• Sonuç bulunamadı

Okul-Aile İlişkileri ve Aile Katılımı ile İlgili Yapılan

2.2. İlgili Araştırmalar

2.2.1. Yurt İçinde Yapılan Çalışmalar

2.2.1.3. Okul-Aile İlişkileri ve Aile Katılımı ile İlgili Yapılan

alan çalışmalar olarak görülmektedir. Bu konudaki ilk çalışmalardan birisi Aslan (1984) tarafından yapılmıştır. “Ankara Merkez İlçelerinde Temel Eğitim Birinci Kademe Düzeyinde Okul-Aile İlişkileri” konulu araştırmasıyla, aile eğitiminin önemini ortaya koymuştur. Araştırma sonunda elde edilen bulgulara göre:

 Yöneticiler ve öğretmenlerle veliler arasında planlı bir ilişkiden söz edilemez.

 Okullarda öğretmen veli görüşmesi için uygun ortam hazırlanmamıştır.  Veliler çoğunlukla öğretmen ve yöneticilerle tanışmaktadırlar. Öğretmen ve yöneticileri tanımayan velilerin sayısı da ihmal edilmeyecek niteliktedir.

 Velilerin çoğunluğunun okuldaki eğitimsel etkinliklerden haberleri yoktur. Bu durum, okul ile aile arasında sağlıklı bir iletişimin bulunmadığını yansıtmaktadır.

 Velilerin çoğunluğu okul-aile birliklerine ilgi göstermemektedir. Yönetici ve öğretmenlerin ilgilerinin de içten olmadığı, benimseyerek ilgilenmedikleri anlaşılmaktadır.

 Okul-aile işbirliğinin öğrenci başarısı açısından önemi konusunda taraflar görüş birliği içindedir.

 Okul-aile ilişkilerinde etkin görev almaya isteklilik konusunda gruplar arası ve gruplar içi farklılıklar bulunmaktadır.

 Taraflar birbirlerinin rollerini farklı algılamaktadır. Öğretmen ve yöneticilerde velilere güven eksikliği vardır. Veliler ise yönetici ve öğretmenlere güvenir görünmektedir.

 Kadınlar, okul-aile ilişkilerinde daha içten ve duyarlıdır.

Bu bulgulara göre, okul-aile ilişkilerinin rastlantıdan kurtarılması; veli, öretmen ve yönetici ilişkilerinin kolaylaştırılması; sosyal etkinlikler yapılması; okul-aile ilişkilerindeki engellerin ortadan kaldırılması için mevzuatın sadeleştirilmesi; yerel katılım sağlanması; veli, yönetici ve öğretmenlerin katılacağı koşulların yaratılması önerilmektedir.

Okul aile ilişkisi üzerine ilk çalışmalardan birisi de Ülker (1984) tarafından yapılmıştır. Ülker, “Ailenin İş Görüşü ve Okulla İlişkisi” konusunu ele almıştır. Elde edilen bulgular şöyle sıralanmaktadır (Akt. Doğru, 2005, 76):

Araştırmada yer alan okulların hepsinde okul-aile birliği kurulmuştur. Veliler okul-aile birliğinin gerekliliğine inanmaktadırlar, buna rağmen okul-aile birliklerinde görev almak istememektedirler. Velilerin, okul-aile işbirliğine katılmama veya okul-aile birliklerinde görev almama

görülmektedir. Veliler, okul-aile işbirliği ile başarının yükseltilmesini beklemektedir.

Bu bulgular ışığında, Ülker, okul-aile işbirliğinin geliştirilmesi için şu önerileri geliştirmiştir (Akt. Doğru, 2005):

 İş birliğinin demokratik bir ortamda gerçekleştirilmesi,  Okulun, çevrenin ve öncelikle velilerin güvenini kazanması,

 İş birliği gerektiren işlerin, bir plan ve program çerçevesinde yapılması,

 Yapılacak işlere öncelik ve önem sırası ile başlanması,

 Yapılan çalışmalar hakkında velilere gerekli bilgilerin verilmesi,  Okul-aile iş birliğinde başarılı olan velilerin ödüllendirilmesi,  Okul-aile iş birliğine ilişkin yayınların artırılması.

Ankara Keçiören ilçesi merkez ilköğretim okullarında okul-aile iletişiminin engellerini araştıran Doğan (1995), okul-aile iletişiminde en çok karşılaşılan engelleri şöyle sıralamaktadır:

 Sınıflardaki öğrenci sayılarının fazla olması,

 Okul yöneticilerinin okul aile iletişimi konusunda isteksiz ve bilgisiz olması,

 Velilerin okulla ilgili kararların alınmasına katılmaması,  Öğretmenlerle rahat iletişim kuramama,

 Velilerin yeterli zaman ayıramaması,

 Velilerin her fırsatta öğretmen ve yöneticilerle görüşmeye çalışması.

Okul aile ilişkilerine ilişkin çalışmalardan birisi de Oğan (2000) tarafından yapılmıştır. Araştırmada Okul Aile Birliği ile veli iletişimi ve velilerin eğitim beklentisi ele alınmıştır. Araştırma biri ilköğretim, diğeri lise olmak üzere, iki okulda toplam 337 veli üzerinde yürütülmüştür. Araştırmanın bulguları özetle şöyledir:

 Veliler, okul aile iş birliği geliştirilmesi konusunda etkili çalışma, kararlara katılım, iletişim ve güç olma bilincinin geliştirilmesini önermektedir.

 Velilerin büyük bir kesimi aileleri eğitecek bir kurumun ve yeterli yayınların olmaması nedeniyle ailelerin eğitilemediği düşüncesine katılmaktadırlar.

 Velilerin büyük çoğunluğu (% 93.77), okul aile birliğini aile eğitimini gerçekleştirmede yetersiz bulmaktadır.

 Okul aile birliği tarafından, düzenli toplantı yapılması, bilimsel etkinlik düzenlenmesi, bülten çıkarılması ve bireysel eğitim yapılmasını gerekli görmektedirler.

Ayrıca, velilerin büyük çoğunluğu okul-aile birliğinin amaçlarını, okul aile birliğine nasıl üye olunduğunu bilmemektedir. Bu yüzden, veli-okul iş birliği istenen düzeyde gerçekleşmemektedir. Çözüm olarak, okul yönetimlerinin her öğretim yılı başında velilere okul aile birliği hakkında bilgiler vermesi ve okul aile birliğinin amaçlarını açıklamaları önerilmektedir.

Kaya (2002) ise ailelerin okul öncesi eğitim kurumlarında uygulanan programlara karşı ilgi ve katılımları ile okul öncesi eğitim kurumlarının ailelerin eğitimine katkısını anne ve baba görüşlerine dayalı olarak ortaya çıkartmaya çalışmıştır. Araştırmanın verileri nitel veri toplama teknikleri ile toplanmıştır. Çocukları okul öncesi eğitim kurumlarına devam eden ve araştırmaya katılmaya gönüllü 24 anne-baba ile görüşmeler yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre, anne-babaların okul öncesi eğitim kurumlarında uygulanan programlara karşı ilgili ve iş birliğine açık oldukları, okul öncesi eğitim kurumlarında uygulanan etkinliklere ve eğitim programına katılmasalar da bu konuda istekli oldukları anlaşılmıştır. Araştırma kapsamına alınan altı okul öncesi eğitim kurumundan sadece birisinde anne-babaların eğitimine yönelik çalışmaların yapıldığı, diğerlerinde yapılmadığı belirlenmiştir (Akt. Işık, 2007, 25).

Okul aile iş birliğinin ne düzeyde gerçekleştiğini okul öncesi eğitim kurumlarında inceleyen Işık (2007), araştırmasını Eskişehir il merkezinde

bulunan Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı 20 ilköğretim okulunun ana sınıflarında öğrencileri olan veliler üzerinde gerçekleştirilmiştir. Ulaşılan sonuçlar şunlardır (Işık, 2007, 64-68):

 En çok yapılan çalışmalar yüz yüze görüşmelerdir. Yılda bir-iki kez veli toplantıları düzenlenmektedir. Konferans ve seminerlere, ev ziyaretlerine, dilek-şikayet kutusu ile aile tanışma ve kaynaşma toplantılarına okul tarafından pek yer verilmemektedir.

 Okul-aile işbirliğini sağlamak amacıyla aileler tarafından pek fazla çalışma düzenlenmemektedir. Anne-babaların okul-aile iş birliği kapsamında düzenlenen çalışmalara genelde katılmaya çalıştıkları vurgulanmıştır. Anne-babalar okul-aile iş birliği çalışmalarına en çok veli toplantısı olduğunda ve öğretmenin görüşme istemesi durumunda katılmaktadırlar.

 Anne-babalara göre, okul-aile iş birliği çalışmalarının en önemli işlevi; okulda verilen bilgi ve becerilerin pekiştirilmesi ve geliştirilmesini, çocukların sağlıklı gelişmelerini ve okula uyumlarını, öğretmen ve aile arasında fikir ve bilgi alışverişini sağlama olarak algılanmaktadır.

 Anne ve babalar, okul-aile iş birliği çalışmalarının daha sağlıklı gerçekleşmesi için okul ve aile arasında sağlam bir iletişim kurulması, ailelerin okul-aile iş birliği konusunda bilinçlendirilmesi, ailelerin zamanında ve doğru yönlendirilmesi ile ailelerin görüş ve önerilerinin dikkate alınması gerektiğini belirtmişlerdir.

Bu sonuçlar doğrultusunda, kurumlara, öğretmenlere ve ailelere yönelik öneriler geliştirilmiştir.

Okul geliştirmeyle yakın bir ilişkisi olan başka bir çalışmayı da Gökhan (2007) yapmıştır. Araştırmacı, ilköğretim okullarında uygulanan disiplin uygulamaları ve velilerin beklentisini nitel yöntemle araştırmıştır. Araştırmanın sonuçlarına göre, okul ve sınıf içerisinde disiplini sağlamak amacıyla uygulanan motivasyonu sağlama yöntemleri, cezalandırma ve ödüllendirme yöntemleri yeterli değildir. Okullardaki rehberlik servisleri ihtiyacı karşılamamaktadır. Uygulanan disiplin anlayışı ile velilerin beklentisi arasında farklılıklar vardır. Etkili bir eğitim için disiplin sistemi gereklidir ve böyle bir sistemin

oluşturulması için okullarla ailelerin iş birliği yapması gerektiğine işaret edilmiştir.

Kıranşal (2007) ilköğretim okullarındaki okul ve aile arasındaki etkileşimin hangi düzeyde gerçekleştiğini araştırmıştır. Kars il merkezinde görev yapan 103 öğretmenin katıldığı araştırmada şu sonuçlar elde edilmiştir (47-48):

 Öğretmenler velilerle tanışmak için yeterli çaba harcamaktadırlar.

 Öğrenci velileri öğretmenlerle yeterli düzeyde görüşememektedir.

 Öğretmen görüşlerine göre, öğrenci velileri öğretmenlerle rahat iletişim kuramamaktadır.

 Veliler okul ile ilgili şikâyet ve önerilerini öğretmenlere iletmektedirler.

 Öğretmen görüşlerine göre, velilerinin okul etkinliklerine yeterli derecede destek vermedikleri belirlenmiştir.

 Öğretmen görüşlerine göre, veliler okul yönetimi ile rahat iletişim kuramamaktadırlar.

 Velilerin öğrencileriyle ilgili olan sorunlarını öğretmen ve okul yönetimi ile yeterince paylaşmadıkları belirlenmiştir.

 Velilerin eğitim-öğretim ve okulla ilgili kararlara yeterince katılımlarının olmadığı belirlenmiştir.

 Öğretmen görüşlerine göre veli-öğretmen görüşmelerinden sonra öğrenci davranışlarında değişim gözlemlendiği görüşü saptanmıştır.

 Velilerin ders dışı etkinliklere yeterince katılmadıkları belirlenmiştir.

 Öğretmenlerin velileri evde ziyaret etme sıklığı nadiren gerçekleşmektedir.

Kurbay (2008) ise, öğretmen veli iş birliğinin öğrenci başarısına etkisini araştırmıştır. Elde ettiği bulgular aşağıda özetlenmiştir (100-104):

Öğretmenin, öğretmen-veli iş birliği hakkındaki görüşleri, yaşına, eğitim durumuna, mezun olduğu fakülteye, branşına, memleketine ve kadro durumuna göre farklılık göstermemektedir. Velilerin, öğretmen-veli iş birliği hakkındaki görüşlerinin aylık gelirine ve eğitim seviyesine göre farklılık göstermediği görülmüştür. Ailenin gelir düzeyi öğrencinin derslerindeki başarısını

etkilemektedir. Öğrencilerin, öğretmenleri ile olan iletişim durumları öğrencinin derslerindeki başarısını etkilemektedir.

Veli-öğretmen iş birliğinin ise öğrencinin başarısı üzerinde etkisi olmadığı bulgusu elde edilmiştir. Bu sonuç, araştırmacının kendi ifadesiyle de belirttiği gibi, "Şimdiye kadar yapılan birçok araştırma ile çelişmektedir. Yapılan birçok araştırma öğretmen-veli iş birliğinin öğrenci başarısında bire bir etkili olduğunu göstermektedir" (Kurbay, 2008, 104).

Yıldırım ve Dönmez (2008), okul-aile iş birliğine ilişkin olarak öğretmen ve velilerin görüşlerini araştırmışlardır. Nitel araştırma yöntemi ile bir ilköğretim okulunda yürütülen çalışmada okul rehber öğretmeni, her sınıf düzeyi için birer sınıf rehber öğretmeni ve birer veli olmak üzere, toplam 17 katılımcıyla görüşmeler yapılmıştır. Elde edilen sonuçlara göre, okul-aile iş birliği öğrenci başarısında önemli bir rol oynamaktadır. Aile, eğitimin bir parçasıdır. Velilerle iletişim kurmanın değişik yöntem ve teknikleri olmakla beraber bu yöntem ve teknikler duruma göre değişmektedir.

Okul yöneticilerinin liderlik yaklaşımlarının okul-çevre ilişkileri üzerindeki etkilerini araştıran bir çalışma Gül (2009) tarafından yapılmıştır. Samsun il merkezinde bulunan ve örneklem olarak seçilen okullardaki öğretmen ve yöneticilere Epstein tarafından geliştirilmiş olan, “Okul, Aile ve Toplum İlişkileri” anketi ile Bass ve Avolio’nun geliştirdiği “Dönüşümcü-İşlemci Liderlik” anketi uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlar aşağıda özetlenmiştir (Gül, 2009, 169-174):

 Yönetici ve öğretmenlerinin, okul çevre ilişkilerinin geliştirilmesiyle ilgili algıları birbirine benzerlik göstermektedir. Bununla birlikte yönetici ve öğretmenler, “toplumla ortaklık ve iş birliği kurma” ve “okul çalışmalarına gönüllü olarak katılma” boyutlarına verilen önem konusunda farklı düşünmektedirler. Yöneticiler “toplumla ortaklık ve iş birliği” boyutunu önemli bulurken, öğretmenler “okul çalışmalarına gönüllü olarak katılma” alt boyutunu daha önemli bulmaktadırlar.

 Epstein tarafından geliştirilen ve araştırmada kullanılan modelin Türkiye koşullarında da uygulanabileceği sonuçlarına ulaşılmıştır. Okul-çevre ilişkilerinin geliştirilmesi alt boyutlarıyla, yöneticilerin sahip olduğu liderlik yaklaşımları alt boyutları arasında bir ilişki olmasına rağmen, bu durum yönetici ve öğretmen algılarına göre farklılık göstermektedir.

 Okul ile toplum arasında iş birliğinin geliştirilmesinde, okul yöneticilerinin liderlik özelliklerinin yanında başka faktörlerin de burada etkili olabileceği sonucuna ulaşılmıştır.

 Öğretmenler karar sürecine katılmayı kendileri için moral kaynağı olarak görürken, ailenin karara katılmasını yönetimin müdahaleci olmaması tutumuna bağlamaktadırlar.

Bu araştırmada varılan en önemli sonuçlardan birisi, yöneticilerin kendilerini dönüşümcü lider olarak algılamalarına rağmen, bunun okul-çevre ilişkilerine olan katkısını sınırlı olarak görmeleridir. Okul yöneticileri, okul- çevre ilişkilerinin geliştirilmesinin sadece liderlik kavramıyla açıklanamayacağını, okul-çevre ilişkilerini etkileyen daha birçok değişkenin bulunduğunu belirtmektedirler. Okul-çevre ilişkilerinin geliştirilmesinde öğretmen-veli gibi diğer değişkenlerin de önemli bir rol oynayabileceğine inanmaktadırlar.

Can (2009) ilköğretim programlarının uygulanması sürecinde velilerin katılımını ele alan bir çalışmayı Ankara il merkezinde gerçekleştirmiştir. Veriler, “kişisel bilgi formu, katılımı engelleyen etmenler formu, okula ilişkin tutum ölçeği, veli katılım ölçeği ve öğretmen görüşlerini içeren veli katılım ölçeği” ile toplanmıştır. Varılan sonuçlardan bazıları şunlardır (Can, 2009, 148- 151):

 Velilerin eğitim düzeyi ve gelir seviyesi yükseldikçe çocuklarıyla olan etkileşimleri artmakta ancak okula ilişkin memnuniyetleri azalmaktadır.

 Çocuklarının sınıf düzeyi yükseldikçe, velilerin okulla ve evde çocuklarıyla okula ilişkin etkileşimleri azalmaktadır.

 Sınıf öğretmenlerinin velileri, diğer branş öğretmenlerinin velilerine göre, okula daha fazla katılım göstermektedirler.

Kavgacı (2010), örgütsel iklim ve okul-aile ilişkilerini Ankara’nın Çubuk ilçesindeki ilköğretim okullarında görev yapan 300 öğretmen üzerinde yaptığı bir araştırmayla incelemiştir. Bulgular okul-aile ilişkisinin veli sorumluluk paylaşım boyutu ile okul ikliminin destekleyicilik ve samimilik boyutu arasında pozitif ve anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koymuştur. Okul ikliminin samimilik boyutu ile okul-aile ilişkisinin bütün boyutları arasında anlamlı ve pozitif yönde ilişkiler bulunmuştur (Kavgacı, 2010, 83).