• Sonuç bulunamadı

Organizasyon Açısından Hastanelerin Özellikleri

Hastaneler hastalarına fayda sağlayan hizmet organizasyonları arasında gösterilmişlerdir. Hastaneleri diğer pek çok organizasyondan ayıran önemli özellik, hastalara sunulan tedavi hizmetlerin türünün, niteliğinin ve kalitesinin tespitinde karşılaşılan güçlüklerdir (Seçim, 2004: 1). Hastaneler sayılan tüm özelliklerinin dışında aynı zamanda birer organizasyondur. Organizasyon terimi iki farklı manada kullanılmaktadır. Birincisi, önceden planlanmış ilişkiler anlamına gelen yapıdır. İkincisi ise bu yapının meydana getirilmesi sürecinin aşamalarını kapsamaktadır. Hatta üçüncü olarak toplumdaki diğer varlıklar arasında bir sosyal sistem olduğundan da bahsedilebilir. Tanım olarak ise, organizasyon, belli amaçlar doğrultusunda kişilerin çabalarını birleştirdikleri katılımcı bir süreçtir. Hastaneler de bir organizasyon olduğuna göre hastaneler, hasta işleyen ve uzmanlığın standardizasyonuna sahip organizasyonlardır (Eren, 2004: 2).

Hastanelerin birer organizasyon olarak tanımlanmasında farklı kavramlar kullanılmaktadır. Örneğin hastaneler, sosyal organizasyonlar, sosyo–teknik organizasyonlar, çevreye uyumlu organizasyonlar ve açık–dinamik organizasyonlar olarak ifade edilmektedir. Sosyal organizasyon kavramında, organizasyonun çevre ile olan ilişkilerine ve organizasyon içinde formel ve informel iletişimlere ağırlık verilmektedir. Sosyo–teknik organizasyonlar kavramında ise organizasyon içindeki sosyal (beşeri) sistem ile teknolojinin birbirini karşılıklı olarak etkilediği ifade edilmektedir (Kılınç, 2005: 67).

2.5.1. Hizmet Organizasyonları Olarak Hastaneler

Tedavi hizmetlerinin en büyük üreticisi konumunda bulunan hastaneler, Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğine göre, ‘hasta ve yaralıların, hastalıktan şüphe duyanların ve sağlık kontrolünden geçmek isteyenlerin ayaktan veya yatarak izleme, muayene, tanı, tedavi ve rehabilite edildikleri aynı zamanda doğum yapılan hizmet kurumları’ olarak tanımlanmaktadır (Kavuncubaşı, 2000: 76).

72

Hastanelerin asıl kuruluş amacı hastalarına tedavi hizmeti sunmak olduğundan dolayı hizmet organizasyonları arasında yer almışlardır. Hastaneler, hem bir hizmet kuruluşu olmasından dolayı hem de sağlık hizmeti arasında yer almasından dolayı bu üst sistemlerinin özelliklerini de kendilerinde taşımaktadırlar (Doğanay, 2008: 50).

Hastanelerin önemli bir özelliği, hastaların kendilerine sunulan tedavi hizmetlerinin türünü, kalitesini ve niteliğini saptama ve değerlendirme durumunda olmamalarıdır. Bu durum hastaneleri diğer sistemlerden ayırır. Hasta kendisi için gerekli olanı bilmediği için istismara açıktır. Hastanın faydasına işler yapılması hastanenin görevidir. Hastanın kendisine uygulanan tedaviyi denetleme imkânı bulunmadığı için, tedavi hizmetlerinin gözetim ve denetimi önem arz etmektedir (Kaya, 2007: 53).

2.5.2. Karmaşık Yapıda Örgütler Olarak Hastaneler

Hastaneler karmaşık yapıda organizasyonlardır. Hatta benzer büyüklükteki organizasyonlar arasında en karmaşık yapıda olanlarını hastaneler oluşturmaktadır. Hastanelerin karmaşık yapıya sahip olmalarının birçok sebebi bulunmaktadır. Bunlardan biri hastane dışı etmenlerin hastaneyi etkilemesi, diğeri ise hastane içi faktörlerin hastaneyi etkilemesidir (Seçim, 1991: 20).

Karmaşık organizasyonlardan birini oluşturan hastanelerde hastalara yönelik sunulmaya gayret gösterilen hizmet her geçen gün önemini arttıran bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Hastanelerde hastalara yönelik artan bu ilgiyi ve bu ilginin sebeplerini kavraya bilmek için ilkin hastane organizasyonu hakkında bilgi sahibi olmak şarttır (Kılınç, 2005: 64). Hastaneler aynı zamanda ekonomik, sosyal, teknolojik, hukuki ve siyasal çevre faktörlerinin etkisine maruz kalmaktadır. Mesleki kuruluşların, kamu kurumlarının ve sigorta şirketlerinin de etkisi bulunmaktadır (Kaya, 2007: 53)

Hastaneler, sağlık kapsamındaki hizmetleri üreten günümüzün en karmaşık kuruluşları olarak nitelendirilmektedirler. Günümüzün en karmaşık hizmet üretim sürecine sahip sağlık sisteminde çalışanların yönetimi; oldukça yaygın bir bilgi ve kabiliyet haznesini gerekli kılan bir süreç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle hastane çalışanlarını sanayi ya da hizmet işletmelerinin işçisi, iş göreni gibi görerek, sadece hizmet sunumunun etkin kullanımı ilkesini temel varsayım olarak ele alıp, denetlemek hatalı ve yetersiz bir iş gören yönetim stratejisi olarak ortaya çıkmaktadır (Şahin, 2004: 1).

73

Amaçları ne olursa olsun karmaşık bir yapı arz eden ve bu özellikleri ile toplumsal yapının bir parçasını oluşturan hastaneler, yaşamlarını içte ve dışta bir ilişkiler düzeni içinde sürdürmek durumundadırlar. Bu ilişkilerin sürekli olarak geliştirilmesi, belli bir strateji dâhilinde hareket edilmesini gerektirmektedir. Bu sebeple hastanelerde karmaşıklığı engellemesi açısından etkili bir iletişim politikası uygulamak zorunlu hale gelmiştir (Tabak, 1997: 349).

2.5.3. Matriks Yapıda Kuruluşlar Olarak Hastaneler

Hastaneler matriks yapıda organizasyonlardır. Matriks organizasyonlar, faaliyetlerinin fonksiyon temeline göre sınıflandırıldığı bir organizasyon üzerine proje organizasyonunun yerleştirilmesi ile meydana gelen yapıdır. Bu organizasyon yapısı, tarifi gereği iki değişik ilişki üzerine oturtulmuş konumdadır: Dikey ve yatay ilişkiler. Diğer organizasyon yapılarında dikey ilişkiler temel alınırken yatay ilişkiler azınlıktadır ve uygulanması özel biçimde açıklanmıştır. Matriks organizasyonlarda iki farklı yönetici bulunmaktadır. Bunlardan birincisi fonksiyonel yönetici, diğeri ise proje yöneticisidir. Fonksiyonel yönetici, gruplanmış birtakım işlerin, dolayısıyla o birimin yönetimini üstlenmiş idarecidir. Proje yöneticisi ise, belli bir mal ya da hizmetin üretilmesi ile ilgili her türlü faaliyetin planlanması organizasyonunun oluşturulması ve işlemesi faaliyetlerini gerçekleştiren kişidir (Şahin, 1999: 11).

Sağlık hizmetlerinden sorumlu olan başhekim ve hemşirelik hizmetlerinden sorumlu bulunan başhemşire birer fonksiyonel yönetici konumundadır. Sağlık hizmetlerin kendi içinde dâhiliye ve hariciye şeklinde gruplandırılması ise, hizmet esasına göre gruplandırılmayı örneklemekte ve proje organizasyonuna temel teşkil etmektedir. Burada projenin konusu belli türde hastaların tedavi görmesidir. Örneğin, KBB polikliniği sayesinde bir hastanın tedavi olması proje ürünüdür (Kılınç, 2005: 85).

74 Beslenme Hizmetleri Hemşire Müdürlüğü Yönetim Kurulu Fizik Tedavi Sosyal Hizmetler Hastane Yönetimi Hekim Kadın Hastalıkları Tıp Hizmetleri Organizasyonu Hekim-Dahiliye Hekim-Cerrahi Hekim-Çocuk

Şekil 2.3. Hastanelerde Matriks yapı

Kaynak: Kavuncubaşı, 2000: 194

Hastane yöneticileri kolay olmayan bir görevi yürüttüklerinin farkındadırlar. Bu nedenle hem katılımcı hem de hiyerarşik yönetim biçimlerine hâkim olmalı ve yerine göre birini veya diğerini uygulamaya koymaları gerekebilir. Aynı zamanda bunu, hem performans ölçmenin çok zor olduğu bir örgüt yapısında, hem de sürekli farklılaşan teknoloji ve artan profesyonelleşme sürecinde yürütmeleri zorunludur (Eren, 2004: 347).

2.5.4. Çalışma Saati Bakımından Hastaneler

Hastaneye gelen hastanın hizmet talebi genellikle acillik ve reddedilmezlik özelliği göstermesi ve hastanedeki bir kısım hastanın sürekli bakım altında tutulması gerektiği için hastaneler gün boyu hizmet sunmaktadır. 24 saat boyunca hizmet sunabilmesi için hastanede bir kısım sağlık personeli ve diğer personel vardiya veya nöbet usulü ile çalıştırılmaktadır (Seçim, 2007: 4). Vardiyalı çalışmanın personele fiziksel ve psikolojik yönden zorlayıcı etkileri bulunmaktadır. Vardiyalı sistemin olumsuzluklarını azaltmak için

75

vardiyalı çalışma çizelgesinin çalışma kalitesini ve verimliliği olumsuz etkilemeyecek biçimde hazırlanması gereklidir (Narlı, 2007: 1).

Hastanelerde nöbet ve gece vardiyalarında, gündüz vardiyasına göre daha az sayıda ve daha kıdemsiz sağlık personeli çalışmaktadır. Resmi tatil günleri dışındaki hafta içi gündüz saatlerini içine alan “mesai saatleri” dışında hastaneler daha sınırlı kaynaklarla hizmet sunumuna devam etmeye çalışmaktadırlar. Mesai saatleri dışında çalışmanın getirdiği sınırlılıklar ve zorluklar bu saatlerde yönetimin önemini artırmaktadır. Hastanelerin verimli çalışması hedef alınmışsa mesai saatleri dışında da yönetime gereken önem ve özen gösterilmelidir. Oysa mesai saatleri dışında çalışan personelin hem bu zaman diliminin özellikleri hem de bu faaliyetlerin yönetim ve organizasyonundan kaynaklanan nedenlerle özellikle koordinasyon eksikliği ve hizmet kalitesinde azalma sorunları yaşanabilmektedir (Kılıç ve Öztürk, 2006: 59–60).

2.5.5. Personel Bakımından Hastaneler

Örgütlerin en önemli girdilerinden birisi de işgörenlerdir. İşgörenler, örgütte istihdam olunan ve örgütsel hedefler doğrultusunda bilgi ve becerilerini kullanan kişilerden meydana gelmektedir. Emek–yoğun bir sektör olan sağlık sektörüne bağlı hastanelerde işgücünün önemi diğer sektörlere göre daha fazladır. Çünkü işgörenin yapacağı küçücük bir yanlışlık telafisi mümkün olmayan bir zarara veya hastanın hayatını kaybetmesine neden olabilir. Hizmeti alan hasta ile hizmeti sunan işgörenin yoğun bir iletişim içerisinde olduğu bu sektörde, iş doyumu düşük olan işgörenin kaliteli bir hizmet sunması ve hasta tatminini sağlaması mümkün değildir. Hastaların yüksek düzeyde kaliteli ve etkin bir sağlık hizmeti alabilmesi ve hizmetten memnun kalması için işgörenlerin de işlerinden ve işyerlerinden tatmin olmuş olmaları gerekmektedir (Tengilimoğlu ve Yiğit, 2005: 375).

Hastanedeki insan gücünün önemli bir kısmı bayanlardan oluşmaktadır. Bayan personelin bir özellik olarak ele alınmasının nedeni, bayan personelin arasında dönüşüm hızının yüksek olmasıdır. Akşam ve gece nöbetlerinde, tatil günlerinde çalışılıyor olunması, özellikle bayan işgörenler için bazı sorunları da beraberinde getirmektedir (Seçim, 2007: 4).

76

Benzer Belgeler