• Sonuç bulunamadı

MMPI ve MMPI-2

Belgede YAS SÜREÇLERİ VE KİŞİLİK (sayfa 100-107)

2.2. KİŞİLİK VE MMPI-2

2.2.4. Kişiliğin Değerlendirilmesi

2.2.4.2. MMPI ve MMPI-2

Hathaway ve McKinley (1940) tarafından geliştirilen Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri (MMPI) altmış yıldan uzun bir süredir bireyin kişisel ve toplumsal uyumunu nesnel olarak değerlendirmek üzere klinik uygulamalarda ve araştırmalarda kullanılan önemli bir araçtır (Akt. Vatan, 2008)

Psikolog Hathaway ve nöropsikiyatrist McKinley yetişkin hastaların klinik değerlendirilmelerinde kullanılabilecek objektif ve pratik bir test geliştirmek amacıyla yola çıkmışlardır. Hedefleri psikiyatrik rahatsızlıkların şiddet derecelerini ölçmek ve tedavilerden sonra zamanla hastalığın iyileşme kademelerini izlemekti. Testin gelişiminde izlenen yollar ilk etapta diğer psikiyatrik hastalıkları tanılayan testlerden soruları derlemek ve bunları değerlendirmekti. Bu yolla 1000’e yakın soru elde edilmiştir. Daha sonra bunlar ayıklanıp MMPI testi alt ölçekleriyle birlikte ortaya çıkmıştır. Minnesota hastanesine gelen 724 psikiyatrik hastalığı olmayan kişiden bir norm grubu oluşturulmuştur. Norm grubu (anormal) ise hastaneye psikiyatrik rahatsızlıklarla başvuran hastalardan seçilip oluşturulmuştur (Ceyhun ve Oral, 2003). MMPI (Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envarteri) kişinin kişisel ve toplumsal uyumunu objektif bir şekilde değerlendirmeyi hedeflemiş, "hayır" "bilmiyorum" ve "evet" seçenekleriyle cevaplanan

566 sorudan oluşan bir testtir. Testin on adet kişilik ölçeğinin yanısıra üç adet de geçerlilik alt testi vardır (Butcher ve Pancheri, 1976; Akt. Ceyhun ve Oral, 2003).

Kliniklerde kullanılması amaçlanan ilk test dokuz alt psikiyatrik gruba göre ayrılmıştır bunlar; Hipokondriyazis (Hs), Depresyon (D), Histeri (Hy), Psikotik Sapma (Pd), Maskulinite-feminite (Mf), Paronaya (Pa), Psikasteni (Pt), Şizofreni (Sc), Hipomani (Ma) ve daha sonra geliştirilip bunların arasına onuncu olarak eklenen Sosyal İçedönüklük (Si) olarak belirlenmiştir. Çeşitli klinik alt testlerde yüksek puanlar alanlara tanı koyulmamaktadır. Bu sebeple herhangi bir yanlışlık olmaması için test genelde kısaltmaları ile kullanılmaktadır. L, F, K alt testleri ise testin geçerlik derecesiyle ilgili bizlere bilgi sağlamaktadır. MMPI’da 5 ya da daha az maddenin boş bırakılması testin geçerliğini etkilemezken 10-30 boş kalması profilin tartışmalı olmasına 10-30 ve daha fazla sorunun boş bırakılması ise testi geçersiz kılmaktadır. L alt testinde toplumca hoş karşılanmayacak; ama herkes tarafından yapılan on beş adet soru kullanılmıştır (Ceyhun ve Oral, 2003).

MMPI’ın çok yaygın kullanılması ve herkes tarafından tanınmış olması yeni bir test geliştirmek yerine MMPI üzerinde bir yenileme ihtiyacı doğurmuştur. Hala geçerli maddeleri olan MMPI’ın bazı maddeler üzerinde durmadığı yönünde eleştiriler gelmektedir. Butcher ve arkadaşları tarafından MMPI’ın yeniden standardizasyonu için komite kurulmuş ve çalışmalara başlanmıştır. Eski maddeleri modernize etme, intihar girişimi, alkol ve madde bağımlılıkları gibi günümüz klinik problemleri için maddeleri derlemeyi hedeflemişlerdir. Butcher ve

Owen (1978) orijinal testin büyük oranda değişmesinin altındaki neden; mevcut kullanıcılar tarafından kabul görmemesi ve MMPI kullanımına devam edilir kaygısıdır. 1930’lu yıllarda ortaya çıkarılan sınırlı sayıda insandan ve sınırlı bir gruptan elde edilen örneklem çok yetersizdi ve bazı azınlık grupları içine almamıştı. Normların Afrika, Asya ve Hintli grupları yansıtmaması MMPI hakkındaki eleştirilerden birisidir.

MMPI-2’nin güçlü özelliklerinden birisi içerik alt testlerine verdiği

önemdir. Objektif testlerin son yıllardaki kişilik özelliklerini ölçme, yordama ve güvenilir bilgi sunması sebebiyle içerik ölçekleri değer kazanmıştır. Son zamanlarda ortaya çıkan birtakım hastalıkları (yeme bozuklukları) ve sosyal problemleri (iş, eş, eğitim) MMPI ölçümleyemiyordu (Butcher ve Pope, 1992).

Türk toplumunda da hızla değişen kültürel yapı bazı maddelerin anlamlarını yitirmesine bazılarının ise tehditkar olarak algılanmasına sebep olmuştur. Yeni MMPI’ da bu maddeleri ya tamamen çıkarılması ya da değiştirilmesi hedeflenmiştir. Savaşır, tarafından çevrilip düzenlenen yeni form İngilizce ve Türkçe’yi anadili gibi konuşan üç kişi tarafından tartışıldıktan sonra; farklı eğitim düzeyinden on beş kişiye dağıtılıp dikkatlice incelemeleri istenmiştir. Yapılan düzenlemelerden sonra İngilizce ve Türkçe form birer hafta ara ile yirmi kişiye uygulanmış ve düşük korelasyonlu maddeler yeniden yazılmıştır. Geri çevirileri Çulha (Bozkurt, 2001) tarafından yapılan maddeler Amerikalılar tarafından onaylanarak formların yeni halleri on beş kişiye uygulanmıştır. Düşük korelasyon gösteren maddelerin düzeltmeler sonrasında yüksek ilişki göstermeleriyle, Türkçe form

standardizasyon için hazır hale gelmiştir (Bozkurt, 2001). Butcher ve ark. tarafından oluşturulan yeni standardizasyon komite gerekliliklerine uygun olarak Türk örneklem grup oluşturulmuştur. 16-50 yaş arası farklı bölgelerde yaşamlarını sürdüren 600 kadın ve erkek üzerine yapılan bu araştırmanın standardizasyon ve geçerlik güvenilirlik sonuçları henüz yayınlanmamıştır. MMPI-2 Türkçe standardizasyonu sırasında anlaşılmayan ifadelerin Türkçeleştirilmesi, adları değişen çocuk oyunlarının güncel hale getirilmesi ve dini işlevler ile ilgili ifadelerin kültürümüze uyumlu hale getirilmesi sağlanmıştır (Savaşır ve Çulha, 1996).

Yapılan klinik uygulamalar, gözlemler, görüşmeler ve görgül çalışmalar normal ve psikiyatrik problemleri olan yetişkinleri ayırt etmek için MMPI’nın geçerli ve güvenilir bir araç olduğunu ortaya koymaktadır. MMPI maddeleri hazırlanırken madde havuzundan klinik tanılı hastaları normallerden en iyi ayırt eden maddeler temel alınmıştır. MMPI protokollerinin değerlendirilmesinde faktör analizi sonuçlarına (Haris ve Lingoes, 1955) ve belirlenen içerik sınıflamalarına maddelerin uzmanlar tarafından rasyonel olarak atanması yöntemine (Wiggins, 1969) dayanan alt ölçekler olarak adlandırılan madde grupları oluşturulmaktadır. Hızlı kültürel değişimlerin sonucu olarak MMPI’ın geçerliliğine ilişkin soru işaretlerinin ortaya çıkmasıyla, norm gruplarının güncellenmesi, uygulamada fark edilen sorunların

giderilmesi, işlemediği öne sürülen maddelerin değiştirilmesi adına

MMPI-2 oluşturulmuştur. Graham (1993)’ın aktardığına göre

(psikopatolojiyi değerlendirmede) geçerli bir araç olması nedeniyle

yeni bir araç geliştirmek yerine orijinal MMPI ve MMPI-2 arasındaki

süreklilik korunmaya çalışılmıştır. Dahlstrom, Graham, Tellegen ve Kaemmer tarafından işlemeyen maddeler yenileri ile değiştirilmiş, bazı maddelerin dilleri güncelleştirilmiş ve tedaviye hazır olma, alkol ve ilaç problemleri gibi güncel klinik konularını araştırmayı amaçlayan yeni maddeler ilave edilmiştir. MMPI’ da köklü değişlikler yapılmamasının nedenleri arasında MMPI ve MMPI-2 arasında klinik yorumlamalar arasında paralellik sağlamak ve var olan MMPI ile yapılan çalışmaları içeren literatür bilgilerinin değerini korumak yer almaktadır (Pancoast ve Archer, 1989; Akt. Uluç, 2007).

MMPI’nın güncelleştirilmesinin en önemli sebepleri norm tablolarının geçerliliğini eskisi kadar korumaması ve kontrol grupları ile psikopatolojiye sahip grupları ayırt etmedeki gücünün azalması olarak görülmektedir. Orijinal MMPI kadın profillerinin %8'inde, erkek profillerinin %20'sinde en az bir ölçek 70 T puanı üzerindeyken, MMPI-2 ile elde edilen profillerde böylesine bir yükseltinin belirlenmemiş olması ve birçok orijinal profilde gözlenen yüksek puanların düşmüş olması (Helmes ve Reddon, 1993), MMPI-2'nin orijinal MMPI'a getirilen eleştirilere cevap olabileceğini göstermektedir. MMPI-2’nin bir diğer güçlü yönü ise önemli kişilik özelliklerini değerlendiren homojen boyutlardan oluşan içerik alt testlerini bulundurmasıdır. MMPI-2’nin içerik ölçeklerinin oldukça yüksek iç tutarlığa ve dış geçerliğe sahip oldukları belirtilmektedir. Butcher ve arkadaşları (1989) tarafından yatan psikiyatri hastaları ile

yapılan bir araştırmada içerik maddeleri ile klinik ve geçerlik ölçeklerinin yüksek korelasyon gösterdikleri belirtilmektedir. MMPI-2 içerik ölçekleri tutum, inanç ve belirtileri yansıtan ifadelerden oluşmaktadır. Bu nedenle profilde oluşan yüksek puanların yorumlanmasının klinik ölçeklere göre daha kolay olduğu belirtilmektedir. Bu durum klinikte çalışanlar için önemli bir avantaj olarak değerlendirilebilmektedir. Ayrıca MMPI-2 klinik ölçeklerinde normal sınırlar içinde olan, ancak içerik ölçeklerinde herhangi bir alanda sorunu olan bireyleri belirleme ve bu özellikleri tedavide ele alma şansı tanıması, içerik ölçeklerinin sağladığı önemli yenilikler arasında yer almaktadır. MMPI-2’nin yukarıda belirtilen özelliklerinden dolayı klinik uygulamalarda ve görgül çalışmalarda özellikle psikopatolojinin değerlendirilmesine önemli katkılarının olabileceği belirtilmektedir (Akt. Uluç, 2007).

Tablo 2.1. Minnesota Çok Yönlü Kişilik Envanteri-2 Klinik ve İçeri Ölçekleri

GEÇERLİK KLİNİK İÇERİK DÜZELTME (K) NADİRLİK – SIKLIK (F) YALAN (L) HİPOKONDRİAZİS (HS) DEPRESYON (D)

HİSTERİ (HY) PSİKOPATİK SAPMA (PD) KADINLIK-ERKEKLİK (MF) PARANOYA (PA) PSİKASTENİ (PT) ŞİZOFRENİ (SC) HİPOMANİ (MA)

SOSYAL İÇE ÇEKİLME (Sİ)

SOSYAL UYUMSUZLUK (SOD)

AİLE PROBLEMLERİ (FAM)

İŞYERİ SORUNLARI (WRK)

SAĞLIK İLE İLGİLİ ENDİŞELER

(HEA)

KORKULAR (FRS)

KAYGI (ANX)

ANTİSOSYAL UĞRAŞILAR (ASP)

TUHAF DÜŞÜNCELER (BIZ)

ÖFKE (ANG)

OLUMSUZ TEDAVİ

GÖSTERGELERİ

(TRT)

ALAYCILIK (CYN)

DÜŞÜK KENDİLİK DEĞERİ (LSE)

DEPRESYON (DEP)

OBSESİFLİK (OBS)

Belgede YAS SÜREÇLERİ VE KİŞİLİK (sayfa 100-107)

Benzer Belgeler