A.2. ŞİİR MECMUALARI VE ÖNEMİ
2. METİN İNCELEMESİ
2.1. NURUOSMANİYE KÜTÜPHANESİ 4957 NUMARAL
2.1.3. Mecmua Metninin Divanla Karşılaştırılması
2.1.3.3. Kelime Fazlalık ve Eksiklikleri
İncelemesini yaptığımız Nuruosmaniye Kütüphanesi 4957 numaralı mecmuanın 93a-110b varakları arasında bulunan 149 gazelde, bazı kelimelerin mecmuada yer almadığı, bazı kelimelerin ise divanla karşılaştırıldığında fazla olduğu gözlemlenmiştir. Belirlenen tüm fazlalık ve eksiklikler çalışmamamızın bu kısmında örneklerle gösterilmiştir:
Aķıdur cūy-ı sirişkini raķíb-i nā-kes
Kūyuña ugramasun dirseñ eger başını kes (G. 1/1)
Bu beyitteki “eger” kelimesi divanda bulunup mecmuada bulunmamaktadır. Vezne uygunluğu bakımından kelime beyte dâhil edilmiştir.
Pā-bürehne ģarekāt itese ˘aceb mi Yaģyā
Dāimā çün ģarem-i ˘ışķda pūyān idi Ķays (G. 2/5)
“ģarem-i” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Teeśśür gördüm ey Yaģyā gice şem˘-i şeb-ārāda
Yanarken var ise pervāne ki āh cānıñ zār itmiş (G. 4/4)
“ki” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ka˘betü’l- ˘uşşāķ kūyına irişdürse Ĥudā
Döne döne eylesem ol şāha arż-ı iştiyāķ (G. 13/2)
“şāha” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Biñ cāna virmese n’ola bir būsesini yār
Az olıcaķ metā˘ olur anuñ bahāsı çoķ (G. 14/3)
“anuñ” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Bilmeyen zülf-i siyāh-ı yārda ŝad-hezār çín
El çek dolaşmadañ aña Yaģyā ĥašāsı çoķ (G. 14/5)
“çín” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir. Divanda bulunan “var” kelimesi mecmuaya dâhil edilmemiştir. “Bilmeyen” kelimesi ise divanda bulunmamaktadır.
Dilde ol šāķat mı var Yaģyā musaĥĥar olmaya Ģükmüni icrāya āġāz idicek sulšān-ı ˘ışķ (G. 16/5)
“var” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Zühhāda diñ ki niçeye dek ĥod-furūşluk
Pír-i muġāna ĥiźmet idüñ mey-furūş oluñ (G. 22/4) “ki” bağlacı divanda bulunmamaktadır.
Yaģyā gibi şikār olur niçe bí-çāre dil-figār
Ruĥŝat virince ġamze vü müjgāna gözlerüñ (G. 28/5) “şikār” kelimesi divanda bulunmamaktadır.
Gül-ruĥlaruñ maģabbeti düşdi derūnıma
Her dem bahār olursa n’ola bāġ u rāġ-ı dil (G. 37/2)
“n’ola” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ne ˘aceb rūşen olur ŝaģn-ı serāy-ı ˘işret
Her ne yanına nažar eyler iseñ ŝāfí-cām (G. 40/3)
“ne” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Budur du˘āsı saña ŝubģ u şām Yaģyānuñ
Seni ŝafāda vü bed-ĥāhuñı cefāda görem (G. 45/5)
“vü” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ĥumlar içre bādenüñ mestāne cūşın seyr idüp
Didüm iy pír-i muġān yoķ mı bize ol bādeden (G. 47/3)
“seyr” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Mūrı gör gendümle ˘ıyş eyler şikāyet eylemez Ārzū-yı şehd ü şekkerdür źübābı iñleden (G. 53/3)
“eyler” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Yārden seng-i belā gelse niçün āh dirin
Başumı yarsa da yār yārıcuñ Allāh dirin (G. 60/1)
“yār” kelimesi mecmuada bulunmayıp; anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Belā vādílerinde seyl-i eşküm çaġlayup aķsun
Başın ol šaşdan šaşa dögen enhār diñlensün (G. 61/6)
“diñlensün” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Şehā pür-dāġ sínem tāze tāze zaĥm-ı tíġuñla
Baña yegdür cihānuñ gülşeninden lālezārundan (G. 66/3)
Beyitteki “taze taze” ikilemesi, mecmuada “taze” şeklinde olduğundan; “taze” kelimesi vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ülfet it faķr ile tesĥír it gedāluķ ˘ālemin
Şöyle ĥoş-ģāl ol ki şāh-ı kāmurān reşk eylesün (G. 68/3)
“eylesün” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Olma ey rūģ-ı revān ĥalvetde vü keśretde dūr
Tā görüp ins ü ŝafāmuz ins ü cān reşk eylesün (G. 68/4)
“eylesün” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Her gül mey-i āl-ile pür peymānedür Yaģyā bugün
Gül devri kendin itmesün mey-ĥvāre göñlüm neylesün (G. 69/5)
“neylesün” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ŝabā ĥāk-i rehi kim tūtíyā-yı díde-i cāndur
Biraz çekse alıgör yārān umarlar armaġān senden (G. 71/3) “çekse” kelimesi divanda bulunmamaktadır.
Dil-i şeydā ider āmāde her bir tārına bir cānı
Ĥalāŝ olsun diyü gísū-yı yārı şāne ķaydından (G. 72/3) “bir” kelimesi divanda bulunmamaktadır.
Hem āh iderin ķaçduġına tenden o māhuñ
Hem ĥavf iderin kim anı Yaģyā šuta ol āh (G. 77/5)
“kim” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ŝaķın pervāne bāl u per açup şem˘e yaķín olma Yanar dūşuñdaki ol şāl-i kibrítí emín olma (G. 81/1)
“şāl” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir
Dostum yoluñda ölmek iĥtiyār itdüm diyen
Cām-ı ˘ışķuñ nūş idüp bí-iĥtiyār olsun hele (G. 82/4)
“hele” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Beñzetmez-idi rūyıña Yaģyā gül-i teri
Ezhār içinde cümleden ol eşbeh olmasa (G. 84/5)
“ol” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Her kişi bir kebg-reftārı şikār itmekdedür
Ben de bir ŝayd idicek şeh-bāz buldum kendüme (G. 86/2)
“kendüme” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Nerd oynaduķ o şūĥ-ile bir būse ķavl idüp
Ammā didüm şu şarš-ile cānā ki dest ola (G. 87/3)
“bir” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ŝadef gibi baŝarsa baġrına ol dürr-i yektāyı
Ķayurmaz olsa ey dil síne-i bí-kíne ŝad-pāre (G. 90/4)
“basarsa” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Ķanlı peykānı ki bu síne-i ˘üryāna çıķa
Beñzer ol ġonce-i nev-resteye dükkāna çıķa (G. 92/1)
“ki” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Çıķarma pāy-ı dilden ķayd-ı bend-i miģnet-i ˘ışķun Ķul olduk cān-ile ol şāha çün bí-dāddan ķaçma (G. 93/3)
“çün” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Biraz daĥı ķalur mı ser-be-mühr ol ĥüsrevāní-ĥum
Elüñ degmez mi ey pír-i muġān bir kerre ser-pūşa (G. 95/3)
“ol” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Bu faŝl içinde ki her gūşe oldı pür gül ü lāle
Zebān-ı ģāl-ile dir mey görüñ piyāle piyāle (G. 101/1)
“ki” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Çoķ oldı ģaķķı bizüm üstümüzde bāde-furūşuñ Ŝalāģ odur ideyüz anı lušf-ı Ģaķķa ģavāle (G. 101/2)
“anı” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Dili çalar daĥı bir hindí iken tíġ-ı ĥūn-rízi
Neden çāķ böyle maķbūl olmaķ ol ĥūn-ĥār yanında (G. 106/2)
“yanında” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Yanuñdan nice olur ayırmasañ ben ˘āşıķ-ı zārı
Geh olur bir gedā maķbūl olur ĥünkār yanında (G. 106/4)
“yanında” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Gehí eyler tebessüm bülbüle gāhí ider ĥande
Çemende ġonce bir maģbūb-ı şūĥ-ı şivekār oldı (G. 113/2)
“oldı” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
İñen üstine düşme ˘andelíbā münģarif itme
Ki şöyle nāzük oldı naĥl-i gül kim bergi bār oldı (G. 113/3)
“oldı” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Feleklerde melekler āh u zārumdan oturmazken
O serve kār ķılmaz yoĥsa Yaģyā vāŝıl olmaz mı (G. 114/5)
“ķılmaz” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Şāyestedür ķonulsa ĥalĥāl sāķ-i ˘arşa
Ģaķķā ki virdi ziynet la˘l-i müźāb-ı sāķí (G. 123/2)
“ki” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
Hele rūz-ı suˇāl olsun da görsün yār Yaģyāyı
Ne bir dem yüzine baķdı ne bir kez ĥāšırın ŝordı (G. 132/5)
“yār” kelimesi mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir
Mescidde riyā-píşeler itsün ķo riyāyı
Mey-ĥāneye gel kim ne riyā var ne mürāyi (G. 143/1)
“kim” bağlacı mecmuada bulunmayıp; vezne uygunluğu ve anlam bütünlüğü bakımından beyte dâhil edilmiştir.
İnceleme sonucunda, divandaki bazı kelimelerin mecmuada olmadığını tespit etmekteyiz. Eksik kelimeler bazen metnin anlamlandırılmasını zorlaştırmakta, çoğunlukla da aruz kalıbını bozmaktadır. Eksikliği tespit edilen bu kelimeler gerekli hallerde mecmuaya eklenmiş ve mecmuada yapılan tüm değişiklikler dipnotlarda detaylı olarak belirtilmiştir. Bazı gazellerin bazı beyitlerinde de rediflerde eksiklik bulunmaktadır. Müstensihin bunu mısrayı daha rahat kullanıp kelimeleri daha açık şekilde yazmak için bilinçli yaptığını düşünmekle beraber; eksik olan redifleri de çalışmamızın bu kısmına dâhil etmiş bulunmaktayız.
Mecmuada; eksik olan kelimeler kadar olmasa da, fazla kelimeler de bulunmaktadır. Bunlar da aynı şekilde metnin anlamını bozmasa bile aruz kalıbında sıkıntı oluşturmaktadır. Gerekli hallerde fazla yazılan bu kelimeler de dipnotlarda belirtilerek metne dâhil edilmemiştir. Özellikle eksik yazılan kelimelerin sebebinin müstensihin hatasından kaynaklandığını düşünmekteyiz.