• Sonuç bulunamadı

TÜRK TİCARET KANUNU’NDA AMORTİSMAN

2.2. TÜRK TİCARİ MEVZUATI YÖNÜNDEN AMORTİSMANLARA

2.2.1. TÜRK TİCARET KANUNU’NDA AMORTİSMAN

İLİŞKİN AÇIKLAMALAR

 

Ticari mevzuatımızın kanunlar bazında pek çok kaynağı vardır. Ticari mevzuatımızın amortismanlar yönünden önem arz eden;

- Türk Ticaret Kanunu (T.T.K.), - Sermaye Piyasası Kanunu (S.P.K.),

- Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliğleri,

olmak üzere üç temel kaynağı vardır. Bunlara ilave olarak; - Türkiye Muhasebe Standartları (T.M.S.),

- Gelir Vergisi Kanunu (G.V.K.), - Kurumlar Vergisi Kanunu (K.V.K.), da bu kapsam içerisinde değerlendirilmiştir.

Ticari mevzuatın bu kaynaklarının amortismanlarla ilgili yaklaşımlarını ortaya koyacak açıklamalara aşağıda alt bölümler içerisinde yer verilmiştir.

2.2.1. TÜRK TİCARET KANUNU’NDA AMORTİSMAN  

Türk Ticaret Kanunu’nda genel olarak amortisman konusu ile ilgili ayrıntılı açıklamalar bulunmamaktadır. Kanun’da genel olarak amortismanlarla ilgili ayrıntılı bir bölüm de yoktur. Ancak, Türk Ticaret Kanunu’nda maddi duran varlıklar ile gayrimaddi duran varlıkların amortismanlarına ilişkin genel ilke ve esaslara satır aralarında rastlanmaktadır.

Türk Ticaret Kanunu’nun amortisman müessesesine yaklaşımında görülen en bariz özellik, amortismanların bir değerleme müessesesi olarak ele alınmasıdır. Maddi duran varlıkların değerlemesinin Türk Ticaret Kanunu yönünden iki boyutu vardır. Bunlardan birincisi, duran varlığın değerleme günündeki değerinin (amortismana esas olacak değer) belirlenmesi, ikincisi ise, duran varlığın değerleme

gününe kadar uğramış olduğu nominal değer kaybının (amortisman tutarının) tespitidir.28 Bu durum özellikle, Türk Ticaret Kanunu’nun 460’ncı maddesinde “Devamlı Tesisat” başlığı altında “Gayrimenkuller, binalar, enerji santralleri, makineler, nakil vasıtaları, alet ve edevat ve mobilya gibi devamlı surette işletmede kullanılan tesisler halin icabına göre münasip olan tenzilat yapıldıktan sonra en fazla maliyet değerleri üzerinden bilançoya geçirilir. Haklar, imtiyazlar, ihtira beratları, hususi imal ve istihsal usulleri, ruhsatnameler, markalar ve bunlara benzer sair kıymetler hakkında dahi aynı hüküm caridir. Tenzilat, pasif tablosunda itfa ve yenilme akçeleri teşkili suretiyle de yapılabilir. Tesisat sigorta edilmişse bilanço

kıymetleri yanına sigorta kıymetleri de yazılır.29” açıklamasıyla kendini

göstermektedir.

Bu maddeden de anlaşılacağı üzere devamlı olarak işletmede kullanılan gayrimenkuller ile menkullerin şartlara göre uygun indirimler yapıldıktan sonra bilançoya yansıtılacağı, bilançoya yansıtılacak üst sınırının maliyet değerleri olacağı hükme bağlanmıştır. Maddede ayrıca, maddi olmayan duran varlıkların da bu hükümlere tabi olduğu belirtilmektedir.

Maddede belirtilen indirimler bilançonun pasifinde itfa ve yenileme akçeleri oluşturularak da gerçekleştirilebilir. Söz konusu varlıkların sigortalı olması halinde ise sigorta tutarlarının da bilançoda varlığın maliyet bedeline eklenir.

Ticaret Kanunumuzda, bir değerleme müessesesi olarak amortismanlara ilişkin şahıs işletmeleri ve sermaye ortaklıkları bazında farklı esas ve ölçüler mevcuttur.30

Türk Ticaret Kanunu’nda, şahıs işletmeleri yönünden maddi duran varlıkların değerlemesine ilişkin özel bir hüküm yoktur. Bu açıdan, bu varlıklara ilişkin değerlemenin, Kanun’un 75. Maddesinde belirtilen “bütün aktiflerin, en çok bilanço gününde işletme için haiz oldukları değer üzerinden” genel olarak       

değerlenmesi öngörülmüştür. “İşletme için haiz olunan değer” ibaresi belirli ve kesin bir ölçü niteliğini ifade etmemesi dolayısıyla, şahıs işletmelerinin işletme aktifindeki maddi ve maddi olmayan duran varlıklarını mantıklı bir gerekçeye dayanmak kaydıyla diledikleri ilke ve esaslara göre değerlemeleri mümkündür.31

Sermaye ortaklıklarında, maddi ve gayrimaddi duran varlıkların değerlemesi, yukarıda da belirtildiği üzere Kanun’un 460. Maddesinde düzenlenmiştir. Madde hükmünden açıkça görüldüğü üzere, sermaye ortaklıklarında duran varlıkların amortismana tabi değerlerinin tespitinde azami sınır maliyet bedelidir. Ancak, Türk Ticaret Kanunu’nda maliyet bedelinin ne şekilde belirleneceğine dair bir hüküm yoktur. Bu durumda, işletmelerin satın alarak veya diğer şekillerde edindikleri duran varlıkların maliyet bedellerini; bilimsel esaslara ve genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine göre belirlemeleri gerekecektir. Öte yandan, maliyet bedelinin altında bir değer vermesi şartıyla, değerlemede diğer ölçü ve esasların (örneğin, rayiç değerin veya piyasa değerinin) uygulanmasına da bir engel bulunmamaktadır.32

Ayrıca, Türk Ticaret Kanunu’nun “Masraflar” başlıklı 459’ uncu maddede; işletmelerin kuruluş, teşkilat ve idare giderlerinin kar ve zarar hesabında, gider olarak gösterileceği ifade edilerek, ilk tesis veya işletmenin sonradan genişletilmesi veya işletmenin değiştirilmesi için esas mukavele veya genel kurul kararlarında derpiş olunan teşkilat masrafları ile Damga Resmi tutarlarının en çok beş yıllık bir zamana bölünebileceği bir başka ifadeyle bu tutarların en fazla beş yıl içinde amorti edilebileceği hüküm altına alınmıştır. Her yıla ait tutar da ilgili yılın kar ve zarar hesabına gider olarak yazılır.

      

Tablo 4: Türk Ticaret Kanununda Amortismanlara İlişkin Yapılan

Açıklamalara Dair Özet Tablo33

AÇIKLAMA TÜRK TİCARET KANUNU

Amortisman Kavramı

Envanter bilanço bölümünde, münferit aktif ve pasifler başlığı altında 459 ve 460. maddelerde ele alınmıştır.

Amortisman

Ayrılmasının Şartları

“Masraflar” başlıklı 459. maddede; işletmelerin kuruluş, teşkilat ve idare giderlerinin kar ve zarar hesabında, gider olarak gösterileceği ifade edilerek, ilk tesis veya işletmenin sonradan genişletilmesi veya işletmenin değiştirilmesi için esas mukavele veya genel kurul kararlarında derpiş olunan teşkilat masrafları ile Damga Resmi tutarlarının en çok beş yıllık bir zamana bölünebileceği, bir başka ifadeyle bu tutarların en fazla beş yıl içinde amorti edilebileceği hüküm altına alınmıştır. Her yıla ait tutar da ilgili yılın kar ve zarar hesabına gider olarak yazılır.

“Devamlı Tesisat” başlıklı 460. maddede ise; devamlı olarak işletmede kullanılan gayrimenkuller ile menkullerin şartlara göre uygun indirimler yapıldıktan sonra bilançoya yansıtılacağı, bilançoya yansıtılacak üst sınırının maliyet değerleri olacağı hükme bağlanmıştır. Ayrıca, maddi olmayan duran varlıklar da bu hükme tabidir. Buradaki indirimleri bilançonun pasifinde itfa ve yenileme akçeleri oluşturularak da gerçekleştirilebilir. Söz konusu varlıkların sigortalı olması halinde ise sigorta tutarları da bilançoda varlığın maliyet bedeline eklenir.