iç pazarõ paylaşma oranlarõndan oluşmaktadõr.

Beyaz eşya sektörünün uluslararasõ rekabete maruz kalma düzeyi, 1996 yõlõna kadar imalat sanayiinden düşük iken 1996 sonrasõ hem ihracatõn hem de ithalatõn hõzla artmasõ sonucu imalat sanayii ortalamasõnõn üzerine çõkmõştõr, bu durum, firmalarõn iç pazarõ rakiplerine kaptõrdõklarõ anlamõna gelmektedir (Ek Tablo 6). Sektör içinde ağõrlõğõ olan buzdolabõ ve çamaşõr makinasõnda 1990 yõlõnda fiili gümrük koruma oranlarõ sõrasõyla yüzde 27 ve yüzde 38 iken bu oranlar 1994 yõlõnda teorik olarak yüzde 22 ve yüzde 24 oranlarõna indirilmiştir. 1996 yõlõ sonrasõnda ise AB ile gümrük birliği sonrasõnda Ortak Gümrük Tarifesine geçilmiştir. İthalatõn 1996 ve 1998 yõllarõnda yüzde 75-80 oranõnda AB ve EFTA kaynaklõ olmasõ nedeniyle fiili koruma oranlarõ sektörde yüzde 3’ün altõna inmiştir(Makina İmalat San. ÖİK,1996).

Net İhracat Oranõ (NETİHR): Net ihracatõn göreli büyüklüğünü gösteren bir değişkendir NETİHR X M X M i i i i i = − + ( ) ( )*100

Mi : i sektöründeki toplam ithalat Xi : i sektöründeki toplam ihracat

İhracatõn sektör ithalatõndan büyük olmasõ durumunda pozitif bir oran ortaya çõkar, tersi durumda ise negatif bir değer alõr. Kriz yõllarõnõ hariç tutarsak, 1989-98 yõllarõ arasõnda imalat sanayiinde bu oran yüzde -25, -30’lar düzeyinde iken, beyaz eşyada 1994-95 yõllarõnda sõrasõyla yüzde 25, 30 düzeyinde iken gümrük birliği sonrasõnda bu oran negatif yüzde 10’lar civarõnda gerçekleşmiştir, (Ek Tablo 7).

1989-98 yõllarõ arasõnda sektörün göreli ihracat artõş hõzõ, imalat sanayiinin üzerinde gerçekleşmiştir, (Ek Tablo 8).

Göreli ithalat artõş hõzõ da, GSMH’nõn ve özel tüketim harcamalarõnõn çok hõzlõ arttõğõ 1990 ve 1996 yõlõnda çok hõzlõ olmuştur, (Ek Tablo 9).

Benzer Belgeler