• Sonuç bulunamadı

I.2.4. Jelatin

2.2. Tire’nin Türk Kültüründeki Yeri

Tire'nin Türk kültüründeki yeri, Aydınoğulları Beyliği ile başlayıp, Osmanlı Đm-paratorluğu döneminde doruğa çıkan seçkin kentlerden biri olduğu yolunda izlenimler vermektedir. Kentin Tire’nin zengin aşiret ve boy yerleşimi, yörenin nitelik ve nicelik yönünden gelişmesinde en etken konu olmuştur. Buna vadi coğrafyasının farklılığı, iklim özelliklerinin ortaya çıkardığı üretim zenginliği de eklenince büyüme sağlıklı bir

164 Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, s.11550

165

zemine oturmuştur. Zengin aşiret yerleşimi Tire'ye kültürel zenginlik, düşünce ve inanç özgürlüğü gibi temel boyutlar kazandırmış, sonuçta elit insan gücü doğmuştur166.

Bu çok yönlü aşiret yerleşimi içinde, özellikle Bayındır, Çepni, Yuvalı, Marzem, Avşar, Akkoyunlu, Teke gibi öncelikli boy ve aşiretlerin yanısıra yüze yakın toplumsal yerleşim noktası, bu coğrafya için bir şans olmuştur. Kültürel transfer, zamanla üretimde, sanatta ve düşüncede yeni boyutların elde edilmesini sağlamıştır. Özellikle Horasanlılar Grubu olarak adlandırılan, kolonizatör dervişlerden, Kızıl Divane Sultan, Alihan Sultan, Halil Đbrahim Baba, Kurt Baba, Buğday Dede, Karadoğan, Şeyh

Şücaeddin ve Hacı Bektaşi Veli'nin arkadaşı Bahattin Sultan'ın oğlu Ali Baba yalnız Tire'nin değil bölgenin de önemli adları167 olarak bilinirler.

Kurulduğu yıllarda yörede gelişme ortamı bulan inanç özgürlüğü, başta Mevlevi, Rufai, Hurufi, Bektaşi, Nakşi, Halveti, Şazeli ve Uşşaki gibi tarikat mozaiğinin oluşmasını sağlamıştır. 14. yy. Seyyahlarından Đbni Batuta'nın ifadesiyle bir Ahi kentidir168.

Tire konusunda pek çok araştırması bulunan M.Armağan Tire için sarayın tarlası ifadesini kullanmakta, “Bu verimli tarla yüzlerce yıl her alanda saraya eleman üretmiştir. Yetişmiş insan gücü, yönetimin gereksinim duyduğu siyasi, sosyal, yönetimsel ve sanatsal alanlarda Tire'ye, Türk tarihinde seçkin bir yer kazandırmıştır. Feriştehoğlu ailesi üç kuşak boyunca musannif4 olarak hizmet etmişlerdir. Bu hizmetin öncüsü, Aydınoğulları Beyliğinin başkent kadısı, büyük düşünür Đbni Melek'tir. Yazdığı eserler, yüzlerce yıl medreselerde ders kitabı olarak okunmuştur. Kardeşi, Feriştehoğlu adıyla ünlü Abdülmecit ise, Hurufiye tarikatının önemli halifelerinden olup "Kânun-u Lügati ilahi" adlı eserin yazarıdır. Đbnimelekzade Mehmet Efendi'nin de Sultan II. Murat'a izafe edilmiş "Bahrül Hikem"” adlı yapıtı bulunduğunu aktarmaktadır169.

166

A.Munis Armağan, “Tire’nin Türk Tarihindeki Yeri”, Türk Kültüründe Tire, T.D.V.Y, Ankara 1994, s.15

167 A.Munis Armağan, a.g.m, s.15

168 A.Munis Armağan, a.g.m, s.15

∗4 Musannif: Sınıflandırma işlemi yapan kimse. Kitap yazan yazar manasında da kullanılır.

169

“…Yavuz döneminin mizah yazarı Abdülcebbaroğlu Ahmet, Kanuni ile başlayan dönemlerin yönetici ailesi Bostanizadeler, 17. yy.'ın ünlü masalcısı Ali Bey, şairlerden Azeri takma adlı Muallimzade, Hicri takma adlı Muhiddin Mehmet, Bekayi takma adlı Dursunzade, Kudsi takma adlı Musa Efendi ile Neccarzade, Haleti, Arşi, Veysi, Reşik, Ümmü Veledzade, Şaz şairi Kul Mustafa ve Süruri Çelebi, Tire adını başarıyla temsil etmiş isimlerdir. Ayrıca 15. yy.'ın ünlü hattatlarından Yetim Ali, Şayi Ramazan Efendi ve Necmeddin de Tire’ye mensup şahsiyetler, hat sanatının "Yakuti" ve "Sülüs Celisi" adlı tarzların uygulayıcıları ve Ammasiler okulundan yetiştikleri170 bilinir.

Tire'nin nitelik ve nicelik yönünden ulaştığı nokta, nüfus yoğunluğu da dikkate alınırsa,

Đmparatorluk kentleri içinde önemli bir yere kavuştuğunu göstermektedir. Onyedinci yy. verilerine göre, kentte 30 cami, 66 mescit, 28 zaviye, 24 medrese, 14 han, 19 hamam, 60 sübyan okulu, 3 kilise ile 2 havra olduğu kayıtlı olup kent 42 mahalleden oluşmaktadır. Kentin bu özellikleri, kendisine kaza payesi olarak 500 akçelik mevleviyet unvanı kazandırmıştır. Bu statü, Tire'yi Osmanlı kentleri içinde birinci derecede kentler grubuna sokmuştur. Yani, Tire hiyerarşik statüde, beylerbeyi ve defterdardan bir derece aşağıda bulunmaktadır. Bu da yükselmede Tire'yi önemli mevkilere götürmüştür171. Bu nedenle, Tire'ye yapılan atama ve sürgünlerde bu esasa göre işlem yapılmaktadır.

Đster mansıb, ister payesel5 atamalarda olsun bu konum dikkate alındığından, Tire'ye yapılan tasarruflarda daima üst düzey adlara rastlandığı kaynaklarda bildirilir. Bu nedenle, Mekke, Medine, Bağdat, Şam, Kahire, Konya, Halep, Bursa, Edirne, Đstanbul kadılıklarıyla müftülüklerine özellikle, 16. yy.'da yoğun olarak Tire çıkışlı atamalar görülmüştür. Bu kentlerden de aynı şekilde Tire'ye tayinler yapılmaktadır. Fatih devrinin ve edebiyatımızın ünlü adlarından vezir Ahmet Paşa, sadrazamlardan Yeğen Mehmet Paşa, Dürrüzade Mustafa Efendi, Đvazpaşazade Đbrahim Bey, Abdürrezzak Efendi, Kaplan Mustafa Paşa, Ahmet Nazif Efendi, Kaptanıderya Derviş Sinan, Kazaskerlerden Dahi Mustafa Efendi, ünlü hekim ve tarihçi Şanizade Mehmet Ataullah Efendi mansıb, paye ve arpalık tevcihlerinde örnek olarak verilebilecek isimlerdir172.

170 A.Munis Armağan, a.g.m, s.16

171 A.Munis Armağan, a.g.m, s.17

Payesel; rütbe, derece, ilim sahibi olanların bir derecesi. 172

Adını Tire'ye verenler içinde, Aydınoğulları Beylik ailesinden adlar olduğu gibi, Osmanlı Sultanlarından da bazı adlar bulunduğu söylenir. Sultan II. Selim ve II. Abdülhamit geniş bir alana yayılan vakıflarıyla dikkati çekerler. Sultan II. Selim, mescit, medrese ve dar'ül kurra'dan oluşan külliyesiyle, II. Abdülhamit, 19 camii, 22 okulu ve 18 çiftliği ile gözde vakıf sahipleri oldukları bilinir. Bunlara ek olarak, II. Beyazıt’ın kızı Fatma Sultan'ın ve I. Mahmut'un Başkası’nın yaptığı vakıfları bulunmaktadır173.

Sadrazamlardan Kara Hayreddin Paşa, Rum Mehmet Paşa, Hırvat Rüstem Paşa, Lütfü Paşa ve Ferhat Paşa'nın oğlu Hasan Çavuş vezir Lala Sinan Paşa'nın camileri bu adlara ektir. Yine Vakayi Hayriye'de büyük hizmetleri görülen Mühimmatı Harbiye Nazır Mehmet Necip Paşa'nın Kütüphanesi, medresesi ve tekkesi, Mısır Seraskeri Behram Kethüda'nın Yeni camisi ile Fatih devrinin gözde adları, Mehmet Paşa, Hasan Çelebi, Molla Çelebi, Molla Kemal ve Pir Ahmet Çelebi'nin zaviye ve camileri174, Tire adının Türk tarihi açısından değerini arttıran eserlerdir.

Tire’nin tarihi ile bilgileri eserinde aktaran M.Armağan, “..Timur'un Ankara Savaşı'ndan sonra kışı geçirmek için kumandanlarını Manisa, Ayasuluğ ve Balata göndermişken kendisi Tire'de kalmayı uygun bulduğu söylenir. Çelebi Mehmet’de Karaman seferine çıktığında Tire'de karargâh kurmuştur. Kanuni Sultan Süleyman Rodos Seferi dönüşü Tire'de 40 gün süren bir uzun dinlenme süresi geçirmiş ve tarihçilerin belirttiğine göre Balpınarında suya ve doğaya hayran kalmıştı. Hatta Evliya Çelebi, Tire'nin bu su kaynakları için yazdığı şiirde "Kanuni Sultan Süleyman'ın nazargahı" ifadesini kullanmıştır...”175 Yine “…Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu

Đbrahim Paşa'nın Anadolu'yu işgalinde ordunun giderlerini ve yiyecek gereksinimini Tire'den sağladığı bilinmektedir. Mısır seraskerliğince Kütahya'dan Tire'ye gönderilen buyruldular, kentin ne denli ekonomik güce sahip olduğunun kanıtlarıdır…”176 şeklinde ifade etmektedir.

173 A.Munis Armağan, a.g.m, s.17

174 A.Munis Armağan, a.g.m, s.17

175 A.Munis Armağan, a.g.m, s.18

176

Osmanlı Devlet hayatında önemli rol oynayan üretim elemanlarından bazıları Tire'nin tekelinde bulunmaktaydı. Bunlardan en önemlisi Osmanlı donanmasının halatları ham madde olarak Tire'den sağlanmaktaydı. Yine Sarayın ipek ve keten gereksinimi ile Kapıkulu teşkilatının kışlık giyecekleri için yılda 20.000 okka kırkım yününün Tire'nin yükümlülüğü altında olduğu bilinir. Bazı yıllarda bu miktarın sağlanmaması nedeniyle aba yapımında sıkıntıya düşüldüğü hakkında fermanlar olduğu bilinmektedir. Tire’ye bir zamanlar tezgâhlar kenti denilirmiş. Gülyağı da bölgenin en iyi ürünü olduğu bilinirdi177.

Erken dönem Osmanlı mimari eserlerinden olan Yahşi Bey külliye planı ve zaviyenin muhteşem süslemeleri 15. yy. Tire'sinin ihtişamını sergiler. Tuğla dekorasyonu kent mi-marisinde diğer Osmanlı kentlerine göre daha Selçuklu kentlerine yakındır. Yine 1425 tarihinde Tire Darphanesinde basılan ve Osmanlı mangırları içinde ilk defa kartal motifli bir paranın bulunması dikkate alınması gereken bir belgedir.

Tarihsel belgeler, Üsküp, Bayburt ve Đstanbul Vefa semtinin kurulmasında Tire'nin pay sahibi olduğunu göstermektedir. Tire'nin iskan sağlayıcı kentler grubu içinde yer aldığı bilinir.178