• Sonuç bulunamadı

PARA VE KUR POLİTİKALARI

2001 yılında kanunla yapılan bir değişiklikle TCMB’nin amacı fiyat istikrarını sağlamak olarak belirlenmişti. Bu amaç doğrultusunda Banka, 2002 yılından itibaren “örtük enflasyon hedeflemesi” olarak tanımladığı politika çerçevesinde temel politika aracı olarak kısa vadeli faiz oranlarını kullanmaktadır.

Öte yandan Banka, IMF ile uygulanan program çerçevesinde para tabanı ve net uluslararası rezervler (NUR) için performans kriteri, net iç varlıklar (NİV) için de gösterge niteliğinde konulan hedeflere uymayı da gözetmiştir.

Bilindiği üzere, 2001 yılında bankacılık sisteminin yeniden yapılandırılması çerçevesinde kamu ve TMSF kapsamındaki bankalara kaynak sağlanmasının ardından Merkez Bankası, piyasada kalan fazla likiditeyi ters repo işlemleriyle geri çekmeye başlamış ve gecelik faizlerin tek belirleyicisi konumuna gelmişti.

Bu durum 2004 yılında da devam etmiştir. İleride değinilecek olan Bankanın döviz alımları da ilave likidite yaratmıştır. Ancak, 2004 sonuna doğru fazla likidite tutarı azalmıştır.

2004 yılında da temel para politikası aracı kısa vadeli faiz oranları olmuştur.

Nakit dışı borçlanmada vade uzamıştır.

Hazine ihalelerinde ortalama faiz oranı %25’e inmiştir.

TCMB’nin piyasadan çektiği likiditeyi ifade eden açık piyasa işlemleri (APİ) net ters repo bakiyesi, 2004 yılı içinde 12 milyar ile 600 milyon YTL arasında değişmiş, genel olarak azalan bir eğilim sergilemiştir. Ayrıca, sterilize edilen tutarın likidite göstergesi olan para tabanına oranı da hayli gerilemiştir.

TCMB’nin öngördüğü şekilde 2005 yılı başında da likiditedeki azalma eğilimi devam etmiştir. 2005 yılında likiditenin eksiye dönmesi halinde, Banka İMKB’deki açık piyasa işlemlerine son verip, bu işlemleri yalnızca kendi bünyesindeki bankalararası para piyasasından sürdürmeyi planlamaktadır.

Likidite sıkışıklığı ile beraber TCMB, sermaye piyasalarında referans olarak değerlendirilecek faiz oranın Bankanın borçlanma faizi yerine borç verme faizi olacağına dikkat çekerek, bu bağlamda faiz oranlarını da değiştirebileceği uyarısını yapmıştır.

APİ Hacmi (Milyar YTL)

0 5 10 15 20 25

12.03 02.04 03.04 04.04 05.04 06.04 07.04 08.04 09.04 10.04 11.04 12.04

Kaynak: TCMB

Para Tabanı APİ

TCMB, fazla likiditenin tek alıcısı olma konumu sayesinde kısa vadeli faizleri enflasyon beklentilerini göz önünde bulundurarak belirlemiştir. Banka sene başında olumlu ortamda faizleri iki kez düşürmüştür. Fakat, yurtiçi ve uluslararası gelişmeler dolayısıyla belirsizliğin arttığı Nisan-Ağustos döneminde ise faizlerin seviyesini değiştirmemiştir. Yıl sonuna doğru IMF ve AB konusundaki olumlu gelişmelerle tekrar iki faiz indirimi yapmıştır.

TCMB Gecelik Repo Faizleri

Tarih Basit

15/10/2003 26%

05/02/2004 24%

17/03/2004 22%

08/09/2004 20%

20/12/2004 18%

Kaynak: TCMB

TCMB’nin piyasadan çektiği tutar azalan bir eğilim sergilemiştir.

TCMB yıl boyunca 4 indirimle gecelik faizleri %26’dan

%18’e çekmiştir.

Sonuçta, tüketici fiyatlarında enflasyon beklentisi 2004 başında

%13’ten yıl sonunda %10’a gerilerken, gecelik faizler 4 indirimle

%26’dan %18’e çekilmiştir.

IMF ile yürütülen program çerçevesinde, bazı parasal büyüklükler için Mart, Nisan, Ağustos ve Aralık ayları için tutturulması zorunlu olan performans kriteri (PK) ve zorunluluk içermeyen gösterge niteliğinde (G) hedefler belirlenmiştir.

Stand-by anlaşması çerçevesinde Ekim 2003 tarihli niyet mektubunda 2004 yılı için hedefler belirlenmişti. Bu rakamların belirlenmesinde, enflasyon ve büyüme hedefleri gözetilerek yapılan para talebi tahmini kullanılmaktadır.

Nitekim, enflasyon ve para talebindeki gelişmeler neticesinde Nisan 2004 tarihli niyet mektubunda bu hedefler yukarı revize edilmiştir. Enflasyonun düştüğü ortamda ekonomik aktörlerin para talebindeki artış neticesinde Temmuz 2004 tarihli niyet mektubunda Ağustos ve Aralık ayı para tabanı hedefleri tekrar yukarı doğru revize edilmiştir. Sonuç itibariyle, yıl içinde aşımlar ve revizyonlar meydana gelmesine rağmen 2004 sonunda parasal hedefler tutturulmuştur.

TCMB Bilanço Kalemleri (Stand-by Tanımları)*

12-03 03-04 04-04 08-04 12-0412-04 Hedef Para Tabanı (taban, PK) 14.7 16.9 17.5 19.3 19.2 20.9 NİV (taban) (G) 26.0 27.3 26.1 28.0 30.1 35.0 NUR(tavan) (PK) -0.5 0.7 1.8 1.6 0.2 -2.0

Kaynak: TCMB

*Birim, para tabanı ve NİV için milyar YTL; NUR için milyar $’dır.

NİV: TCMB’nin kamu kesimi ve piyasa ile olan net pozisyonunu ifade eden NİV için konulan performans kriteri tanımı, Hazine’nin IMF’ye yükümlülükleri ve orijinal vadesi 1 yıldan kısa döviz cinsi borçlanmasını da kapsamaktadır.

NUR: TCMB’nin döviz rezervlerinden kısa vadeli döviz yükümlülüklerinin çıkarılmasıyla tanımlanan NUR’nin Hazine’yi de içeren stand-by tanımı, Hazine’nin IMF’ye yükümlülükleri ve orijinal vadesi 1 yıldan kısa döviz cinsi borçlanması düşülerek hesaplanmaktadır.

Merkez Bankası 2004 yılında uyguladığı politikayı %8’lik TÜFE artışı hedefi çerçevesinde 2005’te de sürdürecektir. Buna uygun olarak, para tabanı ve NUR için performans kriterleri, NİV için de gösterge niteliğinde hedefler belirlenmiştir.

TCMB 2000 yılı sonundan beri enflasyon hedeflemesi politikasına geçmeyi planladığını belirtmekteydi. Mevcut ekonomik koşullar altında bu politikanın etkinliğiyle ilgili endişeler bu geçişi ertelemiştir. 2005 yılı para programında enflasyon hedeflemesi için uygun bir ortamın oluşmakta olduğuna dikkat çekilmekte ve 2006 yılında bu politikaya geçileceği bildirilmektedir. 2005 yılında uygulanan para politikasını önceki üç yıldan ayıran ana fark ise, Bankanın karar alma süreciyle ilgili kamuoyuna daha fazla bilgi aktarılmasıdır.

2005 yılında da benzer bir para politikası sürdürülecektir.

2004 yılında parasal hedefler tutturulmuştur.

2005 yılında Para Politikası Kurulu düzenli olarak her ayın 8’inde (işgünü değilse, izleyen ilk işgününde) toplanmaktadır. Kısa vadeli faizlere ilişkin karar ise bir ertesi gün açıklanmaktadır.

2005 yılına kadar olan uygulamada bu karar ayın herhangi bir günü alınabilmekteydi.

Döviz piyasası tarafında, 2001 Şubat krizinin ardından benimsenen dalgalı kur rejimi 2004 yılında da uygulamada kalmıştır. TCMB, döviz arzının nispeten arttığı ortamda günlük döviz alım ihaleleri düzenleyerek rezervlerini güçlendirmeye çalışmıştır. Ocak sonu ile Nisan sonu arasında düzenlenen ihaleler, Aralık sonunda tekrar başlatılmıştır. İhaleler yoluyla piyasadan 4,1 milyar $’lık alım gerçekleştirilmiştir. Öte yandan Banka, aşırı dalgalanma olarak nitelendirdiği durumlarda doğrudan müdahale de etmiştir. 16 Şubat’ta yüklü bir alım müdahalesi yapan Banka, 11 Mayıs’ta da düşük miktarda satışta bulunmuştur. Bu müdahaleler genel olarak sermaye piyasalarında döviz kurlarının seviyesine yönelik olarak algılanmıştır. İhale ve doğrudan müdahale yoluyla TCMB piyasadan 5 milyar $’ın üzerinde döviz alımında bulunmuştur.

Banka 2005 yılında da dalgalı kur politikasını uygulamaya devam edeceğini açıklamıştır. Ancak, döviz alım ihaleleri için yıllık bir program açıklamıştır. Buna göre, 2005 yılında günlük döviz alım ihale tutarı 15 milyon $ olarak belirlenmiştir. Ayrıca, ihalede kazanan kuruluşlara verilen opsiyonla bu rakam 45 milyon $’a kadar çıkabilecektir. Aşırı dalgalanma durumunda ihalelere ara verilebilecek olup, alım ya da satım yönünde müdahale de yapılabilecektir.

Reel Efektif Kur Endeksleri (1995=100)

7080 10090 110120 130140 150160

Ara.99 Mar.00 Haz.00 Eyl.00 Ara.00 Mar.01 Haz.01 Eyl.01 Ara.01 Mar.02 Haz.02 Eyl.02 Ara.02 Mar.03 Haz.03 Eyl.03 Ara.03 Mar.04 Haz.04 Eyl.04 Ara.04

Kaynak: TCMB

TÜFE bazlı TEFE/ÜFE bazlı

Dalgalı döviz kuru rejimi altında, 2004 yılının ikinci çeyreğinde yurtiçi ve yurtdışı siyasi ve ekonomik gelişmeler dolayısıyla TL’nin değer kaybetmesine rağmen, daha sonra döviz kurlarının nispeten durağan seyrettiği gözlenmektedir. Sonuç olarak, 2004 yılında Türk Lirası ortalama %5 civarında değer kazanmıştır.

TCMB piyasaya doğrudan müdahale de etmiştir.

2004 yılında TL ortalamada

%5 değer kazanmıştır.

Parasal büyüklükler tarafında, 2004 yılının tamamına bakıldığında, hem dar anlamlı para hacmi M1’de, hem de TL cinsinden mevduatta reel anlamda %25 civarında bir artış gözlenmiştir. Ancak, TL mevduattaki artış kısmen TMSF tarafından el konulan İmar Bankası mudilerine ödeme yapılmak üzere Ziraat Bankası’nda açılan hesapları yansıtmaktadır. Öte yandan, repo hacmi yarı yarıya azalmıştır.

Parasal Büyüklükler (Milyar YTL)

2003 2004 % Reel

Değişim

M1 21.6 29.5 25.0

TL Mevduat* 75.7 103.2 24.8

M2 80.9 109.3 23.6

Repo 3.0 1.5 -53.8

M2R 83.9 110.9 20.8

Döviz Mevduat* 68.9 76.1 1.0

Döviz Mevduat* (myr $) 48.8 56.7 16.2+

M2YR 152.9 186.9 11.9

Toplam Kredi** 48.0 77.6 47.9

TL Kredi 31.7 60.2 73.6

Döviz Kredi 16.3 17.4 -2.3

Döviz Kredi (myr $) 11.6 13.0 12.5+

Kaynak: TCMB

*Yurtiçi yerleşikler, banka hariç

**Mevduat bankaları, yurtiçi, mali olmayan kesime +$ cinsinden değişim alınmıştır.

Kurların seyri 2004 yılında yabancı para cinsinden mevduatı özendirecek yönde olmasa da, ABD doları cinsinde toplam döviz mevduatı %16’lık artış sergilemiştir. Döviz mevduatının TL eşdeğeri 2004’te reel olarak değişmemiştir. TCMB yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatının dağılımını da açıklamaya başlamıştır. Buna göre, 2004 sonu itibariyle 56,7 milyar $’lık döviz mevduatının %75’i gerçek kişiler tarafından tutulmaktadır.

Yabancı para cinsinden toplam mevduatın %59’u ABD doları cinsinden, %28’i de avro cinsindendir.

Döviz mevduatı ile repo hacmini de içeren geniş anlamlı para arzı M2YR, 2004 yılında reel olarak %12 seviyesinde bir genişleme sergilemiş ve 187 milyar YTL (140 milyar $) olmuştur.

Krediler tarafında 2001’de başlayan daralma, faizlerdeki düşüş eğilimiyle beraber 2003’te tersine dönmüştü. Artış 2004’te de sürmüştür. TL krediler reel olarak %74 büyümüştür. Döviz cinsinden krediler ise ABD doları bazında %13 oranında büyümüştür.

Faiz oranlarındaki düşüş ve ekonomide istikrar beklentisi ile tüketici kredileri reel olarak neredeyse iki misline çıkarak 13 milyar YTL olmuştur. Benzer şekilde kredi kartları bakiyesi 14 Faizlerdeki düşüşle beraber,

kredilerdeki artış sürmüştür.

2004 yılında hem TL, hem de yabancı para mevduat büyümüştür.

ve kredi kartlarındaki gelişmeleri daha yakından inceleme imkanı sunarak, bu veri yayınlarını detaylandırmıştır. Genelde kredilerdeki büyüme hızının, alınan çeşitli tedbirler neticesinde, yılın ikinci yarısında azaldığı gözlenmektedir. Yalnız kredi kartlarıyla kullandırılan kredilerin artış hızı yavaşlamamıştır. Bu gelişmenin kredi kartlarının sunduğu taksit imkanlarından kaynaklandığı düşünülmektedir.

Tüketici Kredileri ve Bireysel Kredi Kartları (Milyar YTL) 2003 2004 % Reel

Değişim Tüketici Kredileri 6.0 12.9 95.5

Kredi Kartları 6.6 13.8 91.3

Kaynak: TCMB

Kredi hacmindeki büyümenin mevduattaki artışa kıyasla daha yüksek kalması sayesinde kredilerin mevduata oranı 2004 yılında 10 puan artarak %43’e çıkmıştır. 2001 krizinden sonra

%25’e kadar düşen bu oran, kriz öncesinde %50 seviyelerindeydi.

ENFLASYON

2003 yılı, döviz kurlarındaki düşüş, reel ücretlerin sınırlı kalması ve iç talepteki canlanmanın bazı sektörlerde yoğunlaşması sayesinde, enflasyon hedefleri açısından başarılı geçmişti.

Tüketici fiyatlarında yıllık enflasyon %18,4 ile hedeflenen

%20’nin altında kalırken, toptan eşya fiyatlarında enflasyon

%13,9 olmuştu.

2004 yılında da, enflasyondaki ataletin yavaş yavaş azalması ve döviz kurlarının nispeten durağan kalması sayesinde enflasyon üst üste üçüncü kez hedeflenen seviyenin altına inmiştir.

%12’lik TÜFE değişimi hedefine karşılık, enflasyon %9,3’te kalmıştır. Toptan eşya fiyatları ise nispeten daha yüksek, %13,8 seviyesinde gerçekleşmiştir.

Yıllık Enflasyon, Hedef ve Gerçekleşmeler

2002 2003 2004 2005

TÜFE Hedef 35.0 20.0 12.0 8.0 TÜFE Gerçekleşme 29.7 18.4 9.3 - TEFE Gerçekleşme 30.8 13.9 13.8 -

Kaynak: TCMB

Tüketici fiyatları endeksinde, gıda-içki-tütün fiyatlarındaki artış önceki yıllarda gerçekleşenin hayli altında kalarak %6,5’e inmiştir. Bu kalem TÜFE’nin %31’ini oluşturmakta olup, enflasyondaki gerilemede önemli rol oynamaktadır.

Giyim ve ayakkabı kalemindeki yılık enflasyon %1,3’e düşmüştür. İthal ürünlerin rekabeti ve girdi maliyetlerindeki ılımlı artış neticesinde, elektrikli ve elektriksiz ev eşyasında

Kredilerin mevduata oranı

%43’e yükselmiştir.

2004 yılında TÜFE artışı hedefin altında kalmıştır.

%19’luk bir fiyat düşüşü olmuş, bu da ev eşyası ana başlığında fiyatların neredeyse sabit kalmasını sağlamıştır.

Genel olarak, mal grubunda fiyat artışlarındaki yavaşlama daha belirgin olmuş, hizmetlerde ise enflasyon nispeten yüksek gerçekleşmiştir. TCMB’nin hesaplamasına göre, mallarda TÜFE artışı %6,1 seviyesinde gerçekleşirken, hizmetlerdeki fiyat artışı

%15,3 olmuştur.

Kiralar %19 oranında artmış, böylece konut kalemindeki artış

%14 seviyesinde oluşmuştur. Eğitim ve lokanta, pastane ve otel gibi hizmet ağırlıklı kalemlerde fiyat artışları da genel ortalamanın üzerinde olmuştur. İlaç ve tıbbi ürün fiyatlarının artmamasına rağmen, hastane hizmetleri kalemindeki %17’lik artış, sağlık kalemindeki artışın %8,5 seviyesinde gerçekleşmesine neden olmuştur. Uluslararası rekabete konu olmayan bu kalemlerde fiyat ayarlamaları genelde uzun dönemli kontratlara bağlıdır. Bu kalemlerde fiyat ayarlamaları açıklanan hedefe göre yapılsa bile, hedef enflasyon seviyesinin altına inilmesi enflasyonu artırıcı etkide bulunmaktadır.

Toplamda, TÜFE enflasyonu %9,3 ile yıl sonu hedefinin altında gerçekleşmiştir.

Tüketici Fiyatları (2004 Yıllık Değişim, %) Yıllık Ortalama

Genel 9.3 10.6

Toptan eşya fiyatlarında, kamu kesimi tarafından belirlenen fiyatların belirgin şekilde daha yüksek oranda arttığı gözlenmektedir. Özellikle kamu kesimi imalat sanayinde yıllık fiyat artışı %24,3 ile 2003 yılı seviyesinin 11 puan üzerinde gerçekleşmiştir. Artış, bu endeksin %60’ına yakın bölümünü temsil eden kok kömürü-petrol ürünleri (%31), kimyasal madde (%38) ve ana metal sanayindeki (%41) yüksek enflasyonu yansıtmaktadır. Bu yüksek oranlı artışlar uluslararası emtia fiyatlarındaki artışın bir sonucudur.

Özel sektör imalat sanayi fiyatları incelendiğinde, uluslararası emtia fiyat artışlarının etkisinin sınırlı kaldığı gözlenmektedir.

Hizmet sektörlerindeki artışlar ortalamanın üzerinde gerçekleşmiştir.

Mal grubunda fiyat artışlarındaki yavaşlama daha belirgindir.

Kamu imalat kesiminde yıllık enflasyon %24 olmuştur.

Enerji (elektrik, doğalgaz) fiyatları ile döviz kurlarının durağan seyretmesi bu gelişmede etkili olmuştur.

Mevsimsel ve yapısal bazı koşullar çerçevesinde belirlenen tarım fiyatları, 2004 yılında %14,1 gibi, genel fiyat seviyesinin üzerinde bir oranda artış göstermiştir.

Öte yandan, fiyatları merkezi hükümet veya yerel yönetimler tarafından belirlenen elektrik, gaz ve su fiyatlarında yıllık bazda

%0,6’lık bir düşüş meydana gelmiştir. 2003 yılında bu kalemdeki artış %3,2 seviyesinde idi.

Sonuçta, toptan eşya fiyatlarındaki artış %13,8 ile 2003 yılına ile benzer seviyede kalmıştır.

Toptan Eşya Fiyatları (2004 Yıllık Değişim, %)

Yıllık Ortalama

Toplam Devlet Özel Toplam Devlet Özel Genel 13.8 19.5 11.7 11.1 11.2 11.0

Tarım 14.1 - 14.1 13.6 - 13.6

Madencilik 9.2 10.0 7.3 10.0 9.1 11.9

İmalat 14.8 24.3 10.6 11.0 13.8 9.7

Elektrik, Gaz, Su -0.6 -0.6 - -1.0 -1.0 -

Kaynak: DİE

TCMB’nin kısa vadeli faiz oranlarını enflasyon beklentilerine göre tespit ettiği “örtük enflasyon hedeflemesi” politikasına paralel olarak enflasyonda üç yıl üst üste kaydedilen gerileme Bankanın güvenilirliğini pekiştirmiştir. Hükümetin uyguladığı sıkı mali politika da dezenflasyon sürecinde etkili olmuştur. Enflasyondaki düşüşün bir sonucu olarak 2005 yılında Türk Lirası’ndan altı sıfır atılarak Yeni Türk Lirası’na geçilmiştir.

Enflasyon(Yıllık, %)

0 20 40 60 80 100

Ara.99 Nis.00 Ağu.00 Ara.00 Nis.01 Ağu.01 Ara.01 Nis.02 Ağu.02 Ara.02 Nis.03 Ağu.03 Ara.03 Nis.04 Ağu.04 Ara.04

Kaynak: DİE

TÜFE

TEFEÖzel imalat sanayi

TCMB para tabanı kontrolünün yanı sıra kısa vadeli faiz oranlarını enflasyon beklentilerine göre belirlemeye devam ederek “örtük enflasyon hedeflemesi” politikasını sürdüreceğini açıklamıştır. Doğrudan enflasyon hedeflemesine geçiş için 2006 yılını hedef gösterilmiştir. (Bknz. “Para ve Kur Politikaları”)

TEFE’de enflasyon %13,8 olmuştur.

2005 için enflasyon hedefi

%8 seviyesindedir.

Tarım fiyatları %14 artmıştır.

2002 yılında IMF ile üzerinde anlaşılan ekonomik program üç yıllık bir çerçevede enflasyonu tek haneli rakamlara indirmeyi planlamaktadır. Bu bağlamda 2005 yılı enflasyon hedefi %8 seviyesinde belirlenmiştir. Merkez Bankasının düzenlediği beklenti anketinin Mart 2005 sonuçları, yıl sonu TÜFE artış beklentisinin hedefin dahi altında, %7,6 seviyesinde olduğunu göstermektedir.

Son üç yılda enflasyonda kaydedilen hedeflerin de ötesinde gerileme, hedeflerin güvenilirliğini arttırmaktadır. Her ne kadar döviz kurları enflasyondaki düşüşte etkili olsa da, kurlarla enflasyon arasında geçişkenliğin de zayıfladığı görülmektedir.

2005 yılı başında enflasyon endeksleri yenilenmiştir. 1994 temel yıllı tüketici fiyat endeksi ve toptan eşya fiyat endeksi yerine artık 2003 temel yıllı tüketici fiyat endeksi ile üretici fiyat endeksi (ÜFE) yayınlanmaktadır. Bu değişiklikle, 1994 yılından beri üretim ve tüketim kalıplarında meydana gelen değişikliklerin kapsanması amaçlanmıştır. Böylelikle, örneğin TÜFE’de daha önce kapsanmayan teknolojik yenilikler (örneğin mobil telefon) endekse dahil olmuştur. TÜFE’deki bir diğer önemli fark ise konut sektörünün ağırlığının önceki endekse kıyasla düşmesi olmuştur. ÜFE, TEFE’den farklı olarak KDV’yi kapsamamaktadır. Ayrıca, artık özel sektör/kamu sektörü ayrımında veri yayınlanmamaktadır. 2005 yılında enflasyon rakamları yeni endekse geçişin etkilerini de yansıtacaktır.