• Sonuç bulunamadı

4- Aklî Deliller Açısından:

3.2.3.5. Nebîz ile Tedavi

İmam Muhammed sekerle ilgili diğer eserlerde de geçen bir rivayet aktarmıştır. Söz konusu rivayette safrası olan adama tedavi için seker tavsiye edilmiş hasta adam bunu İbn Mes‘ud’a sormuş ve O’ndan olumsuz cevap almıştır. Şeybânî de bu görüşe katıldığını bunun aynı zamanda Ebû Hanîfe’nin de görüşünün olduğunu zikretmiştir.281 Rivayetin aynısı el-Kâfî’de de mezkûrdur.282

279 Mervezî, a.g.e., vr. 15/b.

280 Tahâvî, el-Muhtasar, s. 278.

281 Muhammed eş-Şeybânî, el-Âsâr, s. 710-711.

81

Sekerin içilmesine dair hükümlerinden bahsedilirken hamr gibi düşünüldüğü görülmüştü. Yani sekerin sadece sarhoşluk veren miktarının değil azının da içilmesi haram/mekruh kabul edilmişti. Sekerden başka içilmesi haram/mekruh kabul edilen diğer içkiler de bu duruma kıyas edilebilir ve bunlarla tedaviye de cevaz verilmediği,

diğer mübah kabul edilenlerle tedavide ise bir beis görülmediği düşünülebilir.

3.2.3.6. Kaplar

Araplarda içkinin yaygın bir kültür olduğunu, farklı içecekler için değişik isimler ile bunlara özel kaplar bulunduğunu daha başta ifade etmiştik. Daha önce içinde hamr bulunan kapların hükmü ile ilgili bilgi verilmiştir. Ancak bahsi geçen husus sadece içinde hamr bulunması, hamr tortusu kalmasına dair olup hamrın necisliğiyle bağlantılıydı. Bu başlık altında ise hamrın yanında diğer içeceklerin yapımında kullanılan kaplarla ilgili hükümlere değinilecektir.

İlk dönem eserlerimizin eşribe bölümlerinde içeceklerin yapıldıkları bir takım özel kaplardan bahsedilmektedir. Bu kaplar şunlardır : “el-Müzeffet”283, “ed-Dübâ”284, “el-Hantem”285, “en-Nakîr”286, “el-Cerr.”287

Bu kapların kullanımının yasak olduğuna dair rivayetler aktarılmıştır. Rivayetlerin bir kısmında genel olarak bu kapların kullanımının yasaklandığından söz edilirken bir kısmında bu kaplarda nebiz yapımının yasaklandığı nakledilmektedir.

Bunlardan biri Tahâvî’de geçen: “Rasûlullah’ın (s.a.v.): “Su kabağından yapılmış kaplardan, ziftlenmiş kaplardan, ağaçlardan oyulmuş kaplar ve testilerden içmeyin”288

283 el-Müzeffet: “Katran cinsinden olan ziftle kaplanmış içinde nebîz yapılan kap.” (Bkz.

Lisânu’l-‘arab, “zft” md.; Nesefî, Tılbetü’t-talebe, s. 320; Tâcu’l‘arûs, “zft” md.)

284 ed-Dübâ: “Kabaktan yapılan içinde nebîzin keskinleştirildiği kap.” (Bkz. Lisânu’l-‘arab, “db” md;Nesefî, a.g.e., s. 320; Tâcu’l-‘arûs, “nb” md.)

285 el-Hantem: “Hamr taşımak için kullanılan yağlanmış yeşil testi.” (Bkz. Lisânu’l-‘arab, “hntm” md.; Nesefî, a.g.e., s. 320; Tâcu’l-‘arûs, “hntm” md.)

286 en-Nakîr: “Hurma ağacının kökünün oyulmasıyla elde edilen, içinde nebîz bekletilen kap.” (Bkz.

Lisânu’l-‘arab, “nkr” md.; Nesefî, a.g.e., s. 320; Tâcu’l-‘arûs, “nkr” md.)

287 el-Cerr: “Topraktan yapılmış nebîz yapımında kullanılan çömlek.” (Bkz. Lisânu’l-‘arab, “crr” md.;

Tâcu’l-‘arûs, “crr”” md.)

82

şeklindeki hadisidir. Benzeri pek çok hadis bulunmaktadır. Ancak burada tek tek zikredilmeyecektir.289

Kaplara dair öne çıkan bir diğer rivayette ise yasak hükmünün kalktığı ve öncekilerin nesh edildiği görülmektedir. Söz konusu hadis: “Büreyde Hz. Peygamber’in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Size üç şeyi yasaklamıştım: [1] Kabir ziyaretlerini yasaklamıştım. Şimdi kabirleri ziyaret edebilirsiniz. Çünkü Muhammed’e annesinin kabrini ziyarete izin verildi. Ancak boş söz söylemeyin. [2] Üç günden fazla kurban etlerini saklamanızı yasaklamıştım. Artık dilediğiniz kadar tutun ve erzak edinin. Bunu zenginleriniz fakirlerinize yardım etsin diye yasaklamıştım. [3] Dübba, hanteme ve müzeffette nebiz yapmanızı yasaklamıştım. Artık her türlü kaptan içebilirsiniz. Zira kaplar bir şeyi ne haram ne de helal kılar. Fakat sarhoş edici olanı içmeyin.”290

Aslında bu hadis, yasağın bir zaman için gerçekleştiğini ve sonrasında kaldırıldığını ortaya koymaktadır. Bunun sebebi kurban etlerine dair hükmün açıklandığı gibi belirtilmemişse de anlaşılabilir niteliktedir.

Bahsi geçen kaplardan bazısı hem nebîz hem de hamr için kullanılmaktadır. Hamrın haramlık hükmünün tedricî olarak gelmesinin sebeplerinden biri insanları bu alışkanlıklarından tamamen uzaklaşmalarını sağlamaktı. Kapların başlarda yasaklanması da bu yasağın iyice oturmasını sağlayan unsurlardan birini oluşturmaktaydı. Zira insanlar bu kapları kullandıkça hamrı hatırlayacak ve var olan alışkanlıklarından kurtulamayacaklardı. Ne zaman ki müslümanlar hamrın haram olduğunu iyice içlerine sindirmişler ve uzaklaşmışlar o zaman Hz. Peygamber de (s.a.v.) geri dönmeyeceklerine kanaat getirerek kaplarla ilgili yasağı kaldırmıştır denilebilir. Ayrıca kaplarla ilgili buna benzer rivayetlerde bu kaplardaki nebîzlerin bir zaman yasaklandığı ve sonrasında mübah kılındığı ifade edilmektedir.291 Buradan yola çıkarak insanların bu kaplardaki keskin nebîzi içerek sarhoş oldukları, bu sarhoşluğu engellemek için bir zaman tamamen yasaklandığı, insanların sarhoşluktan uzaklaşmaları

289 Tahâvî, a.g.e., IV, 223-227.

290 Nesâî, Eşribe, 40; Tirmizî, Eşribe, 6.

83

sonrasında ise sadece sarhoşluk veren miktar için yasağın devam ettiği yorumu da yapılabilir. Kapların kullanımının mübah olduğuna delil olarak gösterilen diğer rivayetlerse genelde sahabenin önde gelenlerinin bu kapları kullandığı ile ilgilidir.292 Diğer mezheplerin görüşleri ise Cessas’ın Muhtasaru İhtilâfi’l-‘ulemâ adlı eserinde mevcuttur. İlk olarak Ebû Hanîfe’nin bütün kaplarda nebîz yapmakta bir beis olmadığıyla ilgili görüşüne yer verilmiştir. Sonrasında İmam Malik’in nebîzi dübâ ve müzefffette yapmayı mekruh gördüğü, bu ikisi dışındakilerde yapmayı ise mekruh görmediği cümlesi zikredilmiştir. İmam Malîk’e ek olarak es-Sevrî hantem ve nakîri de mekruh kabul etmiştir. İmam Şâfî’den de benzer bir görüş nakledilmiştir.293

Sonuç olarak Hanefî mezhebi âlimleri nebîz ya da hamr yapımında kullanılan kapların bir zaman yasaklandığı, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) kırılmalarına dair emir verdiğini kabul etmekle birlikte daha sonra bu yasağın nesh edildiği ve söz konusu kapların kullanımının mübah olduğu görüşüne sahip olmuşlardır. Diğer mezhep âlimleri de genelde bu kapların kullanımının mekruh olduğuna dair görüş bildirmişlerdir.