• Sonuç bulunamadı

2.2. Örgütsel Yabancılaşma

2.2.7. Rol Çatışması ve Rol Belirsizliğinin Örgütsel Yabancılaşmaya Etkis

Organ ve Greene (1981) araştırmalarını elektrik ekipmanları üreticisi, kâğıt ürünleri firması ve hava çerçeve üreticisi olan üç firmanın mühendislik, araştırma ve geliştirme bölümlerinde istihdam edilen 247 bilim adamı üzerinde gerçekleştirmişlerdir. Araştırmalarının sonucunda örgütler faaliyetlerini yürütürken kendi belirledikleri bir takım ilke, yöntem ve kurallara uygun hareket etmeleri örgüt içindeki rol belirsizliğini azalttığını ve rol çatışmasını arttığını bunun sonucunda da dolaylı olarak yabancılaşmayı azalttığı görülmüştür. Bu sonuçtan rol belirsizliği ile yabancılaşma arasında anlamlı bir ilişki olduğu söylenebilir. Her iki kavram birbirini pozitif ve negatif yönde etkilemektedir.

Agarwal (1993) çalışmasını Hindistan’da çalışan 178 satış görevlisi ile ABD’deki 184 satış görevlisi üzerine gerçekleştirmiştir. Çalışmada örgütsel formalizasyon yani örgütlerin ilke, kural ve yöntemlere göre yönetilmesi şeklinin

kültürlere göre rol üzerindeki etkisi incelenmiştir. Kültürel farklılıklardan dolayı her iki ülkede de formalizasyon satış görevlilerinin rolünü etkilemektedir. Çalışmanın sonucunda Hindistan’da yüksek güç mesafesi ve düşük bireycilik özelliklerine sahip satış görevlilerinin, Amerika Birleşik Devletlerindeki düşük güç mesafesi yüksek bireycilik özelliğine sahip satış görevlilerine kıyasla rol belirsizliğinin yabancılaşmaya olan etkisi daha fazla çıkmıştır. Bununla birlikte Hindistan’daki satış görevlilerinin örgütte rol çatışması yaşamaları yabancılaşmaya neden olduğu gibi bunun tersine ABD’deki satış görevlilerine göre ise rol çatışması yaşanması yabancılaşmaya neden olmamaktadır.

Michaels vd. (1996) ise Japonya, Amerika ve Kore ülkelerinde elektronik ürünler satan firmaların satış personelleri üzerinde yapıkları araştırmalarında, değişkenlik gösterecek faktörleri en aza indirgemek için tek bir endüstrinin ürünlerini satan firmaları seçmişlerdir. Çünkü daha önceki araştırmada farklı işlerde çalışanlar üzerine yapılan anketlerden farklı sonuçlar çıkmıştır (Comer ve Dubinsky, 1985). Araştırma kapsamında Amerika’da üç şirket, Japonya’da iki şirket ve Kore’de beş şirket çalışanları üzerine anketler uygulanmıştır. Çalışmanın amacı rol şekillendirmesinin işe yabancılaşma üzerindeki etkilerini uluslararası düzeyde belirlemektir. Sonuç olarak rol belirsizliği ve rol çatışmasının çalışanların işe yabancılaşması üzerine pozitif yönlü bir etkisinin olduğu ve ülkelerin kültürlerine göre etkisinin farklılık gösterdiği sonucuna varılmıştır.

Chiaburu vd. (2014) yılında yaptıkları çalışmalarında yabancılaşma kavramıyla rol çatışması ve rol belirsizliği, lider boyutları, resmileştirme, iş tatmini, performans ve geri çekilme gibi daha birçok kavramın birlikte araştırıldığı 45 adet çalışma meta analizi aracılığıyla incelenmiştir. Çalışmada yabancılaşma ile rol stresörlerini araştıran çalışmaların sonuçları incelendiğinde, rol belirsizliği ile yabancılaşmanın pozitif yönlü bir ilişki içinde olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuca göre çalışanların işyerlerinde rol belirsizliği yaşamaları işlerine uzaklaşmalarına, örgüte karşı olumsuz düşünceler beslemelerine ve genel anlamda örgüte karşı yabancılaşmalarına neden olduğu söylenebilir.

İnsanların toplum içinde yer aldığı statülerinden dolayı elde ettikleri hak ve sorumlukları anlatan rol kavramı ile toplum içindeki benliğimizden, kültürümüzden ve sorumluluklarımızdan uzaklaşmayı anlatan yabancılaşma kavramı arasında bir ilişki olduğunu söylemek mümkündür. Yabancılaşma kavramının nedenleri arasında rol çatışması ve rol belirsizliği kavramlarının olduğu araştırmalarla tespit edilmiştir. Rol ile işe yabancılaşma ya da örgütsel yabancılaşma kavramlarını araştıran çalışma sayısı oldukça fazladır. Chiaburu vd. (2014)’nin yabancılaşma kavramıyla ilgili yaptıkları detaylı araştırmalar sonucunda yabancılaşma ile rol çatışması ve rol belirsizliği kavramlarının ilişkili olduğu sonucuna varmışlardır (Arslan, 2016 s. 20).

Algılanan rol belirsizliğinin işe yabancılaşma üzerindeki etkisini araştıran Gerçek ve Atay (2017), çalışanların algıladıkları rol belirsizliğinin işe yabancılaşmaları konusunda etkisinin olup olmadığını ve ayrıca demografik özelliklerin bu iki kavram üzerinde bir farklılaşmaya neden olup olmadığını araştırılmışlardır. Araştırma, İstanbul ilinde çalışan 152 personel üzerinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın hipotezleri korelasyon, regresyon ve varyans analizleri ile t testi yapılarak analiz edilmiştir. Yapılan analizler neticesinde, işe yabancılaşma ile algılanan rol belirsizliği arasında pozitif bir ilişki olduğu sonucuna varılmıştır. Farklılık analizi sonucunda ise rol belirsizliğinin demografik kriterlere göre anlamlı farklılık göstermediği, İşe yabancılaşma ile demografik kriterlerden sadece kurumdaki kıdeme göre anlamlı farklılık olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Diğer bir çalışmada Arslan, (2016) araştırmasını 2600 çalışana sahip olan Alanya Belediyesi’nde gerçekleştirmiştir. Çalışma sonucunda, rol çatışması ve rol belirsizliği ile örgütsel yabancılaşma boyutlarının bazılarında, katılımcıların demografik ve mesleki özelliklerine göre anlamlı farklılıklar oluştuğunu belirlemiştir. Ayrıca, araştırma konularının boyutları arasında anlamlı ilişkiler tespit etmiştir. Son olarak, yapılan regresyon analizi verilerine göre, rol stretörlerinin örgütsel yabancılaşma üzerinde etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.

Rol çatışması ve rol belirsizliğinin kamuda çalışan sağlık personellerinin tükenmişliklerine etkisi araştıran Özer (2018), çalışmasını İstanbul İli İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile İstinye Devlet

Hastanesinde görev yapan 273 sağlık personel üzerinde geçekleştirmiştir. Araştırma sonucunda sağlık personellerinin rol çatışması değişkeni ile demografik özelliklerinden cinsiyet ve yaş kriterine göre arasında anlamlı fark olduğunu tespit etmiştir.

Rol belirsizliği ve rol çatışmasının çalışanların iş tatmini üzerine etkisini araştıran Kara (2010), İstanbul’da özel bir firmada çalışan 230 kişi üzerinde gerçekleştirdiği çalışmasında rol belirsizliğinin cinsiyete göre farklılık olmadığı sonucunu bulmuştur. Ayrıca rol çatışması ve rol belirsizliğinin kurumdaki çalışma süresine göre anlamlı bir farklılık olmadığı sonucuna ulaşmıştır.

Yazında rol çatışması kavramı ile iş tatmini (Bknz: Ceylan ve Ulutürk, 2006; Topaloğlu, 2017; Kara, 2010; İlge, 2010; Danıels ve Balıley, 1999; Gregson ve Wendell, 1994; Taşdelen, 2000), iş doyumu (Bknz: Ok, 2004; Sabuncuoğlu, 2008; Yüksel, 2003; Menteşe, 2007; Akbolat vd., 2011; Düzenli, 2015; Narin, 2010; Yıldırım, 1996; Acker, 2004), performans (Bknz: Ceylan ve Ulutürk, 2006; Fısher, 1996; Frıed vd., 1998; Schuler vd., 1977; Rizzo vd., 1972), kontrol odağı (Bknz: Erkenekli vd., 2010; Akbolat vd., 2011), personel devri (Bknz: Adıgüzel, 2012), tükenmişlik (Bknz: Ok,2004; Sabuncuoğlu, 2013; Özkan, 2008; Menteşe, 2007; Topaloğlu, 2017; Akdaş, 2015; Tunç, 2008; Şahin, 2009; Yörükoğlu, 2008; Öztürk, 2017), öz-yeterlilik (Bknz: Kanbur vd., 2016) kavramlarıyla ilişkilendirildiği görülmektedir.

Yazında rol belirsizliği kavramı ile iş tatmini (Bknz: Ceylan ve Ulutürk, 2006; Topaloğlu, 2017; Kara, 2010; İlge, 2010; Danıels ve Balıley, 1999; Gregson ve Wendell, 1994; Taşdelen, 2000), iş doyumu (Bknz: Ok, 2004; Sabuncuoğlu, 2008; Yüksel, 2003; Menteşe, 2007; Akbolat vd., 2011; Düzenli, 2015; Yıldırım, 1996; Acker, 2004), performans (Bknz: Ceylan ve Ulutürk, 2006;, 1984; Fısher, 1996; Frıed vd., 1998; Schuler vd., 1977; Rizzo vd., 1972), kontrol odağı (Bknz: Erkenekli vd., 2010; Akbolat vd., 2011), personel devri (Bknz: Adıgüzel, 2012), tükenmişlik (Bknz: Ok,2004; Sabuncuoğlu, 2013; Özkan, 2008; Menteşe, 2007; Topaloğlu, 2017; Akdaş, 2015; Tunç, 2008; Şahin, 2009; Yörükoğlu, 2008; Öztürk, 2017), öz- yeterlilik (Bknz: Kanbur vd., 2016) kavramlarıyla ilişkilendirildiği görülmektedir.

Yazında örgütsel yabancılaşma kavramının iş tatmini (Bknz: Turan ve Parsak, 2011; Uysaler, 2010; Parsak, 2010; Shepard, 1977; Aybar, 1995; Yalçın ve Koyuncu, 2014; Koyuncu, 2013), mobing (Bknz: Zengin ve Kaygın, 2016), örgütsel sinizm (Bknz: Anaş, 2016; Akpolat, 2014, Yıldız vd., 2013; Akpolat ve Oğuz, 2015; Çivilidağ, 2015; Kahveci, 2015), örgütsel bağlılık (Bknz: Mercan, 2006; Uysaler, 2010; Kılıç, 2010; Fırat, 2012; Toklu, 2016; Michaels vd., 1988; Agarwal, 1993) örgüt kültürü (Bknz: Minaslı, 2012) kavramlarıyla ilişkilendirildiği görülmektedir.

Benzer Belgeler