• Sonuç bulunamadı

1. PARA POLİTİKASININ KAVRAMSAL ÇERÇEVESİ

1.4. Parasal Aktarım Mekanizması

Parasal aktarım mekanizması, klasik anlamda parasal değişkenlerin toplam talebi, çıktı açığını ve enflasyonu hangi kanallarla ve ne ölçüde etkilediğini göstermektedir (TCMB, 2013a). Parasal değişimler, reel ekonomi üzerinde etkileşim oluşturduğundan merkez bankalarının seçtiği para politikası stratejilerinin ekonomiye olan yansımalarının analizinde bu mekanizmanın çıktıları kullanılmaktadır.

Parasal aktarım mekanizması, amaçlar ve araçlar arasında aktarım işlevi sağlamaktadır. Bu aracılık fonksiyonunun yürütülmesi sırasında doğal olarak makro ihtiyati politikalar ile etkileşime girilmesi de söz konusu olmaktadır. Makro ihtiyati politika uygulamalarındaki düzenlemeler, parasal aktarım mekanizmasının belirli aşamalarında geçerli olan koşulları değiştirebilmektedir. Uzun vadede makro ihtiyati politikaların finansal sistemi daha sağlıklı hale getirmesi ve finansal kriz olasığını

19 azaltarak sağlamlığını artırması, mali şokların parasal aktarım mekanizması üzerindeki oynaklık ve büyüklüğünü azaltmaktadır (Beyer, et al., 2017).

Küresel finansal krizin ardından benimsenen yeni para politikası yaklaşımlarının merkez bankaları tarafından aktif olarak kullanılmaya başlanması, parasal aktarım mekanizmasının da işleyişini etkilemekte olduğundan bu alanın incelenmesi faydalı görülmektedir. Yavuz (2017)’a göre, parasal aktarım mekanizmasındaki bir aksaklık geleneksel olmayan para politikalarının hedeflediği sonuçlara tam olarak ulaşılmasına engel olabilmektedir. Bu anlamda, para politikası yaklaşımlarının bütüncül ve kapsamlı bir çerçevede incelenmesi için ilgili mekanizmanın temel unsurlarına değinilmektedir.

Para politikası kararları veya uygulamalarındaki bir değişikliğin reel ekonomi üzerinde etki göstermesine kadar izlediği süreci ifade eden parasal aktarım mekanizması, ilk aşamada değişkenlerin finansal piyasalara aktarımı; ikinci aşamada ise nihai olarak çıktı ve enflasyon gibi parametrelerin etkilenmesi şeklinde çalışmaktadır (Macit & Durgun, 2019). Parasal aktarım mekanizması, ülke ekonomilerinin yapısal özellikleri ve önceliklerine göre farklı nitelikteki değişkenleri çeşitli yoğunluklarda etkileyebilmektedir. Bu mekanizmayı etkileyen faktörlerin başlıcaları olarak resmi müdahaleler, piyasanın fiyat mekanizması, finansal sistemin mimarisi, bankacılık sisteminin yapısı, sermaye hareketleri, hane halkı ve firmaların finansal durumu olarak belirtilmektedir (Erdoğdu, 2012).

1.4.1. Parasal Aktarım Mekanizması Kanalları

Parasal otoritelerin politika kararlarının iktisadi faaliyetleri etkilemesi başlıca dört ana kısımda faiz oranı kanalı, varlık fiyatları kanalı (kredi kanalı ve hisse senedi kanalı), beklentiler kanalı ve döviz kuru kanalı olarak incelenmektedir. Bahsi geçen kanallar uygulamada birbirini tamamlamakta ve karşılıklı etkileşim içinde olduklarından birbirinden keskin çizgilerle ayrılamamaktadır.

Faiz oranı kanalı, parasal aktarım mekanizmalarının geleneksel kanalı olarak da bilinmektedir. Faiz oranı kanalı, para politikası ve reel ekonomi arasındaki ilişkinin faiz oranı üzerinden kurulduğu Keynesyen parasal aktarım görüşüne dayanmaktadır. Buna göre, merkez bankasının kısa vadeli faiz oranlarını değiştirmesi, finansal piyasalardaki

20 arz ve talep mekanizmaları vasıtasıyla orta ve uzun dönemli reel faiz oranlarına yansımaktadır. Dolayısıyla, borç verilen paranın marjinal maliyetinin değiştirilmesi ile ekonomik birimlerin tüketim, yatırım ve tasarruf kararları etkilenmektedir.

Geleneksel kanala göre, genişletici bir para politikasının uygulanması ile para arzı seviyesinde (M) meydana gelen artış, reel faiz (İ) oranlarının azalmasına ve sermaye maliyetinin düşmesine neden olmaktadır. Böylece, yatırım harcamalarının (I) artması ile toplam çıktı (Y) düzeyi yükselmektedir. Faiz oranı kanalının şematik biçimi M  İ  I  Y olarak gösterilmektedir.

Varlık fiyatları kanalı, merkez bankasının politika faiz oranlarında veya para arzında yaptığı değişikliklerin kredi kanalı ve hisse senedi kanalı üzerinden etki göstermesi ile çalışmaktadır. Para politikası değişikliklerinin varlık fiyatlarını etkilemesi ile başlayan ve reel ekonomi üzerinde etkisini gösteren bu süreç varlık fiyatları kanalı olarak adlandırılmaktadır (Serel & Güvenoğlu, 2019).

Kredi kanalına göre, para arzındaki artış bankaların kredi kullandırma kapasitelerini artıracağından toplam talep düzeyinde genişletici etki oluşacaktır. Bu etki de nihai olarak üretimi ve geliri artırmaktadır. Benzer şekilde, genişletici bir para politikası sonucunda faiz oranlarının düşmesi, hisse senetlerine olan talebi artırmaktadır.

Böylece, meydana gelen servet etkisi ve firma piyasa değerinin yükselmesi hisse senedi kanalı ile çıktı seviyesinin yükselmesini sağlamaktadır (Cambazoğlu & Karaalp, 2012).

Beklentiler kanalı, parasal otoritelerin aldığı kararların piyasa aktörlerince gelecek dönemlere ait bekleyişlerini etkilemesi ile işlemektedir. Güvenilir ve kredibilitesi yüksek bir merkez bankasının kısa dönemli faiz oranı kararları ve politika duruşu, ekonomik birimlerin beklentilerinin yönlendirilmesi ile uzun dönemde bununla uyumlu hale getirilmektedir.

Döviz kuru kanalı, para politikasının döviz kurları üzerinde oluşturduğu etkinin net ihracata yansıması sonucunda reel üretimde meydana gelen değişimi ifade etmektedir (Örnek, 2009). Sermaye hareketlerinin serbest ve esnek döviz kuru sisteminin geçerli olduğu dışa açık ekonomilerde geçerli olan bu kanal, para politikası uygulamalarına bağlı olarak döviz kurundaki değişimlerin fiyatlar genel düzeyi ve milli gelirdeki etkilerini içermektedir.

21 Bu kanalın işleyişine bakıldığında, para arzı (M) düzeyindeki bir artış sonucunda reel faiz (İ) oranlarındaki azalış, yerli para yerine yabancı para (E) tercihini artırmakta ve döviz kuru değer kazanmaktadır. Bunun sonucunda yurt içi malların görece ucuz hale gelmesi ile birlikte net ihracat (NX) artmakta ve dolayısıyla toplam çıktı (Y) miktarı yükselmektedir. Sürecin şematik gösterimi M  İ  E  NX  Y

şeklinde ifade edilmektedir.

Döviz kurunda meydana gelen değişimlerin genel fiyat düzeyi üzerindeki etkisi para politikasının başarısını etkileyen bir faktör olması, döviz kuru kanalının aktarım mekanizmasında asli bir unsur olarak önemini artırmaktadır.

1.4.2. Türkiye’de Parasal Aktarım Mekanizması

Türkiye’de parasal aktarım mekanizmasının işleyişi 2008 küresel finansal kriz sonrası uygulamaya alınan “Yeni Para Politikası Stratejisi” ile dönüşüme uğramıştır. Bu dönemden itibaren politika aracı olarak kullanılmakta olan kısa vadeli faiz oranlarının yanı sıra geleneksel olmayan para politikası araçlarının da kullanılması ile fiyat istikrarı hedefinden ödün verilmeden finansal istikrara da önem verilmeye başlanmıştır.

Fiyat istikrarı ve finansal istikrarı sağlayacak olan faiz oranlarının birbirinden farklı olabilmesi, kısa vadeli faiz oranlarının tek başına yeterli bir politika aracı olmadığını ortaya koymuş ve merkez bankalarının birden fazla politika aracı kullanmaları zaruri hale gelmiştir. Bu kapsamda, TCMB de yeni para politikası yaklaşımında politika faizinin yanı sıra yeni politika araçlarını devreye alarak parasal aktarım mekanizması kanallarını daha etkin olarak kullanmaya başlamıştır. Söz gelimi, geç likidite penceresi ile faiz kanalı, zorunlu karşılıklar uygulamasıyla kredi kanalı, iletişim politikası vasıtasıyla beklentiler kanalı ve rezerv opsiyon mekanizması ile döviz kuru kanalı kullanılarak ekonominin öncelikleri ve ihtiyaçları doğrultusunda tedbirler hayata geçirilmektedir.

22 Şekil 1. Türkiye’de Yeni Para Politikası Çerçevesinde Parasal Aktarım Mekanizması

Kaynak: (TCMB, 2013a)

Şekil 1’e göre Türkiye’de parasal aktarım mekanizmasının işleyişi incelendiğinde, faiz oranı şemsiyesi altında temel olarak krediler ve döviz kuru kanallarının ön plana çıkarıldığı ve iletişim politikası ile beklentiler kanalının desteklenerek politika araçlarından nihai amaçlara giden yola dair daha anlaşılabilir ve gözlenebilir bir çerçeve sunulmasının amaçlandığı görülmektedir. Türkiye’de yeni para politikası yaklaşımı ile birlikte bahsi geçen dört temel kanalın da konjonktürün gerekleri doğrultusunda aktif olarak kullanıldığını belirtmek mümkündür.