• Sonuç bulunamadı

YAT TURİZMİNİN KURAMSAL ÇERÇEVESİ, DÜNYA ve TÜRKİYE’DE YAT TURİZMİ

1.1. KAVRAM ve TANIMLAR

1.1.2. Yat Turizmi ve Yat Turizmi İle İlgili Kavramlar

1.1.2.1. Yat Turizminin Tanımı ve Sektörler İçindeki Yer

1.1.2.2.2. Kullanılan İtici Güce Göre Yatlar

Kullanılan itici güce göre yatları yelkenli, motorlu (SCBD, 2005; 11) ve karma olarak çeşitlendirmek mümkündür. Bu ayrıma göre:

13 • Yelkenli yatlar, rüzgâr gücü ile hareket edecek şekilde yelken donanımına sahip olan fakat seyirlerinin küçük bir bölümünde (park etme veya acil durumlarda) kullanmak üzere motor gücü de bulundurulan teknelerdir. Yarış yatları bu sınıfa örnek olarak gösterilebilir (Tandoğan, 1996; 23). 1850’lere kadar tümü yelkenli olan ve yelkenyat olarak tanımlanan yatlar, bu tarihte buhar makinesinin icadıyla motoryat tanımını kazanmaya başlamıştır (http://www.yachtinglife.com.tr/default.asp, 2010). Zira yelkenli yatlar yarış için kullanılırken, motorlu yatlar rekreasyonel faaliyetler için kullanılmaktadır (Merriam Webster, 2009a).

Motorlu yatlar (motor yat), yalnızca motor gücü ile hareket edebilen, rüzgâr gücünden yararlanacak donanımı olmayan yatlardır. Bu nedenle su üzerinde motor gücü ile en iyi ve hızlı seyri sağlayacak şekilde tasarımları gelişmiştir. Motor yatların yelken donanımları olmadığı ve dolayısıyla rüzgâr kullanımında denge sorunları olmayacağı için, tekne içindeki kullanım sahaları daha geniş ve rahattır. Ayrıca, yelkenli yatlara göre çok daha süratlidir ve motor gücünün varlığı ile en modern ve gelişmiş teknolojik donanımı barındırmaya olanak tanımaktadır. Böylece yolculara daha rahat bir seyahat sağlamaktadır (Tandoğan, 1996; 22).

Türkiye’deki “gulet” adı verilen ahşap ve temel olarak yelken vasıtası ile hareket eden teknelerle yapılan mavi yolculuklarda kısa sürede daha fazla yer görmek, ya da, gezi güzergâhı üzerinde uğranan yerlerde daha uzun zaman kalabilmek için süratli tekneler olan motor yatlar alternatif olarak önerilmektedir (Tandoğan, 1996; 23).

Karma yatlar, hem rüzgâr, hem de motor gücünden yararlanarak hareket edebilen yatlardır. Yelken ile birlikte motor donanımları da olduğundan her iki türün özelliğini taşımaktadırlar

14 1.1.2.3. Yatçı Kavramı

Yatçı (yachtman) kavramının sözlük tanımı ise “yata sahip olan veya bir yatı kullanan kişi” şeklindedir (Merriam Webster, 2010a). Ayrıca “yat turisti” kavramı da ziyaret ettiği ülkede 24 saatten uzun kalan ve bu sürecin çoğunu bir deniz aracında (yat/tekne gibi) geçiren kişi olarak açıklanmaktadır (SCDB, 2005; 11). Başka bir kaynakta “yatçılık seyahatine fiilen katılan ve/veya yat kullanan kişiler” yatçı olarak tanımlanmaktadır (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı; 2009; 10).

“Yatçı” veya “yat turizmi müşterileri” kavramı; kendi yatıyla, kiraladığı yatıyla veya yat işletmelerince düzenlenen turlarla turistik faaliyetlerde bulunan kişileri kapsamaktadır. Bu çalışmanın kapsamında ele alınan “yatçı” kavramı, özellikle sportif faaliyetler amacıyla yat ve yelken sporlarıyla profesyonel olarak ilgilenen kişilerden çok; boş zamanını değerlendirmek için turistik ve eğlencesel faaliyetlerde bulunan kişileri hedef almaktadır. Bu sebeple, profesyonel spor amaçlarıyla yapılan yat, yelken ve diğer su sporlarıyla ilgilenen kişiler “yat turizmi müşterisi” olarak değerlendirilmemiştir. Nitekim “dalış ve su sporları faaliyetleri”nin deniz turizmi alanının ayrı bir unsuru olarak kabul edilmekte olduğuna Şekil 1.1.’de değinilmişti.

Yatçılar ile ilgi farklı ayrımlar yapmak mümkündür. Bunlar arasında en çok kullanılan ayrımlar arasında yerli ve yabancı yatçı kavramları dikkat çekmektedir. Yerli yatçılar; ülke içinde yatçılık faaliyeti gerçekleştiren vatandaşları, yabancı yatçılar ise ülke dışından gelen yabancı uyruklu turistleri kapsamaktadır. Yatçıları ayrıca kullandıkları veya faydalandıkları yatçılık faaliyetinin çeşidine göre; özel yat veya teknesini kullananlar, ticari yatlarla turistik faaliyette bulunanlar veya özel turlara katılanlar olarak sınıflandırmak mümkündür.

15 1.1.2.4. Yat Limanı (Marina) Kavramı

Yat limanları (marinalar), çekek ve yanaşma yerleri yat turizminin en önemli altyapı unsurlarıdır. Bu kavramlardan “yat limanı” ve “marina” aynı anlamda kullanılan kelimelerdir. “Marina” kavramı İtalyanca asıllı bir kelime olup Türkçeye geçmiştir. Nitekim marina kelimesinin sözlükteki karşılığı “yat limanı”dır (www.tdk.gov.tr, 2008). Bu sebeple bu tezde, kavram karmaşasını önlemek amacıyla “marina” kelimesi yerine “yat limanı” kullanılacaktır. Fakat özel isim olarak geçen bölümlerde “marina” kelimesi de yer almıştır.

Yat limanları, faaliyetlerinin gereği, kıyıdan başka bir yerde yapılmaları mümkün olmayan kıyı yapısı ve tesislerdir (Bezirgan, 2002; 661). Yat limanları, yat turizminin en önemli alt yapı unsurlarıdır. Bir ülkedeki yat turizminin varlığı ve sürekliliği o ülkedeki yat limanlarının sayısına bağlıdır. Bir yat için yat limanı, bir gemi için limandan daha önemli ve kapsamlı anlam taşımaktadır (Anderson, 1993; 1) ve yat limanları, yatlar için bir konaklama tesisinden fazlasıdır. Çünkü yat limanları, barınmanın yanında yatlar için hayati önem taşıyan birçok hizmeti de sunmaktadır.

Yat limanları yatların veya keyif teknelerinin yanaşabileceği iyi donanımlı palamar hizmeti sunan, güvenlik hizmetleri veren, teknelerin karada güvenle çekilebileceği alanları olan, çeşitli alışveriş imkânlarını (yemek, yat seferiyle ilgili tedarikler vb.) bünyesinde barındıran altyapılardır (Diakomihalis, 2007; 444).

Başka bir kaynakta yat limanları, “kamu kuruluşları veya özel işletmelerce ticari amaçla işletilen, rekreasyonel teknelere öncelikle denizde (palamar, demirleme vb.) ve karada (çekek yeri vb.) muhafaza hizmetlerini kira ücreti karşılığında veren ve genellikle yakıt, tuvalet-duş, bakım ve onarım, atık su alımı, tekne marketi gibi tekneyle ilişkili hizmet ve/veya ürünlerden bir veya daha fazlasını sunan deniz kenarında konumlanmış tesisler” şeklinde tanımlanmaktadır (ICOMIA, 2007; 3).

16 1.1.2.4.1. Yat Limanlarının Sınıflandırılması

Yat limanlarının mavi bayrak sahibi olup olmamaları sınıflandırılmada bir bakış açısı olabilir. “Mavi Bayrak” Programı Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı (Foundation for Environmental Education – FEE) tarafından koordine edilmekte ve esasen bir çevre ödülü olmakla birlikte, uluslararası standart özelliği taşımaktadır. Kıyıların korunması, çevre bilincinin gelişmesinde ve turizm pazarlanmasında “Mavi

Bayrak” Projesinin önemli bir yeri bulunmaktadır

(http://www.turcev.org.tr/content.php?conID=79, 2008). Bu sebeplerle yat limanları değerlendirilirken mavi bayrak sahibi olması veya olmaması bir sınıflandırma kriteri olabilmektedir.

Yat limanlarının “altın çıpa” (gold anchor) gibi ödüle sahip olup olmaları da bir sınıflandırma unsuru olarak düşünülebilir. Merkezi İngiltere'de bulunan Yat Limanları Birliği (The Yacht Harbour Association - TYHA) tarafından, otel sınıflandırılmasında kullanılan “yıldız” benzeri bir ödül yat limanları için 3, 4 ve 5 altın çıpa ödülleri olarak verilmektedir (TYHA, 2008). Söz konusu kuruluş yat limanlarının oteller gibi sınıflandırılması için “Kıyı ve İçsu Yat Limanlarının Tasarımı, İnşası ve İşletilmesi İçin Pratik” adlı kitapçığı yayınlamıştır. Yat limanları tarafından yapılan başvuruları değerlendirerek gerekli araştırma ve incelemeleri tamamlayan Yat Limanları Birliği ilgili yat limanını uygun altın çıpa ile ödüllendirmektedir. Türkiye’de bu kuruluş tarafından ödüllendirilmiş tüm yat limanları 5 Altın Çıpa’ya sahiptir. Bu gibi bir uygulama ise yat limanının hizmet kalitesini belgelendirmesini ve farklılık yaratılmasını sağlamaktadır (Atlay Işık ve Cerit, 2008a).

Ayrıca Türkiye’de yat limanlarının sınıflandırılması konusunda Deniz Turizmi Yönetmeliği’nde de çıpa ölçütü yer almaktadır. Bu konu, Md 9’da “Yat limanları; üç çıpalı yat limanları, dört çıpalı yat limanları, beş çıpalı yat limanları olarak üçe ayrılırlar” şeklindedir (T.C. Resmi Gazete, 24 Temmuz 2009 tarihli, 27298 sayılı). Böylece ülkemizde isteğe bağlı olarak ve prestij elde etmeyi amaçlayan yat limanlarının “altın çıpa” (gold anchor) için başvurduğu Yat Limanları

17 Birliği’nin yanı sıra, Deniz Turizmi Yönetmeliği’nde yer alan “altın çıpa”ya göre de sınıflandırılmaları söz konusudur.