• Sonuç bulunamadı

Sultan Mu'izz ed-dîn Behram ġâh (1240-1242)

C. ĠLTUTMUġ HANEDANI (1211-1266)

4. Sultan Mu'izz ed-dîn Behram ġâh (1240-1242)

Raziye'nin Taberhinde seferi sırasında tutuklanmasının ardından Türk melik ve emirler tarafından tahta geçirilen Behram ġâh ĠltutmuĢ'un üçüncü oğluydu.325

ĠĢi eline alan Türk melikler yavaĢ yavaĢ yönetimi ele geçirmeye baĢladılar. Zaten Behram ġâh'ı tahta geçirmeden önce Melik Ġhtiyar ed-dîn'i naib olarak ataması Ģartı ile ona itaat edeceklerini söylemiĢlerdi. Bu yüzden meliklerin isteklerine boyun eğmek zorunda kalan Behram ġâh 21 Nisan 1240'da Mu'izz-ed-dîn unvanını alarak Dehli'de tahta çıktı.326

Behram ġâh tahta çıkarıldıktan sonra yönetimi eline geçiren Naibü'l-Mülk Melik Ġhtiyâr ed-dîn Aytigin ve onun iĢ birlikçisi Vezir Nizâmü'l-Mülk Hoca Mühezzeb ed-dîn Ivaz'ı daha önce anlatıldığı gibi etkisiz hale getirdi. Suikast sırasında yaralanan Vezir Nizâmü'l-Mülk iyileĢtikten sonra eski görevine geri döndü. Bu sırada Bedr ed-dîn Sungur Rumi Emir-i Hâciblik görevine atandı.327 Raziye'nin ölümüyle rahat bir nefes alan Behram ġâh'ın baĢı bu sefer de Emir-i Hâcib olarak atadığı Bedr ed-dîn ile derde girdi. Yeni hâcib kısa sürede devlet iĢlerini eline alıp vezir Nizamü'l-Mülk ile nüfuz mücadelesi içine girerek yönetimde kargaĢaya sebep oldu. Vezir kendisine emir veren hâcib'den kurtulmak için Sultan’la onun arasını açtı. Böylece Sultan’a itimadı kalmayan Bedr ed-dîn onu tahttan indirme planları yapmaya baĢladı.328 Bu amaçla diğer melikleri etrafına çekmeye çalıĢan Hâcib, Sadrü'l Mülk Melik Seyid Tac ed-dîn Ali Müsavi'nin evinde toplanarak vezir Nizamü'l-Mülk'ü de kendi taraflarına çekmek istediler. Fakat vezir bu iĢi Sultan’a bildirerek onun tedbir almasını sağladı. Bu durum karĢısında harekete geçen Behram ġâh kendine karĢı olan muhalifleri etkisiz hale getirdi. Bedr ed- dîn Hâciblik görevinden uzaklaĢtırılarak Bedaun valiliğine atandı. Kadı Celâl ed-dîn KâĢânî görevinden atılarak Kadı Kebir ed-dîn ve ġeyh Mehmed ġâmî ile birlikte

324 Sultan Raziye'nin Ģahsiyeti hakkında detaylı bilgi için Bkz: Salim Cöhce, Şemsi Melikleri, a.g.e., s.

94-98;Üçok, a.g.m., s. 131-133.

325 Srivastava, a.g.e., s. 106.

326 Cüzcani, a.g.e., s. 649; K. A. Nizami, a.g.m., s. 244.

327 Cüzcani, a.g.e., s. 351; Nizâm ed-dîn Ahmed, a.g.e., s. 78; Aziz Ahmet, a.g.e., s. 200. 328

Dehli'den uzaklaĢtırıldılar.329 Kırklar olarak bilinen Türk aristokrasisine mensup olan Bedr ed-dîn'in330 Bedaun'a gönderildikten dört ay sonra baĢkent Dehli'ye gelmesi Ģehirde huzursuzluk yarattı. Onun bu hareketi Behram ġâh'ın da öfkelenmesine neden oldu ve Sultan Bedr ed-dîn ve Seyid Tac ed-dîn'i esir ettikten sonra öldürttü.331 Böylece önemli bir tehlikeden kurtulan Behram ġâh bu kiĢilerin öldürüldükten sonra Kadı ġems ed-dîn Eyyüb adlı bir derviĢin kıĢkırtmasıyla fillere ezdirilmesi melikler arasında büyük bir koruya sebep oldu. Melikler bu olaydan sonra Behram ġâh'a karĢı cephe almaya baĢladılar.332

Behram ġâh döneminde meydana gelen en önemli hadiselerden birisi de Lahor'un Moğollar tarafından iĢgal ediliĢiydi. Dehli'de meydana gelen iç karıĢıklıkları yakından takip eden Moğol hükümdarı Ögeday, Tayir komutasında bir orduyu Hindistan üzerine yolladı.333

Moğol ordusu Horasan ve Gazne'den geçerek Lahor'u kuĢattı. ġehrin valisi Melik Ġhtiyar ed-dîn KarakaĢ Han ilk baĢta Ģehri kahramanca savundu, fakat halkın yardım etmede isteksiz olması nedeniyle daha fazla dayanamayacağını anlayan vali gece Ģehri terk ederek Dehli'ye doğru gitti. Moğollar KarakaĢ Han'ın arkasından gitseler de vali güvenli bir Ģekilde oradan uzaklaĢarak Dehli'ye geldi.334 KarakaĢ Han'ın Lahor'u terk etmesiyle Ģehirde bulunan Kutval Aksungur ve Emir-i Ahur Mehmet Moğollar'a karĢı kahramanca savaĢarak can verdiler bu savaĢta Moğolların ordu komutanı Tayir de öldü. Fakat savaĢı bırakmayan Moğollar 23 Aralık 1241'de Lahor'u ele geçirdi. ġehir Moğollar tarafından yağmalandıktan sonra halkın bir kısmı esir alınıp önemli bir kısmı da katledildi.335

Behram ġâh Lahor'un düĢtüğü haberini alınca ileri gelen devlet adamlarını Kasr-ı Sefid (Beyaz Kale)'de topladı. Buraya gelen devlet adamları Sultan’a yeniden bağlılıklarını bildirdikten336

sonra ordunun baĢına Melik Kutb ed-dîn Hüseyin Ali Guri ve Vezir Nizâmü'l-Mülk Mühezzeb ed-dîn getirildi. Dehli'den çıkan ordu Biyah Nehri

329 Cüzcani, a.g.e., s. 654; Nizâm ed-dîn Ahmed, a.g.e., s. 79; Aziz Ahmet, a.g.e., s. 200. 330 Srivastava, a.g.e., s. 107.

331 Cüzcani, a.g.e., s. 654; Nizâm ed-dîn Ahmed, a.g.e., s. 79; K. A. Nizami, a.g.m., s. 246. 332

Aziz Ahmet, a.g.e., s. 200, 201; K. A. Nizami, a.g.m., s. 246.

333 Durak, a.g.e., s. 87,88.

334 Cüzcani, a.g.e., s. 655; Nizâm ed-dîn Ahmed, a.g.e., s. 80; Durak, a.g.e., s. 88; Haig, a.g.m., s. 63. 335 Cüzcani, a.g.e., s. 655; Durak, a.g.e., s. 89; Aziz Ahmet, a.g.e., s. 201.

336

kıyısına geldiğinde Sultan’dan intikam almak isteyen Vezir Mühezzeb ed-dîn'in entrikaları etkisini göstermeye baĢladı. Diğer taraftan Türk melikleri Behram ġâh'a öteden beri kin beslemekteydi. Bu durumdan faydalanmak isteyen vezir337Sultan’a mektup yazarak Türkler ve Emirlerin son derece itaatsiz ve sadakatsiz olduklarını ve bunların bir an önce ortadan kaldırılması gerektiğini bildirdi. Bu haber üzerine Behram ġâh Dehli'den asilerin cezalandırılması için bir mektup yazıp gönderdi. Eline önemli bir koz geçen vezir Sultan’dan gelen mektubu Türk emir ve meliklerine göstererek onların da Sultan’a karĢı hiddetlenmesini sağladı. Böylece ordu Lahor üzerine yürümek yerine baĢkente doğru hareket etti. Behram ġâh ordunun üzerine geldiği haberini alınca askerleri teskin etmek için çabaladı ancak bir Ģey elde edemedi. Ordu 22 ġubat 1242'de Dehli'yi kuĢattı. 10 Mayıs’a kadar direnen Behram ġâh Ģehri ele geçiren Melikler tarafından tutuklanarak 15 Mayıs’ta öldürüldü.338

Behram ġâh’ı tahttan indiren Türk Emir ve Melikleri yapmıĢ oldukları bu hareketle Devlet içinde ne kadar etkin bir yere sahip olduklarını göstermiĢlerdi. Zaten bu Türk ileri gelenleri Mu'izz-ed-dîn'i kendi çıkarları doğrultusunda tahta çıkarmıĢlardı. Özellikle bu Türk melik ve emirleri ileride de görüleceği üzere kendi varlıklarının tehlikeye girdiğini anladıkları sırada güçlerini kullanmaktan sakınmayacaklardır.

337 Cöhce, a.g.t., s. 101.

338 Cöhce, a.g.t., s. 101, 102; Aziz Ahmet, a.g.e., s. 202; Cüzcani, Behram ġah'ın tahttan indirilme

süreci hakkında bizzat olaya Ģahit olmuĢ ve bu olayı eserine geniĢ bir Ģekilde yazmıĢtır. Bkz, Cüzcani, s. 657, 660.