• Sonuç bulunamadı

B) Büyük Selçuklular ve Kafkasya Politikası

3) Sultan Melikşah’ın Gürcistan Faaliyetleri

Sultan Alparslan’ın Doğu Seferi sırasında, bir kale muhafızı tarafından öldürülmesinden sonra Selçuklu tahtına Melikşah çıkmıştır. Sultan Melikşah (1072- 1092), gençlik yıllarında babası ile beraber Gürcistan seferine katıldığından, bu

95

Minorsky, a.g.e., s. 75; Bedirhan, a.g.e., s. 171-172. krş.: Gümüş, a.g.m., s.715.

96 Gürcü vekayinamesi, bu sefer sırasında Alparslan’ın yapmış olduğu fetihler hakkında önemli

bilgiler vermektedir. Bk. Brosset, “Gürcistan”, s. 290-292.

97 Gürcü vekayinamesinde, Agsartan’ın Sultana katılarak, ona muhteşem hediyeler takdim

edildiğinden ve Müslüman olduğundan bahsedilmektedir. Bk. Brosset, “Gürcistan”, s. 291; Yinanç, a.g.e., s. 62.

98Brosset, “Gürcistan”, s. 291; Ahmed b. Mahmud, a.g.e., s. 78; Minorsky, a.g.e., s. 65-66; Ronald

Grigor Suny, The Making Of The Georgian Nation, 1994, s. 34.

99

Gürcü vekayinamesinde, “Kral Bagrat’ın barış dilemek üzere Liparit’in oğlu İoane’yi elçi olarak göndermiş, Sultan ise haraç talebinde bulunmuş, fakat kış şartlarının sert olmasından dolayı tekrar Horasan’a dönmüştür” denilmektedir. Bk. Brosset, “Gürcistan”, s. 291-292.

bölgeleri çok iyi bilmekte ve buraların önemini çok iyi idrak etmekte idi. Sultan Melikşah, Selçuklu hükümdarı olduğu sıralarda, Gürcü Kralı Bagrat da ölmüş ve yerine Gürcistan tahtına II. Georgi (1072-1089) geçmiştir.101 Sultan Melikşah’ın Gürcistan üzerine ilk seferi Gürcistan’da çıkan birtakım karışıklıklar neticesinde gerçekleşmiştir. Sultan Melikşah, Kartli’ye kadar gelip, Gence’yi Emir Fadlun’dan alarak, bölgenin sorumluluğunu Emir Savtekin’e vermiş ve maiyeti ile birlikte geri dönmüştür.102 (1076) Fakat Kral II. Giorgi, Savtekin ile yaptığı savaşları kazanıp Selçuklu hâkimiyetindeki bazı yerleri tekrardan geri almıştır. Bu durum karşısında Melikşah da ikinci kez Gürcistan seferine çıkmıştır.103 (1078-1079) Bu sefer sırasında Somkheth alınmış ve Emir Savtekin’e yeni kuvvetler bırakılarak geri dönülmüştür. Emir Savtekin’in Gürcüler karşısında yeniden bozguna uğraması üzerine,104 Oltu, Erzurum ve Kars bölgesinin Bizans komutanı Grigor Bakuryan’ın eline geçmiş ve Gürcü Kralını da metbu tanımıştı. Bunun üzerine Sultan Melikşah, bu sefer Emir Ahmed’i, Gürcistan seferi ile görevlendirdi.105 Emir Ahmed, Gürcü kralını, Kveli’de (Kouel) ağır bir hezimete uğratmış ve Kral II. Giorgi çareyi kaçmakta bulmuştur.106 (1080) Emir Ahmed’e bağlı olan kuvvetler bu savaşta büyük miktarda ganimet elde etmişlerdir. Daha sonra Emir Ahmed, Kars’ı kuşattı ve kesin olarak geri aldı. Ardından Erzurum’u, Oltu’yu da alarak, bu bölgedeki Hıristiyan hâkimiyetine son verdi. Bu olaylardan sonra Selçuklu beyleri ve mahiyetleri, akın akın Gürcistan bölgesine gelip yerleşmeye başlayacaklardır. Hatta Selçuklu kuvvetleri, Anadolu’ya gitmekte olan İsasi (İsa) ve Bujgop (Yakup)107 gibi büyük emirlere rastlamış ve onlara “yüklü oldukları büyük miktardaki altın ve serveti

gösterip, Bizans memleketine gitmeye ne lüzum var, işte ıssız ve hazine ile dolu Gürcistan buradadır” diyerek onların da Gürcistan bölgesine çekirge sürüsü gibi

101

Gürcü vekayinamesi bu olaydan, “Ne Bagrat, ne de Sultan birbirlerinin ölümünden haberdar olmamışlardır” diye bahsetmektedir. Bk. Brosset, “Gürcistan”, s. 183.

102Brosset, “Gürcistan”, s. 303; Yinanç, a.g.e., s. 110; İbrahim Kafesoğlu, Sultan Melikşah Devrinde

Büyük Selçuklu İmparatorluğu, İstanbul 1953, s. 113.

103Brosset, “Gürcistan”, s. 306; Yinanç, a.g.e., s. 111.

104Bu yenilgiden sonra Kafkaslardan geri çağrılan Emir Savtekin Bağdat’a gelmiş, vezir Ebu Şüca

tarafından karşılanmış, halifenin huzuruna kabul edilerek hilat giydirilmiş ve kendisine ihsanlarda bulunulmuştur. Daha sonra hastalanarak İsfahan’a dönen Savtekin, 1085’de burada vefat etmiştir. Bk. Kafesoğlu, a.g.e., s. 115.

105Kafesoğlu, a.g.e., s. 114.

106Mariam Lorkipanidze, Georgia in the XI.-XII. Centuries, Tblisi 1987, s. 75.

yayılmalarını sağlamışlardır.108 Nitekim Gürcü vekayinamesinde bununla ilgili olarak şöyle denilmektedir: “Asis-Forni memleketleri, Klarcet, deniz kıyısına kadar

Şavşet, Acara, Samtzhe, Kartli, Arguet, Samokalako ve Çkondid talanlar ve halkı esir eden Türklerle doldu”.109 Bu cümleden de anlaşılacağı üzere Sultan Melikşah zamanında artık bu bölgelere Türklerin yerleşmesi sağlanmıştır.

Selçuklular, ertesi yıl tekrar Gürcistan’a girerek fetihlerine devam etmişler ve Çoruh kaynağı ile Trabzon’a kadar bütün sahil bölgesini ele geçirmişlerdir.110 Bu durum karşısında Bizans’tan da gerekli desteği alamayacağını da anlayan II. Giorgi, başka çaresi kalmayarak Melikşah’ın yanına gitti. Böylece, Gürcü Kralı II. Giorgi, Selçuklulara tabi olmuş ve haraç vermeyi kabul etmiştir.111 Ayrıca Sultan Melikşah, bütün Arran bölgesini, Azerbaycan genel valisi olan Kutbüddin İsmail’e verdi ve onu bu beldenin meliki ilan etti.112

Selçuklu hükümdarı Melikşah zamanında, Gürcistan üzerine yapılan seferler sonucunda Türklerin, bu bölgelere tam olarak yerleştiğini söyleyebiliriz. Zaten bu dönemde Gürcü kaynaklarında, Türklerin Gürcistan bölgesinde nasıl yayıldığı konusunda geniş bilgiler bulunmakta ve bu olay “Didi Turkoba ( Büyük Türkeli)” olarak adlandırılmaktadır.113 Gürcü vekayinamesindeki şu ifade aslında her şeyi açıkça ortaya koymaktadır: “Dünyanın her tarafındaki Türkler, sanki bu memlekette

randevu vermişlerdir. Sultan da dâhil olmak üzere, kimse onları ne oradan

108 Brosset, “Gürcistan”, s. 306-307; The Georgian Chronicle The Period of Giorgi Lasha, çev.,

Katharine Vivian, Adolf M. Hakkert, Amsterdam 1991, s. 2. M. Halil Yinanç, merkezi Erzurum olmak üzere, Ebu Kasım tarafından kurulan, Saltuklu Beyliği’nin bu tarihten itibaren tesis edilmeye başlandığını söylemektedir. Bk. Yinanç, a.g.e., s. 111.

109Brosset, “Gürcistan”, s. 307; Qaukhchisvili, a.g.e., s. 3.

110

Yinanç, a.g.e., s. 112. Gürcü vekayinamesinde “Kral II. Giorgi’nin çaresizlik içine düştüğü, kurtarıcı olarak Bizans’ın dahi eski gücünü yitirdiği ve bütün denizaşırı ülkelerin Türkler tarafından istila edildiğinden” bahsedilmektedir. Bk. Brosset, “Gürcistan”, s. 308.

111Brosset, “Gürcistan”, s. 308; The Georgian Chronicle s. 4-5; Allen, W. E. D., A History of the

Georgian People, London 1932, s. 94; Suny, a.g.e., s. 34; Şengelia, “Gürcüstan”, s. 14. Kahet kralı Agsartan da kendi ülkesinin Gürcü Kralına verildiğini duyunca telaşa düşmüş, Sultan Melikşah’ın yanına gidip tekrar Müslüman olmuş ve bu sayede krallığını kurtarmıştı. Bk. Yinanç, a.g.e., s.113.

112Yinanç, a.g.e., s. 113.

113

Berdzenişvili-Canaşia, a.g.e., s. 136; Şengelia, “Gürcüstan”, s. 14. Suny, Selçukluların bu bölgelerde yerleşmesinin Gürcistan’ın politik ve ekonomik durumunu zayıflattığını belirtmekte ve bunun nedeninin ise daha önce ekili alanların Türkmenler tarafından otlak olarak kullanılmasını göstermektedir. Suny, a.g.e., s. 34.

uzaklaştırmayı, ne de onlara en ufak zarar vermeyi aklından geçirebiliyordu”.114

Şüphesiz şunu ifade etmek gerekir ki, daha önce Gürcistan’a yerleşmiş bulunan bu Türk nüfusu, özellikle bu dönemden itibaren ve daha sonra Moğol istilası ile buradan akın akın Anadolu’ya geçecek ve zamanla Anadolu’nun Türkleşmesini sağlayacaktır.