• Sonuç bulunamadı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyyeti’nde (KKTC) Yüksek Yönetim Denetçisi

3.4. TÜRK DÜNYASI’NDA OMBUDSMANLIK KURUMU

3.4.7. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyyeti’nde (KKTC) Yüksek Yönetim Denetçisi

Ülkeye özellikle Türkiye’nin küçük bir modeli olarak bakmak mümkündür.

Konuyu 1996 KKTC Yüksek Yönetim Denetçisi Kanunu’nu temel alarak ele alacağız.

3.4.7.1.Tarihsel Gelişimi

Kıbrıs’ta Anayasa ombudsmanlık kurumunu gerekli görmesine rağmen kurum kamuoyunun gündemine ancak 1991 seçimleri sırasında, kuruma seçim bildirgelerine yer veren partiler vasıtasıyla gelmiştir. 25 Temmuz 1996 yılında Yüksek Yönetim Denetçisi Yasa Önergesi Resmi Gazete’de yayınlanarak 1996 yılında yürürlüğe girmiştir. (Bozoğlu, 2008: 75) KKTC’de Ombudsman (Yüksek Yönetim Denetçisi ) Yasası, Cumhuriyet Meclisinin 15–16 Temmuz 1996 tarihli birleşiminde kabul edilmiş ve 1997’de kuruluşunu tamamlayarak resmen göreve başlamıştır. (38/1996 Sayılı Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Yasası) Atanan ilk denetçi Nail Atalay oldu.

Denetçinin belirlenmesinin ardından Yüksek Yönetim Denetçisi Dairesi kuruldu. 1 daire müdürü, 3 baş denetçi, 2 denetçi kadrosu, 1 kıdemli idare memuru, 2 odacı, şoför ve 4 geçici personel faaliyete başladı (Amcaoğlu, 2002: 69).

Tarihsel süreç içinde ilginç olan bir nokta belki de dünyada birçok ülkeden once Ombudsman kurulusuna dair bir Kanun’un Kıbrıs Cumhuriyeti’nde kabul edilmesidir (Erdengi, 2009: 129). İlginç olan bir diğer nokta da, bu türde bir Kanun’a sahip olan ülkede, daha sonra ne bir Ombudsman ataması yapılmıs ne de bu yönde bir kurum olusturulmus olmasıdır (Gazioğlu, 2003: 77).

KKTC’de Türk Yönetimi Meclisi 27 Nisan 1973 tarihinde 6/1973 sayılı İdare Komiseri (Ombudsman) Yasası’nı kabul etmiştir. Fakat bu Kanun uygulamaya konulmamıştır. KKTC Kurucu Meclisi, 1985 yılında yapmış olduğu yeni Anayasa’da önceki 6/1973 tarihli İdari Komiseri (Ombudsman) Yasası’nda kilit öneme sahip olan maddelere, ki bunlar yukarıda belirtildiği üzere kurumun kuruluşu, görev ve yetki çerçevesine ilişkin maddelerdir, yer vermiştir. Yapılan bu işlem, Ombudsmanlık kurumuna verilen önemin bir kez daha ve en üst yasal belgede vurgulanmasını ve kuruma Anayasal bir zemin kavuşturulmasını sağlamıştır (Erdengi, 2009: 131-132).

Anayasa’nın bu düzenlemesinden on bir yıl sonra, 15-16 Temmuz 1996 tarihlerinde Cumhuriyet Meclisi’nde görüşülen ve kabul edilen “Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Kanunu” KKTC Resmi Gazetesi’nde yayımlanmıştır.

3.4.7.2. Atanması ve Statüsü

Anayasa’nın 114. maddesine göre Yüksek Yönetim Denetçisi; yönetimin herhangi bir hizmet veya eyleminin yürürlükteki mevzuata ve mahkeme kararlarına uygun olarak yapılıp yapılmadığını veya herhangi bir yürütsel veya yönetsel birim veya görevli tarafından veya onlar adına yapılan herhangi bir hizmet veya eylemi denetlemek, soruşturmak, yetkililere rapor sunmak veya yasada belirlenecek diğer görevleri yerine getirmek amacıyla, Cumhurbaşkanı’nca, Meclisin onayı ile atanır (Amcaoğlu, 2002: 67). Kıbrıs’ta yüksek yönetim denetçisinin atamasını üçte iki çoğunluk ile onaylar. Denetçinin yürütmeden bağımsız olması çok önemlidir. Ancak cumhurbaşkanı tarafından atanması bu bağımsızlığına gölge düşürmektedir.

Cumhurbaşkanınca bir kişi Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) olarak atandıktan sonra, konu Cumhuriyet Meclisinin onayını almak üzere Cumhuriyet Meclisi Başkanlığına sunulur. Cumhuriyet Meclisi Başkanlığına, atama işlemeni değerlendirmek üzere konuyu, Hukuk ve Siyasi İşler Komitesine iletir. Hukuk ve Siyasi İşler Komitesi Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) olarak atanan kişinin, bu Yasanın 5’inci maddesinde öngörülen nitelikleri Raporun Genel Kurulda görüşülmesinden sonra sözkonusu atama işlemei Cumhuriyet Meclisinin onayına sunulur ve onay için üye tamsayının üçte iki (2/3) çoğunluğu aranır. Gerekli çoğunluğun sağlanamamsı durumunda ikinci tur bir oylama yapılır ve turda onay için üye tamsayının salt çoğunluğu yeterlidir (http://www.cyprusconsumers.org, 2012).

KKTC’de Ombudsmanlık kurumunun görev ve yetkileri Kıbrıs Türk Yönetimi Meclisi’nin 27 Nisan 1973 tarihinde kabul ettiği 6/1973 sayılı İdare Komiseri (Ombudsman) Yasası’na gore belirlenmiştir. İdare Komiseri, Kıbrıs Türk Yönetimi Meclisi’nin onayını almak kosuluyla “Başkan” (Cumhurbaşkanı Muavini ve Kıbrıs Türk Yönetimi Yürütme Kurulu Başkanı) tarafından atanır. Komiser doğrudan Başkana bağlı olarak çalışır. Görev süresi altı yıl olup, önceden Başkan tarafından görevden alınabilir. Meclis üyeliği için aranan şartlar Komiser için de aranmaktadır. Kurumlar ve memurlar tarafından yerine getirilen iş ve işlemlerin, İdari Mevzuat tarafından kabul edilmis prensiplere ve mahkeme kararlarına uygunluğunu incelemek İdare Komiseri’nin

görevleri arasında sayılmıştır. Ülkenin savunma, güvenlik ve dış politikası kapsamında yapılan eylemler ile soruşturma ve kovuşturması gibi adli makamlar tarafından yürütülen işler, Komiserin yetki alanı dışında bulunmaktadır.

Komiser Başkanın emri veya Yürütme Kurulu veya Meclis Üyesi veya Kıbrıs Türk Yönetimi Başsavcısı’nın teklifi veya vatandaşların yazılı başvurusu üzerine harekete geçer. Vatandaşlar şikayet konusu ettikleri olayı öğrendikleri tarihten itibaren en geç altı ay içinde Komisere başvurmak zorundadırlar. Her altı ayda bir Komiser tarafından hazırlanan rapor, Başkan’a sunulur. Başkan raporu Kıbrıs Türk Yönetim Meclisi’ne sunar (http://www.cyprusconsumers.org, 2012).

1996 tarihli Kanun’un ‘‘Ombudsman’ın Görev ve Yetkileri’’ başlıklı 9.

maddesine göre İdare Komiseri’nin görev ve yetkileri aşağıdaki gibi sıralanmıştır:

a) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde yürütme ve yönetsel yetkisi olan organ, makam, teşkilat, kamu kurum ve kuruluşlarının veya kişinin Anayasa'da ve bu Yasada belirtilen istisnalar dışındaki ifa etmiş oldukları hizmetlerin yürürlükteki mevzuata ve mahkeme kararlarına uygunluklarını ve yerindeliklerini denetlemek, soruşturmak ve Rapor sunmak;

b) Yönetimin herhangi bir biriminin görev alanında olan bir hizmetin yerine getirilip getirilmediğinin takibini yapmak ve ilgili birimden yerine getirilmeyen hizmetle ilgili gerekçeli bilgi istemek;

c) Saptadığı yasa dışı işlerin düzeltilmesi için ilgili makamı uyarmak;

d) Soruşturmakta olduğu konunun herhangi bir safhasında hakkında soruşturma açılan kamu görevlisinin görevde kalmasının sakıncalı olacağı kanaatinde olması halinde, ilgili kamu görevlisinin geçici olarak görevinden alınmasını Kamu Hizmeti Komisyonu’ndan talep etmek.

3.4.7.3. Çalışma Şekli

Ombudsman Kanununa göre; Ombudsman kendisine intikal eden başvurular ya da bizzat kendisinin başlattığı inceleme ve soruşturmalar kapsamında Bakanlar, kamu kurum ve kuruluşlarının idare heyeti, Başkan ve Genel Müdürleri, yönetimin bağımsız kuruluş başkanları, yasayla kurulmuş Komisyon ya da Komite başkanları, yasa ile kurulan diğer hükmi şahıs ya da teşekküller gibi devletin en üst organları ve şahısları ile direkt olarak temas edebilir, soruşturmakta olduğu konu hakkında yazılı veya sözlü bilgi ve belge sunulmasını isteyebilir.

Kanunun 22. maddesinde ayrıntılı olarak belirtildiği üzere; soruşturulan kişinin görüşlerinin mutlaka alınması gereklidir ve bu görüşlerin düzenlenecek rapora eklenmesi gerekmektedir. Soruşturma sonucunda kişilerin görevini ihmal ya da suistimal ettiği veya başkaca bir suç işlediği kanaatine varılması halinde durum gerekli işlemlerin yapılması için ilgili ve yetkili merciiye iletilecektir. Ombudsmanın soruşturma yapması, idarenin kendisinin de soruşturma yaptırmasına mani olmamaktadır. Ombudsman’ın soruşturma esnasında bazı bilgileri ifşa etmesi yasaklanmış ve gizlilik kuralı konmuştur. Ombudsman incelemesi ve soruşturması sonucunda hazırladığı raporu, Kanunun 16. maddesi uyarınca, Cumhuriyet Meclisi Başkanlığı’na sunar. Raporun bir örneği Cumhurbaşkanlığına ve şikayette bulunan kişilere de gönderilir.

KKTC’de Ombudsman müessesesi ile ilgili toplumsal farkındalığı ortaya koymak için 2009 Şubat ayı itibariyle ülke genelinde olasılığa dayalı olmayan kolayda örnekleme (Sekaran 2003: 276) yöntemiyle araştırma gerçekleştirilmiştir. Araştırmada 398 adet geçerli anketin elde edilmesi sağlanmıştır. Ombudsmana ilişkin toplumsal algılamayı belirlemek için sırasıyla kişisel bilgilere, ülkedeki önemli sorunlara, yolsuzluğun en çok gerçekleştirildiği kurumlara, ombudsmanın tanımına ve yolsuzlukla mücadelede kurumlara olan güvene ilişkin beş bölümü içeren anket kullanılmıştır.

Birinci bölümde cinsiyet, yaş, medeni hal, tahsil durumu ve meslek ile ilgili sorular nominal ölçüm şeklinde yer almaktadır. İkinci bölümde, ombudsmanın görev alanı içerisine giren yolsuzluğun sorun olarak ülkedeki önem derecesi sorgulanmaktadır. Bu amaç için, deneklere ülkedeki en önemli üç sorunu ifade etmeleri istenmiştir. Üçüncü bölümde, deneklere göre yolsuzluğun en çok gerçekleştiği 3 kurum veya kuruluş sorulmaktadır. Dördüncü bölümde, 5 farklı tanımlamadan deneklerin doğru tanımı bilip bilmedikleri sorgulanmaktadır. Son bölümde ise KKTC’deki 21 kurum ve kuruluşa yolsuzlukları önlemede ne ölçüde güvenilmekte olunduğu Likert ölçeğiyle etüd edilmektedir. Şöyle ki, 5’li ölçekteki ifadelerin puanlaması; “1: hiç güvenmiyorum”, 2:güveniyorum, 3:kararsızım, 4:güveniyorum ve 5:kesinlikle güveniyorum” şeklinde yapılmıştır.

KKTC’de yolsuzlukla mücadelede kurumlara duyulan güven derecesini belirlemek için deneklerin Likert ölçeğiyle yaptıkları değerlendirmelerin genel aritmetik ortalamasına göre en fazla güvenilen kurum veya kuruluşlar sırasıyla Sayıştay, Asker, Savcılık ve Mahkemelerdir .Yüksek Seçim Kurulu, Polis ve Cumhurbaşkanlığı için yapılan ifadeler “Tek Grup T-Testi”ne göre % 5’lik anlamlılık düyezinde 3’den farksız yani ne güveniyorum ne de güvenmiyorum yönünde olmuştur. Ombudsman kurumu da dahil olmak üzere geri kalan kurum ve kuruluşlara yolsuzlukla mücadelede Kıbrıs Türk halkı güvenmemektedir.