• Sonuç bulunamadı

POLİTİKA ÖNERİLERİ

Belgede MADENCİLİK ÖZEL (sayfa 133-136)

1) Türkiye, bugüne kadar yapılan çalışmalar çerçevesinde, geçirdiği jeolojik evrim nedeniyle yeterli hidrokarbon potansiyeline sahip görünmüyorsa da, petrol ve doğal gazın stratejik hammadde oldukları düşünülerek, yurt içi arama faaliyetlerinin arttırılarak devam ettirilmesi gereklidir.

2) Ülkemizdekii arama faaliyetlerinin ve üretimin büyük bir bölümünün yapıldığı Güneydoğu Anadolu Bölgesindeki çalışmaların yoğun olarak sürdürülmesi gerekmektedir.

3) Türkiye, karmaşık jeolojik yapısından dolayı genel olarak hidrokarbon aramacılığı yönünden yüksek riskli ülkeler arasında değerlendirilmektedir. Bu durumun yanısıra, dünya petrol üretimindeki dalgalanmalara bağımlı olarak fiyatlardaki dalgalanmalar da, zaman zaman yabancı şirketlerin Türkiye'ye yönelik ilgilerinin azalmasına neden olmaktadır. Bu nedenlerle gelecekte; potansiyeli daha yüksek, riski daha az ülkelere yönelecek yabancı petrol şirketlerinin Türkiye'ye fazla ilgi göstermeleri beklenmemektedir. Öte yandan benzer sorunlar yerli özel sermaye için de söz konusudur. Bu bakımdan, özel yerli ve yabancı şirketlerin Türkiye'deki faaliyetlerinin artırılabilmesi için çok özel teşvik tedbirlerine ihtiyaç vardır.

4) Petrol Kanunu'nda ihtiyaç duyulan değişiklik ve düzenlemeler, bir an evvel gerçekleştirilmelidir.

5) TPAO son yıllarda yaptığı gibi yabancı şirketlerle ortak arama faaliyetlerini artırarak sürdürmelidir, bu konuda gereken devlet desteği sağlanmalıdır.

6) Ülkemiz petrol üretiminin yaklaşık %21'i ağır petrolden oluşmaktadır. Bu tür petrolün taşınmasında ve işlenmesinde önemli zorluklar bulunmaktadır. Bu sorunların çözümü ve üretimin teşviki yönünde çalışmaların yapılmasında yarar görülmektedir.

7) Gelecek dönemde Türkiye'deki arama yatırımlarının büyük çoğunluğunun TPAO'ca yapılacağı tahmin edilmektedir. Bu yüzden TPAO her alanda desteklenmeli ve yatırımlar için gerekli kaynaklar sağlanmalıdır. TPAO'nın, uluslararası firmalarla rekabet edebilmesi için, gerekli teknolojinin sağlanması, teknik eleman açıklarının giderilmesi, personelinin bilgi ve deneyimlerinin arttırılması konularında desteklenmesine önem verilmelidir.

8) Yurt dışındaki petrol ve doğal gaz arama ve üretim çalışmaları bir devlet politikası olarak ele alınmalı ve ilgili kuruluşlar arasında gerekli koordinasyonlar sağlanarak çalışmalar planlı şekilde yürütülmeli, bu alanda faaliyet gösteren kamu ve özel sektör kuruluşları teşvik edilmeli, finans ve vergi kolaylıkları sağlanmalıdır. Öte yandan, yurt dışında en büyük arama ve üretim yatırımlarını sürdüren ve planlayan kuruluş olan

Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Madencilik ÖİK Raporu Enerji Hammaddeleri Alt Komisyonu Petrol-Doğalgaz Çalışma Grubu

9) Türkiye 1998 yılında petrol ihtiyacının %88'ini yurt dışı kaynaklardan karşılarken, bu değer yeni keşiflerin olmaması durumunda 2010 yılında %98'e yükselecektir.

Enerji alanında petrole olan bağımlılığın azaltılabilmesi için alternatif enerji kaynaklarının geliştirilmesi yönünde yurt içi ve yurt dışında yoğun çaba gösterilmelidir.

10) Türkiye'den geçecek ham petrol boru hatlarının mevcut ve planlanan rafinerilerle bağlantıları dikkate alınmalıdır.

11) Rafinerilerdeki desulfrizer ve hydrocracker üniteleri için gerekli olan hidrojen gazı doğal gazdan üretilmektedir. Bu nedenle, yeni doğal gaz boru hatları planlanırken rafinerilerin konumunun dikkate alınması gerekmektedir.

12)Türkiye'de bulunan ve işletimi Petrol Ofisi A.Ş.'ye ait NATO ürün boru hatlarının sivil amaçlarda kullanılması sağlanmalıdır.

13) Rafinerilerden ürün çıkışlarının daha ekonomik ve güvenli bir şekilde yapılabilmesi için yeni ürün boru hatları gündeme alınmalıdır.

14) Doğal gaz boru hattı yatırımları ile bunlarla bağlantılı diğer yatırımların gerçekleştirilmesi konusunda yeterli kaynak tahsis edilmeli ve bu yatırımlar teşvik tedbirlerinden yararlandırılmalıdır.

15) Doğal gazın kullanımı, dağıtımı ve doğal gaz tesisatlarının bakım ve onarımında çalışan her seviyedeki personelin eğitilmesi ve eğitimlerinin periyodik olarak yenilenmesi sağlanmalıdır.

16) Petrolün depolama ve taşıma kolaylıklarına karşın, ülkemizde yeraltında doğal gaz depolama sistemlerinin olmaması nedeni ile üretilen doğal gazın doğrudan tüketime sunulması gerekmektedir. Bu nedenle, öncelikle tüketici talebi çok iyi belirlenmeli ve ileriye yönelik darboğazları önlemek için, K.Marmara ve Değirmenköy Tesisleri yanında yeni yeraltı doğal gaz depolama tesisleri kurulması yönünde gerekli çalışmalar en kısa zamanda tamamlanmalıdır.

17) Ülkemize ekonomik ve siyasi güç kazandıracak uluslararası ham petrol ve doğal gaz boru hattı yatırımlarına önem verilmeli, bu yatırımlar için gerekli teşvik tedbirleri sağlanmalıdır.

18) Petrol İşleri Genel Müdürlüğü (PİGM)'nün, Petrol Kanunu ve Kararnamelerle belirlenmiş önemli sorumlulukları ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Bu yüzden PİGM sektörün ihtiyaçlarına uygun şekilde yapılandırılmalı, maddi ve teknik olarak desteklenmeli, kadroları nicelik ve nitelik yönünden güçlendirilmelidir.

19) Bugüne kadar olduğu gibi, yakın gelecekte de ülkemizdeki hidrokarbon arama yatırımlarının büyük çoğunluğunun TPAO tarafından yapılacağı tahmin edilmektedir.

Bu gerçeğe karşın TPAO; arama, üretim, rafinaj, taşıma ve pazarlama entegrasyonu içerisinde faaliyet gösteren belli başlı petrol şirketlerinin yapısına sahip

Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Madencilik ÖİK Raporu Enerji Hammaddeleri Alt Komisyonu Petrol-Doğalgaz Çalışma Grubu

bulunmamaktadır. Bu nedenle; sadece aramadan üretime kadar olan riski yüksek alanlarda çalışmalarını sürdüren TPAO, bu yatırımlarına kaynak bulmada büyük sorunlarla karşılaşmaktadır. Bu sorunların çözümlenmesi için TPAO'nın, bugünkü koşullara uygun bir model çerçevesinde yeni bir yapıya kavuşmasına yönelik çalışmaların yapılmasının uygun olacağı düşünülmektedir. Böylelikle, petrol arama ve üretim yatırımları için gerekli kaynak sağlanması mümkün olabilecektir.

20) Ülkemizin petrol ve doğal gaz kaynaklarının Devlet olanaklarının yanısıra, yerli ve yabancı özel sektör eliyle de aranması desteklenmelidir. Bugüne kadar kısıtlı arama yapılmış bölgeler ile deniz aramalarına önem verilmeli, özellikle denizlerimizde yapılacak çalışmalar için ayrıca özendirici önlemler alınmalıdır.

21) Uzun dönemde Türkiye genel enerji dengesi içinde doğal gazın payı; enerji sektöründeki ilgili tüm kuruluşların katılacağı bir model çalışması ile saptanmalı ve elde edilen sonuçlara göre, yeni doğal gaz boru hattı ve depolama yatırımları öncelikle arz kaynağının çeşitlendirilmesine ve arz güvenliğinin sağlanmasına yönelik olarak planlanmalıdır.

Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Madencilik ÖİK Raporu Enerji Hammaddeleri Alt Komisyonu Petrol-Doğalgaz Çalışma Grubu

KAYNAKLAR

1-) Türkiye Petrolleri A.O. 1998 Yılı Faaliyet Raporu 2-) Türkiye Petrolleri A.O. 1997 Yılı Faaliyet Raporu 3-) Türkiye Petrolleri A.O. 1996 Yılı Faaliyet Raporu 4-) Türkiye Petrolleri A.O. 1995 Yılı Faaliyet Raporu 5-) Türkiye Petrolleri A.O. 1994 Yılı Faaliyet Raporu

6-) T.C. Petrol İşleri Genel Müdürlüğü Dergisi No:43 (1998 Petrol Faaliyeti)

7-) Yedinci Beş Yıllık Kalkınma Planı Özel İhtisas Komisyonu Petrol-Doğal Gaz Çalışma Grubu Raporu (1996)

8-) BP Amoco Statistical Review of World Energy (June 1999) 9-) World Oil (Şubat 1999)

10-) Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Yayınları (1999) 11-) Türkiye 1. Enerji Şurası Alt Komisyon Raporları (1998)

Belgede MADENCİLİK ÖZEL (sayfa 133-136)