• Sonuç bulunamadı

ÇalıĢmamızda olgulara klinisyen tarafından yarı yapılandırılmıĢ bir test olan K-SADS-PL uygulanarak Ģu ana kadar aldığı psikiyatrik tanılar araĢtırılmıĢtır. PĠK

80 olgularının 17‟sine (%37.8) Depresyon, 1‟ine (%2.2) Psikoz, 11‟ine(%24.4) Ayrılık Anksiyetesi, 8‟ine (%17.8) Sosyal Fobi, 15‟ine (%33.3) Özgül Fobi, 15‟ine (%33.3) Yaygın Anksiyete Bz, 7‟sine(%15.6) Enürezis Nokturna, 1‟ine (%2.2) Enkoprezis, 32‟sinde (%71.1) DEHB, 17‟sine(%37.8) KOKGB, 1‟ine (%2.2) Davranım Bz, 3‟üne (%6.7) Tik Bz, 10‟una (%22.2) PTSB tanısı konuldu (ġekil 11). PĠK grubundaki olgularında Kontrol grubuna nispetle belirgin derecede daha yüksek oranda Depresyon, Yaygın Anksiyete Bozukluğu(YAB), Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), KarĢıt Olma ve KarĢıt Gelme Bozukluğu (KOKGB), Posttravmatik Stres Bozukluğu (PTSB), herhangi bir psikiyatrik tanı almaları açısından gruplar arasındaki fark çok anlamlı düzeydeydi (p<0.01) (Tablo 24).

Ġnternet bağımlılığının, Psikiyatrik Tanı değiĢkeni etkilenme durumunu test etmek için yapılan regresyon modeli istatistiksel olarak yordayıcılığı anlamlıydı (p<0,05). Sosyal cevaplılık düzeyi 1 birim arttığında internet bağımlılığı 0,086 birim artmaktaydı (Tablo. 40). Bu veriye dayanarak psikiyatrik komorbidite, risk faktörü olarak düĢünülebilir.

Literatürle kıyaslandığında çalıĢmamızda tanı alma oranlarının daha yüksek olduğu görülmüĢtür. Bunun nedeni bir üniversite çocuk ve ergen psikiyatrisi kliniğinin genellikle psikiyatrik problemleri olan çocukların ilk baĢvurduğu ruh sağlığı merkezi olmaması ve daha az Ģiddette psikiyatrik sorunları olan çocukların farklı merkezlere baĢvurma ihtimali olabilir. Ayrıca çoğu aile bir psikiyatri kliniğine asıl baĢvuru sebebi olarak bilgisayar ve internet ile iliĢkili belirtilerden ziyade hareketlilik, karĢıt olma, korkular gibi diğer davranıĢsal sorunlar ile gelmektedir. Bu olguların çoğu, baĢvuru sırasında baĢka tanılar almıĢ olup bilgisayar/internet kötüye kullanımı birçoğunda sonradan tespit edilmiĢtir (1).

PĠK Olguların çoğunun DEHB tanısı alması önemli bir bulgudur. DEHB hastalarında impulsivite bir risk faktörü olarak karĢımıza çıkmakta, doğal ödüller (su, yiyecek, seks) ile yeterince doyum sağlamayan bu gruptaki bireyler ödül yolağını uyaran maddelere, dürtüsel ve kompülsif davranıĢlara yönelmektedirler. Online oyunlar kısa bir gecikmeyle hızlı bir ödül olmakta, daha fazla ödül arayıĢı ve davranıĢsal motivasyon sağlamaktadır. Bu oyunlara ait görsel efektler dahi özellikle psikopatolojik zeminde bu duruma yatkın bireyler için gerçekten de cezp edici

81 olmaktadır (1). Yapılan bazı çalıĢmalar DEHB‟nin internet bağımlılığını ön gören önemli prediktif faktörlerden biri olduğunu ve DEHB‟nin önceden tanı konup tedavi edilmesinin bağımlılığı önlemede büyük rol oynadığını vurgulamaktadır (77).

Sosyal Fobisi olan olguların interneti daha fazla tercih etmelerinin sebebi, kiĢilerarası iletiĢimde olan kaygının internet ortamın da bulunmaması, kiĢinin kendini daha rahat ifade edebilmesi ve gerçek hayatta kuramadığı iliĢkiyi sanal ortamda kurmak arzusu olabilir. Çünkü bu ortamda kendinizi gizleyebilirsiniz, ayrıca sesli veya görüntülü konuĢmak zorunda değilsiniz.

İnternetin aşırı kullanımının ödüllendirici bir davranış olarak görülebileceğini ve öğrenme mekanizmaları aracılığıyla korku, huzursuzluk, hayal kırıklığı, anksiyete gibi olumsuz duygularla mücadele etmeye yarayan yetersiz bir strateji olarak kullanılabileceğini belirtmişlerdir (37). Bu strateji Anksiyete Bozukluğu olan kişilerin anksiyetelerini azaltmak için interneti daha fazla kullanma eğiliminde olduklarını gösterebilir. Bununla beraber internetten uzak kaldıkları zaman anksiyeteleriyle baĢbaĢa kalmak, negatif pekiĢtireç olarak bireyi tekrar internete yönlendirmektedir.

İnternet bağımlılığının mı depresif belirtilere yol açtığı yoksa depresif belirtilerin mi kiĢiyi internet bağımlığına sürüklediği sorusunun cevabı net olmamakla beraber her iki durum da doğrudur denilebilir. Depresyon, düşük benlik saygısı ve aleksitimi gibi özelliklere sahip bireylerin daha fazla internet bağımlısı oldukları çalışmalarda gösterilirken benzer şekilde internet bağımlısı olan bireylerin bağımlı olmayanlara göre daha çok duygusal ve kişilik problemlerine sahip oldukları bulunmuştur (99). Yazarlar sürecin oluĢumunda her iki durumun da katkısı olduğuna ve birbirlerini tetiklediğine inanmaktadır. Depresif bir bireydeki negatif biliĢler internet ortamında yeniden Ģekillenir ve birey kendisini sadece internet ortamında mutlu hissetmeye baĢlar. Psikososyal ve çevresel faktörler uygun destek ortamı sağlamıyorsa ve bireyin genetik özellikleri buna uygunsa internet kullanımı artarak pekiĢir. Sonunda kiĢi patoloji internet kullanıcısı veya diğer bir ifadeyle internet bağımlısı olur. Yine yazında depresyon, yalnızlık, hostilite ve düĢük benlik saygısı gibi faktörlerin internet bağımlılığını yordamada önemli öngörücü faktörler olduğu belirtilmektedir (31).

82 Diğer eĢlik eden psikopatolojilerin kontrol grubuna göre PĠK olgularında daha yüksek oranda tespit edilmesinin bir nedeni patolojik internet kullanımlarının olguların mevcut psikopatolojilerini Ģiddetlendirdiğinden olabilir.

Olgulara uygulanan Güçler Güçlükler Anket puanları ile ĠAT puanları arasında iliĢki anlamlı bulundu (p<0,05). ĠAT puanları arttıkça Güçler Güçlükler Anket‟indeki ‘DEHB’, ‘Akran Sorunları’, ‘Duygusal Sorunlar’ ve ‘Toplam Güçlük’ puanlarındaki artıĢ gözlendi (Tablo 27). Olguları psikiyatrik tanı varlığına göre incelediğimizde; Psikiyatrik tanı almayanlarda ĠAT ile GGA puanları arasında hiçbir korelasyon görülmezken (Tablo 37)., Ģimdiye kadar en az bir psikiyatrik tanı alanlarda ‘DEHB’, ‘Duygusal Sorunlar’ ve ‘Toplam Güçlük’ alanlarında ĠAT puanlarıyla anlamlı düzeyde korelasyon görüldü (p<0.05) (Tablo 38). Bu veriler, patolojik internet kullanımı olan bireylerde bulunan komorbid psikopatolojilere paralel olarak, olguların yaĢadıkları davranıĢsal ve duygusal sorunları göstermektedir. Olguların genel olarak günlük yaĢamda çektikleri sıkıntıları, duygusal problemleri ve akran sorunları gibi güçlüklerinin bulunması, onları daha rahat hissettikleri ve yaĢadıkları güçlükleri unutacakları yer olan sanal ortama itmekte ve bağımlılık için potansiyel oluĢturmaktadır.

Benzer Belgeler