• Sonuç bulunamadı

BASEL II ve ŞİRKET DERECELENDİRME

2.4. BASEL II, KREDİ RİSKİ ve ŞİRKET DERECELENDİRME

2.4.1. Kredi ve Kredi Riski

Bankacılık Kanunu’ndaki tanıma göre, kredi tanımı içine; - Bir bankanın vereceği nakdi krediler,

- Gayrinakdi krediler (teminat mektupları, kontrgarantiler, kefaletler, aval, ciro, kabul gibi)

- Satın alacağı tahvil ve benzeri sermaye piyasası araçları,

- Tevdiatta bulunmak suretiyle ya da herhangi bir şekil ve surette verilen ödünçler,

- Varlıkların vadeli satışından doğan alacaklar

- Vadesi geçmiş nakdî krediler, tahakkuk etmekle birlikte tahsil edilmemiş faizler,

34 Coşkun KÜÇÜKÖZMEN, “Basel-2, Blok-3:Bilgilendirme Yoluyla Şeffaflığın Artırılması ve

- Gayrinakdi kredilerin nakde tahvil olan bedelleri - Ters repo işlemlerinden alacaklar

- Vadeli işlem ve opsiyon sözleşmeleri ile benzeri diğer sözleşmeler nedeniyle üstlenilen riskler

- Ortaklık payları (iştirakler),

- Kalkınma ve yatırım bankalarının finansal kiralama yöntemiyle sağladığı finansmanlar ile katılım bankalarının taşınır ve taşınmaz mal ve hizmet bedellerinin ödenmesi suretiyle veya kâr ve zarar ortaklığı yatırımları, taşınmaz, ekipman veya emtia temini veya finansal kiralama, mal karşılığı vesaikin finansmanı, ortak yatırımlar veya benzer yöntemlerle sağladıkları finansmanlar

girmektedir35.

Kredi kavramı aslında, günlük hayatta bilinenden farklı ve çok geniş bir anlamı içermektedir. Bankacılık Kanunu da bu nedenle yukarıdaki hükümle kredi kavramına çok geniş anlamlar yüklemektedir.

Tanımdan da anlaşılacağı üzerine geri ödenmeme riski doğuran her işlem kredi sayılmaktadır. Bankanın kredi riski değerlendirilirken iştiraklerinin bilançolarında ya da bilançolarının dışında yer alan kredi nitelikli kalemler de konsolide edilerek dikkate alınmalıdır.

Kredi kavramının bankacılık uygulamasındaki kapsamı bankaların risklerini belirlemek açısından önemlidir. Kelime anlamı itibariyle “kredi”, “güven” demektir. Bir kişinin, bir başkasına, ekonomik değer taşıyan bir borcu ifa edeceği konusunda duyduğu güven, kendi içinde bir güvensizlik durumunu (güvenin boşa çıkarılması riskini - ihtimalini) barındırır. Aynı şekilde bir kişinin piyasadaki muhtemel gelişmeler hakkındaki beklentileri de piyasaya duyduğu bir güveni ifade eder ve herhangi bir sebeple piyasanın beklenen yönde gelişmemesi ihtimali vardır.

Bu yönden bakıldığında, herkes gibi, bir bankanın sahip olduğu talep hakları banka için bir risk ifade etmektedir.

Kredi riski, en basit anlamıyla, bir bankanın kredi müşterisinin ya da kendisiyle bir anlaşmaya taraf olan õn anlaşma koşullarına uygun biçimde yükümlülüklerini karşılayamama olasılığıdır36. Burada söz konusu olan sadece ana paraların değil, faizin de zamanında ödenmeme olasılığıdır. Ödenmeme riski özellikle aşağıda sayılan faktörleri bağlıdır.

ƒ Aktiflerin pazar değerinden bulunan gelir durumunun beklendiği gibi gelişmemesi

ƒ Gelir durumunda beklenen karlılığın gerçekleşmemesi ƒ İşletmenin toplam güncel borçlanması37

Kredi riski, banka dışında finansal şirketler ile endüstriyel şirketler ve hatta devletleri de kapsayan kredi sağlayıcıların karşı karşıya olduğu bir risktir. Bununla birlikte; bankalar için kredi riski, faaliyetlerinin büyük bir kısmı bu riski içermesi nedeniyle gündemlerinin birinci sırasını alır. Kredi riskinden kaynaklanan zararın; bankanın mali yapısı olumsuz etkileyecek, hatta bankanın varlığını tehlikeye sokabilecek olması nedeniyle özel bir önemi vardır.

Kredi kayıpları, bankaların kredilendirme fonksiyonunun vazgeçilmez bir parçasıdır ve bir bankanın tüm birimlerini etkilemektedir. Gelişmiş risk yönetimi uygulamalarının kullanıldığı ülkelerde, kurumlar kendilerini kredi kayıplarına karşı kredi risk sermayesi rezervleri ile korumaktadırlar. Gelecekte oluşabilecek kredi portföy kayıplarını öngörmek oldukça zor olmakla beraber, istatistiksel analizler,

36 www.tbb.org.tr/turkce/basle/risk_yonetim.doc

37 Ali Sait YÜKSEL, Aslı YÜKSEl ve Ülkü YÜKSEL, “Banka Yönetimi El Kitabı”, Alfa Basım

kredi kayıplarına karşı korunmak için gerekli sermaye ve rezervlerin belirlenmesinde ve yönetim kararlarının alınmasında yardımcı olmaktadır.

Kredi riski kapsamında değerlendirilebilecek diğer risk türleri şunlardır: İşlemin Sonuçlandırılamaması Riski : Bankanın karşı taraftan, umulan sürede işleme konu finansal aracı ya da fonu (nakdi) teslim alamaması, elde edememesidir.

İşlemin Sonuçlandırılma Öncesi Oluşan Risk : İşlemi yapan taraflardan birinin, işlemin süresi içinde, sözleşmedeki yükümlülüğünü yerine getiremeyeceğinin anlaşıldığı durumdur.

Ülke Riski : Uluslararası kredi işlemlerinde, krediyi alan kişi ya da kuruluşun faaliyette bulunduğu ülkenin ekonomik, sosyal ve politik yapısı nedeniyle yükümlülüğün kısmen veya tamamen zamanında yerine getirilememesi ihtimalidir.

Transfer Riski : Krediyi alan kişi ya da kuruluşun bulunduğu ülkenin ekonomik durumu ve mevzuatı nedeniyle döviz borcunun aynı türde veya konvertibl diğer bir döviz ile geri ödenememe ihtimalidir.

Bankaların güven kurumları olması kamu otoriteleri tarafından bankaların kredi riskine yönelik olarak bir takım düzenlemeler yapılmasına neden olmaktadır. Bu noktada kredi riski yönetimi ve kredi riskinin önlenmesine yönelik kullanılan standartlar (son yıllarda özellikle Basel II standartları) önem kazanmaktadır.

Kredi risk yönetiminin amacı uygun parametreler içinde bankanın maruz kalabileceği riskleri yöneterek bankanın risk ayarlı getirisini maksimize etmektir. Bankalar portföylerindeki tüm kredi risklerini ve bireysel kredilere ve işlemlere ilişkin risklerini yönetmek durumundadırlar. Bankalar ayrıca kredi risklerinin diğer risklerle ilişkisini de göz önünde bulundurmalıdır. Kredi riskinin etkin şekilde yönetimi, risk yönetiminde kapsamlı bir yaklaşımın önemli unsurlarından birisidir.

Basel II düzenlemesi ile risklerin daha hassas ve doğru ölçülmesi, ölçülen riskler karşılığında daha gerçekçi ve risklere duyarlı hareket edilerek sermaye gereksiniminin belirlenmesi hedeflenmiştir. Düzenleme sadece sermaye yeterliliğinin hesaplanmasına yönelik çok geniş kapsamlı bir uygulama dokümanı olmakla kalmamakta aynı zamanda denetim ve gözetim otoritelerinin rolü, risk yönetimi ve sermaye yeterliliği konusunda kamuya açıklama, şeffaflık, piyasa disiplini vb. birçok konuyu içermektedir. Bu nedenle Basel II salt sermaye yeterliliği düzenlemesi olarak değil, bankacılıkta modern risk yönetiminin el kitabı olarak kabul edilebilir.