• Sonuç bulunamadı

Mânilerin İşlevleri

Belgede Denizli mânileri (sayfa 64-67)

C) Yörenin Tarihî Özellikleri

2.1. Denizli Yöresinde Mâni Söyleme Geleneği

2.1.5. Mânilerin İşlevleri

Duygu ve düşünceleri aktarma, haberleşme, öğüt verme, eğlendirme, hoş vakit geçirme, bastırılan duyguların dile getirilmesiyle rahatlama hazzına ulaştırma; millet olma şuurunu kazandırma gibi fonksiyonları bulunan halk edebiyatı ürünleri, geleneksel ortamda kullanılan en kısa ve etkili sözlü iletişim metodudur (Eker, 2015:410).

Halk bilimi yaratmalarının işlevleri konusundaki araştırmalarından yararlanarak bir model oluşturan antropolog William R. Bascom, halk bilgisi ürünlerinin işlevlerini dörde ayırır:

1.Hoşça Vakit Geçirme, Eğlenme ve Eğlendirme İşlevi

2.Değerlere, Toplumsal Kurumlara ve Törenlere Destek Verme İşlevi 3.Eğitim ve Kültürün Genç Kuşaklara Aktarılması İşlevi

4.Toplumsal ve Kişisel Baskılardan Kurtulma İşlevi

Bunun yanında mânilerin eğitim veya kültürün gelecek kuşaklara aktarılması, toplumsal ve kişisel baskılardan kurtulma, iletişim ve haberleşme işlevlerini de yerine getirdiği bağlamlar söz konusudur. Mânilerin işlevleri şu şekilde sıralanabilir:

İletişim ve Haberleşme

Mâni, iletişimin kolayca sağlanamadığı ortamlarda kişilerin duygu ve düşüncelerini karşı tarafa iletmesini sağlayarak haberleşme işlevini yerine

getirebilmektedir (Başgöz, 1957:8; Kudret, 2003:235; Gönen, 2004:97; Eker, 1999:105). Mâniler, törenlerde, eğlencelerde, inanışların ve âdetlerin arasında, sevişme ve haberleşme gibi insan münasebetlerinde vazifeler yüklenmiştir (Başgöz, 1957:8).

Mektup yazdım karada , Dağlar kalksın aradan, Gavuşmamıza çare yok , Gavuştursun yaradan.

Giden gemi durur mu? Mektup yazsam varı mı? İkimize bi yasdık, Acep nasib olu mu? Hoş Vakit Geçirme, Eğlenme ve Eğlendirme İşlevi

Neredeyse tüm folklor verimleri düşünüldüğünde akla ilk gelen işlev, eğlenme işlevidir. Yapmış olduğumuz derlemelerde kına gecelerinde def çalınarak söylenen mâniler, tarlada zamanın çabuk geçmesi işin yükünü hafifletmek ve çalışırken hoşça vakit geçirmek için söylenen mâniler, düğünlerde yârenlik geleneğine bağlı olarak söylenen mâniler bu işlevi destekler niteliktedir. Günümüz modern düğünlerinden çok farklı olan geçmiş zaman düğünlerinde, kına geceleri büyük önem taşırdı. Erkeklerin katılmalarının yasak olduğu kına geceleri kadınlar arasında kutlanır, def çalınır ve tahta kaşık eşliğinde oyunlar oynanarak gerçekleştirilirdi. Kına gecesinde def eşliğinde ezgili bir şekilde söylenen mânilerden biri şu şekildedir:

Gelin aa gardaşlar kına yakalım Gınası yetmezse gına alalım Susuz derelerde gavak biter mi? Gelinsiz evlerde duman tüter mi? Elmanın irisini yüke sararlar Gızın iyisini gelin yaparlar.’’

Gelin hamamları, kına geceleri, Hıdırellez eğlenceleri, kabul günleri gibi mekânlarda bir araya gelerek müzik eşliğinde eğlenme, yiyip içme kadınların hoşça vakit geçirmelerine yardımcı olmaktadır. Söz konusu ortamlarda anlatılan fıkralar, sorulan bilmeceler ve atılan mâniler de kadınların gündelik hayatın neden olduğu telaş, sıkıntı, zorluk ve yorgunluktan bir süreliğine de olsa uzak kalmasını sağlayarak eğlendirme işlevine sahiptir.

Değerlere, Toplum Kurumlarına ve Törelere Destek Verme İşlevi

Halk bilgisi yaratmalarının ikinci işlevi; kültürün onaylanması ve ritüelleri gözlemleyen ve icra edenlerin ritüellerinin ve kurumlarının doğrulanmasıdır.(Ekici, 2011: 125) Toplum tarafından benimsenmiş bir takım kuralların, toplumsal ve kültürel değerlerin halk bilimi ürünlerini icra edenler ve bu ürünleri dinleyerek aktaranların desteklemesi ve yaşatması bu işlevi ifade etmektedir.

Sosyal yapının güçlü tutulmasında çok önemli görevler yüklenen halk edebiyatı ürünleri, en önemli kapalı işlevlerinden gelenek taşıyıcılığı fonksiyonuyla kültürel, sosyal, ahlaki kabulleri yansıtmakta ve onlara destek olmaktadır (Eker, 2015:409-410). Derlenen mânilerde toplumsal kurumlara ve törelere destek verme işlevi, İslamiyet’in kurallarına uyulması için verilen öğütlerde, genç kızların ve erkeklerin eş seçiminde, gelin-kaynana eleştirilerinde, toplumsal ritüel olarak büyü yapılmasına ilişkin mesajlarda yer almaktadır.

Gece tırnaklar kesilmez, Aynaya zaten bakılmaz, Kaçan fırsatın ardından,

Gözyaşları da dökülmaz(KK13).

Eğitim veya Kültürün Gelecek Kuşaklara Aktarılması İşlevi

Gelenek aktarımıyla, kapalı işlevlerinden eğitim fonksiyonunu da icra eden bu ürünler, kültürün gelecek nesillere iletilmesinde toplumun göstergesi kabul edilmektedir. En etkili ve kolay eğitim metodu olan eğlenceyle bilgi aktarımı, toplumu bir arada tutan ve sosyal parçalanmalara engel olan sosyal normların, yaşanan değerler olarak korunmasını sağlayacaktır (Eker, 2015:409-410). Bu işlev, toplumsal değerlere bağlılığın sağlanmasında ve bu değerlerin genç kuşaklara aktarılmasında yer almaktadır. Özellikle yazılı kültür geleneği olmayan ya da sözlü kültür ortamının tek kültür ortamı olduğu (Çobanoğlu, 2010: 250), okuma yazma eğitiminin bulunmadığı (Ekici, 2011: 125) toplumlarda folklorun eğitim işleviyle öne çıktığı ve insanlara yol gösterdiği düşünülebilir.

Ben varmam çarıklıya Tahtadan arabalıya Allah nasip eylesin Boynu gıravatlıya.

Toplumsal ve Kişisel Baskılardan Kurtulma İşlevi

Mânilerin doğup gelişmesinde en büyük rolü sevginin oynadığı söylenebilir. Bir yandan seven insanın psikolojisi, bir yandan da sevişenler arasına yasaklar koyan toplum kanunları mânilerin doğmasını, gelişmesini ve yayılmasını sağlayan ortamı hazırlamıştır. Mâniler, toplumun yasakları karşısında baskılanan, şuur altına itilen cinsi isteklerin boşanmasına uygun bir kanal vazifesi görmüş, bu yolla sıkışan duyguların yükü hafifletilmiştir (Başgöz, 1957:10). Toplum tarafından yasaklanmış bazı söz, düşünce ve özellikle de davranışların halkbilgisi yaratmalarından ifade edilmesi yoluyla toplumsal ve kişisel baskılardan kurtulma işlevi olarak açıklanabilir. (Ekici: 2011: 125) Özellikle cinsellikle ilgili konular bu işlev altında incelenmelidir. Derlenen mânilerde ailenin onaylamadığı kişilere kaçma fikri mânilerde şu şekilde dile getirilmiştir:

Çorabımın gülüne, Neden geçtin önüme,

Ben sana varmam mı dedim, Et babamın gönlüne(KK13).

Yorganın ipi Babamdan al emri Eğer babam vermezse Gaçmak allahın emri

Belgede Denizli mânileri (sayfa 64-67)