• Sonuç bulunamadı

Osmanlı Devleti İle Romanya Arasında Konsolosluk Mukavelenames

3. OSMANLI-ROMANYA DİPLOMASİSİ VE DİPLOMATLARI

3.4. Osmanlı-Romanya İlişkilerinde Şehbenderlikler

3.4.1. Osmanlı Devleti İle Romanya Arasında Konsolosluk Mukavelenames

Berlin Antlaşması’na göre Romanya ve Osmanlı hükümetleri arasında bir “Konsolosluk Mukavelenamesi” imzalanması kararlaştırılmıştı. Berlin Antlaşması’ndan hemen sonra iki taraf mukavelename imzalanmadan karşılıklı konsolosluklar açarken, ilerleyen süreçte Osmanlı Devleti “Konsolosluk Mukavelenamesi”nin imzalanmasını şart koşmaya başlamıştır (BOA.MV. 58/58). Konu, Romanya hükümetinin İzmir ve Beyrut’a konsolos tayin etmesi ve Osmanlı

78

Devleti’nin de bunu tasdik etmemesi üzerine gündeme gelmiştir. Romanya hükûmeti, İzmir ve Beyrut'a tayin ettiği konsoloslarının tasdik edilmediğinden mahallî idarecilerce tanınmaması nedeniyle İstanbul'daki Romanya sefiri aracılığıyla Osmanlı hükümetine müracaatta bulunmuştur. Meclis-i Vükelâ, Bâbıâlî Hukuk Müşâvirliği’nden konunun araştırılması talep edilmiştir. Bâbıâli Hukuk Müşavirliği bu konuda 15 Ekim 1890 tarihinde bir görüş belirtmiştir. Buna göre; Osmanlı Devleti ile Romanya hükûmeti arasında Berlin Anlaşması’nın 50. maddesinde geçen "Konsolos Mukâvelenâmesi", Romanya Hükûmeti’nin akdedilip imzalamaktan kaçınmasından dolayı İzmir ve Beyrut konsoloslarının beratları verilmemiştir (BOA.MV. 58/58). Romanya hükümetinin konsolos mukavelesini düzenlemeye yanaşmamasında Osmanlı Devleti’nin Yunanistan’la arasındaki sorunlar, özellikle 1897 Savaşı, Ermeni Meselesi gibi sorunlardı (Sava and Mehedinti, 2013, s. 84-85).

Osmanlı Meclis-i Vükelâsı İzmir, Beyrut gibi yerlerde bulunan Romanya vatandaşlarının menfaatlerini korumaları gerektiği, bunu kendileri yapamazlarsa başka bir ülkenin himayesinde yapılacağı, Osmanlı Devleti'nin Romanya'da ikiden fazla şehbenderliğe sahip olduğundan dolayı istenen konsolosluk izninin verilmesi veya konsoloslara beratları verilmeksizin yalnızca Romanya konsoloslarına mahsus verilecek ilmühaber ve evrakların kabulü için Aydın ve Beyrut valiliklerine tebligât yapılacağı, bu durumun da gayr-ı resmî yoldan Romanya sefirine sözlü olarak bildirilmesi ve konsoloslara dair milletlerarası hukuka göre bir muamelenin yapılmasının uygun olacağı Hâriciye Nezâretine cevap olarak yazılması kararı alınmıştı (BOA.MV. 58/58).

"Konsolos Mukâvelenâmesi" imzalanmadığı için Osmanlı Devleti tarafından Romanya vatandaşları için ecnebilere verilen imtiyâzlara son verilme işlemi şimdilik uygulanmamakla beraber, Romanya konsoloslarının durumları iki taraf arasında yapılacak anlaşma ile tayin edileceği Meclis-i Vükelâ'da 23 Ağustos 1891 tarihinde görüşülmüştü. Müzâkereler sonucu; Romanya Sefâreti'ne konsoloslara dair bir anlaşma layihası tebliğ edilip müzâkereler için belirli bir zaman tayin edilecektir. Bu zaman içinde Beyrut ve İzmir konsolosları hakkında Selanik konsolosu gibi muamele yapılacaktır. Osmanlı hükümetinin bu geçici durumu sonsuza kadar devam ettirmeyeceği ve zamanın bitiminde yapacağı harekette serbest olacağı gerçeğinin de Romen hükümetine bildirilmesi gerektiği Hâriciye Nezâreti'ne tebliğ edilmiştir (BOA.MV. 67/2).

79

Alınan bu karar Romanya sefâretine tebliğ edilmiş, sefâret ikinci şık olan "muahedenâmenin müzâkeresi için bir sene müddet tayini" şıkkını kabul etmişti. İzmir'den başka Manastır ve Çanakkale'de dahi birer konsolos tayin edilmesi müsaadesini istemişti (BOA.A.DVN.DVE.d. 82/6, hüküm: 545-546, sayfa: 149). Manastır ile Çanakkale'ye tayin edilen konsolosların vazifeleri, anlaşma hazırlanıp imzalanıncaya kadar, Selanik'teki Romanya konsolosluğu gibi geçici olarak memuriyetleri kabul edileceği Meclis-i Vükelâ kararıyla padişahın iradesine sunulmuştu (BOA.BEO. 21/1559). 16 Haziran 1892 tarihinde bu konuda izin veren irâde çıkmıştı (BOA.A.DVN.DVE.d. 82/6, hüküm: 547, sayfa: 149).

Manastır'a tayin olunan konsolos için verilen bir yıllık sürenin bitimine bir-iki ay kaldığı halde, Osmanlı Devleti ile Romanya arasında henüz "Konsolosluk Mukâvelenâmesi" hazırlanıp imzalanmamıştı. Ancak Romanya'nın Selanik ve Manastır'da da konsolosu bulunuyordu (BOA.MV. 75/85).

Romanya’nın istediği yerlerde konsolosluk açamaması sadece Romen vatandaşları için değil, aynı zamanda Osmanlı vatandaşları için de zaman zaman sorun olmaktaydı. Özellikle Romanya’ya ticaret için giden Osmanlı vatandaşlarının ikamet ettikleri şehirlerde veya buna yakın şehirlerde Romen konsolosluğu olmadığı için Romanya’ya vizesiz gitmek zorunda kalmışlardır. Vizesiz olarak Romanya'ya giden Osmanlı vatandaşlarının kabul edilmemesi üzerine Dâhiliye Nezâreti, Romanya'nın yalnızca Selanik'te konsolosu bulunduğu, bunun da vize alma konusunda zorluklara sebep olduğu, Romanya'ya gidecek Osmanlı vatandaşlarına Romanya konsolosları olmayan yerler için ya vizesiz kabul edilmeleri ya da oradaki diğer yabancı devlet konsoloslarının birine Romanya'nın bu izni vermesi gerektiğini ifade etmişti. Meclis-i Vükelâ'da yapılan görüşmede; bu iki şıktan birincisini Romanya hükümetinin kabul etmeyeceği, diğerini de mahzuru bulunduğundan uygun olmayacağı, bu sebepten ya Osmanlı hükümetinin "mukabele-i bi'l-misl" kaidesini uygulayarak Osmanlı şehbenderleri tarafından pasaportları vize edilmemiş Romanyalıların kabul edilmemesi veya Osmanlı ülkesinde oturan ve "en ziyade mazhar-ı müsaade olan millet" işlemine tâbi olan Romanyalıları bu haktan mahrum edilmesi şıklarından birinin seçilmesi lâzım geleceği bildirilmişti (BOA.MV. 75/85).

Romanya sefirine, bu iki şıktan Osmanlı ülkesinde oturan ve "en ziyade mazhar-ı müsaade olan millet" işlemine tâbi olan Romanya vatandaşlarının bu haktan mahrum edilecekleri şıkkı söylenecekti. Ayrıca konsolos mukavelenâmesinin biran

80

evvel hazırlanıp imzalanması ve Romanya konsolosu olmayan yerlerden gelecek Osmanlı ahalisinin pasaportlarından vize istenmemesinin de bildirilmesine dâir Meclis-i Vükelâ'da 6 Ağustos 1893 tarihinde karar alınmıştı (BOA.MV. 75/85).

Romanya sefiri, bu uyarı üzerine vizesi olmayan Osmanlı vatandaşlarına yasağın kalkacağını vaat etmişti. Hükümetinin konsolosluk mukâvelenâmesi konusunda asla geri durmadığı, 1886 ve 1888 senelerindeki mukavelenâme lâyihaları üzerine yapılan görüşmelerin neticesiz kaldığı, ama Osmanlı Devleti ile Sırp hükûmeti arasında akdedilen konsolosluk mukâvelenâmesi esas olmak üzere tekrar müzakerelere başlanmasına karar verildiğini ifade etmişti. Romanya sefirinin vaadinin uygulanması konusunun derhal Bükreş’teki Osmanlı sefirine sorulup, gelecek cevaba göre Sırplarla yapılan konsolosluk mukâvelenâmesinin Romanya hükûmeti ile de görüşmelere başlanması kararı Meclis-i Vükelâca 24 Eylül 1893 tarihinde çıkmıştı (BOA.MV. 76/66; BEO. 287/21470).

Selanik Valisi, 27 Ağustos ve 3 Eylül 1893 tarihli Hâriciye Nezâreti'ne gönderdiği iki yazıda; Osmanlı şehbenderlerinin yalnız resmî evrak, mühür, arma, sancak ve ilk defa getirecekleri eşyaları gümrükten muaf olduğundan, burada bulunan Romanya konsolosuna aynı muamele yapılacağı, Romanyalıların Osmanlı Devleti ile konsolosluk mukavelesi akdetmedikleri, Berlin Anlaşması'nın geçici olarak sağladığı imtiyazdan daimi surette istifade emeline düştükleri, buna ise müsaade olunmayacağı, mahkemelerde imtiyazlı devletler vatandaşlarının haklarından yararlanmak istedikleri, mahkemelerin de böyle bir hakları olup olmadığı valilikten bilgi istediklerinden dolayı konu hakkında açıklama yapılmasını talep etmişti (BOA.BEO. 308/23090).

Konu, Hâriciye ve Adliye Nezâretlerine intikal ettikten sonra Bâbıâli Hukuk Müşavirliğinin görüşü Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ'da okunmuştur. Sırp hükûmeti ile yapılan konsolosluk mukavelenâmesinin henüz faaliyete geçmemesi sebebiyle Romanya'ya bu konuda verilen mühlet bir sene daha uzatılıp bu süre içinde Sırplarla yapılan anlaşma esas alınarak iki ülke arasında bir komisyon kurulması ve buna memurlar atanması, anlaşma imzalanana kadar Romanya hakkında imtiyazlı devletler statüsünün devamına Meclis-i Vükelâca 9 Kasım 1893'te karar verilmişti (BOA.BEO. 308/23090, MV. 77/23).

Bükreş Sefâretinden gelen habere göre Romanya hükûmeti vize uygulaması kararını geri aldığı, ancak pasaport vermekle mükellef Osmanlı memurlarının Romanya'da yerleşmek arzusunda olan Musevilere ve huzur ve asayişi ihlâl eden işsiz

81

bir takım serserilere pasaport verdiğini Romanya Hâriciye Nâzırı söylemişti (BOA.BEO. 313/23427).

Manastır Valisi Mehmed Faik Paşa, 20 Kasım 1894 tarihli tahrirâtında; göreve atandıklarından beri fesat ve tahrikâtta pek ileri giden Romanya ve Avusturya konsoloslarının kendilerine celp ettikleri bazı Hristiyan ahaliyi kışkırtarak şikâyetle diğer konsolosları da harekete geçirmeleri sebebiyle iki konsolosun, olmaz ise birisinin uzaklaştırılması gerektiğini Sadârete yazmıştı. Yabancı ülkelerin konsoloslarını öyle kolay kolay değiştirmedikleri, şikâyet iddiasının kat‘î delillerle ispatı hâlinde bile memurlarının namusları ihlâl edildiği açıklamasıyla özür talep ettiklerinden konsolosların değiştirilmesi yerine idare-i maslahat yoluna gidilmesi yolunun seçilmesi valiye 4 Aralık 1894 tarihli yazı ile Sadâretten bildirilmişti (BOA.BEO. 527/39524).

Manastır’daki Rum ve Ulah ahalisi arasında meydana gelen gerginlikten dolayı burada bulunan Romanya Konsoloshânesi Tercümanı Mösyö Pinne’nin zevcesi mahkemeye davet edilmişti. Bunun üzerine Romanya Sefâreti Baştercümanı’nın yazısı ile mahkemenin davetinin Romanya konsolosu vasıtasıyla tebliğ yapılması gerektiği ifade edilmiştir (BOA.BEO. 203/15202).

Yafa'da Romanya konsolosu bulunmamasından dolayı Kudüs'e gidip gelen ve Yafa'da kalan Romanya vatandaşlarının pasaportlarının tasdiki ve mürûr tezkiresi verilmesi hususunda İtalya ve Romanya hükümetleri arasında yapılan anlaşma ile Yafa'daki İtalya Konsolos Vekili görevlendirildiğine dair 4 Temmuz 1895 tarihli Romanya Sefâreti takririnde bildirilmişti. Hâriciye Nezâreti, İtalya Konsolos Vekilinin, Romanyalılara yalnız kançılarya muamelâtı yani vize verme görevi yapmasına izin verilebileceği görüşünü, Sadâret bazı mahzurlar sebebiyle uygun görmemişti. Romanya hükûmeti ile henüz bir konsolosluk mukavelesi imzalanmadığı, Berlin Anlaşmasının ellinci maddesine göre Selanik, İzmir, Manastır ve Çanakkale'de geçici konsolosluk tayinine izin verildiği hatırlatılarak buna göre hareket edilmesi 12 Kasım 1895 tarihinde kararı alınmıştı (BOA.BEO. 705/52866).

Bu arada Manastır'da bulunan Romanya konsolosunun 48 saat içinde Manastır'dan ayrılacağı ihbarı alındığından neticenin bildirilmesi için Mâbeyn-i Hümâyûn Başkitâbeti'nden 24 Kasım 1895 tarihinde Hâriciye Nezâreti'ne yazı yazılmıştı (BOA.BEO. 707/53017).

82

Romanya Sefâreti, Manastır Romanya Konsolosluğu'na Mösyö Aleksiyan'ın tayin olunup görev yerine gidinceye kadar Mösyö Aleksandır Padyano'nun eskisi gibi vekâlet edeceğini Hâriciye Nezâreti'ne bildirmişti. Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ'nın bu konuda 26 Haziran 1899 tarihinde aldığı kararda, hâlâ Romanya ile bir konsolosluk mukavelenâmesi imzalanmadığı, komisyon kurulmuşsa da bir netice çıkmadığı, geçici olarak açılmalarına izin verilen konsolosluklar gibi Manastır Konsolosluğu'nun da lağvedilmesinin mümkün olmadığından Mösyö Aleksiyan'ın memuriyeti hakkında vilâyetine yazı yazılmakla beraber, konsolosluk anlaşması için görüşmelere tekrar başlanılmasının sefârete hatırlatılması gerektiği ifade edilmişti (BOA.MV. 97/76).

Romanya Sefâreti, Manastır Romanya Konsolosluğu'na tayin olunmak istenilen Mösyö Aleksiyan'ın memuriyeti sebebiyle tekrar gündeme gelen konsolosluk mukâvelenamesi akdi için Osmanlı Devleti ve Yunanistan ile bir an önce görüşmelerin başlanacağı bildirilmişti. Bunun üzerine Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ, 1 Ocak 1900 tarihinde aldığı kararda, konsolos mukavelenâmesinin Osmanlı ile Yunanistan anlaşmalarının kıyas kabul edilemeyeceğinden müzâkerelere başlanmasındansa şimdilik durumun devamının daha uygun olduğu bildirilmişti (BOA.MV. 99/17).

Romanya hükûmeti, Manastır Konsolosu Mösyö Aleksandır Padyano'nun Manastır konsolosluğu uhdesinde kalmak üzere Yanya konsolosluğuna tayin kılındığından hem Manastır'da hem de Yanya'da konsolosluk vazifesini ifa edeceğini Hâriciye Nezâretine bildirmişti. Romanya'nın konsolosları hakkında yapılan bir anlaşmanın hâlen yapılmadığı, tayin edilen Manastır Romanya konsolosunun da geçici olduğu, bu sebeplerden dolayı geçici bir memuriyeti olan bir zâtın diğer bir vilâyet konsolos memuriyetine tayinin caiz olmadığı gibi bir zâtın iki ayrı yere memur edilmemesi kararı bulunduğundan Romanya'nın Manastır konsolosunun Yanya'ya tayinin tasdik edilmediğine dair Meclis-i Vükelâ, 13 Eylül 1903 tarihinde kararını almıştı (BOA.MV. 107/48).

Romanya, Mısır'da bir başkonsolosluk açmak için Hâriciye Nezâreti'ne başvurması üzerine konu Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ'da görüşülmüş ve hâlen bir konsolosluk mukâvelenâmesi yapılmaması sebebiyle memuriyeti tanınmamak üzere başkonsolosun geçici olarak kabul ile memuriyetinin tasdikine karar verilmişti. Karar padişahın iradesine sunulmuş, konsolosluk anlaşması için görüşmelerin yeniden başlanması gerektiğine irâde çıkmıştı. Romanya sefiri, başkonsolosluğa tayin olunan Mösyö Braylano'nun? Kahire'ye hareket edeceğinden hükûmet tarafından işlemlerin

83

tamamlanması için başvurusu üzerine bu konuda 24 Nisan 1906'da irâde çıkmıştı (BOA.A.DVN.DVE.d. 82/6, hüküm: 548-549, sayfa: 151).

Romanya posta vapurlarının bundan sonra İskenderiye’ye de uğrayacaklarından dolayı Romanya hükûmeti, buraya Pire eski konsolosunu başkonsolos olarak tayin ettiği ve bunun tanınmasını Osmanlı Hâriciyesinden talep etmişti. Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ’nın 5 Kasım 1906'da yaptığı toplantıda, İskenderiye konsolosunun tayininin tasdik edilmesinden önce Romanya’nın Osmanlı Devleti ile konsolosluk mukâvelenâmesinin akdedilmesi gerektiğine dair bir karar almıştı (BOA.MV. 114/47).

Osmanlı-Romanya Ticaret Anlaşması 1902 senesinde beş yıl müddetle imzalanması sırasında Konsolosluk Mukavelenamesi akdi sözü Romanya hükûmeti tarafından verilmişti. Bu söz ancak 1905 yılında Romanya tarafının tayin ettiği delegelerle görüşmelere başlanabilmiş ancak bir netice alınamamıştı. 1907 senesi Temmuzu ortasında bitecek olan ticaret anlaşmasının yenilenmesi için ön şart olarak konsolosluk mukavelenâmesinin yapılmasının ortaya konmasına dair Meclis-i Mahsus-ı Vükelâ tarafından 28 Mayıs 1907'de karar alınmıştı (BOA.MV. 116/16).

1907 senesinde dolan Ticaret Anlaşması, Konsolosluk Mukavelesiyle Dobruca'daki İslâm ahalinin emlâk meselesinin halline kadar imzalanması padişah tarafından te’hir edilmişti. Anlaşma metni, Rüsûmât Emaneti’nin kaldırılması sebebiyle yeniden kurulacak bir komisyona havalesi 21 Kasım 1909 tarihinde Meclis- i Vükelâca kararlaştırılmıştı. (BOA.MV. 134/23).

Konsolosluk mukavelenvmesi Balkan savaşlarına girildiği döneme kadar imzalanmadı. Bu durum konsolosluk işlemlerinin ilerlemesinde sorunlar yarattığı gibi iki ülke arasında da bazı konularda sorunlar yaşatmıştır. Özellikle suçluların iadesi (Sava and Mehedinti, 2013, s. 85) veya emlak meselesi gibi konularda her iki tarafın vatandaşları sorunlar yaşamışlardır.