• Sonuç bulunamadı

2.1 OKULÖNCESİ EĞİTİM

2.3. OKULÖNCESİ EĞİTİMİNDE KALİTE VE KALİTEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER

2.3.2. RUTİN KİŞİSEL BAKIM

Rutin etkinlikler; günlük etkinlik programında okula geliş-gidiş, toplanma, temizlik, kahvaltı, yemek, tuvalet ve dinlenme vb. her zaman aynı saatlerde yer verilen etkinliklerdir. Öğretmenin daha çok çocuklarda öz bakım ve sosyal becerileri geliştirici davranışları kazandırmak için doğal olarak kullandığı etkinliklerdir (Aral, Kandır ve Yaşar, 2000).

Çocuklar sınıfa geldiklerinde sınıf eğitimci tarafından daha önceden hazırlanmış olur. Gelen çocuklar istedikleri alanlarda çalışmaya başlarlar. Bu arada eğitimci aileler ile gerekli bilgi paylaşımında bulunur. Bu şekilde çocukların o günlük durumları hakkında bilgi sahibi olur.

Personel çocukların giriş ve çıkışlarında samimi bir ortam yaratmalıdır. Çocukların bu sayede kendilerini hem doğal ortamlarında hissetmeleri hem de güven duygusu oluşması sağlanır. Okulöncesi çocuğun yaşamında temel ihtiyaçlar öncelikleri de belirler. Yaşamın ilk aylarında bu ihtiyaçlar içinde en önemlileri beslenme, uyku ve temizlik gibi temel yaşamsal ihtiyaçlardır. Bunların anında ve gereği gibi karşılanması son derece önemlidir.

20 Çocuğun bu temel ihtiyaçlarının karşılanması sırasındaki yetişkin tavrı, onun dünyaya bakışının, insanlara karşı güven veya güvensizliğinin temelini oluşturur. Kendisini tanımasına, hatalarını düzeltmesine hoşgörü ve duyarlılıkla imkân veren bir okul ortamı, çocuğun benlik algısını da olumlu yönde etkileyecektir (Oktay, 1999).

Bireylerdeki çeşitli yeme alışkanlıkları, yemeklerin cinsi ve pişirilme biçimleri toplumdan topluma, iklimden iklime veya ülkeden ülkeye değişiklik göstermektedir. Pek çok davranışlarında yetişkini örnek alan çocuklar, yiyecek tercihi konusunda da genellikle aile bireylerinden birini örnek alırlar. Bu nedenle, çocuk için dengeli bir beslenme programı hazırlanırken, aile bireylerinden gelecek etkilerinde göz önünde bulundurulması gereklidir (Oktay, 1985).

Eğitimci çocukların yemek ihtiyaçlarını karşılarken dikkatli olmalıdır. Hangi çocuğun hangi besin maddelerinden yediği, hangi besin maddelerine karşı alerjisi olduğunu bilmeli ve yemek listesi ona göre hazırlanmalıdır. Çocukların varsa alerji durumları sınıf veya yemek odasının duvarına not olarak asılmalıdır. Yemek listeleri hazırlanmadan önce aileler ile çocukların yemek alışkanlıkları hakkında bilgi alışverişinde bulunulmalıdır. Örneğin; çocukların ne tür yemeklerden hoşlandığı, yemek yerken ne gibi alışkanlıklarının olduğu, ailenin yemek tercihi ile ilgili belli bir isteği olup olmadığı gibi. Haftalık ya da aylık mönü ailelere gönderilmelidir.

Beslenme zamanında çocuklarda öğretmen ile birlikte hazırlık yapabilir. Yemek hazırlıklarına aktif olarak katılan çocukların (yemek masasını hazırlarken) işbirliği konusunda deneyim kazanabilecekleri gözlemlenebilir. Beslenme için kullanılan materyallerin (kaşık, çatal, tabak vb.) çocukların kullanabileceği ebatlarda olması çocuklar için beslenmenin daha eğlenceli ve kolay geçmesini sağlayacaktır. Aynı zamanda çocukların kullanabileceği boyutlardaki materyaller çocukların kendi işlerini daha rahat yapmalarını ve bu sayede de cesaretlenmelerini ve kendilerinde bir güven duygusu oluşturmalarını sağlar (Harms, Clifford ve Cryer, 1998).

21 Yemek saatlerinde personel de çocuklar ile birlikte aynı ortamda bulunurlar, aynı masaya otururlar ve gün içerisinde olan olaylar, çocukların o gün için ilgilerini çeken konular konuşulabilir; çocukların birbirleriyle iletişim kurmaları sağlanabilir (Harms, Clifford ve Cryer, 1998).

Çocuğun temel gereksinimlerinden biri olan uyku ihtiyacının karşılanması için gerekli, düzenli davranış örneklerinin geliştirilmesi, doğumu izleyen ilk günlerden başlayarak dikkatle üzerinde durulması gereken bir noktadır (Oktay, 1985). Okulöncesi eğitim kurumunda, dinlenme / uyku zamanı çocuğun ihtiyacına ve yaşına uygun olarak ayarlanmalıdır. Uyku odası ve kullanılacak malzemeler çocukların yaşına ve gelişim özelliklerine göre seçilmelidir.

Okul öncesi eğitim kurumlarında;

a) Uyku odalarında öğrenci başına düşen hava hacmi 10 m³, kullanım alanı ise

3 m²’den aşağı olamaz..

b) Yatak ve çalışma odaları bol bol ışık almalıdır.

c) Çocuk karyolaları en az bir kişinin rahatlıkla geçebileceği aralıklarla

düzenlenmeli ve emniyet altına alınmalıdır. Ranza kullanılmamalıdır. Zeminin ahşap olması ve yalıtımın iyi yapılması halinde, 25-30 cm yüksekliğindeki yaylı yer yatağı kullanılmalıdır.

Dinlenme / uyku zamanı program içerisinde esnek bir yapıya sahip olmalıdır. Örneğin; oyun zamanında ya da büyük motor aktivitelerinde yorulan çocukların dinlenmesi için fırsat verilebilir (Harms, Clifford ve Cryer, 1998).

Uyku zamanının ayarlanması için gerekli durumlarda aileler ile de görüşülebilir, yaklaşık 1,5 – 2 saat olarak planlanabilir. Dinlenme / uyku zamanına katılmayan ya da erken uyanan çocuklar için de farklı alanlarda farklı etkinlik olanakları sağlanabilir. Örneğin; serbest zaman etkinliklerinden veya köşelerden yararlanılabilir.

22 Okulöncesi eğitim kurumlarında en önem verilmesi ve dikkat edilmesi gereken alanlardan birisi de tuvaletlerdir. Tuvalet ve temizlik alışkanlıkları, insan sağlığı açısından son derece önemlidir. Bu alışkanlıkların olumlu bir biçimde kazanılması da, çocuğun bu ilk temizlik gereksinimlerinin karşılanması sırasında aldığı izlenimlerle ilgilidir. Bunun yanı sıra yemek ve diğer alışkanlıkların kazanılmasında olduğu gibi temizlik ve tuvalet alışkanlığının kazanılmasında da olgunlaşmanın önemli rolü vardır (Apak, 1984).

Tuvaletlerin mümkünse sınıf içerisinde yoksa sınıfa en yakın alanlarda bulunması gerekmektedir. Çocuklar için büyük önem taşıyan tuvaletler sade bir yapıya sahip olmalıdır. Islak zeminlerde çocukların kayıp düşmemesi için gerekli güvenlik önlemleri alınmalıdır. Klozet, lavabo, ayna vb. çocukların boyutlarına uygun olması çocukların kendiişlerini rahatça yapabilmeleri açısından önem taşımaktadır. Gerekli ışık ve havalandırma olanakları sağlanmalıdır. Devamlı olarak havalandırılmalı ve gün içerisinde rutin temizliği yapılmalıdır. (Harms, Clifford ve Cryer, 1998). Tuvaletler içerisinde tuvalet ile ilgili malzemelerin saklanabileceği dolaplar bulunabilir. Ancak bu dolaplar çocukların yetişemeyeceği yükseklikte olmalı, temizlik malzemeleri ortalıkta bırakılmamalıdır. Ayrıca çocuklar tuvalette yalnız bırakılmamalı mutlaka bir yetişkin gözetiminde bulunmalıdır.

Okulun ilk günlerinden itibaren sağlık ve güvenlik kuralları çocuklarla birlikte tartışılıp konuşulmalıdır. Çocukların gerek özel gerekse genel temizlik, sağlık ile ilgili işlemlere etkin olarak katılımları için eğitimci tarafından cesaretlendirilebilirler; eğitimci olması gereken davranışları örnek olarak önce kendisi sergiler daha sonra çocukların yapması için teşvik eder ( Harms, Clifford ve Cryer, 1998).

Toplanma ve temizlik etkinliğine katılan çocuklarda, sadece sınıfı toplamaları değil, sorumluluk almaları, sorumluluklarını gerektiği gibi yerine getirmeleri, arkadaşları ile etkileşime girerek; paylaşma, yardımlaşma, işbirliği yapma ve çevresine duyarlı olma gibi davranışları geliştirmeleri beklenmektedir. Bu davranışların geliştirilebilmesi için sağlık ve temizlik ile ilgili etkinliklerin

23 çocukların zevk alabilecekleri, eğlenceli bir uğraşa dönüştürülmesi gerekmektedir. Çocuklar için en eğlenceli iş, oyun olduğuna göre bu tür etkinliklerde oyun özelliği taşıyan değişik yöntemlere yer verilmelidir (Aral, Kandır ve Yaşar, 2000).

Sınıflar ve diğer alanlar güvenlik önlemlerine göre ayarlanmış ve çocukların aktiviteleri sırasında devamlı olarak bir yetişkinin gözlemci olarak yanlarında bulunması ve çocukların kendilerini rahat bir ortamda olduklarını hissettirmesi gereklidir (Harms, Clifford ve Cryer, 1998). Okulun genel güvenliği ile ilgili bütün detaylar düşünülüp önceden tedbir alınmalıdır. Güvenlik kamerası, pencerelere korkuluk, kapıların kilitli olması, bahçenin duvarlarla çevirili olması gibi…