• Sonuç bulunamadı

BÖLÜM 3: BÖLGESEL KALKINMA STRATEJİSİ OLARAK TURİZM VE

3.3. TR42 İllerinin Mevcut Durumu ve Sahip Olduğu Turizm Değerleri

3.3.4. Sakarya İlinin Analiz Edilmesi

Sakarya'da gezip görülmesi gereken yerlerin başında;

Adapazarı’nda Çark Mesire, Uzunçarşı, Sakarya Müzesi (Atatürk Evi), Deprem Müzesi, Orman Park, Poyrazlar Gölü, Akyazı’da Kuzuluk Kaplıcaları,Ferizli’de Seyifler Kalesi Geyve’de Geyve Boğazı, Sinanbey Zaviyesi (Elvanbey İmarethanesi), Sarıgazi Köyü, Geyve-Alifuatpaşa’da II. Bayezıt Köprüsü, Kuva-yı Milliye Müzesi, Hendek’te Keremali Zirvesi, Çiğdem Yaylası Karasu Yenimahalle, Maden Deresi ve Şelalesi Kaynarca Şeymuslihiddin Camii, Acarlar Gölü ve Longosu Kocaali’de Kumsal,

Caferiye Köyü

Pamukova Paşalar Kalesi, Karacaahmet Türbesi Sapanca’da Sapanca Gölü, İstanbul Dere, Rahimesultan Camii, Hasanfehmipaşa Camii, Serdivan’da Beşköprü (Justinianus Köprüsü)

Söğütlü’de Harmantepe Kalesi Taraklı’da Yunuspaşa Camii, Taraklı Evleri, Karagöl Yaylası

Mesire/ Orman İçi Dinlenme Yerleri

İl Ormanı-Arifiye

Poyrazlar Gölü Dinlenme Tesisleri Kuzuluk Orman İçi Dinlenme Yeri Çadır Gölü Orman İçi Dinlenme Yeri Orman Park

Kent Park

Karaman Yenikent Orman Park Sportif Turizm Faaliyetleri

Trekkıng Parkur Alanları: Doğançay-Maksudiye-Kamışlı-Kulfallar, Mekece-Kemaliye-Çilekli-İnönü Yaylası (Konaklama) (19 kilometre), İnönü Yaylası- Çilekli-Bakacak-Eski Yayla (Patika Yol)-Kırca Yaylası

Motokros Parkur Alanları: Taraklı-Mahdumlar-Karagöl Hanyatak Yaylası-Çatalkaya-Boztepe-Beldibi- Kuzuluk.

Su Sporları: Kano, Kürek-Yelken-Sörf Alternatif Turizm Faaliyetleri

Doğa Sporları: Rafting, Akarsu Kanosu, Yamaç Paraşütü, Microlight Uçuş Faaliyeti , Offroad Yarışları, Oto Drag Yarışları, Durgunsu Kano, Ralli Kros Yarışları , Trekking Faaliyetler, Motokros Faaliyetleri, Su Kayağı Faal.

Yaylalar:

Soğucak Yaylası, Çiğdem Yaylası, Karagöl Yaylası, Acelle Yaylası, Kırcalı Yaylas, Pamukova Kırca Yaylası.

Sakarya Müzesi, Özel Ali Fuatpaşa Kuva-i Milliye Müzesi, Deprem Müzesi. Sit Alanları :

Arkeolojik sit alanları:

Merkez-Beşköprü-Jistinyanus Köprüsü, Söğütlü-Akarca Köyü (Roma Metropolü), Hendek Yağ Basan Tümülüsü 3 Tepeler Mevkii, Merkez-İkizce Köyü (Roma Metropolü), Geyve-Kulfalar Köyü Ortaköy Mevkii, Pamukova-Akçakaya Köyü, Taraklı-Merkez, Pamukova-Hayrettin Köyü (Menete Mevkii), Adapazarı-Merkez Beşköprü Hakikat Vakfı Kooparatifi, Doğal Sit AlanlarıArkeolojik Sit Alanları

İlde 2’si beş yıldızlı olmak üzere 13 turistik otel bulunmaktadır. Bu otellerin yatak kapasitesi 1.869’dur.

Tablo 6:Sakarya Turizm İşletme ve Yatırım Belgeli Tesisler

İşletme Belgeli Deneme

İşletme Belgeli Yatırım Belgeli Toplam Tesis Sayısı Yatak Sayısı Tesis Sayısı Yatak Sayısı Tesis Sayısı Yatak Sayısı Tesis Sayısı Yatak Sayısı 5 Yıldızlı Otel 2 916 - - - - 2 916 4 Yıldızlı Otel - - - - 1 111 1 111 3 Yıldızlı Otel 3 230 1 140 2 144 6 514 2 Yıldızlı Otel 1 146 - - - - 1 146 Apard Otel - - 1 40 1 100 2 140 Butik Otel - - - - 1 42 1 42 Toplam 6 1.292 2 180 5 397 13 1.869 Kaynak: www.turizm.gov.tr

3.3.5. Yalova İlinin Analiz Edilmesi Kültür turizmi

Müzeler: Açık hava müzesi Termal atatürk köşkü Karaca arboretum canlı ağaç müzesi Tarihi Yapılar:

Camiler; Hersekzade ahmet paşa cami, Rüstem paşa camii, Hacı ali paşa cami (ahmet çelebi) (çarşı cami)

Köprüler: Taşköprü

Kaleler: Çoban kale, Elmalık kalesi,

Yayla turizmi: Delmece yaylası, Erikli yaylası, Karlık yaylası,

Kaplıca turizmi: Termal kaplıcası, Kurşunlu hamamı, Armutlu kaplıcası Doğa turizmi:

Kamp ve karavan turizmi: Kent ormanı, Hasanbaba, Geyikdere – çamlık, Höyük tepesi,

İstihkam tepesi, Kapılı çınar Deniz turizmi

Plajlar: Yaz turizminin en hareketli yaşandığı Çınarcık ve Armutlu arasında eşsiz güzellikteki bakir koylar ve kıyı şeridi yer alır. Yalova’nın kuzeyinden güneybatısına kadar olan il sınırları Marmara denizi ile çevrilmiştir.

Sualtı Dalış Turizmi

Armutlu ilçesinin kuzeybatı sahilinde bulunan kayalık alanlar Türkiye’nin zıpkınla dalmaya ve su sporlarına en uygun bölgelerindendir.

Deniz Avcılığı: Termal’de bulunan Sudüşen Çağlayanı’nda Alabalıka vlanabilir. Elmalık köyü ve Kurtköy yakınlarında Alabalık tesisleri bulunmaktadır. Ayrıca ilimizde deniz avcılığı Çınarcık, Esenköy, Armutlu, Kapaklı ve Fıstıklı sahillerinde yoğun olarak yapılmaktadır.

Tablo7:Turizm Geliri ve Diğer Harcamalar, (2010)

Harcama Toplama Toplam Yabancı Vatandaş Kişisel Harcamalar Toplamı

1.791.137.223 1.263.028.203 528.109.019 Yeme-İçme Toplamı 409.607.607 252.847.004 156.760.603 Konaklama Toplamı 339.933.874 313.265.301 26.668.573 Sağlık Toplamı 47.723.486 17.923.881 29.799.605 Ulaştırma Toplamı 137.842.687 96.380.322 41.462.366 Spor, Egitim, Kültür Toplamı

28.005.786 20.681.001 7.324.785 Tur Hizmetleri Toplamı

14.600.226 14.157.408 442,818 Giyecek ve ayakkabı 252.955.871 163.358.328 89.597.543 Hediyelik eşya 177.080.277 120.361.978 56.718.299 Halı, kilim vb 88.026.618 84.263.817 3.762.801 Turizm Geliri 1.993.724.378 1.463.286.037 530.438.342 Paket tur toplamı 202.587.156 200.257.834 2.329.322 Harcama Toplamı 2.023.021.191 1.465.624.161 557.397.030 Kaynak: www.tuik.gov.tr

2010 yılı turizm geliri ve diğer harcamalar dağılımını gösteren tabloya bakıldığı zaman harcamalar toplamı içerisinde gerek yerli gerekse yabancı turistin en çok yeme-içmeye harcama yaptığını görüyoruz. Bu sıralamayı ulaştırma gideri takip etmektedir.

2010 yılı turizm geliri oranlamasında ise yabancı turistler yerli turistlere göre üç kat daha fazla harcama yaptıkları görülmektedir. Aynı yıl (2010 yılı) verilerine bakıldığında yabancı turistlerin çoğunlukla paket turlardan faydalandıklarını görebilmekteyiz.

Tablo 8:Türkiye’ye Yıllık Giriş Yapan Vatandaş Ziyaretçi Sayısı

Kaynak: www.tuik.gov.tr

Tablo 8 de görüldüğü üzere Türkiye’ye yıllık giriş yapan vatandaş ziyaretçilerin daha çok hava yolunu tercih ettiklerini ve hava yolu ile Türkiye’ ye giriş yapan vatandaş ziyaretçilerin sayısında 2008 yılına kadar artış görülürken 2008 yılından sonra ise azalma görülmektedir. Vatandaş ziyaretçilerin ulaşım aracı olarak deniz yolunu kullanma oranları ise havayolu, karayolu ve demiryolundan sonra gelmektedir.

Tablo 9:Türkiye’den Yıllık Çıkış Yapan Vatandaş Ziyaretçi Sayısı

Kaynak: www.tuik.gov.tr

Yıllar Havayolu Demiryolu Karayolu Denizyolu 2005 4.700.463 18.551 2.880.615 445.456 2006 5.598.810 18.647 2.153.155 396.757 2007 6.160.021 13.076 2.319.114 362.577 2008 6.529.561 13.143 2.779.856 368.254 2009 6.451.711 10.12 3.449.659 330.693 2010 5.987.481 10.52 4.551.207 372.219

Yıllar Havayolu Demiryolu Karayolu Denizyolu 2005 4.901.119 28.479 2.871.970 444.488 2006 5.726.411 20.138 2.129.437 399.41 2007 6.250.261 13.673 2.293.220 380.506 2008 6.713.398 13.439 2.772.514 370.17 2009 6.642.693 11.037 3.499.095 340.35 2010 6.023.755 12.157 4.587.587 377.318

Tablo 9, Türkiye’den yıllık çıkış yapan vatandaş ziyaretçi sayısına bakıldığında da Türkiye’ ye giriş yapan vatandaşların Türkiye’ den çıkarken de en çok hava yollarını tercih ettiklerini görüyoruz. Vatandaş ziyaretçilerimizin Türkiye’den çıkış yaparken yine deniz yolunu ulaşım aracı olarak en az kullanan tercihleri arasında olduğunu görüyoruz.

Tablo 10: Türkiye’nin Yıllık Turizm Geliri

Kaynak: www.tuik.gov.tr

Son üç yıl içinde Türkiye’ nin yıllık turizm gelirine baktığımızda 2008 yılı 2009 yılına göre düşü gösterirken 2010 yılında daha da düşüş yaşandığını görmekteyiz. Ancak bu düşüş vatandaş ziyaretçilerimizde yok denecek derecede azdır.

Tablo 11: Türkiye’nin Yıllık Turizm Gideri

Kaynak: www.tuik.gov.tr

Tablo 11’ de Türkiye’nin yıllık turizm gideri, kişi başı ortalama harcama ve vatandaş ziyaretçi sayısı verilerini incelediğimizde; 2010 yılında en çok vatandaş ziyaretçi geldiğini görüyoruz. 2010 yılı turizm gideri son üç yılın en fazla turizm gideri miktarını görmüştür. Kişi başı ortalama harcama ise en çok 2009 yılında gerçekleşmiştir.

2008 2009 2010 Yabancı 16 801 617 895 15 853 074 510 15 577 356 752 Vatandaş 5 149 188 667 5 396 260 135 5 229 351 692 2008 2009 2010 Vatandaş ziyaretçi sayısı 4 892 717 5 561 355 6 557 233 Turizm gideri 3 506 888 204 4 145 740 850 4 825 214 101 Kişi başı ortalama

Tablo12:Türkiye’ye Gelen ve Giden Yabancılar

Kaynak: Emniyet Genel Müdürlüğü

Emniyet genel müdürlüğü yabancılar şubesinden elde edilen verilere göre 2008 – 2010 yılı Türkiye’ ye gelen yabancı sayısında sürekli bir artış gözlenmektedir. Aynı şekilde 2008 – 2010 yılı Türkiye’ den ayrılan yabancı sayısında da sürekli bir artış gözlenmektedir.

Tablo 13:Türkiye’ye Gelen ve Giden Vatandaşlar

Kaynak: www.tuik.gov.tr

Tablo 13’ teki Türkiye’ye gelen ve giden vatandaşlar tablosundan ve Emniyet genel müdürlüğü yabancılar şubesinden elde edilen verilere göre 2008 – 2010 yılı Türkiye’ ye gelen vatandaş sayısında sürekli bir artış gözlenmektedir. Aynı şekilde 2008 – 2010 yılı Türkiye’ den ayrılan vatandaş sayısında da sürekli bir artış gözlenmektedir.

3.4. TRB1 Bölgesinin TR42 Bölgesi ile Karşılaştırılması

GZFT analizinde, bölge içi var olan güçlü ve zayıf yönler ile bölgeyi dışarıdan geleceğe yönelik etkileyen fırsatlar ve tehditleri ortaya koyulmuştur. TRB1 Bölgesinin geçmiş verilerini incelediğimizde, TR42 Bölgesine nazaran, karşılaştığımız tablo, bölgenin turizm konusunda yaralanabileceğimiz araştırmalara konu olmuş kaynaklarının olmayışıdır. Bu nedenle yapılacak değerlendirme ve analizlerin bugünkü durumun tespiti ve analizine fazla katkı sağlayamayacağını düşünerek bölgenin mevcut durum tespiti yapılarak, bu anlamda GZFT analizi oluşturulmuştur.

Belirli alanlarda güçlü sektörleriyle bölgenin genel sanayi yapısı, gelişmiş eğitim altyapısı, ulaşım entegrasyon olanakları, bölgede mevcut sivil toplum ve yönetişim bilinci güçlü yön olarak; girişimcilik, planlama ve tanıtım eksikliği, ara malı girdisinde dışa bağımlılık, KOBİ'lerde kurumsallaşamama, işbirliği ağlarının enformel yapısı,

2008 2009 2010 Gelen yabancılar 26 336 677 27077 114 28 632 204 Giden yabancılar 26 431 124 27 347 977 28 510 852 2008 2009 2010 Gelen vatandaşlar 9 690 814 10 242 183 10 921 427 Giden vatandaşlar 9 869 521 10 493 175 11 000 817

farkındalık ve değişim eksikliği, bölge illerinin cazibe merkezi oluşturamaması, ulaşım yollarının yeterli seviyede kullanılamaması zayıf yön olarak ortaya çıkmıştır. Bölge içi büyüme ve çeşitli yatırım potansiyelleri ve düzenleyici kamu kuruluşlarının varlığı, kozmopolit yapı, büyük ulusal ulaşım projeleri, lojistik olanakları fırsat olarak belirmiş; küresel rakipler ve günceli yakalayamayan mevzuat, bölge içi iletişim eksikliği, doğal kaynaklı risklerin tehdit olarak algılandığı görülmüştür. TR42 Düzey 2 Bölgesi’nin mevcut durumunun güçlü yapısı, aynı zamanda büyük bir yatırım ve istihdam potansiyelini oluşturmaktadır. Kocaeli, Sakarya, Düzce, Bolu ve Yalova illerinden oluşan bölgenin en güçlü özelliği “çok sektörlü ekonomik yapısı”dır. Çok sektörlü ekonomik yapı, bölgenin jeo-stratejik konumunun bir sonucudur, bölgenin büyük iç ve dış pazarlara yakın konumu ve gelişmiş lojistik imkânları, bu yapının gelişmesine imkân sağlamaktadır. İmalat sektörü, Bölgenin batısında ön plana çıkmaktadır. Yığınlaşma Analizinde belirtildiği üzere, Petrol Ürünleri, Otomotiv, Araştırma ve Geliştirme Faaliyetleri, Ağaç Ürünleri, Ana Metal Ürünleri, Makine Sanayi, Plastik ve Kauçuk Ürünleri, Kimya sanayisi” sektörleri yığınlaşmanın gözlemlendiği, katma değeri yüksek sektörlerdir.

TR42 Düzey 2 Bölgesi yatırım ikilimi açısından en ideal ortamı oluşturmaktadır. Pazar ve lojistik açısından stratejik konumunun yanısıra, bölgede yerleşik, yerli ve yabancı büyük kuruluşlar; bu kuruluşlar ile tedarikçi kuruluşlar arası değer zincirinin güçlü olması, yatırımcıyı bu bölgeye çeken en önemli unsurlardır. Rekabetçilik ve ulaşım altyapısı ile bölge ağ ekonomisi karakteristiklerine uygun bir görünüm sergilemektedir. Bölgede üretim yapan firmalar arasında İSO 500 listesinde yer alan firmaların sayısı 115’dir. Ulaşımda karayolu, denizyolu, demiryolu, havayolu bütünleşmiş yapısı, bölgeden yapılan ihracatın Türkiye’nin %11’ini oluşturmasına olanak sağlamaktadır. Rekabetçilik ve ulaşım altyapısı ile bölge ağ ekonomisi karakteristiklerine uygun bir görünüm sergilemektedir. Yerli firmaların tedarik zincirinde, büyük ölçek ekonomisinde üretim yapan firmalara uyum sağlama zorunluluğu, bölgede yer alan işletmelerin üretim ve yönetim kalitesini uluslararası standartlara yükseltme eğilimindedir. Bu duruma ek olarak, ölçek ekonomisinde üretim yapan firmaların eğitim ve danışmanlık ihtiyacı hizmetler sektörü açısından önemli bir potansiyel oluşturmaktadır. Körfez Geçişi ve Kuzey Marmara Otoyolu projeleri, bölgenin mevcut ulaşım altyapısını güçlendirerek,

üretim kapasitesini, ihracatı ve kişi hareketliliğini artıracaktır.

Bölgenin doğu ve kuzey doğusunda ise tarım sektörü güçlü yön olarak ön plana çıkmaktadır. Bu alanlarda tarıma dayalı sanayi planlanmakta ve projelendirilmektedir. Kocaeli ili Kandıra Gıda İhtisas Organize Sanayi Bölgesi bu alanda yürütülen en önemli projeyi oluşturmaktadır. Organize tarım bölgeleri ve ürün borsaları, TR42 Düzey 2 Bölgesi’nin tarım alanındaki gücünü artıracaktır. Düzce ili ağırlıklı olmak üzere, Türkiye’de fındık üretiminin %30 ile %45 arası payı bölgeden sağlanmaktadır. Tarımsal üretimlerin markalaşma potansiyeli yüksektir. Ekolojik tarım su ürünleri yetiştiriciliği, elverişli tarım alanlarının varlığının katma değerini yükseltecektir. Kesme çiçek ve süs bitkisi üretiminde Yalova ili Türkiye genelinin tamamına yakınını karşılamaktadır. Hizmetler sektörü alanında turizm sektörü, bölgenin kuzeyi ile doğusunda gelişmektedir. Karadeniz kıyıları, Sakarya ilinde Sapanca gölü ile Bolu ili geneli, TR42 Düzey 2 Bölgesi’nde doğal güzelliklerin korunduğu, nitelikli turizme elverişli alanları oluşturmaktadır. Yalova ilinde deniz turizmi ve sağlık turizmi potansiyeli yüksektir. Sosyal açıdan, bölgede her ilde en az bir üniversite bulunmaktadır. Bu durum sanayi ve bilim üreten kuruluşları arasında işbirliği için güçlü bir altyapı oluşturmaktadır. Bölgede meslek liseleri ve üniversitelerin teknik bölümleri nitelikli işgücü arzını sağlamaktadır. Kırsal kesimde, eğitim imkânlarına erişim ve bölge genelinde yaygın eğitim faaliyetlerine katılım yüksektir. Bölgede kişiler arası iletişim ağlarının güçlü olması, yönetişim anlayışının uygulanması için elverişli bir zemin oluşturmaktadır.

TR42 Düzey 2 Bölgesi’nin planlama ve öncelik sıralaması açısından en büyük zorluk oluşturan karakteristiği, bölge içi belirgin sosyo-ekonomik gelişmişlik farklılıkları bulunmasıdır. Bölge, kişi başı 9.622 dolarlık Gayri Safi Katma Değer üretim ile İstanbul Düzey 2 Bölgesi’nin ardından ikinci sırada yer almasına karşın, bölgede şehirleşme oranı, Kocaeli ili haricinde, Türkiye ortalamasının altındadır. Kocaeli ve Sakarya Büyükşehir Belediye sınırları içinde de, kentleşememe sorunu ön plana çıkmaktadır, bu zayıf yön, nitelikli işgücünü çekme, açısından bir tehdit oluşturmaktadır. Kentlilik kültürünün düşük seviyede olması, göçle gelen yeni nesillere ve üniversite öğrencilerine karşı tolerans eşiğini düşürmektedir.

planlamanın yapılamaması, sanayinin çevreyi ve tarım alanlarını tehdit etmesi sorunu; organize sanayi bölgelerine yönlendirme faaliyetlerinin artması ile çözülmektedir. Bölgenin tümünü kapsayan bir bölge planı bugüne kadar yapılamamıştır. Bölge için alt sektörler kümelenme çalışmaları yapılması, enerji yönetim stratejisi oluşturulması planlanmaktadır. Planlama alanında en büyük eksiklik, her alanda veri yetersizliği olarak ön plana çıkmaktadır. Ar-Ge faaliyetlerinin ekonomiye etkisi tam olarak ölçülememektedir.

Ekonomik durum analizinde yer verildiği üzere, dış ticaret alanında ithalat ihracat arasında büyük bir dengesizlik vardır. Tarım ve sanayi sektörlerinde üretimde ithal girdiye bağımlılık, girdi maliyetlerini yükseltmekte, Türkiye ve bölge ekonomisini olumsuz etkilemektedir. Bu duruma karşılık, uluslararası fonların sağladığı mali kaynaklar etkin olarak kullanılamamaktadır.

İşletmelerde kurumsallaşma kültürünün eksikliği, rekabetçilik açısından en belirgin zayıf yöndür. Hemşehrilik ağlarının enformel yapısı insan kaynakları ve üretim süreçlerine yansımaktadır. TR42 Düzey 2 Bölgesi’nde köprü kuran sosyal sermaye yerine, grup içi bağlayıcı sosyal sermayenin varlığı gözlemlenmektedir. Buna ek olarak, küçük işletmeler arası işbirliği ve ortaklığın zayıf olması, ölçek ekonomisinde üretim yapan şirketler karşısında rekabetçiliği olumsuz yönde etkilemektedir. Bilişim teknolojilerinin, KOBİ’lerde kullanımı yetersizdir. KOBİ’lere yönelik finansal ürünlerin de yetersiz olduğu gözlemlenmektedir. İşletmelerin, yönetim tarzının küresel standartlara ulaştırılması gerekmektedir. Sanayiyi besleyecek, bankacılık ve hukuk benzeri danışmanlık hizmetleri bölgede etkin değildir. OSB sınırları dışında, yeni kurulan firmalara elektrik enerjisi ulaştırmada güçlükler yaşanmaktadır. İhracat karşısındaki en büyük tehdit, Çin Halk Cumhuriyeti’nin düşük işgücü maliyetini teşvik etmesi olarak ön plana çıkmaktadır.

Bürokrasiden ve mevzuattan kaynaklı sorunlar, rekabetçiliği olumsuz yönde etkileyen faktörler arasında değerlendirilmektedir. İşadamları ve profesyonel yöneticilerin karşılaştığı vize sorunları; kotalar, komisyon ücretleri, işleyişteki yavaşlık gibi tarife dışı dış ticaret engelleri, sermaye yapısı güçlü olmayan şirketlerin yeni yatırım kredi finansmanı erişimini zorlaştıracak olması, mevzuat ve yükümlülüklerin neden olacağı tehditler olarak görülebilir.

Tarım sektöründe, mısır üretiminde GDO kullanımının yüksek olması, AB uyum sürecinde hayvancılık sektöründe kotaların kapsamının genişletilecek olması, alfatoksinin depolanmasında yaşanan zorluklar, kanatlı et sektöründe hastalıkların kolay yayılması ve yaşanan olumsuzlukların dış ticarete doğrudan yansıması, üretimi ve çevreyi doğrudan olumsuz yönde etkilemektedir.

TR42 Düzey 2 Bölgesi’nin sosyal anlamda cazibesi yüksek değildir. Alternatif kent merkezleri bulunmamaktadır, şehirlerin peyzaj düzenlemeleri çekici değildir. Konaklama tesislerinin azlığı, kültürel ve sanatsal etkinliklerin çok düşük seviyede olması; yaşam standartlarının üst ve üst-orta gelir grubuna hitap edememesine neden olmaktadır. Plansız ve çarpık yapılaşma zayıf yön olarak değerlendirilmektedir. Bu noktada bölgeye 1-2 saat uzaklıkta olan İstanbul şehri bir tehdit olarak belirmektedir. Kent içi ve bölge içi ulaşımda karayollarına bağımlılık söz konusudur. Bölgede, demir ve deniz yolu toplu taşıma etkin olarak kullanılmamaktadır. Bölgede faal hava alanının bulunmaması, dış dünya ile entegrasyona sekte vurmaktadır. Yük taşımacılığında mevcut limanların kapasiteleri yetersizdir. Deniz, hava ve demiryollarının yük taşımacılığında kullanılmaması, işletmeler açısından lojistik maliyetlerini artırmakta, bu durum rekabetçiliği olumsuz yönde etkilemektedir.

Bölgede, başta deprem olmak üzere afet riski yüksektir. Deprem sonrası oluşacak muhtemel belirsizlik ortamı, bölge için bir tehdit unsurunu oluşturmaktadır. Bölgede risk derecesi yüksek, stratejik öneme sahip, ülke ekonomisini doğrudan etkileyen kuruluşların bulunması ve riskli madde ulaşım yollarının bölge içerisinden transit geçmesi, risk derecesini yükseltmektedir.

TR42 Bölgesi için oluşturulacak turizm stratejisi, nitelikli yatak kapasitesini arttırıcı ve turizm altyapısını geliştirici, günübirlik ve alternatif turizm çeşitlerini ön plana çıkaran, bölgesel odaklar ve koridorlar ile marka değerleri temel alan tanıtım politikalarını benimseyen ve turizm destek öğelerini etkin şekilde kullanan niteliktedir. Bununla birlikte bölgedeki geceleme sayısının arttırılması temel ölçüt olmuştur.

Bölgede büyükşehirler de dâhil olmak üzere yatak kapasitesinin yeterli olmadığı anlaşılmıştır. Konaklama tesislerinin yanısıra, yeme-içme ve eğlence mekânlarında kalitenin yükseltilmesine ve belgelendirmenin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmaların

yapılması önemli görülmüş. Ayrıca, işaretlendirme, yönlendirme, erişilebilirliği arttırma ve çevre düzenleme gibi diğer altyapı geliştirici önlemler alınmıştır.

Konumu itibariyle ülke genelinde en ciddi günübirlik turizm potansiyelini barındıran TR42 Düzey 2 Bölgesi, bu alandaki yatırımlara uygun durumdadır. Günübirlik ziyaretçi kaynağının yoğunlaştığı Ankara, İstanbul ve Bursa gibi anakentlerden katılımı gerçeklieştirmektedir.

Dünya üzerinde genel turist profilinde yaşanan değişim, alternatif turizm çeşitlerine ve bu alternatiflere yönelik yeni alanlara ihtiyaçları ortaya çıkarmaktadır. Turizm denince ilk akla gelen deniz, kum ve güneş terimleri yerlerini sağlık ve termal turizm, spor turizmi, kış turizmi, kültür turizmi, orman, yayla, göl, deniz ve kaplıca gibi çeşitlilikleri içine alan doğa turizmi ve fuar, kongre turizmi gibi alternatiflere bırakmaktadır. Bölgede altyapısı ve potansiyeli bulunan alternatif turizm çeşitlerinin desteklenmesi, bu sektörden elde edilecek olan gelir düzeyini arttıracağından önemlidir.

Turizm stratejileri üretilirken varış noktası olarak, turizm merkezleri, koridorları ve geliştirme bölgeleri ele alınmıştır. Bunların yanısıra yerelden gelen öneriler ve veriler dikkate alınarak bu tanıma uyan alanlarda da altyapı, ulaşım yatırımları gerçekleştirimeye çalışılmıştır. Söz konusu alanlarda odak ve koridor olarak planlamanın yanısıra turizm temaları geliştirilerek, yerel ürünler ve değerler ile entegre edilerek ele alınmıştır. Ayrıca, yakın çevredeki doğal ve kültürel değerler de bu alanlarla ilişkilendirilip, sahiplenmeyi ve işlerliği sağlamak üzere kamu kurum/kuruluşları, özel sektör ve yerel yönetimler ile sivil toplum kuruluşlarının işbirliği faaliyetleri desteklenmiştir.