• Sonuç bulunamadı

B 1921 TEŞKİLAT-I ESASİYE KANUNU

B. MECLİS MÜZAKERELERİ VE KABULÜ

6. Mevadd› Müteferrika (Türlü Maddeler)

Türkiye’nin idari yap›s›n› düzenleyen seksen dokuzuncu madde metnine göre; Türkiye, coğrafi durumu ve ekonomi ilişkileri bak›m›ndan illere, iller ilçelere, ilçeler bucaklara bölünmüştür ve bucaklarda kasaba ve köylerden meydana gelir.

Kanun- Esasi Enc› ümeninin haz›rladığı seksen dokuzuncu madde metni “Münderis Osmanl› saltanat› devrine ait bilcümle mülki ve tariki ilmiye mahsus rütbeler ve elkap, nişan ve madalyalar mülga ve istimalleri memnudur. K›l ç› l› harp nişanlar› ile harp madalyalar› bundan müstesnad›r.” şeklindeydi. Bu metne göre; Osmanl› saltanat› devrine ait bütün rütbeler, nişan ve madalyalar kald›r›lmışt›r ve kullanmas› yasakt›r. Ancak k›l ç› l› harp nişanlar› ile harp madalyalar› bundan istisna tutulmuştur. Bu madde metni TBMM’de görüşülürken çeşitli tartışmalar yaşanmışt›r. Akabinde Gaziantep milletvekili Ahmet Remzi Bey, Yozgat milletvekili Süleyman S›rr› Bey, Ordu milletvekili Hamdi Bey ve Zonguldak milletvekili Halil Bey bu maddenin kald›r›lmas›n› istemişler ve madde TBMM taraf›ndan kald›r›lmışt›r.

Anayasan n doksan nc maddesi› › › “Vilayetlerle şehir, kasaba ve köyler hükmi şahsiyeti haizdir.”şeklinde olup; madde metninin TBMM’de görüşülmesi s›ras›nda

Gaziantep milletvekili Ahmet Remzi Bey, ilçe ve nahiyelerin bu maddeye neden sokulmadığı sorusunu yöneltmiştir. Cevaben de Celal Nuri Bey, kaza ve nahiyelerin yap›lacak İdarei Umumiyei Vilayat Kanununda düzenleme olabileceğini belirtmiştir ve madde aynen kabul edilmiştir.206 Bu maddeye göre; İller, kasaba ve köylerin tüzelkişiliği vard›r. 1982 Anayasas›na göre il yönetiminin tüzelkişiliği yoktur, bununla birlikte yine başında valinin bulunduğu “il özel idaresi”nin tüzelkişiliği vard›r. Ayr ca › doksan birinci madde hükmüne göre; illerin işleri, “yetki genişliği” ilkesi ve görev ayr›lığı esas› gereğince yönetilir.

206

1924 Anayasas n n doksan ikinci maddes› › ine göre; her Türk devlet memuru olma hakk›na sahiptir. Dosan dördüncü madde “Kanuna muhalif olan umurda amire itaat

memuru mesuliyetten kurtarmaz.”şeklinde olup; bu maddeye göre; kanuna ayk›r› işlerde

amirin emri yerine getirilmiş olunsa da memur sorumluluktan kurtulamaz.

Anayasan n yüzüncü maddesine g› öre; Devletin gelirlerini ve giderlerini denetlemekle görevli ve TBMM’ye bağl› bir Sayıştay kurulur. Devam madde hükmüne › göre; Sayıştay, genel uygunluk bildirimini ilişkin olduğu Kesin Hesap Kanununun maliyece TBMM’ye verilmesi tarihinden başlayarak en geç 6 ay içinde Meclise sunar.207

Anayasanın yüz ikinci maddesi anayasa değişikliği usulünü düzenlemiştir. Buna göre; anayasada değişiklik yapılması şu şartlara bağlıdır: değişiklik teklifinin, TBMM üye tam sayısının en az üçte biri tarafından imzalanması şarttır. Değişiklikler ancak Meclis üye tam say›s›n›n en az üçte ikisiyle kabul edilebilir. Yine Anayasan›n bu hükmüne göre; devlet şeklinin Cumhuriyet olduğu hakk›ndaki birinci maddesi değiştirilemez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez. Devam maddesine göre ise;› Anayasanın hiçbir maddesi hiçbir sebep ve bahane ile savsanamaz ve işlerlikten alı konamaz. Hiçbir kanun anayasaya ayk r olamaz.› › 208 Bu düzenlemelerden de anlaşılıyor ki 1924 Anayasas sert bir anayasad› ır. Yine anayasanın diğer hukuk normlarında üstünlüğü bu düzenlemelerle açıkça zikredilmiştir.

C. GETİRDİĞİ SİSTEM-KARMA SİSTEM VE ÖZELLİKLERİ

1924 Anayasası, kuvvetler birliği ilkesini sürdürmüş olmakla birlikte, yasama ve yürütme işlerinde organik ve fonksiyonel ayrılıklara da yer vermiştir. Meclis artık 1921 Anayasası’nda olduğu gibi bakanlara yön verme yetkisine sahip değildir. Böylece meclis hükümeti sistemi ile parlamenter sistem uzlaştırılmaya çalışılarak “karma” bir sistem oluşturulmuştur.209

207

II. Dönem TBMM Zab t Ceridesi› , C.8-1, İçtima:42, s.915.

208

II. Dönem TBMM Zab t Ceridesi› , C.8-1, İçtima:42, s.921-923.

209

1924 Anayasası’nın meclis hükümeti sistemine yaklaşan yönleri şunlardır;Türk Milletini ancak TBMM temsil eder ve Millet ad na egemenlik hakk n yaln z o kullan r, › › › › › yasama yetkisi ve yürütme erki TBMM’de belirir ve onda toplan r, meclis, hükümeti › her zaman denetleyebileceği ve düşürebileceği halde, hükümetin meclisi feshetme yetkisi yoktur. Buna karşılık 1924 Anayasası’nın parlamenter sisteme yaklaşan yönleri ise şunlardır; Meclis, yasama yetkisini bizzat kullandığı halde, yürütme erkini ancak Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu eliyle kullanabilir. (Kuvvetler birliği-görevler ayrılığı), Başbakan Cumhurbaşkanınca Meclis üyeleri tarafından atanmaktadır, hükümetin kolektif sorumluluğu kabul edilmiştir.210

491 sayılı 1924 Teşkilat- Esasiye Kanunu’nun özellikleri genel ol› arak şöyle s ralanabilir:› 211 Türkiye’nin yönetim şeklinin Cumhuriyet olduğu ilk kez bu anayasada zikredilmiştir (1.madde), devletin dininin İslam dini olduğu belirtilmiştir (2.madde), TBMM’yi egemenliği kullanan tek organ olarak görmüş, Meclise yasama yetkisi ve görevi dışında başka yetkilerde vermiştir, meclis hükümeti sistemi ile parlamenter sistem arası karma bir sistem düzenlemiştir, kuvvetler birliği ilkesini kabul etmiş ancak bunun 1921 Anayasasındaki gibi katı bir biçimde değil parlamenter sisteme yakınlaşmış yumuşatılmış bir biçimini benimsemiştir, Cumhurbaşkanının yetkileri parlamenter sistemdeki yetkiler gibi düzenlenmiştir, yargı hakkının Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağı belirtilmiştir, yasaların Anayasaya uygunluğunu denetleyecek bir müessese ihdas etmemiştir, temel hak ve hürriyetlerden kişinin hak ve özgürlükleri sıralanmış, diğer ekonomik ve sosyal hak ve özgürlükler ile siyasi hak ve özgürlüklerden bahsedilmemiştir, sert bir anayasadır, değiştirilemeyecek kaydı ilk kez bu anayasa ile hukukumuza girmiştir, hem tek parti rejiminde hem de çok partili dönemde uygulama alanı bulmuştur.