• Sonuç bulunamadı

2.2. Örgütsel Yabancılaşma

2.2.5. Örgütsel Yabancılaşmanın Nedenleri

Çalışanların meslek hayatlarında çeşitli kademelerdeki işlerin veya görevlerin sıkıcı olması, işyerinde her gün sürekli aynı işin robot gibi yapılması, belli bir zaman sonra işin anlamsız gelmesi, denetim eksikliği, çalışanın terfi almaması, sürekli aynı pozisyonda çalışması, işin basit olması vb. pek çok etmen çalışanda yabancılaşmaya neden olur. İşletmelerdeki kötü çalışma ortamları iş görenleri işyerlerine karşı yabancılaştırmakta ve sadece gelir elde etmek için çalışma zorunluluğu hissetmelerine neden olmaktadır. Böyle bir durum ise çalışanların örgütün ulaşması gereken hedeflerine katkı sağlayamamasına sebep olmaktadır. Bunun önüne geçmek için işletmeler çalışanların yabancılaşma duygusu yaşamamaları için tedbir almalıdırlar. Sonuç olarak yabancılaşma sürecinde çalışanlar, işletmeler ve toplumlar birbirlerini etkilemektedirler (Parsak, 2010, s. 14).

Örgüt yapılarının özellikleri yabancılaşmanın yaşanmasına büyük oranda zemin hazırlamaktadır. Özellikle bürokrasinin egemen olduğu, örgüt işleyişiyle ilgili alınan kararlarda sadece yönetim kısmının söz sahibi olduğu ve örgüt faaliyetlerinin hayata geçirilmesinde katı kuralların egemen olduğu işyerlerinde yabancılaşma görülme olasılığı daha fazladır. Örgütlerin yapısı ve kuruluş amacı gereği Açık bir sistem özelliğine sahiptirler. Bundan dolayı yabancılaşmaya hem örgüt içi hem de örgüt dışı çevrenin etkisi neden olmaktadır. Yabancılaşmaya neden olan örgütsel etmenler yönetim yapısı, örgütte meydana gelen geçmiş olaylar ve tecrübeler, örgütün birçok alanda faaliyetinin olması, denetim alanı, yetki devri, profesyonel personel, bilginin iletilmesi, örgüt içi grupların yapısı ve dayanışması, örgüt ilişkileri, üretim sistemi, çalışanların işbölümü, çalışma şartları inanç ve tutumlar sayılabilir. Yabancılaşmaya neden olan çevresel etmenler ise; örgütün bulunduğu piyasanın ekonomik yapısı, teknolojik yapısı, hukuksal yapısı, sendikalar ve kitle iletişim araçlarıdır. Örgütlerde yabancılaşmaya neden olan çevresel ve örgütsel etmenler çalışanların iş hayatlarını ve özel hayatlarını olumsuz etkileyerek çalışanın işindeki performansında ve özel hayatındaki yaşamında olumsuz etkilere neden olmaktadır. Aşağıda örgütsel yabancılaşmaya neden olan etmenlerden bazıları başlıklar halinde açıklanmaktadır (Zengin ve Kaygın, 2016, s. 58).

2.2.5.1. Yönetim tarzı

Örgütün katı kurallarla yönetilmesi, iş görenler üzerinde baskı oluşmasına bu baskınında zamanla iş görenlerin örgüte karşı yabancılaşmasına neden olabilmektedir. Bunun tersine, örgütte iş görenlerin yönetime katılabildikleri bir yönetim tarzı uygulanıyorsa, bu yönetim tarzı iş görenlerin daha istekli ve verimli çalışmalarına neden olacağı gibi iş görenlerin yabancılaşma duygusu yaşamalarını da engelleyecektir (Minaslı, 2012, s. 79).

2.2.5.2. Örgüt büyüklüğü

Örgütün gün geçtikçe büyümesi ve kapasitesinin artması ile birlikte yönetim kademeleri artmakta, farklı departmanlar ve bölümler açılmakta, örgüt içi yöneticilerin sorumlulukları artmakta ve faaliyet alanları genişlemektedir. Bu

nedenlerden dolayı örgütler büyüdükçe yöneticilerle iş görenler arasında iletişim eksikliği ve diğer nedenlerden dolayı iş görenler örgüte karşı yabancılaşmaktadırlar.(Soysal, 1997, s. 62-63).

2.2.5.3. İletişim ve bilgi akışı

Örgüt yönetimi, tüm çalışanlar arasında etkili iletişim ve işbirliği ortamı oluşturmalı ve çalışanları bu iletişim sayesinde hedeflenen amaçlara ulaşmaları için yönlendirmelidir. Çalışanlar arasında iletişimin güçlü olması ve doğru yönlendirilmesi örgütü dolaylı yönden başarıya ulaştırırken, iletişim güçsüzlüğü ve yanlış yönlendirmeler ise yabancılaşmaya neden olmaktadır (Yatkın, 2009, s. 49).

2.2.5.4. Grup özellikleri

Grupların toplumsal yapıları, grupların rolleri, grup kuralları, grup çalışanlarının yardımlaşması, grup içi liderlik gibi durumlar örgütsel yabancılaşmaya etki etmektedir (Kılıç, 2010, s. 54).

2.2.5.5. Üretim biçimi, işbölümü ve çalışma koşulları

Örgütte yaptığı işe katkısını doğrudan gören çalışanın yaptığı işe katkısını göremeyen çalışan arasındaki yabancılaşma düzeyi farklıdır. İş bölümü, uzmanlaşma ve çalışma koşulları örgütlerin verimliliklerini ve kaliteli ürün üretmelerini artırmıştır. Bunun yanında bu etmenler çalışanın yabancılaşma yaşamasına engel olamamaktadır. Yabancılaşmanın önüne geçmek için yöneticiler çalışanları karar alma süreçlerine dahil etmelidirler (Uysaler, 2010, s. 57).

2.2.5.6. İnanç ve tutumlar

İnanç ve tutumlar çalışanların bir konu üzerinde değerlendirme yapmalarını etkilerler. Çalışan yaptığı işi, örgütün vizyon ve misyonunu, kendi motivasyonunu, örgütün kültürünü özümsemesinde inanç ve tutumlarına göre değerlendirmektedir. Burada örgütün değerleri ve kültürüyle çalışanın değer ve kültürü uyuşmazsa çalışan yabancılaşma duygusu yaşamaktadır (Kılıç, 2010, s. 56).

2.2.5.7. Ahlaki ve törel yapı

Çalışan örgütün benimsediği ahlaki kurallara ve yapıya uymadığı takdirde örgüt tarafından ötekileştirilebilir veya işten çıkartılabilir. Bunun sonucunda çalışan işyerine ve işine karşı yabancılaşma yaşayabilir (Fettahlıoğlu, 2006, s. 57).

2.2.5.8. Ekonomik yapı

İşletmenin iç ve dış çevresinde bulunan ekonomik yapıların işletmeyi etkilediği ve yöneticilerin bu yapıları dikkate alması gerektiği söylenebilir. Öncelikle işletmenin faaliyetlerini sürdürdüğü ülkenin ekonomik yapısının işletmelerin üzerinde önemli etkileri vardır. Ekonomik sistemlerin parçası olan çalışanlara baskı uygulanması ve yaptıkları işlerin önemsiz olduğunun söylenmesi, bu şekilde ekonomik sistemin çalışanı dışlamasıyla kişi yabancılaşma sürecine girer (Babür, 2009, s. 35).

Ekonomik sistemlerin içinde yer alan örgütler ve örgütlerin yapısında yar alan kişilerin kendilerini ekonomik olarak yetersiz hissetmeleri sonucunda yabancılaşma duygusu yaşamaktadırlar (Dinçer, 1996, s. 5).

2.2.5.9. Teknolojik yapı

Teknolojinin neden olduğu yabancılaşma; teknolojinin sürekli ve hızlı bir şekilde gelişmesiyle birlikte insanın teknolojiye yetişemediğinden teknolojiden yararlanmasının çok az olmasıdır. Çalışma hayatında ise insanın ustalık bilgisiyle yaptığı birçok işi makinelerin yapmasıyla birlikte insanın artık makinelere bağımlı olması makinelerin bir parçası haline gelmesi sonucunda kişinin işyerinde yabancılaşma yaşamasına neden olmasıdır (Aybar, 1995, s. 49).

2.2.5.10. Toplumsal ve kültürel yapı

Örgütte çalışanlar hem kendi faydaları için hem de örgütün faydası için kendi aralarında bir anlaşma sağlayarak bir noktada birleşirler. Bu noktada çalışanlar birlikte hareket etmek zorundadırlar. Birlikte hareket eden çalışanlar, aynı inanç ve

tutuma sahip olmaları, tek bir dili kullanmaları, aynı kural ve görüşlere sahip olmaları gerekir. Bu şekilde örgüt kültürü oluşur. Çalışanlar kendi çıkarları ve örgüt çıkarları için örgüt kültürünü benimsemek zorundadırlar. Örgüt kültürüne uymayan benimsemeyen çalışanlar dışlanır ve yabancılaşma yaşarlar. (Başaran, 2004, s. 241).

2.2.5.11. Sanayileşme, kentleşme ve sosyal çözülme

Günümüzde kentsel yaşamda modern hayatın değişken olması, toplumun daha demokratik olması, modern çağın teknolojisinin çok fazla kullanımı kişilerin yaşam standartlarında bir artışa neden olmuştur. Bununla beraber insanların ilişkileri azalmaktadır. Kentsel yaşamda insan, kalabalıklardan dolayı kendisi yalnız hissetmektedir. İnsanın yabancılaşma duygusu yaşadığı ve toplumsal hayattan kendini uzaklaştıran kişilerin daha çok kalabalık şehirlerde yaşadıkları görülmüştür. (Büyükyılmaz, 2007, s. 55).

2.2.5.12. Politik ve hukuki yapı

Devlet, ülkedeki hukuksal ve politik sistemi oluşturur. Piyasada işletmelerin uyması gereken hukuksal ve politik kuralları devlet koyar. Seçimle iş başına gelen iktidar partileri ekonomi için devletin koyduğu hukuksal ve politik yapılarda yeni düzenlemeler ile uluslararası anlaşmalar yapar. Bu anlaşma ve düzenlemeleri devlet bir takım kurallar çerçevesinde yapılmasına olanak sağlar. Bu durumda kural ve kaidelerin çok fazla olması, birbiriyle uyuşmaması, ekonominin ihtiyaçlarına cevap vermemesi gibi nedenlerden dolayı ülkedeki örgütsel ortamın düzeni bozulur. Tüm bu nedenlerden dolayı ülkedeki çalışama hayatı içerisinde yar alan insanların yabancılaşma duygusu yaşamalarına neden olur. (Babür, 2009, s. 40).

2.2.5.13. Sendikal örgütlenmeler

Çalışama hayatında her şey kurallara göre belirlenmektedir. İşçi ve işveren kendi çıkarlarını düşünmektedir. Bu durumda her iki tarafta maksimum faydayı elde etmeyi hedefler. Bu durumda işçiler yalnız kaldıklarında işverenlerin haklarını vermediğini savunduklarından toplu olarak hareket ettiklerinde daha fazla fayda sağlayacaklarını düşündükleri için örgütlenmeye gitmişler ve kitlesel hareket edip

sendikalaşmışlardır. Bunun sonucunda sendikaların yetersizliği ve güçsüzlüğü, toplu sözleşme anlaşmalarının çok uzun sürmesi, grev ve benzeri olaylar örgütsel yabancılaşma yaşanmasına neden olan faktörlerdir (Soysal, 1997, s. 53).

2.2.5.14. Kitle iletişim araçları

Çalışanları yabancılaştıran teknolojik ve ekonomik gelişmelerin yanı sıra diğer bir unsurda kitle iletişim araçlardır. Daha önceki yıllarda insanların haber alma kaynağı olarak kullandığı televizyon, gazete, telefon, internet vb. araçların artık sosyal aktiviteler için kullanıldığı bir çağda yaşamaktayız. Bu araçlar insanları eğlendirirken toplumdan uzaklaştırmakta ve insanları yalnızlaştırmaktadır. Ayrıca insanı aşırı tüketime yönlendirerek hayatında olumsuzluklara yol açmaktadır. Teknolojik araçlar insan ilişkilerini zayıflatmakta ve kişilerin yalnızlaşmasına ve yabancılaşmasına neden olmaktadır (Uysaler, 2010, s. 57-58).

Benzer Belgeler