• Sonuç bulunamadı

1. GİRİŞ

1.11. Problem

yönetimi ve madde kaynakları ve insanın bütünleşmesi sınıf yönetimini oluşturmaktadır. Öğretmenin bireysel özellikleri öğrencilerini algılayış biçimi ile yakından ilgilidir. Disiplin yöntemlerini kullanması, ödüllendirdiği ve cezalandırdığı davranışlar öğrencilerin de kişisel özelliklerine yansımaktadır(Yavuzer, 2000, s.

162). Etkili bir sınıf yönetiminde temel amaç, öğretmen ve öğrencilerin çalışmasına engel olan faktörlerin en aza indirilmesi,öğretim zamanının etkili kullanılması ve sınıf içinde yapılan her türlü çalışmayaöğrencilerin katılımının sağlanması ile mümkündür. Sınıfyönetimi kabiliyetinin içerisinde öğrencilerle iyi iletişim kurabilme, sınıf içi sorunlarınçözümünde öğrencilere öz yeterlik ve içsel kontrol kazandırma, sınıf içi çatışmaları enaza indirerek öğretimin verimliliğini yükseltme yer almaktadır(Sarıtaş, 2000, s. 48).

İlköğretim okullarındaki mevcut disiplin sorunları, etkili öğrenme ve öğretme sürecinin yaşama geçirilmesinde oldukça önemli bir engel olarak ortaya çıkmaktadır.

Müdahalenin geç yapılması sınıf yönetimini olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle sınıfta oluşacak istenemeyen davranışların öğretmen tarafından, bu davranışlar oluşmadan önlenmesi sınıf yönetimine katkı sağlayacaktır. Öğretmene kazandıracağı zamanın yanı sıra öğretimin verimliliğinin üst düzeye çıkmasına yardımcı olacaktır(Yıldız, 2006, s. 5).

Yüksel (2005) ‘e göre Diğer öğrencileri rahatsız eden, sınıf etkinliklerini bozan, okulun ve öğretmenin kanuni beklenti ve kuralları ile ters düşen ya da sınıfta karışıklık yaratan türdeki istenmeyen davranışlara;

• Devamsızlık,

• Derse hazırlıksız gelmek,

• Zamansız konuşma ve davranışlar,

• Çevresindeki kişi ve nesnelere zarar vermek,

• Ders dışı faaliyetlere zaman ayırmak,

• Temizlik ve görgü kurallarına uymamak,

• Kopya çekerek öğretmeni kandırmak,

• İletişim sorunları yaşamak,

• Uygunsuz konuşmak,

• Arkadaşlarına lakap takmak…vb davranışlar örnek olarak verilebilir.

Öğrenciyi istenmeyen davranışa yönelten nedenlerden biri de materyal eksikliği, yetersizliğidir.Bu eksiklik ya da yetersizlik nedeniyle öğrencinin, başarılı olma yönündeki gayretlerinin engellendiğini hissettiği anda sınıf içinde veya dışında olumsuz davranışlara yöneldiği görülmektedir(Yüksel, 2005, s. 12).

Öğrencilerde görülen istenmeyen davranışlar, bireysel davranışlar, öğrencinin arkadaşları ile ilişkisi ve öğrencinin öğretmeni ileilişkisi adı altında üç başlıkta incelenebilir.

Bireysel Davranışlar

ƒ Hazırlıksız gelme,

ƒ Ders dışı faaliyetlerle ilgilenme,

ƒ Uygunsuz ve zamansız konuşmalar,

ƒ Derse geç gelme,

ƒ Sürekli hayal kurma,

ƒ Olumsuzlukları sürekli başkalarına yükleme,

ƒ Temizlik ve nezaket kurallarına uymama,

ƒ Özensiz giyinme Arkadaşlarıyla İlişkiler

• Sürekli sınıf arkadaşlarını şikayet etme,

• Başarılı olan arkadaşlarına karşı kıskançlık, kin gütme

• Arkadaşlarına farklı isimlerle hitap etme,

• Arkadaşlarını aşağılama,

• Şakanın dozunu kaçırma,

• İzinsiz eşya kullanma,

• İletişimlerinde sorun yaşama Öğretmenle İlişkiler

• Öğretmenin verdiği ödev ve görevleri yerine getirmeme

• Öğretmenine karşı saygısızca davranma,

• Öğretmenine karşı gelmek,

• Öğretmeninden sürekli şikayetçi olma,

• Sınıfta oturma biçimine dikkat etmemek,

• Öğretmenle sağlıklı iletişim kuramamak(Yiğit, 2008, s. 41-56)

Öztürk (2001) ‘e göre başka bir şekilde sınıf öğretmenlerinin istenmeyen öğrenci davranışlarına ilişkin görüşleri üzerine yapılan araştırma sonucu, istenmeyen öğrenci davranışları beş davranış grubunda ele alınmıştır.

• Çevreye ya da bireylere karşı fiziksel içerikli davranışlar,

• Toplumsal beklentilerin dışındaki davranışlar,

• Dersin işleyişini bozan davranışlar,

• Sorumlulukları aksatmadan kaynaklanan davranışlar,

• Derse karşı isteksizlikten kaynaklanan davranışlar,

Bunların dışında yapılan ön anket uygulamaları sonucu ortaya çıkan belli başlı istenmeyen öğrenci davranışları şu şekildedir:

• Hiperaktivite ve dikkat eksikliği,

• Fiziksel yetersizlik,

• Motivasyon eksikliği,

• İletişim becerilerinin yetersiz oluşu,

• Ailelerin yeterince ilgi göstermemesi,

• Kaybedilen aile bireyleri ya da parçalanmış aileler,

• Ailelerin ekonomik sorunları,

• Okul idaresinin tutarsız tavırları,

• Kalabalık sınıflar,

• Öğretmenin ilgisiz ve yetersiz oluşu.

Öğrencinin verilen bilgiyi kabullenmesi ve yaşantıya geçirmesi, herkesin birbirine karşılıklı saygı ve bilgi akışını gösterdiği bir ortamda mümkündür. Bu da öğretmenin öğrencileriyle etkili iletişim kurma becerisiyle gerçekleşebilmektedir.

Karşılıklı saygı, öğretmenini yetkin bir kişi olarak gören öğrencinin, etkili planlanmış derslere karşı ilgisinin artmasıyla ve öğretmeninin kendisiyle ilgilendiğini düşünmesiyle oluşmaktadır. Öğretmen her öğrencisiyle ilgilenirken, bireysel ihtiyaçları olan kişiler olarak onlara saygı duymak zorundadır (Yavuzer,2000, s.

118).

Sınıfın dış çevresini oluşturan en yakın faktör okuldur. Okulun fiziksel özellikleri, durumu, öğrencisayısı, kuralları, yönetim yapısı gibi birçok değişken sınıf içine yansıyarak öğrencilerintutum ve davranışlarını etkilemektedir(Başar, 1999, s.

24).Artan öğrenci sayılarının disiplin sorunlarını beraberinde getirmesinin nedeni öğretmen merkezli eğitim, yapılandırmacı yaklaşımdan uzak geleneksel öğretim metotlarının uygulanması olarak belirtebilmekteyiz. Bunun sonucunda istenmeyen davranışların ortaya çıkması da doğal bir süreç haline gelmektedir. Demokratik okul yönetimi esnek bir düzen kurduğunda kararların alınma sürecine öğrencilerde katılmakta böylece idare kaynaklı istenmeyen davranışlarda azalmalar gözlenmektedir. Okul sadece eğitim öğretim saatleri içerisinde öğrenciden sorumlu

olduğunu düşünürse, baskı gruplarına kendini kapatırsa, öğrenci çevresinde istenmeyen davranışların ortaya çıkmasına neden olabilecek her türlü etkenle karşı karşıya kalacak bu durum okulun hedef kazanımlarının yok olup gitmesine neden olacaktır. Bundan dolayı daeğitim, amacından sapacak ve istenmedik bazı davranışlar ortaya çıkacaktır(Yüksel, 2005, s. 11).

Eğitim sistemimizde, teknoloji çağında yetişen, büyüyen, öğrenme çabası içerisinde olan çocuklarımız öğretmenlerimize zor anlar yaşatmaktadır. Gerek çevresel faktörler, gerek bireysel nedenler gerek aile içi ilişkilerden kaynaklanan nedenler, birbirinden farklı özelliklere sahip öğrencilerin buluştuğu sınıflarımıza daha farklı şekillerde yansımaktadır.

Yeni eğitim sistemine hazırlıklı olan ya da olmayan öğretmenler eğitim durumları, yaşları, cinsiyetleri, kıdem durumları vb. özelliklerine göre bu öğrencilerle ilgilenmekte zorlanmaktadır. Bu durum yapılan araştırmalara rahatlıkla konu olarak yansımaktadır. Yöneticileri de içerisine alan bu araştırma İstanbul İli Tuzla İlçesi’nde yer alan okullarda yapılmış, bayan ve erkek yönetici- öğretmenlerin tamamının görüşü alınmıştır.

Araştırma ile öğretmen ve yöneticilerin mesleki ve kişisel özelliklerine göre istenmeyen davranışlarla başa çıkma yolları arasındaki ilişki incelenmiş, birçok kişisel ve mesleki özelliğin bu tür davranışlar üzerinde etkisi olduğu ortaya çıkmıştır.

İstenmeyen öğrenci davranışlarının sıklıkla görüldüğünü, bunlarla başa çıkamadıklarını belirten öğretmen ve yöneticilere bu çalışmanın ışık olması umulmaktadır.

Araştırmanın problemi “ İlköğretim okullarında 1.kademe öğrencileri arasında sık görülen istenmeyen davranışlar ve önleme yöntemlerine ilişkin yöneticilerin ve öğretmenlerin görüşleri nelerdir ?” şeklinde belirtilebilir.