• Sonuç bulunamadı

Müfessirlere Göre İşkâli Giderme Yöntemleri

Kur’an’ın doğru bir şekilde anlaşılabilmesi için ilk dönemlerden itibaren hem müfessirler hem de diğer ilim dalları ile meşgul olan âlimler çaba gös-termişler, müşkil, mücmel, hafî, müphem ve benzeri kapalı ifadeleri anla-mak adına usuller ve yöntemler geliştirmişlerdir. Ayetler arasında görülen ihtilafın giderilmesi için âlimler cem’ ve telif’le110 çözemedikleri hususları

108 Zerkeşî, el-Burhân, c.II, s. 71.

109 Flamur Kasamı, İbn Kesir Tefsirinde Müşkilü’l Kur’an, Yüksek Lisans Tezi, Uludağ Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bursa 2011, s. 23.

110 Cem’, farklı yerlerde ve dağınık halde bulunan şeyleri toplamak, bir araya getirmek anlamı taşımaktadır. İbn Manzur, Lisanü’l-Arab, c.VIII, s.53. Te’lif ise parçaları birleştirip kaynaştır-ma, alıştırıp ülfet haline getirme anlamı taşımaktadır. İbn Manzur, Lisanü’l-Arab, c.IX, s.10.

Cem’ ve te’lif şer’i deliller arasında itilaf ve tevafuku nakli veya akli olarak beyan etmek, bunlar arasında gerçek bir tenakuza ve noksanlığa götürücü bir ihtilafın bulunmadığını, ya

tahsis,111 takyid,112 haml,113 te’vil114 ve nesh115 yoluna başvurarak çözmeye çalış-mışlardır. Özellikle itikadi ve ahlaki konulara ilişkin işkâllerde te’vile müra-caat edilirken ahkâm ayetlerindeki müşkiller tahsisle veya aralarında nesih ilişkisi olup olmadığına bakılarak giderilmeye gayret göstermişlerdir. Mese-la Mekke’ye girenlerin emniyette olduğunu belirten ayetle (Âl-i İmrân 3/97) öldürülenler hakkında kısasın farz kılındığını ifade eden ayet (Bakara 2/178) arasında böyle bir işkâl söz konusudur. Bu durumda nesih olduğu düşünce-siyle ikinci ayetin hükmü esas alınır yahut tahsis yoluyla kısas cezası alanlar ilk ayetin kapsamı dışında tutulur.116 Zikredilen bu yöntemlerin yanı sıra kanaatimizce başka yöntemlerden de yararlanmakta fayda vardır. Çünkü işkâlin nedenine ve şekline göre çözüm yöntemi de değişmektedir. Bu

ikisinin ya da birinin tevili ile açıklamaktadır. Ayrıntılı bilgi için bkz: İsmail Lütfi Çakan, Hadislerde Görülen İhtilaflar ve Çözüm Yolları, MÜİFV. Yayınları, İstanbul1996, s.163; Süleyman Pak, Ayetlerde Çelişki Bulunduğu Vehmini Gidermede Kullanılan Yöntemler ve Bunların Değerlendi-rilmesi, Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sosyal Bilimler Araştırmaları Dergisi, 2013, sayı: 16, s.5.

111 Tahsis, umum ifade eden bir lafzın kapsamından bazı fertleri dışarıda bırakmaya denir.

Abdulvehhab Hallaf, İlmu Usuli’l-fıkh, Mektebetü’l-İslamiyye, İstanbul 1984, s. 220; Bakara, 2/228 ayeti ile Ahzab, 33/49 arasında tahsis olduğunu ve hükmün bütün fertler için bağlayıcı olmadığını görmekteyiz.

112 Takyid, mutlak bir lafzın kapsamından bazı manaların dışarıda bırakılması yoluyla, mukay-yet tarafından açıklanması demektir. Yani genel olarak bir hüküm ortaya koyan bir amukay-yetin kapsamını, diğer bir ayetle belli bir alana sığdırmak ve sınırlandırmak demektir. Bir yerde, geneli özele indirgemek suretiyle açıklama da denebilir. Ayrıntılı bilgi için bkz. Pak, Ayetlerde Çelişki Bulunduğu Vehmini Gidermede Kullanılan Yöntemler ve Bunların Değerlendirilmesi, s.7.

113 Haml, mütearız iki ayetin birini bir hale, diğerini de başka bir hale hamletmek suretiyle aralarındaki tearuzun giderilmesine denir. Fahreddin Atar, Fıkıh Usulü, MÜİFV. Yayınları, İstanbul 1988, s.279.

114 Te’vil, birbirine muarız gibi görünen iki ayetin, aralarında böyle bir durumun olmadığını gösterecek şekilde yorumlanmasıdır. Ayrıntılı bilgi için bakılabilir: Hallaf, İlmu Usuli’l-fıkh, s.275-276.

115 Bir hükmün, daha sonra gelen bir hükümle ortadan kaldırılması demek olan nesh, ayetler arasında tearuz ortaya çıktığında ve te’lif imkânı olmadığı kanaati hâkim olduğu zaman baş-vurulan bir metot olmuştur. Ayrıntılı bilgi için bkz. Pak, Ayetlerde Çelişki Bulunduğu Vehmini Gidermede Kullanılan Yöntemler ve Bunların Değerlendirilmesi, s.13.

116 Yerinde, İlk Bakışta Çelişki Görünümü Veren Müşkil Ayetler ve Etrafında Oluşan Bilimsel Edebiyat, s. 42.

denle işkâli giderme yöntem ve yolları olarak şu hususlarında göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade etmek mümkündür. Öncelikli olarak işkâlin sebebini tespit etmek gerekmektedir. Çünkü doğru bir teşhis çözümün önemli bir parçasıdır. İşkâlin sebebine göre şu yöntemlerden birisi uygula-narak çözüm aranmalıdır:

1) Nüzul sebebini bilmek: Nüzul sebebi bilinirse, ayetlerden kasde-dilen mana kolaylıkla anlaşılır, şüphe ve yanlışlıklar izale edilmiş olur. Me-sela şarabın haram kılındığını bildiren ayet (Mâide 5/90) nazil olunca, Hz.

Peygambere evvelce şarap içip ölmüş olanların durumu ne olacak diye so-rulmuş117 bunun üzerine “İman edip, güzel amel işleyenlere, taddıklarından dolayı hiçbir suç yoktur.” (Mâide 5/93) ayeti nazil olmuştu. Bir rivayete göre Kuda-me b. Maz’un ve Amr b. Ma’dikerip yukarıdaki ayete dayanarak, şarabın mubah olduğunu söylemeye kalkışmışlardı. Onların bu sözleri, şu ayetin sebeb-i nüzulünü bilmediklerine delalet etmektedir. Şarabın haram olmasına dair ayet nazil olunca, sahabenin zihninde beliren tereddüdü izale etmek için bu ayet nazil olmuştu. Demek ki nüzul sebepleri iyi bilinmezse, bu iki sahabi gibi daima hataya düşmek mümkündür.118

2) Müteşâbihi muhkeme hamletmek: Aynı konudaki ayetleri bir araya getirip birlikte değerlendirmeye tabi tutmak. Abdullah İbn Mesud’un Hz. Peygamberden rivayet ettiği şu hadis buna güzel bir örnektir: “İman edip de imanlarına zulmü bulaştırmayanlar var ya; işte (korkudan) güvende olmak onla-rın hakkıdır. Doğru yolu bulmuş olanlar da onlardır.” (En’am 6/82) ayeti inince sahabeler karamsarlığa kapılmış ve “Hangimiz imanına zulüm katmaz ki!”

diye üzülmeye başlamışlardı. Fakat Rasulullah (sav) ayette yer alan zulmün,

117 Buhârî, c.VI, s.68; Taberî, c.VII, s.36-38; İbn Kesir, Ebu’l-Fida’ İsmail b. Amr b. Kesir, Tefsiru’l Kur’âni’l Azim, II. Baskı, thk. Sami b. Muhammed Seleme, Dâru’l-Tayyibe lin-Neşr ve Tevzi’, by, 1420/1999, c.II s. 95-97.

118 Cerrahoğlu, Tefsir Usûlü, s.117.

Allah’a şirk koşmak olduğunu söylemiş ve onlara “Şüphesiz şirk büyük bir zulümdür.” (Lokman 31/13) ayetini okumuştur.119 Böylelikle “nefsine zul-metmek” ifadesi daha açık bir şekilde ifade edilen “şirk büyük zulümdür”

ifadesine hamledilerek “zulmün” lafzındaki işkâl giderilmiştir.

3) Ayetlerin bağlamını/siyakını gözetmek: “Tat bakalım deyin: çünkü sen azizdin, kerimdin.” (Duhan 44/49) ayetinde bağlamı/siyakı dikkate alma-dan aslında söz konusu kişinin “zelil ve hakir” halde olduğunun anlaşılması mümkün değildir. Yoksa cehennemde olan birinin “aziz ve kerim” olması nasıl anlaşılabilir?120

4) Ayetlerde var olan işkâli gidermeye yardımcı olacak sahih hadislere başvurmak: “Doğrusu biz sana Seb’ul-Mesâni’yi ve Yüce Kur’an’ı verdik.” (Hicr 15/87) ayetinde zikredilen ‘Seb’ul-Mesâni’ ifadesi müşkildir.

Bu konuda birçok görüş zikredilmiştir. Kimi rivayetlere göre bu ifade Fatiha sûresi iken kimilerine göre yedi uzun sûredir. Kimilerine göre Hâ-Mîm ile başlayan sûre iken kimilerine göre ise yedi sahifedir.121 Örneğin ‘Seb’ul-Mesâni’nin Fatiha sûresi olduğunu iddia edenler görüşlerini şu hadise da-yandırmışlardır: Buhari’nin Âdem kanalıyla Ebu Hüreyre (r.a) den rivaye-tinde Allah Rasûlü (sav) şöyle buyurmuştur: Ümmü’l-Kur’an (Kur’an’ın

119 Buhârî, İstitabetü’l-mürteddin:1,Bu konuda başka örnekler için bakılabilir: Abdullah b.

Hamed el-Mansur, Müşkilu’l-Kur’ân’il-Kerim, I.Baskı, Dâru’l İbn’ül- Cevzi, Demmêm, 1426/2005, s.333-335.

120 Bağlamı dikkate almadan bazı ayetlerin doğru anlaşılamayacağı ve onlar üzerinden yanlış algılar ve anlamalar oluşabileceği konusunda örnekler için bakılabilir: Ahmet Öz, Kur’an’ı Anlamada Bağlam, Hikmetevi Yayınları, İstanbul 2016, s.66-128; Fatih Tiyek, Kur’an’ı Anlamada Bağlamın Rolü, Ankara Okulu, Ankara 2015, s.259-285.

121 Muhammed bin Muslihiddin Mustafa Kavcevi, Hâşîyetu Muhyiddin Şehzade ale Tefsir el-Kâdi el-Beydavi, I. Baskı, Dâru’l-Kütübül-İlmiyye, Beyrut 1999, c.V, s.233-234; Süyûtî (Celaleddin), Ed-Dürrü’l Mensur, thk. Şeyh Necdet Necip, I. Baskı, Dâru’l-İhyâi’t-Türasi’l-Arabiyye, Beyrut 2001, s.84-86; İbn Kesir, Tefsiru’l Kur’âni’l Azim, c.II, s.102-103.

anası), Mesâni ve Kur’an-ı Azim’dir. Bu, Fâtiha’nın es-Seb’ul-Mesâni ve Kur’an-ı Azim olduğuna delâlet eden nassdır.122

5) Tevakkuf etmek: Ayetlerdeki işkâli mevcut yöntemlerle gidermek mümkün değilse bu konuda çözüm olabilecek yolu buluncaya kadar bu ko-nuda konuşmamak yani tevakkuf etmek.123

122 Bu konuda başka hadisler için bakılabilir. İbn Kesir, Tefsiru’l Kur’âni’l Azim, c.II, s.102-103.

123 Mansur, Müşkilü’l Kur’âni’l Kerim, s.333-335.

— İKİNCİ BÖLÜM —

ELMALILI MUHAMMED HAMDİ YAZIR’IN HAYATI

Bu başlık altında Elmalı’nın doğumu, ailesi, ilmi ve siyasi yönü, eserleri hakkında kısaca bilgi verilecektir.