• Sonuç bulunamadı

KULLANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNE İLİŞKİN DÜZENLEMELERİN AMACI

YÜKÜMLÜLÜĞÜNE UYULMAMASININ YAPTIRIMI

A. KULLANMA YÜKÜMLÜLÜĞÜNE İLİŞKİN DÜZENLEMELERİN AMACI

KHK m.14’de; tescil edilen markaların kullanılması yükümlülüğü getirilmiştir258. Bu yükümlülüğün amacı; inhisar hakkı ve bu hakka dahil olan, yasaklama dahil olağan üstü bir yetkinin sebepsiz yere tanınarak, bir çok işaretin anlamsız ve yararsız şekilde topluma kapatılmasını önlemektir259. Marka sahibi, markasını tescil ettirdiği andan itibaren KHK’deki marka korumasından yararlanabilecektir. Yani; markaya yönelik bir ihlal olması durumunda korumadan yararlanacak olan markayı tescil ettiren marka sahibi olacaktır. Kullanılmamadan dolayı bir markanın iptal edilebilmesi için; markanın beş yıl boyunca haklı bir neden olmaksızın kullanılmaması şartı getirildiğinden, marka sahibi markasını kullanmasa dahi beş yıl sona erene dek markasını kullanan marka sahipleriyle aynı koruma haklarından yararlanacaktır. Beş yıl gibi bir sürenin öngörülmesiyle beraber markasını beş yıl boyunca kullanmayan marka sahibinin o markadan haksız olarak yararlanıp, o markayı bir nevi tekeline alması engellenerek en azından o sürenin sonunda markanın toplumda herkese açık hale getirilmesi amaçlanmaktadır.

Tescil işleminin KHK bakımından tüm sonuçları ile yarattığı tekel hakkının, markalar sicilini kullanılmayan, gözlerden uzak, bir köşeye atılmış ve kimselerin dokunamadığı markalar deposuna dönüştürmesi kullanma yükümlülüğü ile bertaraf edilmeye çalışılmıştır. Kullanılmayan markalar dolayısıyla, üçüncü kişilere kapatılan işaretlerin anlamsız bir yığın oluşturmasının önüne geçilmek istenmiştir260. Tescil anında markanın fiilen kullanılması yahut kullanmaya ilişkin niyetin varlığı aranmadığından, bu hedefe ulaşabilmek için başvurulabilecek en iyi yöntem, markanın tescilden sonraki dönemde tescil ile elde edilen ve yasaklama yetkisini içeren tekel hakkını haklı gösterecek nitelikte ve kapsamda kullanılması yükümlülüğüdür261.

258 “Fezer’e göre; markalarda kullanma mecburiyeti marka hukukunun temel kuralıdır; son on yıldır bunun etkisi ispatlanmış ve tüm yargılamalarda benimsenmiştir”., PRETNAR, 2.01.

259 TEKİNALP, (Fikri Mülkiyet), s.423.

260 KARAN,H., s. 315; UMUR, s. 89; YILDIRIM, s.176 .

261 YASAMAN/YÜKSEL, (Şerh), s. 628-629.

81 Markaların kullanılması yükümlülüğü ile ilgili hükümlerin bir diğer amacı da;

yedek ve koruyucu markaların aşırı ölçüde artarak marka sicilini doldurması262 ve bu sicilin bir kullanılmayan markalar sicili durumuna gelmesi tehlikesini önlemektir263. Koruyucu markalarda; marka sahibi kullanacağı markanın yanında markaya benzeyen ve üçüncü bir kişinin marka olarak kullanabileceği tüm markaları tescil ettirmektedir. Yedek veya tedbir markalarında ise; asıl markanın sadece bir mal veya hizmet için değil tescilde kayıtlı olan diğer mal ve hizmetler için de ilerideki bir zamanda kullanılabileceği ihtimali düşünülerek tescil gerçekleştirilmektedir. Diğer işletmelerin, kullanılmayan tescilli markaları, sicilde kayıtlı mal ve hizmetlerle aynı veya benzer mal ve hizmetlerde kullanmalarını veya kendi adlarına tescil ettirmelerini sağlamak için sicilin temizlenmesi söz konusu olmaktadır. Bu çeşit markalar, marka sicilini doldurarak rakiplerin piyasaya girmesini engellemektedir264.

Kullanılmayan markaların sicilden silinmesinde kamu yararı da vardır.

Markanın iptal edilmesiyle, başka işletmeler aynı veya benzer markayı, aynı veya benzer mal ve hizmetler için tescil ettirmek olanağına da sahip olacaklardır. Sicilin resmi olarak doğruluğunun güvence altına alınması, ancak sicilin bu tür kullanılmayan boş markalardan temizlenmesi ile gerçekleştirilebilir. Böylece kullanılan veya kullanılması düşünülen markaların daha iyi bir şekilde kullanılması sağlanacaktır265. İptal edilecek olan markanın türü önemli değildir. Mesela; tanınmış markalar kullanılmasalar dahi iptal edilemezler diye bir hüküm yoktur, beş yıl boyunca haklı bir neden olmaksızın kullanılmayan marka türüne bakılmaksızın iptal yaptırımı ile karşılaşacaktır266. Aksi görüşe göre; tanınmış markalar için farklı bir

262 ÖÇAL, (Himaye), s. 83.

263 “Markaları depolamanın markalar açısından kötü bir bağlayıcılık olduğu kabul edilmiştir.

Almanya ve İngiltere’de koruyucu markaların rekabette sınırlandırılması yoluna gidildiği ve onların bağlayıcı olmadığı yönünde kararlar verilmektedir”. PRETNAR, 2.14.

264 CAMCI, (Haksız Rekabet) , s.68.

265 PRETNAR, 2.08.

266 “Mahkeme, sigara ve kozmetik ürünleri için tescilli “Marlboro” markasının, kozmetik ürünlerde kullanılmadığı gerekçesiyle terkini için açılan davada, tescilli marka sahibinin, “ markasının tanınmış olduğu; bu nedenle terkin edilemeyeceği” savunmasında bulunamayacağını belirtmiştir. Kullanmama nedeniyle terkin davası, herkes tarafından açılabilen bir davadır ve terkin talebinde bulunan kişinin bu konuda yararının bulunması dahi gerekmez. Davacı burada kötü niyetli de kabul edilemez. Ancak davalı; daha sonra markanın toplumdaki yüksek tanınmışlık derecesine dayanarak açacağı markaya tecavüz davalarıyla, markasının başka ürünler için kullanılmasına engel olabilir”. DİRİKKAN, (Külfet), s. 224 (Dn.

22).

82 görüş benimsenmeli ve tanınmış markalarda kullanmama sebebiyle iptal yaptırımı uygulanmamalıdır267. Tanınmış bir markanın iptalinde menfaat şartı göz önüne alınarak markanın iptal edilmemesi düşünülebilirse de bu durumda özel menfaatlerden ziyade kamusal menfaatler ön planda olduğundan kullanılmayan tanınmış marka da iptal edilmelidir268. Sicil, görünüşte bir hakkın varlığına işaret ettiği için, marka sahibinin bu görünüşte yani biçimsel hakka aykırı davranışı, dürüst rekabetin de ihlaline sebep olacaktır269.

Paris Sözleşmesinin 5. maddesi hükmüne göre; “eğer bir ülkede tescilli markayı kullanmak zorunluysa, marka sahibi kullanmama fiilini haklı çıkaramazsa marka iptal edilir”. TRIPS Antlaşmasının 15. maddesi hükmüne göre; “üye devletler markanın tescilini kullanmaya bağlı kılabilirler. Bunun yanında kullanma tescil için şart değildir. Niteliği gereği tescil edilemeyen mal ve hizmetler için, ayırt edici kullanmayı tescile bağlı kılınabilir”. Bu hükümler markayı kullanmayı mecbur etmemekte; bunlar kullanmayı bazen elde etme, bazen kazanma olarak anlamaktadırlar. Kullanılmayan markaların sicilden terkin edilmesi sonucu az sayıda tescil edilmiş marka bulunacak ve karşılaşılan ihtilafların sayısı da azalacaktır.

Kullanılmayan markalar terkin edilmezse sicil tıkanmış duruma gelecektir ve ihtilafların sayısı sistemi çalışamaz duruma getirecektir. Terkin, bu durumda tescilin mülkiyet hakkı sahibine verdiği hukuki ve fiili ticaret koşullarının korunmasını sınırlar ve sadece başkalarının bu markayı kullanmasının engellenmesi için ve markayı kullanma amacı olmadan yapılan tescillere izin verilmesi sonucunun doğmasının önlenmesiyle ticaretteki zorluk, maliyet ve müdahaleleri engeller270.

Amerikan Hukukunda kullanma kavramı, bir yükümlülük olarak düzenlenmiştir. Amerikan marka hukuku sisteminde kullanım yükümlülüğü, hem ticari düzenlemelerle271 hem de kanun koyucular tarafından sınırlandırılmıştır.

Amerika’da marka hukuku düzenlemelerinde kullanım yükümlülüğü ile ilgili

267 PRETNAR, 2.43.

268 KAYA, (Marka), s. 201.

269 DİRİKKAN, (Külfet), s. 223.

270 ISAAC, 13.02.

271 “TRIPS’deki marka hukuku düzenlemelerinde de, markanın kullanılması yükümlülüğü kavramının ticari hayatta da düzenlenmesi gerektiği ilgili hükümler yer almaktadır”. EVANS, 16.02.

83 düzenlemeler yapılmasının amacı; hem ticari düzenlemelerde hem de ilgili kanuni düzenlemelerde yer alan hükümler sebebiyle marka sahiplerinin ve tüketicilerin uğrayabilecekleri zararları en aza indirmektir272. Ayrıca, markalara ciddi yatırımlar yapılmaktadır, yapılan bu yatırımlar ülke ekonomisine olduğu kadar marka sahiplerine de zarar vermektedir. Marka, mal ve hizmet üreticileri açısından ticari hayatta hareketliliği sağlayan bir fırtına görevi gördüğü için, marka kullanım yükümlülüğü ile ilgili düzenlemeler bu ticari hareketliliğin devam etmesini sağlar.

Markanın bilinen fonksiyonları görevlerini, ancak markanın kullanılması yükümlülüğü ile yerine getirebilecektir273.