• Sonuç bulunamadı

2.3 Sanat Eğitimi

2.3.6. Sanat Eğitimi Problemleri

Sanat sorunlarını tüm biçimleriyle yaĢayarak eğitilen bireyler olay ve olguları çok yönlülükleri ve boyutlulukları içinde görüp yorumlayan, kavrayan, yeniliklere, çağdaĢ her tür geliĢmeye, her tür yeni biçim ve biçimlendirmeye açık, çağındaki gerek bilim ve teknolojide, gerek toplumsal ve kültürel değiĢme süreçlerindeki yeni geliĢmeleri anlamaya yatkın, hoĢgörülü, aynı zamanda dinamik bir kiĢilik geliĢtireceği çağdaĢ sanat eğitimiyle kesindir. ÇağdaĢ sanat eğitimi gördükleriyle yetinmeyip, onlar üzerinde düĢünen ve düĢüncelerini dile getiren bir yöntemi öngördüğü için dil bilincini de kavramaktadır. Bu eğitim kısaca, bireyin çevresiyle ve toplumuyla direkt iletiĢime girmesin ve her Ģeyden haberdar olmasını sağlayan bir eğitimdir.

Günümüzde bu denli bir eğitim, özlenen bir eğitimdir. Çünkü örgün eğitimde fen ve matematik ağırlıklı ders ve giriĢ sınavları yükü ve bilgi yarıĢı ile kültür dersleri geri bırakmakta, özellikle yukarıdaki anlamıyla sanat eğitimini ancak resim, müzik, edebiyat ve sanat tarihi gibi özelleĢmiĢ alanlarında verilebilen, güzel sanatlara iliĢkin dersler de zarar görmektedir (San, 2003).

Sanat eğitimindeki sorunlara baktığımızda bunların birçok sebepten kaynaklandığını görmekteyiz (Artut, 2004). Bunlar Ģöyledir:

Toplumsal bütünlüğünden kaynaklanan sorunlar: Ülkenin toplumsal yapısındaki istikrarsızlıkla, göç gibi sebepler, ister istemez toplumu, dolayısıyla kiĢilerin sanata bakıĢ açılarını belirler. Ülkemizde ―sanat‖ boĢ zamanları değerlendirme, bir beceri, fantezi ve

39

süsleme düĢüncesiyle geleneksel bir anlayıĢ olarak kavratılmıĢtır. Ayrıca öğrenci velilerinin sanat eğitimine iliĢkin olumsuz ön yargı ve tutumları da belirleyici olmaktadır.

Ekonomik altyapıdan kaynaklanan sorunlar: Sanat eğitiminde mali finansal koĢulların, teknolojik imkânların olmamasıyla ya da yetersizliği bu derslerden alınacak verimi de direkt olumsuz etkilemektedir. Eğitime ayrılan bütçenin yetersizliği, uygun fizibilitenin yapılamaması, önceliklerin iyi ortaya çıkarılamaması

Çevresel yapıdan kaynaklanan sorunlar: Bunlar fiziksel ve sosyal çevrelerden

kaynaklanan sorunlar olarak sıralanabilir. Fiziksel sorunların baĢında Ģüphesiz atölye, kaynak yayınlar, derslik ve diğer amaca uygun materyallerin varlığı veya yeterliliği önem taĢımaktadır. Sosyal çevrede ise galeri ve müzelerin yokluğu, okul aile iĢbirliğinin kurulamamasından ileri gelen sorunlar olarak düĢünülebilir.

Kişisel yapıdan kaynaklanan sorunlar: Eğiten ve eğitilenden kaynaklanan sorunlar olarak

sıralayabiliriz. Eğitici olarak öğretmenin katı geleneksel tutumu, alan bilgisinin yetersizliği ve buna paralel olarak öğretim bilgisi, yöntem ve uygulamada karĢımıza çıkmaktadır. Öğrencinin psikolojik, bedensel ve çevresel sorunlarına karĢı sanat eğitimcisinin habersiz ya da duyarsız olmasından ortaya çıkan farklı bir sorun olarak görülür.

Değerlendirme ve ölçme kaynaklı sorunlar: Sanat eğitimcilerinin üretilen çalıĢmalara /

yapıtlara iliĢkin ciddi, sağlıklı değerlendirme boyutlarının bulunmaması. Genellikle ―çok güzel olmuĢ, hiç olmamıĢ, çok çalıĢmalısın‖ Ģeklinde geçiĢtirilmesi, incelenmesi ve eleĢtirilmesine yönelik bilgi birikimlerinin yetersizliği ve bu alandaki eksiklerinin giderilmesine yönelik çaba içine girmemeleri sadece kendi rahatlığını düĢünmeleri neden olarak gösterilebilir.

Politik yapıdan kaynaklanan sorunlar: Ülkelerin siyasi yapılarının istikrarsızlığı,

değiĢkenliği eğitim sistemini de dolaylı yoldan olumsuz olarak etkiler. Demokratik, bilimsel çağdaĢ eğitim ilkelerinin göz ardı edilerek hazırlanan eğitim politikalarından talep edilen sonuçları almak mümkün değildir. Dolayısıyla her siyasi iktidar kendi varlığını, etkinliğini bilinmeyen kılmaya yönelik bir eğitim sistemi amaçladığından bu alana iliĢkin çağdaĢ, bilimsel hedefler, çalıĢmalar görülmemekte ve zarar görmektedir.

Sanat eğitimi sorunlarına baktığımızda ülkemizde Akkaya‘nın (2005) görüĢlerinden yaralanarak oluĢturduğumuz Ģu problemlerden söz edebiliriz.

40

• Resim ve müzik derslerine okullarda yeteri kadar önem verilmemesi, sanat tarihi derslerinin kaldırılmasıdır.

• Görsel sanat derslerine ek olarak „görsel sanat kültürü‘ dersi eklenmeli ve bu dersin içeriğinde çocukların yaĢına göre sanat tarihi bilgisi verilmelidir. Bu dersleri eğitim fakültesi, güzel sanatlar eğitimi bölümlerinden mezun öğretmen vermeli ve uygulamaya hemen geçilmelidir.

Milli Eğitim Bakanlığı Yapılandırmacı eğitim sistemine geçmiĢtir ancak uygulamada pek çok sorun görülmektedir.

• Sanat eğitiminde ne öğretileceği konusu açıktır oysa sanat eğitiminin öğrenmeyle ilgili kısmında nitelik yoktur.

• Disiplinler arası bağlantı kurması gerekir sanat eğitimin. Estetik, sanat tarihi sanat eleĢtirir, uygulama çalıĢmaları. Bunlar sanat eğitimi dersleriyle iliĢkili olarak görülmesi gereken alanlardır. Bahsi geçen ve yapılan iĢler birbirine terstir.

• Müze-eğitim iliĢkisi göstermelik ilerlemektedir. Hem ‗genel eğitimim için sanat eğitimi için müzeler mutlaka eğitim sistemine katılmalıdır.. Eğitim fakülteleri ile müzeler arasında sıkı bir iliĢkinin ve ortaklığın kurulamamıĢ olması çok büyük bir eksikliktir (Akkaya, 2005).

• Okuldaki yöneticilerin ve diğer Ģube öğretmenlerinin sanat eğitimi ve önemiyle ilgili görüĢleri son derece azdır.

• 21. yüzyılda kiĢilerin televizyondan ayrılamadığı bir ortamda medyanın üstüne düĢen görevi yapmadığı görülmektedir. Bu da eğitimi olumsuz Ģekilde etkilemektedir. • Sanat kültürü, sanat eğitimi ve kültürel mirasın korunması konularında sivil toplum

örgütleri yapması gereken görevleri yapmalıdır.

• Okullardaki fiziki koĢulların desteklenmesine yönelik ciddi bir devlet politikası gerekmektedir. Atölye, araç-gereç eksikliği önemli derecede yaĢanmaktadır.

• Eğitimcilerin itibarının geliĢtirilmesi meselesi çok önemli bir konudur. Bunu için öncelikle öğretmenlerin rahat bir Ģekilde yaĢatılması gerekir. En büyük kaynak eğitim sistemine ayrılmalıdır. Öğretmenlerin en iyi Ģekilde, hassasiyetle yetiĢtirilmesi, öğretmen ücretleri; yoksulluk sınırı olarak 27 Mayıs 2010 tarihli Türk-

41

ĠĢ sendikasının araĢtırmalarının sonucunda belirlediği 2.691,18 liranın üstünde olması gerekmektedir.

• Yaratıcı bir nesil yetiĢtirilmesi için atılacak en gerekli adımlardan biride, her alanda öğrenim gören öğrencilerin sanat eğitim ve öğretiminden faydalanabileceği bir sisteme geçilmesi gerekmektedir (Akkaya, 2005).

Özetle genel bir sanat politikasının belirlenememiĢ olması, sanat eğitimine yönelik ilke ve yöntemlerde aynı görüĢlerin belirlenmemiĢ durumda olması sınıf öğretmenlerinin sanat eğitimi yetersizliği, sanata iliĢkin ders içi ve ders dıĢı sürelerin yetersizliği, okullardaki bilgi yarıĢı, sınıf ve öğrenci sayılarının fazlalığı, çalıĢma yeri ve eğitim araçlarındaki yetersizlikler, önemli sorunlardan biri olan okul yöneticilerinin sanat eğitimine karĢı ilgisizlikleri, ülkemizde sanat eğitimi konusunun üzerinde daha önemle durulması gerekliliğini göstermektedir. (San, 2003).