• Sonuç bulunamadı

2.6.1 Nüfus Hareketleri

Muğla, iklim koşulları, yeraltı ve yerüstü kaynakları bakımından zengin ve yerleşime elverişli bir bölgedir. Buna karşın arazinin engebeli ve dağlık oluşu, ulaşımın zorluğu, tarım alanlarının azlığı gibi nedenlerle tarih boyunca yerleşimde yoğun nüfus hareketleri görülmemiştir.

Antik Çağda şehirler genellikle kıyıda kurulmaktadır. Muğla Bölgesi’nde de bu çağda nüfus yoğunluğu, Halikarnassos, Knidos, Iassos gibi kıyı şehirlerinde toplanmaktadır. Bugünkü kent merkezi bölgenin kıyı şeridinde yer almadığından nüfus daha sonraki dönemlerde bu bölgeye kaymaktadır.

Muğla’da ilk yerleşimin Romalılar Dönemi’nde, bugünkü Asar Dağı’nda yer alan Mobolla Kalesi’nde olduğu düşünülmektedir. Bu dönemde küçük bir kasaba niteliğindeki kent ilerleyen dönemlerde Menteşe Beyliği ve Osmanlı Dönemleri’nde önem kazanmaya başlamıştır.

Osmanlı Dönemi’nde Muğla sancak merkezi olmuş, devletin hazırlattığı tahrir defterlerinde de yer almaya başlamıştır. Başbakanlık Arşivi Tahrir Defterlerinden aktarılan 16.yy nüfus verileri Muğla genelindedir. Buna göre;

Tablo 2.5 16.yy Tahrir Defteri Kayıtlarına Göre Genel Nüfusu Gösteren Tablo (BATD, Uykucu, 1974).

KAZA İSMİ II. BEYAZİD DÖNEMİ H. 923 (1517) SENESİ TAHRİRİ H. 970 (1562/63) SENESİ TAHRİRİ MUĞLA 12010 8025 12730

Tahrir defterlerine vergi veren aile reisleri kaydedilmiştir. Nüfus sayımının yapılmadığı bu dönemlere ilişkin bilgiye ulaşmak için araştırmalarda tahrir defterlerinde yer alan vergi mükellef sayısı beş ile çarpılarak yaklaşık sayıya ulaşılmıştır. Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde Muğla merkezinde on iki mahalle ve

29

590 vergi mükellefi kaydedilmiştir. Yaklaşık nüfus 2950 olarak aktarılmaktadır. 16. yy ortaları ve sonlarına doğru olasılıkla Anadolu’da görülen Celali İsyanları nedeni ile nüfus 2070’e düşmüştür (Akgünlü, 2008).

17. ve 18. yüzyıllarda tahrir defterleri kayıtlarına ulaşılamadığından, kaynaklarda kesin nüfus bilgisi verilmemiştir. 19. yy ortasında (1844-1845) yapılan sayımlarda, il merkezinde 13 mahalle, 1196 hane ve yaklaşık 5980 kişi kaydedilmiştir. Bu nüfusun 1144 hanesi Türk-Müslüman, 52 hanesi ise Rum’dur.

19. yy sonlarına doğru Muğla nüfusu artış göstermiştir. Bunun temel nedeni, Osmanlı Devleti’nin savaşlar sonucu kaybettiği topraklardan aldığı göçlerdir. 1806 yılında Kafkasya’nın Ruslar tarafından işgal edilmesiyle gelen Türkler, Köyceğiz ve Döğüşbelen’e yerleşmişlerdir. 1822 yılında Yunanistan’ın bağımsızlığını ilan etmesinden sonra, Girit Adası’nda yaşayan Türklerin bir kısmı Muğla’ya göç etmiştir. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Romanya’nın Osmanlı topraklarından ayrılmasıyla bölgeyi terk eden Plevneli Türkler, 1908 yılında Avusturya İmparatorluğu’nun eline geçen Bosna’dan ayrılan Boşnaklar ve 1912-1913 Balkan Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya göçen Türklerin bir bölümü Muğla’ya yerleştirilmişlerdir.

Aydın Vilayet Salnamesi kayıtlarına göre, 1904 yılında Muğla ilinin nüfusu 15.391 kişidir.

19. yüzyıl sonlarında Muğla’da Müslüman olmayan farklı etnik kökenden insanlar da yaşamıştır. Bunlar Rumlar, Yahudiler ve Ermenilerdir. Rumların sayısı, diğerlerine oranla fazladır. 1920’li yıllarda 1000 ile 1200 dolaylarında Rum; 500’e yakın Yahudi; 117 Ermeni’nin yaşadığı tespit edilmiştir. Kurtuluş Savaşı’ndan sonra imzalanan Mübadele Antlaşması gereğince Rum nüfusunun tamamı Yunanistan’a gönderilmiştir.

1914-1918 yılları arasındaki I. Dünya Savaşı ve sonrasında gerçekleşen Kurtuluş Savaşı nedeniyle Muğla nüfusunda önemli bir azalma göze çarpmaktadır.

Cumhuriyet’in ilanı sonrasında 1927 yılında yapılan ilk nüfus sayımında Muğla il merkezinin nüfusu 10.090’dır. Kent merkezine bağlı köyleri ve bucakları ile birlikte toplam 57.613 kişidir.

İl merkezinin nüfusu Cumhuriyet Dönemi’nden sonra uzun yıllar Fethiye, Milas gibi ilçelerinin gerisinde kalmıştır. Ulaşımdaki gelişmeler, turizmin gelişmesi, üniversitenin kurulması, termik santrallerin açılması bölgede yaşayan insan sayısında artışa neden olmuştur. 2000’li yıllarda kent merkezinin nüfusu 80.000’lere ulaşmıştır.

Tablo 2.6 Muğla ili ve ilçelerinin 1927-2010 tarihleri arasındaki nüfus değişimini gösteren tablo. (Yurt Ansiklopedisi, 1983; Türkiye İstatistik Yıllığı, verileri esas alınarak oluşturulmuştur).

Yerleşim Adı

Yerleşimlerin Merkez ve Kırsal Nüfusunun Toplamının Yıllara Göre Dağılımı

1927 1950 1960 1970 1980 1990 2000 2010 Muğla ili 174687 241640 299611 368776 438145 562809 717384 817503 Merkez İlçe 57613 49181 45355 54393 60468 71155 83511 94960 Bodrum 15694 22034 24688 27383 32517 56821 97826 124820 Datça - 5616 5805 6094 7532 10741 13914 16475 Fethiye 33698 54117 68209 81640 101879 127620 154209 188259 Köyceğiz 23328 22228 35384 56380 71194 25836 29196 32817 Marmaris 11477 9783 11820 13518 19249 41840 79302 77390 Milas 32877 49157 60959 73334 81643 98710 112808 125727 Ula - - 14005 15737 17550 19978 21944 23749 Yatağan - 29524 33386 40297 46113 42376 46252 45830 Dalaman - - - 26408 28148 33980 Ortaca - - - 29287 35670 42364 Kavaklıdere - - - 12037 12548 11132 2.6.2 Ekonomik Yapı

Muğla’nın ekonomik yapısını etkileyen temel unsurlar; coğrafi konumu, fiziki yapısı, iklimi ve sosyal yapısındaki farklılıklardır. 16. yy’da 2000 nüfuslu bir kasaba olan Muğla’da halk tarım ve hayvancılıkla uğraşmıştır. 17. yy’da İzmir’in ticari yönden canlanmaya başlaması Muğla’yı da ekonomik anlamda etkilemiştir. İzmir- Aydın-Çine-Denizli-Tavas kervan yolunun üzerinde bir ara merkez konumunda olması, kentte ticareti öne çıkarmıştır. Kente ulaşan kervanlar, kent merkezindeki

31

arastaya canlılık katmış, buradaki hanlarda konaklamışlardır. 18. yy’da Osmanlı’nın Rodos ile olan deniz ticaretinin Gökova Körfezi’nden yapılması Muğla’yı bir ara durak olarak etkilemiştir. 19.yy’da 6000’lere ulaşan kent nüfusunun büyük bir bölümü yine tarımla uğraşmayı sürdürmüştür. En önemli tarım ürünleri; buğday, arpa, mısır, çavdar, burçak ve tütündür. Bölgenin fiziki yapısının hayvancılığa elverişli olması nedeniyle büyük ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği ve arıcılık önemli geçim kaynakları olmuştur. Halkın konargöçer yapıda olmasından dolayı göç sırasında ve ticari yük taşımacılığında develer kullanıldığından, devecilik de öne çıkan mesleklerden olmuştur. Hayvancılığın yan kolu olan dericilik de, ekonomide önemli yer tutmuştur. Karamuğla deresinin kenarında tabakhane denilen deri işleme atölyelerinin varlığından söz edilmektedir. Bugün bölgede dericilik sürdürülmese de, halk arasında bölgenin adı Tabakhane olarak geçmektedir (Akgünlü, 2008). Tarihi kentin merkezinde yer alan ve geçmişte ticaretin kalbi olarak adlandırılabilecek olan “arasta”, küçük esnaf ve zanaatkarların dükkanlarından oluşmaktaydı. Kervan yollarının canlılık kattığı bu alanda; bakırcılar, demirciler, eğerciler gibi aynı tip ticareti veya üretimi yapan dükkanlar bir arada bulunmaktaydı (Muğla Belediyesi Muğla Arastası Projesi, 2000).

19. yy’da Muğla ticareti büyük ölçüde azınlıkların elindedir. Özellikle de madenleri ve ormanları Rumlar işletiyorlardı. Türkeş’in de söz ettiği gibi; üretimi Türkler, ticaretini Rumlar ve Yahudiler yapmışlardır (Türkeş, 1973). 19. yy öncelerinde toprak damlı evlerin varlığının bilindiği bölgeye Rum yapı ustalarının Adalar mimarisini taşıdığı ve buradaki Türklere de inşaat tekniklerini öğrettikleri bilinmektedir.

Kurtuluş Savaşı sonrasında Mübadele ile ticaretin büyük bir bölümünde etkili olan Rumlar Muğla’dan ayrılmışlardır. Ülke de savaştan çıktığı için ekonomi eski canlılığını kaybetmiştir. Bu durum 1970’li yıllara kadar sürmüştür. 1970’li yıllardan bugüne ulaşımdaki gelişim ile Muğla dışa kapalı durumundan çıkmaya başlamıştır. Bunun yanında bölgede sanayileşmenin başlaması, turizmin gelişmesi, üniversitenin açılması gibi etkenler ekonominin canlanmasını sağlamıştır (Yurt Ansiklopedisi, 1983).

Benzer Belgeler