• Sonuç bulunamadı

RENK VE TOPLUM

Belgede Klasik Türk şiirinde renkler (sayfa 26-29)

“İnsanların yazının bulunmasından önce ya da sonrasında birtakım biçimsel işaret simgeleri kullanmaları bir arada örgütlenme zorunluluğundan kaynaklanmaktadır.”35

İnsanlık tarihi yazıyı keşfetmeden önce resim dili ile anlaşmıştır. Resimlerle anlatımın gelişmesiyle de bir iletişim dili ortaya çıkmıştır. O dönemlerde resim bir anlatım aracı işlevini yüklenmiştir. Yani resim ve renk simge olarak özel bir dil olgusu yaratmıştır.

İnsanoğlu yazmadan önce çizmeye ve boyamaya başlamıştır. Mağaralarda ve dıştaki kaya yüzeyleri üzerinde bulunan boyalı resimler ve çizgiler, insanın binlerce yıl

33 Süreyya Coşkuner, a.g.e. , s. 17, 18.

34 Cezmi Akkın, Sait Eğrilmez, Filiz Afrashi, a.g.m., s. 279, 280.

35 Sezer Tansuğ, İnsan ve Sanat ( Herkes İçin Sanat), İstanbul, 1987, s. 124.

önce fikirlerini nasıl ifade ettiğini bize net bir şekilde göstermektedir; ancak nasıl konuştukları hususunda aydınlatıcı bir bilgi bulunmamaktadır.36

O dönemlerde mağara duvarlarını süsleyen bu resimlerin renkli olduğu ve simgesel bir iletişim dili olduğu söylenebilir.

Kaya duvarlarını resimleyen sanatçılar; hayvansal yağlar, balık yağı gibi karıştırılmış renkli topraklar kullanmışlar, bitki özsularından ve sütten yararlanmışlardır. Resimlerin konturlarını/sınır çizgilerini kazıyarak ya da başka yöntemlerle çizerek boyayı elleriyle ya da bitkileri ezerek yaptıkları tamponlarla sürmüşlerdir. Püskürtme yöntemiyle de boya kullandıkları, bunun için içi boya doldurulmuş kemik parçalarından yararlandıkları anlaşılmaktadır.37

“Eski insanlar renkleri, büyüsel amaçlarla, tapınma sırasında görsel etkileyicilik için, kendilerini düşmanlardan gizleyebilmek ya da korkunç görünebilmek, beğenilme ve güzelleşme içgüdüsüne cevap verebilmek için kullanmışlardır.”38

“Toplumsal yaşamda, grup üyelerinin birbirlerini kolayca tanımalarını sağlamak, birbirlerine bağlılıklarını pekiştirmek, diğer kişilerden ya da gruplardan kendilerini farklı kılmak için de, insanlar boyanmışlardır.”39

“Renklerin anlamlarının ve etkilerinin belleklere kazınışı ilkçağda yoğunlaşmıştır. Doğada görülen renkler, boya haline getirilmeye başlandıktan sonra insanlar, o nesnelerin gücünü ve etkisini de, renkleriyle birlikte anmaya başlamışlar, renklerden etkilenmişlerdir. Renkler, onu taşıyan nesnelerin gücünü ve etkisini taşımaya başlamıştır (Kırmızı ateşin sıcaklığı gibi).”40

Oluşan toplum bilinciyle birlikte yine renkler belirli bir grup insanı temsil etmek için kullanılmıştır. Örneğin “Roma döneminde renk, ırk ve sınıf ayrılıklarını belirlemek için çeşitli renkler kullanılmıştır.”41 Musex ve Purpura adlı, deniz hayvanlarından çok zor şekilde elde edilen mor rengi asiller tarafından kullanılmıştır. “Roma imparatorlarının giydiği erguvan renkli giysiler ise adaletin simgesi olmuştur.”42

36 Sezer Tansuğ, Resim Sanatının Tarihi, İstanbul, 1993, s. 20.

37 Sezer Tansuğ, a.g.e. , s. 21, 22.

38 Dorothy and Howard Sun, Hayatınızı Renklendirin, İstanbul, 1994, s. 145.

39 Süreyya Coşkuner, a.g.e. , s. 24.

40 Süreyya Coşkuner, a.g.e. , s. 25, 26.

41 İclal Yazıcıoğlu, Renk Teorileri ile İlgili Tarihsel Bir İnceleme, Dokuz Eylül Üniversitesi, Yüksek Lisans Tezi, İzmir, s. 36.

42 İclal Yazıcıoğlu, a.g.e. , s. 36.

İnsan ırklarının da renklerle isimlendirildiği bilinmektedir.

“Mısır döneminin insanları kendilerine kırmızıyı yakıştırmışlardır. Sarı Asyalıların rengi sayılmış, tüm Japon, Çin, Kore gibi ülkelerin insanları sarı ırkı oluşturmuşlardır. Beyaz, Avrupa kökenli kuzeyli insanların rengi olarak değerlendirilmiş ve o ırkın tanımına uymuştur. Siyah ise, zenci ırkını simgeleyen renk olmuştur.”43

Renklerin parlaklığı ya da matlığı büyüsel anlamda da etkili olmuştur. “Büyüsel güç ile dolu olduğuna inanılan kimi maddelerin bu gücü parça ile bütün, özle biçim arasındaki sempatik temas yoluyla rengine de geçireceği düşünülmektedir. Özellikle mavi, kırmızı, siyah ve sarı büyücülükte çok kullanılmaktadır. Mısır’da, İran’da, Hindistan’da ve Pencap’ta kötülüğü ve nazarı uzaklaştırmak için en çok kullanılan majik renk mavidir. Mavi rengin ülkemizdeki büyüsel gücü herkes tarafından bilinmektedir. Mavinin yanısıra kırmızı da önem taşımaktadır. Mavi ve kırmızı çok eskiden beri kullanılan majik renklerdir; şimşeğin, güneşin ve kanın renginin bu inanışta rolü olduğu bilinmektedir. Kırmızı ise Çin’de, Hindistan’da ve Avrupa’da nazara ve kötü ruhlara karşı kullanılmaktadır.”44

İnanç dünyasında da renklere belirli anlamlar yüklenmiştir. Bu toplumların dinsel inançlarından kaynaklanmaktadır. “Sarı renk hem Hristiyanlarca ve hem de Çinlilerce kutsal”45dır. “Çin ve Garp Hristiyan medeniyetinde sarı renk mukaddeslik sembolü olmuştur. Bu yüzden kiliselerde ve mukaddes adamların resimlerinde bir ışık hâle gibi sarı rengi kullanılmıştır.”46 “Din adamlarının süsleri ve kralın tacı için sarı kullanılmıştır. Tanrının ışıkları gökkuşağını oluşturduğu için kırmızı, sarı, yeşil, mavi ve erguvan kutsal güçleri simgelemekteydi. Eski Mısır’da kırmızı insanı, yeşil doğanın ölümsüzlüğünü, erguvan toprağı, mavi ise adaleti temsil etmekteydi. Doğuda ise Brahma, Buda ve Konfüçyüs’e sarı, Hz. Muhammed’e de yeşil tahsis olunmuştur.

Bugün de hacdan dönenlerin evlerinin kapıları yeşile boyanarak hac olayı simgelenmektedir. Çin, Hint, Keldani ve Mısır kültürlerinin temelini oluşturduğu Yunan

43 Süreyya Coşkuner, a.g.e. , s. 28.

44 Sedat Veyis Örnek, 100 Soruda İlkellerde Din, Büyü, Sanat, Efsane, İstanbul, 1988, s. 148.

45 Ercümend Kalmık, Renklerin Armoni Sistemleri, İstanbul, 1950, s. 35.

46 Cevad Hey’et, “Türklerin Tarihinde Renklerin Yeri”, AKM Yayını, S. 116 (Nevruz ve Renkler, 1996), s. 60.

ve Roma kültürlerinde Tanrılar renklerde kutsallaştırılmıştır. Ayrıca beyaz giysi saflığı, kırmızı giysi özveri ve aşkı, mavi giysi de özveri ve doğruluğu simgelemiştir.”47

Gök cisimleri tanımlanırken de renk simgeleri kullanılmıştır. “Güneşi sarı, Ay’ı beyaz, Merih’i kırmızı, Utarit’i nötr renk, Jüpiter’i mavi, Venüs’ü yeşil, Satürn’ü siyah temsil etmiştir.”48

Toplumların yaşadığı iklim de renk psikolojisinin oluşmasında önemli bir yer tutmaktadır. Mavi, yeşil ve mor gibi soğuk renkleri soğuk iklimde yaşayan insanlar, sarı, kırmızı ve turuncu gibi sıcak renkleri sıcak iklimde yaşayan insanlar tercih etmektedirler.

Renkler toplumların hayata bakışını ve dünyayı algılayışını göstermesi bakımından önemlidir. Toplumlar renkleri kullanmayı, yeni renkler yaratmayı ve onlara duygusal anlamlar yüklemeyi başararak geniş bir kültür hazinesi oluşturmaktadır.

Toplumların inançları, kültürleri ve yaşamları arasındaki farklılıklar renklerin anlam dünyasını daha da zenginleştirmektedir.

Belgede Klasik Türk şiirinde renkler (sayfa 26-29)

Benzer Belgeler