• Sonuç bulunamadı

Şekil 2: Cyberloafing: A Multi-Dimensional Construct Placed In A Theoretical Framework

Kaynak: Doorn, 2011: 8

Şekil 2’de gösterildiği gibi sanal kaytarma aktiviteleri; sosyalleşme ve keyif alma amaçlı, kişisel gelişim amaçlı, boş zamanı değerlendirme, sanal duygusallıktan oluşmaktadır. Fakat Doorn (2011) çalışmasında sanal duygusallık ile ilgili sanal kaytarma davranışlarını ilişkilendirememiştir. Dolayısıyla bu çalışmada da yer verilmemiştir. Bu aktivitenin yerine üretkenlik dışı amaçlar için yapılan aktiviteler anlatılmıştır.

1.5.1. Sosyalleşme ve Keyif Alma Amaçlı Yapılan Aktiviteler

Birçok çalışma, internetin bir kişinin sosyal alanını arttırmak için kullanılan tek bir etkinlik olduğunu göstermektedir (Davis, Flett ve Besser, 2002: 332). Çalışanlar kişisel keyif almak için internette gezinme yapılabilmektedir (Belanger ve Van Slyke, 2002: 64). Sosyalleşme amaçlı yapılsa da daha çok yalnızlığa itebilir. Çünkü eğlence amaçlı sanal bir şekilde amaçsızsa yapılan internette gezinmeleryalnız bireylerin interneti sosyal rahatlık amacıyla kullanma eğiliminde olduklarını göstermektedir. Kısaca, internet başkalarına ulaşmak ve bir kişinin sosyal ağını artırmak için bir araç kullanılmaktadır. Buna ek olarak, sosyal rahatlık sağladığı görülmektedir. Özellikle duygusal yalnızlığı ve aile yalnızlığı olan kişilerde daha çok görülmektedir. Bu kişiler interneti, sosyal iletişimi reddetme tehdidi olmadan keşfetmenin bir yolu görebilmektedir (Davis, Flett ve Besser, 2002: 340). Hatta çevrimiçi ilişkilerinde yüz yüze ilişkilerinden daha iyi olduğunu düşünenler de fazladır (Caplan, 2002: 563). Yine benzer şekilde bu duruma örnek olarak Doorn (2011: 21)’un çalışmasında sosyal faaliyet olarak çalışanların sosyal ağlarıyla

22

etkileşimi içeren faaliyetler incelenmiştir.Çalışanların “sosyal ağımı genişletmek için iş sırasında interneti özel amaçlı kullanıyorum” ifadelerinde bulundukları belirtilmiştir. Çalışanların bir internet politikası olduğuna dair algıları ne kadar çok olursa, sosyal faaliyet olarak daha az sanal kaytarma davranışı sergileyebilmektedir. Ek olarak, fiziksel kaynaklar sosyal etkinlikle pozitif bir ilişkiye sahip olabilmektedir (Doorn, 2011: 44).

Köse, Oral ve Türesin’in yaptığı bir çalışmada iş yerinde sosyalleşme yöntemi incelenmiştir. Çalışmada yer alan 17 katılımcının bütünü işyerinde sosyalleşmek amacıyla arkadaş ziyaretleri, çay molaları ve öğle yemeklerini tercih ettiklerini belirtmiştir. 7 katılımcı ise bununla birlikte, internet ve sosyal paylaşım sitelerinden de faydalandıklarını ifade etmişlerdir (2012: 293).

İnternetin anlık eğlence yolunda sunacağı çok şey olduğu göz önüne alındığında kişilerde beklenmedik bir durum değildir. Yalnızca eğlence ve zaman israfına ayrılmış siteler de dahil olmak üzere sohbet odalarının ve çoklu kullanıcı alanlarının sosyal ve etkileşimli yönleri kullanıcılar için heyecan verici bir araçtır.İnternet kullanıcıları görev ertelemeleri yaparak kendilerini eğlendirebilmektedir. İşlerini erteleme yolu ile internet kullanarak stresten kurtulup rahatlama duygusuna ulaşabilirler. Yani stres hafifletmenin belirgin bir motivasyon aracı olduğu söylenebilmektedir. Bu sayede eğlenerek stresten kurtulma sağlanabilmektedir (Lavoie ve Pychyl, 2001: 440-441).

1.5.2. Kişisel Gelişim Amaçlı Yapılan Aktiviteler

Kişisel gelişim amaçlı bazı çalışanlar iş yerinde özel amaçlı internet kullanabilmektedir (Doorn, 2011: 22). Kişisel gelişim faaliyetleri; haber/makale indirme, eğitim amaçlı çevrimiçi araştırma yapma, eğitim ve çalışma sınıflarını araştırma, güncel olayları okuma, devlete ait internet sitelerine bakma, eğitim sınıflarına kaydolma şeklinde oluşmaktadır (Anandarajan,Simmers ve D’Ovidio, 2011: 579). Bu faaliyetler aracılığıyla çalışanlar çeşitli bilgiler öğrenmektedir. Fakat çalışanlar için, bu öğrenmenin organizasyon için her zaman yararlı olduğu söylenmemektedir. Bilgi aktarımı gerçekleştiği zaman organizasyon için faydalı hale gelmektedir. Diğer yandan bazı kurumlarda zaman harcayan çalışanlar kişisel zevk için internette gezinebilmektedir. Bazı organizasyonlarda bu durumun aşırılık gösterdiği belirtilmektedir. Bu nedenle işverenler, izleme faaliyetleri ve katı yasaklar yoluyla bu tür “kötüye kullanımı” sınırlayacak

23

önlemler almaktadır. Bilgisayar uygulamalarının belirli bir miktarının doğru durumda kullanılması ile öğrenmeye yol açabilir (Belanger ve Van Slyke, 2002: 64). Benzer bir sonuç ise; Keklik vd. (2015: 129) tarafından yapılan çalışmada görülmektedir. Çalışanlardaki önemli sanal kaytarma davranışlarının, katılımcı karar alma ve dış çevre ile etkileşimden kaynaklanan örgütsel öğrenme kapasitesini olumlu doğrultuda etkilediği ortaya çıkmıştır. Sektör açısından ele alındığında ise, danışmanlık sektörünün bilişim sektörüne göre daha fazla sanal kaytarma davranışı göstermektedir. Fakat kişisel gelişim açısından sanal kaytarma davranışını, diğer sektörlerde çalışanlar, bilişim sektörüne göre daha az sergilemektedir. Hatta danışmanların, yöneticilere göre daha çok özel amaçlarla interneti kullandıklarını ortaya çıkmıştır (Doorn, 2011: 42). Bu kullanımdaki ilginç nokta ise, daha az angajmana ilişkin bir internet politikasının var olduğu ortaya çıkmıştır. Ek olarak duygusal kaynaklar, aile, fiziksel kaynaklar da bu kullanımı etkileyebilmektedir (Doorn, 2011: 54).

1.5.3. Boş Zamanı Değerlendirme Amaçlı Yapılan Aktiviteler

İş yerinde sanal kaytarma davranışının haftada 5 saatten daha az bir sürede gerçekleşmektedir. Süre az gibi görünse de hem organizasyonu hem de çalışanı etkilemektedir (Doorn, 2011: 1). Hatta bazı iş yerlerinde bu süre daha fazla olabilmektedir. Her ne kadar çoğu işletme muhtemelen işyerinde internetin bir dereceye kadar kişisel olarak kullanılmasını beklese de (tıpkı telefon için olduğu gibi) çalışanlar yaklaşık günde 2–3saat süre ile zaman geçirebilmektedir (Greenfield ve Davis, 2002: 352). Dolayısıyla zaman israfına elverişli bir ortam oluşmaktadır. İnterneti, işleri erteleme için bir araç olarak kullanılmaktadır (Lavoie ve Pychyl, 2001: 432-433). Bu duruma örnek olarak Caplan tarafından yapılan araştırmada çalışanların verdiği ifade gösterilebilir. “Kişisel internet kullanmayı bırakmak veya kontrol etmek için çaba sarf ettim, daha az zaman harcamayı denedim ama mümkün olmadı. Çevrimiçi olarak harcadığım zaman süresinden dolayı suçluyum” şeklinde ifade vermişlerdir (2002: 563). Aslında, çalışanlar için mola şeklinde bu davranış gerçekleştirilirse daha doğru bir iş yeri politikası olabilir. Çünkü çalışanlar zaten interneti çalışma saatleri boyunca kişisel sebeplerden dolayı kullanmaktadır. YouTube’da filmlerini izlemek, Facebook gibi sosyal medya sitelerine girmek vb. etkinlikler yapabilmektedir. Kısacası örgütsel görevler dışında

24

kullanılabilmektedir (Coker, 2013: 114). Diğer yandan çalışanlar yapacak kadar işi olmadığında, süreyi geçirmek için sanal kaytarma etkinliklerinde bulunacaklardır (Doorn, 2011: 11). Boş zaman faaliyeti değerlendirmek için müzik dinlemek veya çevrimiçi bir oyun oynamak gibi etkinlikler yapılabilmektedir (Doorn, 2011: 21). Bu etkinliklere eğilim olmasında aile ve iş arasında daha fazla müdahale yol açabilmektedir (Doorn, 2011: 45). Özellikle, çalışanların kendi cihazlarıyla daha fazla bu etkinlikleri gerçekleştirmektedir. Bu davranış farklılığı ise, çalışanların sahip olduğu cihazın zaten evde özel amaçlı kullanıldığının bir sonucu ortaya çıkmaktadır (Doorn, 2011: 58).

1.5.4. Üretkenlik Dışı Amaçlar İçin Yapılan Aktiviteler

Çalışanlar üretkenlik dışı amaçlar için sanal kaytarma aktivitelerinde bulunabilmektedir. Bu aktiviteler bireysel nedenler de örgütsel nedenlerden de kaynaklanabilir. Genel olarak çalışanların, görevden kaçınmak ve yapmak istediği şeylerden dolaylı olarak dikkat dağıtmak amacı ile faaliyetlerde bulunmasıdır (Davis, Flett ve Besser, 2002: 333). Özellikle ailenin faaliyetlerini daha önemli gören ve aileye verdikleri zamanın çalışmaya adadığı zamana müdahale edebilirler. Başka bir deyişle, bu dengesizliği yaşayan ve aile faaliyetlerini çalışma faaliyetleri üzerinde tercih eden çalışanlar, sanal kaytarma davranışı sergileyebilmektedir (Doorn, 2011: 59). Fakat çalışma saatlerinde kişisel kullanımları için sık sık organizasyonlarının bilgi işlem kaynaklarını kullanmaktadır. Dolayısıyla işverenler açısından; güvenlik, mahremiyet ve verimlilik kaybı ile ilgili kaygılarını ortaya çıkarmaktadır (Glassman, Prosch ve Shao, 2015: 21). İnternet filtreleme ve izleme teknik çözümü kullanılarak bu kayıpların daha az veya hiç olmaması sağlanmaktadır. Üretkenlik dışı amaçlar, örgütlerde iş performansını da etkileyebilmektedir (Davis, Flett ve Besser, 2002: 341). Organizasyonlar iş performansını ne kadar etkilediğini karar vermelidir. Çünkü teknoloji daha da geliştikçe ve işyerinde giderek daha fazla kullanıldığından, sanal kaytarma faaliyetleri organizasyonlar için bir sorun olmaya devam edecektir. Ek olarak, kendi üretkenliklerini arttırmayı uman çalışanlar, hangi faktörlerin kendi sanal kaytarma davranışlarını etkilediğini anlamaktan yararlanabilirler (Liberman vd., 2011: 2198). Çünkü sanal kaytarma davranışının olumlu yönleri de olduğu için bu ayrım iyi yapılmalıdır. Örneğin; önemsiz sanal kaytarma davranışları stresi azaltmak, iş ve aileyi dengelemek, fikir

25

üretmek gibi yararlar sağlamaktadır (Blanchard ve Henle, 2008: 1080). Hatta performans artarsa çalışanlarda; daha iyi moral, daha düşük ciro maliyetleri ve yasal sorumlulukların daha aza inmesi gerçekleşmektedir. Eğer, çalışanlar çevrimiçi oyun, çevrimiçi alışveriş, kişisel yatırım yönetimi, kişisel e-posta gönderme, sohbet, medya izlemek ve pornografi izleme gibi faaliyetlerle interneti kötüye kullandığında çalışma saatlerini bozar ve kullanılabilir bant genişliğini azaltabilirler (Ugrin,Pearson ve Odom, 2007: 75).