• Sonuç bulunamadı

3. KÜMELENME YAKLAġIMININ TARĠHÇESĠ, KÜMELENME TÜRLERĠ

3.1 Kümelenme YaklaĢımının Tarihçesi

3.1.1 Kümelenme yaklaĢımının dünyadaki geliĢimi

3.1.1.4 Michael Porter ve Elmas Modeli

Kümelenme yaklaĢımının Ģekillenmesinde ve farklılaĢmasındaki önemli noktalardan sonuncusu 1990’lı yıllarla beraber Michael Porter tarafından geliĢtirilen Elmas Modeli yaklaĢımıdır. Porter 1990 yılında yayımlanan Ulusların Rekabet Üstünlüğü adlı kitabında kümelenme yaklaĢımını farklı bir bakıĢ açısıyla ele almıĢ ve farklı örnekler üzerinden bu yaklaĢımı Elmas Modeli adı altında tartıĢmıĢtır. Uluslararası ticaret faktörüne odaklandığı bu kitapta Porter Amerika, Almanya, Japonya, Ġngiltere ve Ġtalya gibi bazı ülkelerde yer alan ve uluslararası rekabet gücüne sahip olan

41

sektörleri incelemiĢ ve incelediği sektörlerde mekânsal olarak bir kümelenme eğiliminin olduğunu ortaya koymuĢtur (Porter, 1990a).

Ġncelenen bu sektörlerden yola çıkılarak aĢağıda yer alan özellikler rekabet gücünün belirleyicileri olarak ortaya konulmuĢtur: 1. Girdi KoĢulları, 2. Talep KoĢulları, 3. Ġlgili ve destekleyici sanayiler, 4. Firma yapısı, stratejisi ve rekabet durumu.

Yukarıda ifade edilen bu dört belirleyici etken sektörlerin coğrafi olarak yoğunlaĢması ile beraber ele alınmıĢ ve bu yaklaĢım Porter tarafından Elmas Modeli Ģeklinde adlandırılmıĢtır. ġekil 3.1’de Porter’ın geliĢtirdiği Elmas Modeli görülmektedir (Porter, 1990b, s.72).

ġekil 3.1 : Elmas Modeli (Porter, 1990b, s.72).

Bu modelde yer alan dört unsurun kendi içindeki bileĢenleri Ģu Ģekilde ifade edilmiĢtir:

Girdi koĢulları: Ġnsan kaynakları, sermaye kaynakları, fiziksel altyapı, idari altyapı, bilgi altyapısı, bilimsel ve teknolojik altyapı, doğal kaynaklar

Talep koĢulları: Her zaman iyi ve yeni ürün talep eden yerel müĢteriler, bazı özel birimlerde müĢteri ihtiyaçlarının ulusal ve küresel düzeyde karĢılanması

Ġlgili ve destekleyici sanayiler: UzmanlaĢmıĢ ve yerel tedarikçi firmalar, bağımsız iĢletmeler yerine kümelenmelerin varlığı

42

Firma yapısı: Sürdürülebilir geliĢmeyi teĢvik eden yerel çerçeve ve yerel rakiplerin açık ve güçlü rekabeti

Porter’a göre kümelenme yaklaĢımıyla ortaya çıkan coğrafi yakınlık kurumlar ve firmalar arasındaki etkileĢimi artırmakta ve ortak iĢ yapabilme imkânlarını geliĢtirmektedir. Coğrafi mekânda yakın yerleĢen firmalar arasında iletiĢimin artması ile firmalar arası sosyal iliĢkiler daha güçlü hâle gelir ve bu da firmaların rekabet faktörlerinin dolayısıyla üretim etkinliklerinin daha güçlü olması ile sonuçlanır (Porter, 1998a, s. 206).

Yukarıda yer alan dört unsur arasındaki etkileĢimin fazla olması durumunda belirli sektörlerde faaliyet gösteren firmaların üretim potansiyelleri ve rekabetlerinin artacağından bahsedilmektedir. Coğrafi mekânda firmaların birbirlerine olan yakınlıkları arttıkça kümelenme gerçekleĢmiĢ olacak ve böylece Elmas Modeli’nde yer alan dört unsur arasındaki etkileĢim daha güçlü hale gelecektir. Yukarıda da ifade edildiği gibi Porter’ın yaklaĢımına göre rekabette söz sahibi olan sektörler coğrafi olarak kümelenme eğilimindedirler. Bu anlamda kümelenme kavramı rekabet avantajının mekânsal yansıması olarak tarif edilmektedir (Asheim vd., 2006, s.10- 11).

Porter tarafından geliĢtirilen Elmas Modeli yaklaĢımına ciddi eleĢtiriler getirilmiĢtir. Yöneltilen eleĢtirilerin temel noktasını sınır ve ölçek sorunu oluĢturmaktadır. Elmas Modeli’nde hem endüstriyel hem de coğrafi açıdan sınırlar net bir Ģekilde belirtilmemekte, endüstriyel olarak bir araya geliĢlerin hangi seviyede kümelenme olarak ortaya çıktığı açık bir Ģekilde ifade edilmemektedir. Kümelenmede yer alan firmaların mekânsal yoğunluklarının ve etkileĢimlerin kümelenmeyi nasıl oluĢturduğunun belirgin olmamasına ilaveten kümelenme kavramının net bir Ģekilde tanımlanmamıĢ olması en önemli eksiklik olarak göze çarpmaktadır. Porter’e göre kümelenmeler mekânsal yoğunlaĢmanın her seviyesinde gerçekleĢebilmektedir. Kümelenme kavramı bir taraftan firmaların ulusal olarak yığılmalarına gönderme yaparken, diğer taraftan firmaların yerel olarak bir araya geliĢlerini de içermekte ve kümelenme ve bölge kavramları bazı durumlarda birbirlerinin yerine kullanılmaktadır. Porter’ın Elmas Modeli’nde dikkat çeken en önemli eksikliklerden biri de mekânsal olarak herhangi bir sınırın bulunmaması ve açıklanan kümelenme kavramının ölçekten bağımsız olmasıdır (Martin ve Sunley, 2003).

43

Porter’ın yaklaĢımında rekabet kavramının ve rekabetçi stratejinin ele alınıĢı iĢletme, endüstriyel organizasyon ve yönetim gibi alanlarda yapılan çalıĢmaların yaklaĢımından oldukça uzaktır. Bu anlamda Porter’ın rekabete yaklaĢımının yüzeysel ve buna ek olarak herhangi bir netliği içermediği için oldukça karmaĢık olduğu ifade edilmektedir. Kümelenmeler çeĢit, köken, yapı, organizasyon, hareket ve geliĢim bakımından farklılıklar göstermektedir ve fakat Porter’ın kümelenme kavramı bütün bunların hepsine bir Ģekilde uyacak biçimde geliĢtirilmiĢ ve kümelenmede olan farklılıklar dikkate alınmamıĢtır. Porter’ın kümelenme yaklaĢımında var olan sorunların en önemlilerinden biri de kümelenmelerin bağlı oldukları ekonomik çevreden yalıtılmaları ve böylece bağımsız bir varlık olarak sunulmalarıdır. Ayrıca teorik olarak kavramın belirsiz olmasının ampirik olarak da belirsizliğe yol açtığı ve kümelenmelere dair oluĢturan haritaların, dolayısıyla kümelenmelerin mekânsal yansımalarının biçimsellikten öteye geçemediği eleĢtirisi getirilmiĢtir (Martin ve Sunley, 2003).

Porter’ın kümelenme yaklaĢımındaki bu tür sorunlara ilaveten küme geliĢim sürecinin strateji odaklı ele alınması gerçek sonuçların ve kümelenmelerin karĢılaĢtıkları engellerin göz ardı edilmesine neden olmaktadır. Porter tarafından geliĢtirilen Elmas Modeli bağlamında baĢarılı kümelenme örneklerinin politika bağlamında problemler oluĢturabileceği ifade edilmiĢtir. Elmas Modeli bağlamında hızlı büyüyen bir kümelenme yerel ekonomi üzerinde baskıya yol açabilir, yüksek arsa fiyatlarına ve barınma maliyetlerine neden olabilir, ayrıca yerel ulaĢım ve kamusal altyapı üzerinde baskı oluĢturabilir. Yerel firmanın ihtiyaçları nedeniyle yerel planlayıcılar daha büyük zorluklarla karĢı karĢıya gelebilirler. Bu tür fiziki ve mekânla iliĢkili sorunlara ek olarak kümelenmelerdeki bütün unsurların kümenin baĢarısından eĢit miktarda faydalanamadığı ve dolayısıyla kümede çalıĢanlar arasında sosyal eĢitsizlik probleminin oluĢabileceği ifade edilmektedir (Asheim vd, 2006, s.22).