• Sonuç bulunamadı

TEMEL KAVRAMLAR

6. Sosyo-kültürel Değişimler: Üretimin insan ve hayvan enerjisine dayalı olduğu sanayi öncesi kentte, toplumsal yapı katı bir tabakalaşmayla ayrılmıştır Kenti yöneten üst

2.1.3. Kentsel Dönüşüm Yöntemler

Durgunluk ve sonrasında çöküş sürecine giren kentlerin, bu durumdan sıyrılıp yeniden gelişebilme ve değişebilmeleri için, günümüze kadar izlenen farklı müdahale biçimleri bulunmaktadır.

Kentsel dönüşüm, mevcut kent yapısının yenilenmesi için uygulanan farklı müdahale biçimlerini içinde barındıran genel bir kavramdır. Bu müdahaleler, zaman zaman kent parçaları, zaman zaman da tek yapı ölçeğindedir. Bu kısımda tanımları verilen müdahale biçimlerinin, kentsel dönüşüm alanı ilan edilen bir bölgede uygulanabilecek ya da uygulanması gereken yöntemlerin kararı aşamasında bölgelerin içinde bulundukları fiziksel, ekonomik ve sosyal durumların ve hâlihazırda uygulanmış yöntemlerin değerlendirilmesi kapsamında önem taşımaktadır.

Ancak bu müdahale biçimlerinin tanımlanmasında pek çok farklı görüş ortaya çıkmaktadır. Bunun en önemli nedeni dünyanın farklı ülkelerindeki bilim adamlarının çeşitli isimlerle tanımladığı bu kavramların Türkçeye çevrilmesinde uzman kişi ve kurumların oluşturduğu bir dil birliğinin olmamasıdır.

Özden, çalışmalarında [44, 45], dönüşüm yerine şehir yenileme terimini kullanmakta ve yöntemlerini; Alansal Temizleme (Urban Clearence), Yeniden Canlanma- Canlandırma (Revival- Revitalization), Yenileme-Yenilenme (Renewal-Renovation), Yeniden Geliştirme (Redevelopment), Yeniden Oluşum (Regeneration), Eski Haline Getirme- Esenleştirme (Rehabilitation) olarak 6 başlıkta incelemektedir.

Polat [24], dönüşümü 9 başlık altında değerlendirmiştir. Bunlar; Yenileme (Renewal), Sağlıklaştırma (Rehabilitation), Koruma (Preservation-Conservation), Yeniden Canlandırma (Revitalization), Yeniden Geliştirme (Redevelopment), Düzenleme (Improvement), Temizleme (Clearance), Boşlukları Doldurarak Geliştirme (Infill Development), Tazeleme-Parlatma (Refurbishment) olarak ayrılmaktadır.

Yılmaz [46], çalışmasında dönüşüm yöntemlerini; Alansal Temizleme (Urban Clearance), Yeniden Canlandırma (Revitalization), Sosyo-Ekonomik Yenileme (Gentrification), Yeniden Geliştirme (Redevelopment), Yeniden Oluşum (Regeneration),

25

Sağlıklaştırma (Rehabilitation); Koruma (Preservation – Conservation), olmak üzere 7 başlık altında değerlendirmektedir.

Kocamemi, dönüşümü, Kentsel Koruma (Conservation), Kentsel İyileştirme (Rehabilitasyon), Kentsel Yeniden Dönüş–Rönesans (Renaissance), Kentsel Yeniden Canlandırma (Revitalization), Kentsel Yenileme–Yenilenme (Renewal), Kentsel Yeniden Oluşum–Yenileşme (Regenaration), Soylulaştırma (Gentrification) olmak üzere 7 başlık altında değerlendirmektedir [47].

Sadrı [48], tarihsel süreçte karşılaşılan dönüşüm yöntemlerini açıklarken, Mahalle Temizliği (Slum Clearance), Mahalle Ölçeğinde İyileştirme Programları (Neighborhood Rehabilitation), Kentsel Yeniden Yapılandırma (Urban Redevelopment), Kentsel Yenileştirme (Urban Regeneration) terimlerini kullanmaktadır.

Literatür taraması aşamasında karşılaşılan tüm dönüşüm yöntemleri sıralandığında, her terimin, 6 başlık altında toplanabileceği belirlenmiştir. Bu tez çalışmasında dönüşüm yöntemleri;

- Alansal Temizleme (Urban Clearance) - Yeniden Canlandırma (Revitalization) - Yenileme (Renewal)

- Yeniden Geliştirme (Redevelopment) - Sağlıklaştırma (Rehabilitation)

- Yenileştirme- Yeniden Üretim (Regeneration) başlıkları altında incelenecektir.

2.1.3.1. Alansal Temizleme (Urban Clearance):

Temizleme, çöküntüye uğrayan bir şehir parçasındaki dokunun tümüyle yıkılıp, yerine yeni bir doku getirilmesidir. Keleş, yoksul konutlarından oluşan alanların ya da bu yerlerdeki yapıların sağlığa aykırı niteliklerinin giderilmesi olarak tanımlamıştır [49].

Temizleme yönteminde genellikle başvurulan yol, arazinin ve yapıların kamulaştırılmasıdır. Kamulaştırma kesinleştikten sonra, alandaki tüm yapıları yıkıp ya alanın kendisini yeniden geliştirmek ya da yeniden gelişim için satmak veya kiralamak, yerel yönetimin yükümlülüğündedir ve bunu olabildiğince çabuk yerine getirmek durumundadır [44].

Temizleme, yasal açıdan güçlükleri olan, kamulaştırma ve satın alma bedelleri açısından yüksek maliyetli bir eylemdir. Bunun nedeni yerlerinden çıkarılanlar için yeni yerleşim alanları temin etmek gerekmesidir. Yerlerinden uzaklaştırılan kentlinin sosyal sorunlar yaşaması nedeniyle bugün artık benimsenmeyen bir yaklaşımdır. Fakat yine de

26

gerekli olduğu ve başka bir yol bulunamadığı durumlarda, küçük ölçekli uygulamalar şeklinde başvurulabilecek bir yöntem olarak kabul edilmek durumundadır. Özellikle ülkemiz kentleri gibi kültür mirasının yoğun olarak, kötü koşullu ve niteliksiz yapılarla bir arada yer aldığı yerleşmeler için uygun bir yaklaşım olmadığı söylenebilir.

2.1.3.2. Yeniden Canlandırma (Revitalization):

Ekonomik, sosyal ya da fiziksel açılardan bir çöküntü dönemi yaşayan ya da bu çöküntü dönemi sonucunda terk edilmiş, başıboş bırakılmış şehirlerin ya da şehir parçalarının, çöküntünün kaynağı olan faktörlerin ortadan kaldırılması ya da değiştirilmesi ile tekrar hayata döndürülmesi anlamına gelmektedir [44].

Yeniden canlandırmanın başarılı sonuçlanabilmesi için standart bir formülden söz edilememekte; konuyla ilgili yaklaşımlar müdahalenin yapılacağı alana ve yerel özelliklere dayanmaktadır [50].

Soylulaştırma (Gentrification); sosyal anlamda bir çöküntü, deformasyon yaşayan şehirsel alan parçalarında, bu durumun önüne geçebilmek, kentsel korumayı sağlayabilmek ve sağlıklı kentsel gelişimi, kent yenileme ilkeleri doğrultusunda gerçekleştirebilmek amacıyla bu alanın sosyal dokusunun değiştirilmesi, yeni ve nitelikli bir sosyal tabakanın bu alanda gelişiminin sağlanmasıdır.

Kentlerin birbiriyle kıyasıya bir yarışa girmesi ve yarışan kentler ekonomisinin ortaya çıkmasına paralel olarak soylulaştırmanın, bir kentsel birikim stratejisi haline geldiği görülmektedir [51].

Kalitenin Yükseltilmesi; Clay tarafından, fiziksel çevrenin alanın halkı tarafından iyileştirildiği bir müdahale şekli olarak tanımlanmaktadır. Alandaki sosyal ya da ekonomik durumda belirgin bir farklılık yaşanmamaktadır [52].

2.1.3.3. Yenileme (Renewal)

Keleş’e göre, gerek yerleşme düzeni, gerekse mevcut yapıların durumu bakımından yaşama ve sağlık koşullarının iyileştirilmesi olanağı bulunmayan alanlardaki yapıların tümünün veya bir bölümünün ortadan kaldırılarak yeniden imar edilmesi yenileme olarak tanımlanmaktadır [49]. Yenileme, “yeni bir yaşam stratejisi getirme” hedefine yönelik, yerleşik kentsel dokuda sağlıklaştırma amaçlı kapsamlı ve kökten müdahalelerle büyük ölçüde yıkımlar ve yeniden yapılanmalar gerektiren bir yöntemdir. Yenilemede kökten değişime uğratılan kentsel dokuda geçmişe ilişkin herhangi bir referans bulmak artık olanaksızdır [53].

27

Tekeli’ye göre, toplumdaki direnç mekanizmaları var olan dokunun yıkılıp, yerine farklı bir dokunun yapılmasını (kentsel yenilemeyi) engellemektedir. Ancak en radikal dönüşüm biçimi olan kentsel yenileme, bazı durumlarda rasyonel bir çözüm haline de gelebilmektedir. Örneğin, bir köhneme bölgesinde rantların çok düşmesi halinde, o alandaki yapıların yıkılıp, yeni imar haklarıyla tekrar yapılması çok karlı bir girişim haline gelebilmekte veya yaşam kalitesinin çok düşmesi hatta riskli hale gelmesi durumunda, kentsel yenilemeye başvurmaktan başka çare kalmayabilmektedir. Ayrıca yasal meşruiyeti olmayan, başkalarının mülkleri üzerinde yapılan binaların bulunduğu alanlarda kentsel yenileme kaçınılmaz olmaktadır [17].

2.1.3.4. Yeniden Geliştirme (Redevelopment):

Keleş tarafından, ekonomik ve yapısal özellikleri, iyileştirilmesine olanak vermeyecek ölçüde kötüleşmiş olan yoksul konutlarının yıkılması ve bunların oluşturduğu kent bölümlerinin yeni bir tasarlama düzeni içinde barındırılması olarak tanımlamıştır [49].

2.1.3.5. Sağlıklaştırma (Rehabilitation):

Eski kent dokusunun ve çöküntü alanlarının kısmi yenileme ile kullanıma açılması olarak ifade edilmektedir [54]. Keleş, esenleştirme olarak tanımlamıştır [49]. Bu yöntemde, kentsel alanın özgün niteliğine zarar veren, aykırı tüm oluşumlar ayıklanır [44].

Amaç, bozulan mesken içi ve mesken dışı çevre koşullarının iyileştirilmesidir. Kentsel mekandaki binalara yapılan müdahale genellikle bina strüktürüne dokunmadan, binanın yeniden organizasyonu şeklinde olmaktadır [55].

2.1.3.6. Yenileştirme- Yeniden Üretim (Regeneration):

Yok olmuş, bozulmuş, çöküntüye uğramış alanlarda yeni bir dokunun yaratılması anlamına gelmektedir. Yeni dokunun oluşumu esnasında ıslah edilebilecek alanların iyileştirilmek suretiyle dokuya kazandırılması da yeniden oluşum sürecinin bir parçasıdır [44].

Evans, yenileştirme terimini, “fiziksel, sosyal ve/veya ekonomik çöküntü belirtileri gösteren bir yerin -konut, ticari, ya da açık alan- dönüşümü” olarak tanımlamaktadır. Bu bağlamda, kentsel yenileştirme: “çökmekte olan bir topluluk, sanayi ya da bölgede, ekonomik, sosyal ve çevresel ihtiyaçları içeren yerel yaşam kalitesinin sürdürülebilir ve uzun vadeli gelişmesini sağlayacak şekilde hayat ve canlılık” getirmeyi amaçlamaktadır [55].

28

Couch ve Fraser ise, kentsel yenileştirmeyi, kentlerin karşı karşıya bulundukları sorunların tümüne yönelik olarak geliştirilen bir “kamu politikası” olarak değerlendirmektedirler. Buna göre yenileştirme, “ekonominin çöktüğü bölgelerde ekonomik aktivitenin yenilenmesi; sosyal işlevsizlik ya da dışlanma yaşanan bölgelerde sosyal iyileştirme; çevresel kalitenin ya da çevre dengesinin bozulduğu bölgelerde çevrenin yenilenmesi ile ilgilidir. Dolayısıyla kentsel yenileştirme, yeni bir kentsel bölgenin yaratılması değil, mevcut olan kentsel bölgelerin sorunlarının iyileştirilmesine yönelik olarak yönetim ve planlanmalarını içerir.” [57].

Bütün bu tanımlarda en temel ortak özellik, kentsel yenileştirmenin kentsel alanlarla ilgili belirli bir sorunu değil, kentin ekonomik, sosyal, çevresel ve fiziksel sorunlarını “geniş kapsamlı” ve “bütüncül” bir yaklaşımla ele almasıdır. Bunun yanında, kentsel yenileştirme bu sorunların sürdürülebilir ve uzun vadeli çözümüne yönelik olarak, kamu – özel – gönüllü kuruluşları bir araya getiren, aynı zamanda katılımcılığın altını çizen bir kamu politikası olarak değerlendirilmektedir.

1990’lardan itibaren yerel yönetimlerin dönüşüm projelerinde etkin rol almaya başlamalarıyla, rekabetçi, işbirlikçi ve girişimci bir anlayış, kentsel yönetim modellerine hakim olmaya başlamıştır [58]. Yerel yönetimler için yenileştirme projeleri yükselen vergi oranları nedeniyle önemli bir gelir kaynağı olmaktadır. Bununla beraber, yerel yönetimler, yeni işlevler kazanan sanayi yapıları, yenilenen konut alanları, soylulaştırılmış mahalleler, yeni inşa edilen cafe ve restoranlarla çehresi değişen kentsel alanlarda, kentsel çöküntü, işsizlik, sosyal dışlanma gibi problemleri çözdüklerini iddia etmektedirler. Özel sektör girişimcileri için ise kentsel yenileştirme projeleri, ürettikleri ürünler için artan bir talep anlamına gelmektedir. Dolayısıyla kentsel yenileştirme bir yatırım aracı olarak görülmektedir [59].

Son yıllarda kentsel yenileştirme projelerinde kültür odaklı yaklaşımlar gittikçe önem kazanmaktadır. Kentler, kültürel ve tarihi miraslarını uluslararası yarışta kazançlı çıkmak için kullanmaya ve buna yönelik olarak stratejiler geliştirmeye başlamışlardır. Bu süreç içinde, kültür sadece sanat ve bilim ürünleriyle tanımlanmaktan öte artık daha yaygın ve gündelik hayatı da içine alan, gelenekleri tanımlayan bir anlama bürünmüş, pek çok yatırım ve kentsel politikayla kent mekanını ve yaşantısını değiştiren bir etmen haline gelmiştir.

Bu bölümde açıklanan kentsel dönüşüm yöntemleri dışında farklı isimlerle tanımlanan, bu yöntemlerin birkaçının kombinasyonuyla oluşturulmuş modeller de

29

bulunmaktadır. Bu kapsamda uygulanacak yöntem, o bölgenin fiziksel, sosyal, ekonomik yapısı ve konunun ele alınışındaki yasal çerçeveye göre değişiklikler göstermektedir.

Kentlerin dönüşmesi sürecinde, yukarıda anlatılan müdahale biçimlerinin kim ya da kimler tarafından uygulanacağı konusu da büyük önem arz etmektedir.