• Sonuç bulunamadı

D) Erdem ve Akkoyunlu (2002)de daha önce ifade edilen aşamalara benzer şekilde, Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı’nın aşamalarını

5. Proje tabanlı öğrenme zaman alıcı bir yaklaşımdır Öğretmenin eğitim programında belirtilen konuları zamanında bitirebilmesini zorlaştırabilir[55].

2.10. İlgili Araştırmalar

2.10.1. Türkiye’de Yapılan Çalışmalar

Demirel ve arkadaşları (2000) tarafından yapılan “Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı’nın öğretim süreci ve öğrenen tutumlarına etkisi” başlıklı çalışmasında, Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı’nın öğretim süreci ve öğrenen tutumlarına etkisi araştırılmıştır. Çalışma deneysel yöntem kullanılarak yapılmıştır. Çalışma kapsamında deney grubunda Proje Tabanlı Öğrenmeye yönelik etkinliklere yer verilirken, kontrol grubunda geleneksel öğretim yöntemi kullanılarak dersler işlenmiştir. Deney grubundaki çalışmaların yürütülmesinde grup çalışmalarına yer verilmiş belirlenen temel kavramlar çerçevesinde gruplar oluşturularak araştırmacılar ve ders sorumlusunun rehberliği altında öğrencilerin araştırmalarına dayalı bir yol izlenmiştir. Araştırmada “Proje Tabanlı öğrenmenin uygulandığı grupta, öğrenme sürecine ilişkin, problemlerin araştırılması, problemlerin sunulması ve tartışılması aşamalarında öğrenen davranışları nelerdir?” ve “Projeye Tabanlı Öğrenme uygulanan grup ile geleneksel öğretim uygulanan gruptaki öğrenenlerin derse yönelik tutumları arasında anlamlı bir fark var mıdır?” alt problemlerine cevap aranmıştır. Araştırma Ankara Özel Tevfik Fikret İlköğretim Okulu II. Kademe

8.Sınıflarda yürütülmüştür. Çalışma konusunu; İnsan Hakları ve Vatandaşlık Eğitimi dersi ‘’İnsan Haklarını Engelleyen Etmenler’’ oluşturmuştur. Çalışmadan araştırmacılar tarafından geliştirilen bir gözlem formu proje tabanlı öğrenmenin, öğrenme sürecinde, problemlerin araştırılması, sunulması ve tartışılması aşamalarında öğrenci davranışlarını belirleyebilmek için kullanılmıştır. Deney ve kontrol grubu ön ve son puan tutumları üzerinde yapılan istatistiksel işlemler sonucunda iki grup arasında anlamlı bir fark olduğu bulmuşlardır. Araştırmacılar bu durumu Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı’nda öğrenenin artan sorumluluğu ve etkinliklerin öğrenenler için bir yük olarak algılandığı, öğrenenlerin bu tarz çalışmalara alışık olmadığı için tutumlarında olumsuz yönde bir değişme olduğu şeklinde yorumlamışlardır. Uygulamanın yapıldığı öğrencilerin çalışmaya ilişkin görüşlerin de ise bazıları çalışmaya çok anlamlı ve yararlı görürken, bazı öğrencilerde yapılan etkinlikleri bir yük olarak algılamışlardır. Bu öğrencilerin tutum ölçeğindeki puanlarına da yansımıştır. Özellikle çalışmaları bir yük olarak gören öğrencilerin tutumlarının olumsuz yönde olması nedeniyle deney grubunun son tutum puanlarının düşmesine yol açmıştır[57].

Demirhan (2002) tarafından yapılan diğer bir çalışmada ise; Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı’nın literatür tarama yoluyla açıklanması ve program geliştirmenin belirlenen öğeleri açısından incelenmesi amaçlanmıştır. “Program Geliştirmede Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı” adını taşıyan bu çalışmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı ile ilgili araştırmasını desteklemek ve yaklaşımın örnek bir uygulamasını göstermek amacıyla, bir özel okulda ilköğretim 3. sınıflardan biri deney biri kontrol grubu olmak üzere seçilen iki şubede uygulama gerçekleşmiştir. İlköğretim 3. sınıf Hayat bilgisi dersine ait bir ünitede gerçekleştirilen çalışmada, deney grubunda proje tabanlı öğrenme yaklaşımına göre ders işlenirken, kontrol grubunda geleneksel öğretim yöntemi devam etmiştir. Uygulamanın yapıldığı üniteden önce ve sonra, her iki grubun öğrencilerinden dersin işlenişi ile ilgili görüşleri alınmıştır. Ayrıca uygulama süresince öğrenci ve öğretmenlerle görüşmeler yapılmış ve öğrenci davranışları gözlemlenmiştir. Uygulamadan elde edilen veriler betimsel analiz edilmiştir. Uygulama süresince, öğretmen ve öğrenen davranışları gözlem formu kullanılmasının yanı sıra öğretmen ve öğrencilerle “yapılandırılmış görüşme tekniği”

kullanılarak görüşmeler yapılmıştır. Uygulama sonucunda elde edilen sonuçlara göre deney grubu öğretmeni Hayat Bilgisi dersinde öğrencilerin aktif olarak katılımlarını araştırma yaparak bilgiye ulaşmalarını, araştırmalarını sunmalarını desteklediğini ve öğrencilerin ürün ortaya çıkarmalarının onların yaşama hazır duruma gelmelerini sağlayacağını belirtmiştir. Aynı zamanda öğretmen, Hayat Bilgisi dersinde öğrencilerin her konuda ve ünitede ürün çıkarmasının zor olacağından, bu durumun öğrencide baskı oluşturabileceğinden, ayrıca bu tür çalışmalar için zamanın yetersiz ve programın yoğun olduğundan bahsedilmiştir. Araştırmacılar, uygulama sonrası deney grubunda, Hayat Bilgisi dersinde grup arkadaşları ile dergi, kitapçık gibi ürün çıkarmak isteyen öğrencilerin sayısında artış gözlemişlerdir[6].

Korkmaz (2002), “Fen Eğitiminde Proje Tabanlı Öğrenmenin Yaratıcı Düşünme, Problem Çözme ve Akademik Risk Alma Düzeylerine Etkisi” isimli doktora tezi çalışmasını 2001- 2002 öğretim yılı güz döneminde Ankara İli, Çankaya ilçesi Beytepe İlköğretim okulunda 7.sınıfa devam eden 67 öğrenci ile gerçekleştilmiştir. Çalışmada, Fen eğitiminde Proje Tabanlı Öğrenmenin ilköğretim 7. sınıf öğrencilerin yaratıcı düşünme, problem çözme ve akademik risk alma düzeylerine etkisi araştırılmıştır. Çalışma kontrol gruplu ön test-son test deseni gerçekleşmiştir. Araştırmada elde edilen veriler nitel ve nicel araştırma veri analiz yöntemleri ile analiz edilmiştir. Araştırma sorularını test etmek için üç farklı araç kullanılmıştır. Torrance tarafından geliştirilen ve Aksu tarafından Türkçeye uyarlanan Yaratıcı Düşünme Testi şekilsel A Formu, problem çözme becerilerini ölçebilmek için Roadronka, Yeany ve Padilla tarafından geliştirilen Mantıksal Düşünme Grup Testi ve üçüncü değişken olan Akademik Risk Alma düzeyini ölçmek için de Clifford tarafından geliştirilen Akademik Risk Alma ölçeği kullanılmıştır. Deneysel çalışma sekiz hafta sürmüştür. Çalışmanın sonucunda, denel işlem sonrası yaratıcı düşünme, problem çözme ve akademiksel risk alma düzeyleri açısından gruplar arasında deney grubu lehine anlamlı bir fark gözlenmiştir. Cinsiyet açısından gruplar arasında yaratıcı düşünme, problem çözme becerisi ve akademiksel risk alma boyutlarında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Cinsiyetin problem çözme becerisi ve yaratıcılığın özgünlük alt boyutu üzerindeki etkileşimi anlamlı olduğu bulunmuştur[58].

Erdem ve Akkoyunlu (2002) tarafından yapılan bir araştırmada “İlköğretim Sosyal Bilgiler Dersi Kapsamında, Beşinci Sınıf Öğrencileriyle Yürütülen Ekiple Proje Tabanlı Öğrenme Üzerine Bir Çalışma” dır. Araştırmada, programda yer alan ünitenin “Ülkeler Coğrafyası” olması nedeniyle, farklı ülkelerin incelenmesine ve kendi ülkemiz için öneriler geliştirmeye yönelik bir proje konusu seçilmiştir. Bu araştırmada Sosyal Bilgiler dersi kapsamında ekiple yürütülen Proje Tabanlı Öğrenmenin etkililiğine bakılmıştır. Okulların birinde öğrenciler bilgisayar öğretmenleri ile diğerinde ise, sınıf öğretmenleri ile çalışmışlardır. Bilgisayar öğretmenleri ile yürütülen çalışmada, ülkelerin bütün yönleri birlikte incelenirken, sınıf öğretmenleri ile yürütülen çalışmada ülkelerle ilgili boyutlar ayrı ayrı incelenmiştir. Bu ayrımlar öğretmen yeterliklerinin öğrenci çalışmalarına yansımasından ve problem farklılıklarının öğrenci ürünlerinde muhtemel farklılıkları yaratmasından kaynaklandığı ortaya çıkmıştır. Proje çalışması sonucunda bir grup öğrenci poster sunumu bir grup öğrenci de elektronik ortamda sözlü sunum yapmış ve yazılı rapor vermişlerdir. Çalışma araştırmacıları tarafından hazırlanan ürün ve süreç değerlendirme formuyla değerlendirilmiştir. Bilgisayar öğretmenleriyle çalışan grupta, bilgi toplama sürecinin daha uzun ve ayrıntılı olduğu, bunun yanında sınıf öğretmenleriyle çalışan grupta toplanan bilgilerin örgütlenmesi ve paylaşımı sürecine daha önem verildiği gözlenmiştir. Sınıf öğretmenlerinde teknoloji yeterliliğinin, bilgisayar öğretmenlerinde ise öğretmenlik yeterliliğinin eksik olduğu gözlenmiştir. Buna göre sınıf öğretmeni yetiştiren kurumların programlarında teknoloji eğitiminin arttırılması önerilirken, bilgisayar öğretmeni yetiştiren programların birkaç yıldan buyana akademik eğitimle yetiştirilmelerinin önemi anlaşılmıştır. Araştırmacılar, Eğitim Fakültelerinin yeniden yapılandırılmasının bu anlamda olumlu sonuçlar getireceği umudunu arttırdığını belirtmişlerdir. Ayrıca hali hazırda var olan öğretmenlerin ise böyle bir süreçte sınıf ve bilgisayar öğretmenleriyle iş birliği yaparak çalışmaları ve düzenlenecek hizmet içi eğitimlerle yetiştirilmesi gerekli görülmüştür[2].

Girgin (2003) “Proje Tabanlı Öğrenme Yönteminin Özel Konya Esen tepe İlköğretim Okulu Tarafından Uygulanmasına Yönelik Bir Değerlendirme” adlı çalışmasında Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının öğrenciler tarafından nasıl

algılandığını, bu yaklaşımın nasıl uygulandığını ortaya çıkarmayı amaçlamıştır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Veriler gözlem, görüşme, doküman incelemesi kullanılarak toplanmıştır. Araştırma sonucunda, projenin öğrencilerin derslerine olan motivasyonlarını arttırdığını ve öğrenmelerini daha kalıcı hale getirdiği gözlemlenmiştir[59].

Vaiz (2003), “Proje Tabanlı Öğrenmede Portfolyoların Kullanımı ve Öğrenme Sürecine Yansımaları” isimli tez çalışmasında, ilköğretim 3. sınıf Hayat Bilgisi dersine ilişkin proje tabanlı öğrenme yaklaşımına dayalı öğrenci gelişim dosyalarının kullanımının öğrenme sürecine ne şekilde yansıdığını ortaya koymaya çalışmıştır. Çalışmada genel olarak betimsel analiz yapılmıştır. Çalışma grubu seçkisiz olarak kontrol grupsuz deney grubu olarak atanmıştır. Çalışma sonucunda, öğrencilerin portfolyo ve projeler için ders kitabı dışındaki kaynakları özellikle de internet kaynaklarını kullandıkları, hayat bilgisi dersine ayırdıkları haftalık çalışma sürelerini arttırdıkları belirtilmiştir[60].

Yurtluk(2003) tarafından yapılan “Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının Matematik Dersi Öğrenme Süreci ve Öğrenci Tutumlarına Etkisi” adlı bir başka çalışma Ankara Özel Tevfik Fikret İlköğretim Okulu’nda yürütülmüş ve yaklaşımın öğretim sürecindeki etkisini ortaya koymak için nicel ve nitel araştırma yöntemleri birlikte kullanılmıştır. Bu araştırmada, Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımın Matematik dersinde “Trigonometrik Bağlantılar” konusunda bir senaryo içerisinde öğrencilerin eğimli arazi üzerinde trigonometrik bağıntılar yardımıyla bir kompleks inşa etmeleri planlanmıştır; öğrencilere çalışmayla ilgili mesleki rol dağılımı yapılmış ve bu çerçevede Matematik, İş-Teknik ve Coğrafya derslerinin işbirliğiyle çalışma yürütülmüştür. Araştırmada “Bireysel Etkinlikler Değerlendirme Formu” ve “Grup Etkinlikleri Değerlendirme Formu”nda kullanılarak öğretmen, öğrenci, araştırmacı ve gözlemci tarafından öğrenci çalışmaları değerlendirilmiştir. Bunun yanında öğretmen ve öğrencilerin yaklaşımla ilgili görüşleri bir form kapsamında alınmış ve bu görüşler nitel araştırma yöntemlerinden yararlanarak kodlama yoluyla analiz edilmiştir. Öğrencilerin derse yönelik tutumlarında çalışma sonunda değişiklik olup olmadığını belirlemek için Baykul tarafından geliştirilen “Matematik Dersi Tutum Ölçeği” kullanılmıştır ve öğrenci tutumlarında bir değişme olmadığı

görülmüştür. Öğrencilerin görüşleri incelendiğinde, derslerinin daha zevkli ve yararlı geçtiği, farklı derslerle bağlantıların kurulduğu, sorumluluk duygusunu geliştirdiği ve başarı duygusunu ortaya çıkardığı görülmüştür. Öğretmenlerin görüşlerinde ise çalışmanın öğrenciler ve öğretmenler için yararlı olabileceği, akademisyenlerle birlikte yürütülen çalışmaların çok daha verimli olacağı vurgulanmıştır[8].

Soykurt (2003) tarafından yapılan çalışmanın amacı Proje Tabanlı Öğrenme yaklaşımının Doğu Akdeniz Üniversitesi Yabancı Diller Okulu Yoğun İngilizce Öğretimi Birimi’nde 2001- 2002 Akademik Yılı 4.Modül’ünde okuyan Orta Düzey öğrenciler üzerindeki etkisini saptamak için yapılmıştır. Çalışmada yarı-deneysel araştırma deseni uygulanmıştır. Araştırmaya ilişkin veriyi, Yabancı Diller Okulu Yoğun İngilizce Öğretimi Birimi’nde okuyan toplam 28 Orta Düzey öğrencisinden, aynı dönemde Orta Düzey öğrencilerine ders veren 25 öğretmenden anketler ile yeni uygulanan proje-tabanlı öğrenme yaklaşımının sınıf içindeki uygulanmasını gözlemleyen deneyimli bir öğretmenin doldurduğu ve yorumladığı Gözlem Formu’ndan ve araştırmaya katılan öğrencilerin modül sonunda katıldıkları 4.Düzey Tamamlama Sınavı (Level Test 4) sonuçlarından elde edilmiştir. Elde edilen tüm veriler çözümlenmiş ve bulgular sonucunda Proje Tabanlı Öğretim yaklaşımının deney grubundaki Orta Düzey öğrencilerinin İngilizce başarısını olumlu yönde etkilediği saptanmış, ancak uygulanan t-testi sonucunda Deney Grubu lehine olan başarı farkının istatiksel olarak anlamlı olmadığı görülmüştür. Sonuç olarak, yapılan çalışma Proje-Tabanlı Öğretim yaklaşımının Yabancı Diller Okulu Yoğun İngilizce Öğretimi Birimi’nde uygulanabileceğine ve öğrencilerin İngilizce başarısını olumlu yönde etkileyebileceğine ilişkin yararlı bulgular ve ilerde bu kurumda yapılacak benzer çalışmalar için önemli öneriler içermektedir[61].

Gökmen’in (2003) “Fen Liselerinde Yapılan Proje Çalışmalarının Öğrenci Tutumları ve Öğretmen Görüşleri ile Değerlendirmesi” adlı çalışmasında öğrencilerin proje çalışmalarına yönelik tutumları genel olarak ve amaç bakımından olumlu iken, süreç bakımından kararsız tutum sergiledikleri; proje çalışmalarına rehberlik yapan öğretmenlerin, öğrencilerin yapmış olduğu çalışmalar konusundaki görüşlerinin genel anlamda projenin yürütülmesi, öğretmen yeterliliği, ortam, strateji, araç-gereç yeterliliği bakımlarından olumsuz olduğu fakat amaç bakımından

öğretmenlerin proje çalışmalarını öğrenci gelişimi açısından olumlu gördükleri görülmüştür[4].

Coşkun (2004) “Coğrafya Öğretimde Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımı” adlı çalışmada Proje Tabanlı Öğrenme yaklaşımının lise 1. sınıf coğrafya dersi iklim ünitesinin öğretiminde öğrencilerin başarıları, yaratıcılıkları, özgüvenleri, öğrenci tutumları ve problem çözme becerileri üzerisindeki etkisini belirlemeyi amaçlamıştır. Araştırma deneysel desen modelinde gerçekleştirilmiştir. Deney grubunda proje tabanlı öğrenme yaklaşımı, kontrol grubunda ise geleneksel öğretim yöntemlerini temel alan coğrafya eğitimi uygulanmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak başarı testi, yaratıcılık ölçeği, problem çözme envanteri, özgüven ölçeği ve öğrenci tutum ölçeği kullanılmıştır. Araştırmacı projeyi, proje türlerini ve coğrafya öğretiminde proje çalışmasına yönelik bir örneği kapsayan çalışmasında “Deniz suyundan nasıl içme suyu yapılır?” sorusunu ele alarak yapılandırılmış proje türünü örneklendirmiştir. Buna göre araştırmacı; “Proje çalışmaları öğrencinin; yeteneklerini keşfetmesine, problem çözme becerisine, yaratıcılığını ortaya koymasına yardımcı olan bir uygulama şeklidir ve bu tür çalışmalar bireyin ileriki yaşamında hem sosyal hem de mesleki anlamda önemli deneyimler elde etmesine yardımcı olur” sonucuna varmıştır[62].

Öztürk (2004) tarafından yapılan araştırmada “Sosyal Bilgiler Eğitiminde Proje Tabanlı Öğrenme ve Portfolyo Değerlendirme Yaklaşımının Eğitim ve Sınama Durumlarına Yansıması” incelenmiştir. Araştırma, 7. sınıflarda “Avrupa’da Yenilikler” ünitesinde nitel araştırma yöntemi ile yapılmış, aynı zamanda nicel verilerle de araştırmanın sonuçları desteklenmiştir. Süreç sonrasında öğrencilerin, öğretmen ve verilen portfolyo değerlendirme ve proje tabanlı öğrenme yaklaşımlarına olan olumlu tutumlarında artış olduğu gözlemlemiştir. Süreç sonrasında öğrencilerin Sosyal Bilgiler dersine ayırdıkları çalışma sürelerindeki artışın, çalışma açısından anlamlı bir fark oluşturduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğrenci portfolyolarının incelenmesiyle elde edilen Portfolyo Değerlendirme puanları ile sınıf öğretmeninin yaptığı kağıt- kalem testleri arasında anlamlı ilişki bulunmuş, ancak veli-öğretmen ve öğrenci- öğretmen değerlendirmeleri arasında ilişki düşük düzeyde kalmıştır[63].

Özdener ve Özçoban (2004), “Aproject Based Learning Model’s Effectivenesson Computer Courses and Multiple Intelligence Theory” adlı makalesinde “Proje Tabanlı Öğrenme Modelinin Bilgisayar Dersi ve Çoklu Zekâ Teorisindeki Etkililiğini” araştırmıştır. Bu çalışmada proje tabanlı öğrenme ile geleneksel öğretim yöntemlerini karşılaştırılmıştır. Çalışma proje tabanlı öğrenme modelinde grupların benzer ve farklı zekâ türlerindeki öğrencilerden oluşturulmasının öğrencilerin başarısı üzerindeki etkisinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Zekâ türlerinin öğrencilerin proje ürünlerine etkisi araştırılırken aynı zamanda öğrencilerin bireysel ihtiyaçları, yetenekleri ve zekâ türlerine önemi de araştırılmıştır. Araştırma, proje tabanlı öğrenmenin öğrenci başarısı üzerinde pozitif yönde etkili olduğu ve öğrencilerin bireysel ilgi ve yeteneklerine uygun öğretim metodu belirlemenin çok önemli olduğunu göstermiştir[64].

Gültekin (2005) “İlköğretim Beşinci Sınıf Sosyal Bilgeler Dersinde Proje Tabanlı Öğrenme’ nin Öğrenme Ürünlerine Etkisi” adlı çalışmada; ilköğretim beşinci sınıf sosyal bilgiler dersinde proje tabanlı öğrenme ürünlerine etkisini belirlemeyi amaçlamıştır. Araştırmada nicel ve nitel yöntemleri birlikte kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, Proje Tabanlı Öğrenme yaklaşımının uygulandığı deney grubundaki öğrencilerin akademik başarılarıyla ve P.T.Ö.Y’ nın uygulanmadığı kontrol grubundaki öğrencilerin akademik başarıları arasında deney grubu lehine anlamlı bir fark bulunmuştur[65].

Çakan (2005) Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının Uyguladığı 6. sınıf “Matematik Dersine İlişkin Öğrenci Ve Öğretmen Görüşleri ( Bir Eylem Araştırması)” adlı çalışmasında Matematik Dersi 6. sınıf ebob konusundaki öğrenci görüşleri araştırmıştır. Matematik, Fen Bilgisi, Sosyal Bilgiler ve Resim dersinin iş birliği içerisine yürütülen bu çalışmada bir senaryo çerçevesinde ebob bağıntısını kullanarak köy içerisinde bir çiçek bahçesi oluşturmaları planlanmıştır. Araştırmada “Bireysel Etkinlikler Değerlendirme Formu“ ve “ Grup Etkinlikleri Değerlendirme Formu” kullanılarak öğretmen, öğrenci, araştırmacı ve gözlemci tarafından öğrenci çalışmaları değerlendirilmiştir. Bunun yanında öğretmen ve öğrencilerin yaklaşımla ilgili görüşleri alınmıştır. Öğrencilerin çalışma ile ilgili görüşleri incelendiğinde

bilgilerin daha iyi öğrenildiğinin, öğrenmenin araştırma yoluyla gerçekleştiğinin, başarı duygusunu ortaya çıkardığının vurgulandığı görülmüştür. Öğretmen görüşlerinde ise Proje Tabanlı Öğrenme Yaklaşımının tamamen öğrenci merkezli olması, öğrencileri araştırmaya ve farklı kaynaklara yönlendirmesi, elde edilen bilgileri kullanacakları bir ürün oluşturması faydalı yönleri olarak vurgulanmıştır[66].

Aladağ (2005), “Matematik Öğretiminde proje tabanlı öğrenme yaklaşımının ilköğretim 4. sınıf öğrencilerinin akademik başarılarına ve tutumlarına etkisi” belirlemek amacıyla bir çalışma yapmıştır. Araştırma sonucunda, Matematik öğretiminde proje tabanlı öğrenme yaklaşımının uygulandığı deney grubu öğrencileri ile geleneksel öğrenme yaklaşımının uygulandığı kontrol grubu öğrencilerinin denel işlem sonrasında Matematik dersine karşı olan tutum ve başarılarında deney grubu lehine anlamlı bir farkın olduğunu tespit etmiştir[56].

Seloni (2005) “Fen Bilgisi Öğretiminde Oluşan Kavram Yanılgılarının Proje Tabanlı Öğrenme İle Giderilmesi” adlı çalışmasında; öğrencilerde fen dersinde oluşan kavram yanılgılarını belirlemeye çalışmış, öğrenci merkezli öğretim modellerinden biri olan proje tabanlı öğrenme yaklaşımı ile kavram yanılgılarının giderilmesini sağlamaya çalışmıştır. Çalışma 2004- 2005 öğretim yılında ilköğretim I.kademede 5.sınıfta bulunan 38 kişilik bir örneklemle gerçekleştirilmiştir. Öğrenciler deney ve kontrol grubu olmak üzere rastgele seçimle iki gruba ayrılmışlardır. “Isı ve Isının Maddedeki Yolculuğu” ünitesi deney grubunda proje tabanlı öğrenme yaklaşımı ile kontrol grubunda geleneksel yöntemle işlenmiştir. Deney ve kontrol grubuna bilimsel başarı testi, tutum ölçeği ve kavram testi uygulanmıştır. Bulgular, deney grubunda bulunan öğrencilerin, fen bilgisi dersindeki başarılarında kontrol grubunda bulunan öğrencilere kıyasla anlamlı bir fark olduğunu ortaya koymuştur. Çalışmanın diğer kısmında nitel aşama olup, veri toplama araç olarak “kavram testi”, araştırmacı tarafından geliştirilen yazılı dokümanlar ve gözlem çalışmaları kullanılmıştır. Veri toplama aracı olarak geliştirilen “kavram testi” araştırmacı tarafından geliştirilmiş olup, öğrencilerde oluşan kavram yanılgılarını tespit etmede ve araştırma sonunda kavram yanılgılarının giderilmesine etkisinin tespitinde kullanılmıştır. Araştırma esnasında kullanılan

öğrenci formları, görsel kaynaklar ve öğretim ile ilgili diğer yazılı dokümanlar ise bulguları desteklemekte kullanılmıştır[67].

Çil (2005) “Kimya Eğitiminde Proje Tabanlı Öğrenmenin İncelenmesi ve Öneriler“ isimli çalışmasında, geleneksel öğretime kıyasla proje tabanlı öğrenme yaklaşımının, ilköğretim 7. ve 8. sınıf öğrencilerinin kimya konularındaki başarısına etkisini test etmeyi amaçlamıştır. Çalışma Eskişehir ili Mihalıççık ilçesi Şehit Ali Usta, Gazi Mustafa Kemal ve Günsazak ilköğretim okulları 7. ve 8. sınıfta okuyan 91 öğrenci üzerinden yürütülmüştür. Proje tabanlı öğrenme yaklaşımına ilişkin olarak görüşlerine başvurulan üç okuldaki Fen bilgisi öğretmenleri araştırmada yer almışlardır. Çalışmada ön test-son test deney grubu ve kontrol grubu dizaynı kullanılmıştır. Çalışmada gerekli olan veriler 7 ölçüm aracı ve anket kullanılarak toplanmıştır. Bunlar; Fen Bilgisi Dersinin İşlenişi İle İlgili Öğrenci Düşünceleri Formu I ve II, Öğrenci Görüşleri Anketi, Fen Bilgisi Dersi Öğretmen Anketi, Fen Bilgisi Dersi Tutum Ölçeği, 7. ve 8. sınıf için iki farklı Fen Bilgisi Dersi Başarı Testinden oluşmaktadır. Çalışmada karşılaştırmalar t-testi ile analiz edilmiştir.