• Sonuç bulunamadı

Sosyal Güvenlik Reformu

OKUL ÖNCESĠ EĞĠTĠM VE TEMEL EĞĠTĠM

7.7. Sosyal Güvenlik Reformu

Sosyal Güvenlik, uluslararası metinlerde insanın iĢsizlik, yaĢlılık ve diğer her türlü risklere karĢı güvenliğinin sağlanması olarak tanımlanır. Sosyal güvenlik devlete görev, vatandaĢa da hak olarak verilmiĢtir. VatandaĢların her dönemde sosyal, ekonomik ve kültürel ihtiyaçlarını giderecek biçimde yaĢamları devletçe güvence altına alınır. Sosyal güvenlik, ülkenin ekonomik Ģartları göz önüne alınarak, ekonomik büyüme engellenmeden gerçekleĢtirilir. Sosyal Güvenlik; sosyal yardımlar, sosyal hizmetler ve sosyal sigortalardan oluĢur.

Ġkinci dünya savaĢından sonra ulusal devletler “sosyal devlet” anlayıĢına önem vermiĢlerdir. Bu ülkeler gelirlerinin % 50‟ye varan kısmını sosyal harcamalara kullanmıĢlardır. Ancak “Bilgi Devlet”i Ģartlarında, durum gittikçe zorlaĢmıĢtır. Bu ülkelerde nüfus artıĢ hızı düĢmüĢ, ölüm yaĢı yükselmiĢ, doğumda hayat beklentisi uzamıĢ, sosyal güvenlik kuruluĢları mali güçlükler içine girmiĢlerdir. GeliĢmiĢ ülkeler sosyal devlet anlayıĢlarını yeniden gözden geçirmeye baĢlamıĢlardır. Ülkemizin sosyal güvenlik kurumlarının dönüĢtürülmesinde, batının geçirdiği evrim göz önüne alınmalıdır.

Ülkemizde 1997‟de sigortalı nüfusun genel nüfusa oranı %85‟dir. Bu sigortalılar arasındaki aktif / pasif dengesi gittikçe bozulmaktadır. Bu denge 1996‟da 2.33 iken, 1997‟de 2.28‟e inmiĢtir. Bu oran emekli sandığında 1.79, Bağ-Kur‟da 2.72‟dir. sosyal güvenlik sisteminin mali yapısı “aktüarya hesapları” ile oluĢturulur. Uluslararası standartlara göre, oran 1/4'dür, yani 4 çalıĢan bir emekliyi finanse etmektedir.

Ülkemizde de ortalama ömür gittikçe artmaktadır. Bu durumda sosyal güvenlik sistemi, aktüarya hesaplarının giderek bozulması kaçınılmazdır. Otuz yıl prim ödeyen bir kiĢi 50 yıl aylık alırsa sistem açık verir. Bu nedenle, önce sosyal haklar verilirken, sonra da hesaplar yapılırken dikkatli olunmalıdır. çünkü sosyal haklar bir kere verildi mi geri dönüĢ çok zordur. Batılı ülkelerin bu konudaki sorunlarını iyi değerlendirmek zorundayız.

Sosyal sigorta sistemimizi masaya yatırıp yeniden değerlendirmeye koymalıyız.

Bugünün açık veren sistemi baĢtan sona değiĢtirilip yepyeni bir sistem ortaya konmalıdır.

Tekli Model : Sosyal güvenlik kurumlarının yapısı değiĢtirilerek, tek bir kurumda toplanacaktır. Böylece merkez ve taĢra örgütleri daralacak tasarruf sağlanacaktır.

Sağlık hizmeti ve sağlık sigortası sosyal güvenlik kurumundan ayrılacaktır. Sağlık hizmetleri genel sağlık sigortasına devredilecektir. Mernis projesi ile tek numara kullanma uygulaması baĢlayınca sigorta numarası aynı olacaktır.

Vergi mükellefi özel sektör, her yıl, vergiye esas matrahının % 10‟unu SSK‟ya prim olarak ödeyecektir. Kaç iĢçi çalıĢtırırsa çalıĢtırsın iĢ adamının ödeyeceği prim aynı olacaktır. Bu durumda, iĢveren kaçak iĢçi çalıĢtırmayacaktır. Bu gün sigortaya kayıtlı 5 milyon iĢçi bulunmaktadır. Gerçekte çalıĢan iĢçi adedi 10 milyondur. Bu durumda 5 milyon iĢçinin kaçak olarak çalıĢtığı ortaya çıkmaktadır. Yeni sistem, kaçak iĢçileri kayıt altına alarak onların sigortalı olmalarını sağlayacaktır.

Tekli sistemin aktüaryal hesaplarını yaptığımızda; 1999‟da 4.670 trilyon TL. vergi toplanacağı öngörülmüĢtür. Vergi mükellefleri % 15 – 35 arası vergi vermektedirler.

Ortalama % 20 kabul edersek, toplanacak vergiye esas olan matrah 23.350 trilyon TL.

dir. Buradan alacağımız % 10 prim 2.335 trilyon TL‟dir. ĠĢçilerden alacağımız % 15 prim 2.000 trilyon TL‟dir. SSK toplam 4.335 trilyon TL. prim toplayacaktır. ĠĢverenin vergi matrahı düĢeceğinden ve ilave sigorta primi ödemeyeceğinden fazla kaybı olmayacaktır.

Maliye % 10 düĢük vergi toplayacak, ancak sisteme yeni giren 5 milyon kaçak iĢçinin ödeyeceği vergi bu açığı kapatacaktır.

Tekli sistemde bürokrasi asgariye indirilecek, kurumlar az adamla çok iĢ göreceklerdir. Sosyal güvenliğin aktüaryası açık vermeyecektir. Bütçeden GSMH‟nin

%5‟ine varan ödeme de yapılmayacaktır.

Tekli sistemde kıdem tazminatı fonu kurulacaktır. ĠĢverenler iĢçilerin bir aylık kazancı tutarında parayı bu fona yatıracaklardır. ÇalıĢanlar çalıĢmayı bıraktıklarında, istedikleri takdirde kıdem tazminatını nemasıyla birlikte alabileceklerdir.

Emekli sandığına fon aktarılmasından vazgeçilecektir. Burada her iki tarafın pirimi de devletçe ödenmektedir. Devlet memurlarının sağlık giderleri de devletçe karĢılanmaktadır. Bu durumda Emekli Sandığı sadece kayıtları tutan bir kurum olacaktır.

Memurlara fon verip onu iĢleterek nema kazanmaları beklenmemelidir. Devlet memurlarının emeklilik ödenekleri her yıl bütçede gösterilecektir. Bu ödenekten devlet memurlarının her türlü sosyal hakları karĢılanacaktır.

7.8. Diğer Reformlar

Birçok sektörde daha yapılması gereken temel reformlarla, dönüĢüme ihtiyaç vardır. Temel reformların yapılmasına paralel olarak birçok konuda yeni zihniyet ve anlayıĢ getirmek gerekecektir. Ombudsman (kamu hakemliği), kimlik beyanı (halk beyanına güvenme) v.b. gibi yenilikler gündeme gelecektir. VatandaĢın hizmetinde, vatandaĢına güvenen devlet yapısı dinamik, her an değiĢen bir yapıyı gerekli kılmaktadır. Yapılacak reformlarla devlet Ģantiye alanına dönerek, hummalı bir faaliyetin içine girecektir.

Yapılacak diğer reformlar arasında aĢağıda anlatılanlar sayılabilir:

Vergi Reformu : Daha düĢük oranlı ve yaygın tabanlı vergileme sistemi getirilecektir.

Stopaj vergileri nihai vergileme olacak, vergilemede önemli bir sadeleĢme sağlanacak, vergi mevzuatı basitleĢtirilecektir. Vergilemede temel amaç; istihdamın ve üretimin artırılması ve kolaylaĢtırılmasına yönelik bir politikanın izlenmesidir. MüteĢebbisi korkutan vergileme anlayıĢı terk edilecektir.

Para ve sermaye piyasaları vergilerle ürkütülmeyecektir. Kamu borçlanma ihtiyacı makul seviyelere indirilinceye kadar, bu piyasalar vergiden muaf olacaktır. Finans piyasası ve yabancı yatırımlar vergi yükü ile ağırlaĢtırılmayacak, bu yolda liberal tedbirler yürürlüğe konacaktır. Hiçbir kazançtan iki defa vergi alınmayacak, vergiler kaynağından bir kere alınacaktır.

Tarım Reformu : Tarım ürünlerinin borsada pazarlanmasını temin etmek amacıyla ürün borsaları kurulacaktır. Halen uygulanmakta olan destekleme fiyat politikası yerine, aĢamalı olarak prim sistemine geçilecektir. Prim miktarının tespitinde üreticinin eline geçmesi gereken hedef fiyat (maliyet + kar payı) ile dünya fiyatları arasında oluĢacak fark esas olacaktır.

Prim sistemi ile kayıt dıĢı ticari iĢlemler ortadan kalkacaktır. Sistemin finansmanını vergi gelirleriyle sağlamak amacıyla “Tarımsal Destekleme Fonu” kurulacaktır. Tarım Bakanlığı bünyesinde bulunan 53 araĢtırma enstitüsü üniversitelere ve özel sektöre devredilecek, tarım ĠĢletmeleri Genel Müdürlüğünün elinde bulunan 38 iĢletme özel sektöre kiralanacak veya satılacaktır. Çiftçinin ortak alacağı ihtisas sanayi bölgeleri kurulacak, çiftçi kobi sahibi sanayici olacaktır.

ÖzelleĢtirmenin Hızlandırılması : ÖzelleĢtirmede maliyeti en yüksek olan zamandır.

Zamanla yarıĢmalı, netice en kısa zamanda alınmalıdır. ÖzelleĢtirmede esas olan, teknik ve yasal alt yapıdan çok siyasi kararlılıktır. Uygulama en kısa zamanda bitirilecek en yüksek fiyat tercihi yapılarak iĢlem tamamlanacaktır.

KĠT‟ler olabildiğince küçültülüp KOBĠ‟lere satılacaktır. Karlı kuruluĢların zarar etmesi beklenmeden özelleĢtirme tamamlanacaktır. ÖzelleĢtirme Ġdaresi BaĢkanlığı ve Rekabet Kurumu yakın iĢbirliği içinde çalıĢacaklardır. Sosyal konularda esnek yaklaĢım sağlanacaktır.

Enerji Reformu : Santraller hızla özelleĢtirilecektir. Üretim, dağıtım ve iletim hizmetleri özelleĢtirilecek, ( maliyet + kar ) sistemine dayalı tek fiyat uygulaması yerine, (üretim + satım) sistemindeki rekabete dayalı bir yapılanma kurulacaktır. Böylece, kullanıcı elektriği istediği yerden alma hakkına sahip olacaktır.

BOTAġ tarafından ithal edilen, doğal gaz tekeli ortadan kaldırılacaktır. Doğal gaz dağıtım Ģebekesi öncelikle borsa kanalıyla halka ve özel sektöre arz edilecektir.

Turizm Reformu : Turizmde temel politika ilkeleri etrafında çalıĢmalar yoğunlaĢtırılacaktır. Turist sayısı ve turist baĢına düĢen gelir artırılacaktır. Yıl boyu talep yaratacak aktivitelere ağırlık verilecek, arz çeĢitliliği sağlanacaktır. Turistin ortalama kalıĢ süresi uzatılacaktır.

Hukuki alt yapı biran önce sağlanacak, Turizm Bakanlığı turizmi düzenlemekten çıkacaktır. “Türkiye Otelciler Birliği” ve “Seyahat Acentaları Birliği” kanunları çıkartılacaktır. Turizmin yönetimi özel sektör ile mahalli yönetimlere devredilecektir.

Kimlik Beyanı Kanunu : Devlet kurumları vatandaĢların imzalı beyanlarını kabul edeceklerdir. Her konuda vatandaĢların kendi beyanları esas alınacak, makam veya kuruluĢ tastiki aranmayacaktır. YanlıĢ ve yalan beyanda bulunanlar 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacaklardır.

Vekaletname ile yapılacak iĢlerde 2 kiĢinin imzası ve iĢlemin konusunun yazılı olması yeterli olacaktır. Noter satıĢı kaldırılacaktır. Araba, arsa, ev v.s. satıĢları, alan ve satanın imzası ile gerçekleĢecektir. Gerekli iĢlemler trafikte, tapuda ve diğer kurumlarda tarafların imzaladığı tutanağa göre yapılacaktır.

Ombudsman’lık Kurulması : Ombudsnman (kamu hakemi), devletin yanlıĢ uygulamalarına karĢı bireyin haklarını koruyan bir yapılanmadır. TBMM‟ce yüksek yargı, üniversite ve üst bürokraside belirli süre çalıĢmıĢ kiĢiler arasından seçilecektir.

Ombudsman kararları, idare uymayı kabul ettiği takdirde, yargı kararları gibi iĢlem görür. Ġdarenin kararlarını kaldırmaya ve değiĢtirmeye yetkisi yoktur. Memurların iĢlemlerinde suç unsuru tespit ettiğinde, bunu idareye bildirir. Ayrıca gerekli takibat için suç duyurusunda bulunabilir.

MERNĠS (Merkezi Nüfus Ġdaresi Sistemi) Projesi : Her vatandaĢın nüfus, vergi, sağlık, askerlik, adalet, sosyal güvenlik v.b. alanlarda merkezi olarak tutulacak bilgilerine bir tek numaranın verilmesidir. VatandaĢlarımız bütün iĢlerinde tek bir numara kullanacak, iĢlemler basitleĢecek, bürokrasi azalacaktır.

Sağlık, eğitim, nüfus sayımı ve sosyal güvenlik yönünden sayısız kolaylıklar sağlanacaktır. Beyana dayalı iĢlemler süratle geliĢeceğinden, vatandaĢların alım-satım ve devletle olan iliĢkileri düzene girecektir.