• Sonuç bulunamadı

Sürdürülebilir Kalkınma ve Eğitim

1.4 SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMANIN BİLEŞENLERİ

1.4.5 Sürdürülebilir Kalkınma ve Eğitim

Kalkınma, büyük ölçüde insana yapılan yatırım, beşeri sermaye dediğimiz olguyla ilgilidir. Eğitim, sağlık, beslenme gibi etkin verimli ve sağlıklı bir toplumun inşasında temel girdiler olarak ele alınması gereken bir dizi yatırımı gerektirmektedir. Eğitim sorunu, sürdürülebilir kalkınma bileşenleri açısından burada tartışılan konular içinde en önemli olanlarından birisi ve en çok zamana ve çabaya ihtiyaç duyulanıdır. Bu bileşenlerin hepsi aynı zamanda birbirileriyle ilişkilidir ve etkileşim içindedir. Bu etkileşim diğer bileşenler içinde en çok eğitim konusunda olmaktadır. Toplum ve bireylerin gelişimi büyük ölçüde yukarıda bahsedilen konularda direk ve yeterli düzeyde yatırımla hızlandırılabilir. İnsana yapılan yatırım toplumlar açısından kısa vadede sonuç alınabilecek bir çaba değildir. Ancak hükümetlerin toplumlarına yönelik sosyal programları ve insan merkezli, insanı geliştirmeye yönelik yatırımlarındaki etkinlik ve kararlılıkları bu süreyi daha da kısaltabilir. Sürdürülebilir Kalkınma için ekonomik büyüme önemli bir faktördür. Ekonomik büyümenin ise teknoloji ile doğrudan ilişkisi vardır. Teknolojinin üretilmesi kullanılması ise iş gücü yani beşeri sermayeye yapılan yatırımla mümkün olabilmektedir. Bir toplumda iş gücü, “zihinsel” ve “bedensel” emeğin birleşiminden oluşan bir yapıdır. Ancak eğitimle mümkün olabilecek beşeri sermayenin gelişmesi daha çok zihinsel emekle mümkün olabilmektedir. Büyümenin gerçek ve kesintisiz kaynağı ise insanın zihinsel emeğinin ürünü olan “Üretken bilgi”dir (Gürak, 2015:25). Teknoloji, üretken bilginin somutlaşmış hali olarak toplumları ekonomik ve sosyal açıdan ileri götüren mekanizmanın en önemli parçalarından bir tanesini oluşturmaktadır. Bu yüzden eğitimin bir insan hakkı olarak bütün dünyada herkesi kapsayacak şekilde yaygınlaştırılıp niteliğinin artırılması gerekmektedir.

45

2000 yılından bu yana eğitim alanında ciddi yollar almıştır. Ancak bu yeterli olmamış UNESCO önderliğinde 164 devletin katılımıyla Senegal’in başkenti Dakar’da gerçekleştirilen Dünya Eğitim Forum’unda 2015 yılına kadar ulaşılması amaçlanan 6 hedef belirlemiştir. Hükümetlerin, sivil toplum örgütlerinin ve uluslararası toplumun onca gayretlerine rağmen bu hedefler tamamen elde edilememiştir. Bugün dünyada 58 milyon çocuk hiç okul görmemiş, 100 milyon çocuk ise ilköğretimini tamamlamadan eğitim dışı kalmış bulunmaktadır. Eğitimde eşitsizlikler ise artış göstermektedir. Bunun başlıca kaynağı ise yoksulluktur. Birçok hükümet eğitim harcamalarını artırmasına rağmen sadece çok azı tanesi bütçe içinde eğitim harcamalarını önceleyen bir oranda bu artılı gerçekleştirebilmiştir (EFA, 2015). 2000 yılından bu ya ilköğretimde ve Sahra-altı Afrika’da çok ciddi ilerlemeler yapılmıştır. 1990 yılında % 52 olan ilköğretime kayıt oranı 2012 yılında % 78’e çıkarılmıştır. Ancak bu bölgelerdeki kır ve kent arasındaki eğitim anlamındaki dengesizlik hala devam etmektedir. Kuzey Asya ve Kuzey Afrika’nın gelişmekte olan ve askeri çatışmaların yaşandığı az gelişmiş ya da gelişmekte olan ülkelerde aynı başarı sağlanamamıştır. Bunun nedeni askeri çatışmalar yüzünden çocukların okullaşmada geri bırakılmasıdır.18

Eğitim, 2030 sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşmada çok kritik bir önemde olmasına rağmen bugüne kadar alınan yol hedeflenenin çok gerisinde kalmıştır. Oysa eğitim sürdürülebilir kalkınmanın diğer hedeflerine erişmek konusunda hızlandırıcı ve tamamlayıcı bir pozisyondadır. Eğitimde alınan yol doğrudan diğer hedeflere ulaşmaktaki başarıyı da etkilemektedir. 2030 eğitim hedefleri sadece eğitime erişim değil, eğitimin kalitesi ve içeriği anlamında da kendi içinde alt hedefler taşıyan sürdürülebilir kalkınmanın kalbi durumunda olan eğitim hedefleri sadece çocuklar ya da gençler için değil “Hayat Boyu Eğitim” (Lifelong Learning) yaklaşımı ile yetişkinleri de bu amaca dâhil eden temel bir hedeftir. (Education 2030…2016)

Eğitim, ekonomik büyümenin en önemli sürdürülebilirlik faktörü olan yenilikçi fikirlerin kaynağı olan beşeri sermayenin yetişmesi ve ülkelerin küresel rekabette üstünlük sağlaması bakımından en öncelikli faktörlerden bir tanesidir. Dünya

46

Ekonomik Formu küresel yıllık rekabet raporunun bir parçası olan eğitimle ilgili bölümünde dünyanın eğitim konusunda en iyi ilk 10 ülkelerini belirlemiştir.

Tablo 1.5 Dünyanın En Eğitimli İlk 10 Ülkesi

Sıra Ülke Puanı Açıklama

1 Singapur 6,3

Singapur'daki eğitim sistemi dünyada en çok kabul edilen eğitim sistemi olarak biliniyor. Yoğun ve sert bir eğitim sistemleri mevcut. Küresel karşılaştırmalar yapıldığında matematik ve fen yeteneği genellikle Singapur'un eğitim sisteminin temelini oluşturuyor.

2 Finlandiya 6,2

Finlandiya'nın eğitim sisteminde öğretmenler, ülke mezunlarının en başarılı % 10'unun içinden seçiliyor ve eğitim alanında yüksek lisans derecesi edinmesi gerekliliği buluyor.

3 Hollanda 6,1

Hollanda eğitimin birçok alanında yüksek sırada yer alıyor. Hollanda, üniversite mevzunu insan sayısı bakımından % 24 olan OECD ortalamasının oldukça üzerinde.

4 İsviçre 6,0

İsviçre'de, 25- 64 yaştakilerin % 86'sı orta öğrenimini tamamlamış durumda. AB ortalamasına göre yılda öğrenci başına £ 7,500 ($ 9,500) düşerken, İsviçre de ortalama £ 12,500 ($ 16,000) düşüyor.

5 Belçika 6,0

Belçika'da yükseköğrenim görmüş kişilerde işsizlik oranı yüzde 3 civarında. Ülkede öğretmenlerin maaşları 57 bin Avro ile OECD ortalaması olan 39 bin Avronun çok üzerinde.

6

Danimarka 5,9

Danimarka, kendi zenginliğinin büyük kısmını eğitim alanına yatıran bir OECD ülkesi. Ülkede gayri safi milli hâsılanın yüzde 7,9'u eğitim kurumlarına yatırılıyor.

7 Norveç 5,9

Norveç'te vergileri yüksek olan ve eğitime büyük yatırımlar yapan bir ülke. İlköğretim ve orta öğretimde öğrenci başına yaklaşık 11 bin Avro (14,000 $) yıllık harcama ayırıyor.

8 ABD 5,9

Amerikalı yetişkinlerin yüzde 43'ü üniversite eğitimi alıyor. Bu yönüyle ABD, OECD'deki 5'nci sıraya yerleşmeyi başarıyor.

47 9 Avustralya 5,9

Avustralya yükseköğrenim mezunu yetişkinlerin çoğunlukta olduğu bir ülkedir. Ülkenin yüzde 43'ü okulu bitirdikten sonra bir kurumda eğitim almaya devam ediyor. Bu bakımdan sadece Kanada, Japonya, İsrail, Kore, ABD ve İngiltere'nin gerisinde yer alıyor.

10 Yeni Zelanda

5,9

Yeni Zelanda, dünyanın en iyi eğitim sistemleri arasında yer alan bir ülke ve yenilikçi bir eğitim departmanına sahip. Hükümet eylül ayından itibaren çevrimiçi eğitim düzenlemeyi planlıyor, bu sayede öğrencilerin haftanın belirli günlerinde okula devam zorunluluğu olmayacak.

(Kaynak: http://fortuneturkey.com/fotohaber/iste-dunyanin-en-egitimli-11- ulkesi-39161 Erişim Tarihi: 11.12.2018)

Tablo 1.5’de başarı sıralaması 1-7 arasında puanlanmakta olup yedi en yüksek, bir en düşük eğitim standardını ifade etmektedir. Ülkelere bakıldığında eğitim alanında iyi olan ülkelerin ekonomi ve kalkınma anlamında da dünyanın en başarılı ülkeler arasında olduğu görülmektedir.

Kalkınma, geleneksel anlamda olduğu gibi sadece ekonomik büyümeyi değil, insanların hayat kalitelerini artıran diğer faktörleri de kapsayan bir anlam içermektedir. Dolayısıyla ekonomik kalkınmanın temelinde birey yani insan yer almaktadır. İnsan sermayesi ekonomik kalkınma yolunda önemli bir yatırım unsuru olarak ele alınmaktadır. Günümüzde toplumların gelişmişlik derecesi eğitim düzeyiyle ölçülmektedir. Eğitim, sadece insanoğlunun yeteneklerini geliştiren değil, aynı zamanda toplumun kalkınmasını da sağlayan önemli bir araç olup eğitimin katkısıyla kalkınmanın hız kazanacağı yadsınamaz bir gerçektir.