• Sonuç bulunamadı

Katılım Anlaşması Tasarısının Kapsamı

2.1 Katılım Anlaşması Tasarısı

2.1.2 Katılım Anlaşması Tasarısının Kapsamı

Katılım Anlaşması Tasarısı bir giriş bölümü ve 12 hükümden oluşmaktadır. Tasarının ilk maddesinde AB’nin Avrupa İnsan Hakları Konvansiyonu’na, Konvansiyon’un 1. ve 6. Protokollerine katıldığı belirtilmektedir. Maddenin devamında ise AB’nin katılımıyla ilgili olarak AİHS’de yapılması gereken değişiklikler belirtilmiştir. Tasarıda düzenlenen diğer konular, ikinci bölümde detaylı şekilde incelenecek olan, dava arkadaşlığı mekanizması, Birlik içi başvurular, AB’nin AİHK organlarına ve AİHM’e katılımıdır.

Katılım Anlaşması Tasarısının görüşme aşamasının ne kadar süreceği belirsizdir. Özellikle dava arkadaşlığı ve ön iştigal mekanizmaları en çok üzerinde durulan konulardır. Bununla birlikte, katılım sürecinin başarıyla tamamlanabilmesi için, Birliğin özerkliğinin korunması ihtiyacı da dikkate alındığında, Katılım Anlaşması’nın mümkün olduğunca genel içerikli hükümler içermesi gerekmektedir. Çünkü bir kez kabul edildiğinde, AB ve üye devletler Katılım Anlaşması ile bağlı ve dolayısıyla anlaşmanın uygulanmasından sorumlu olacaklardır.111

2.1.2.1 Avrupa Birliği’nin Ek Protokollere Katılımı

AB katılım ile birlikte sadece 1 No.’lu (mülkiyet hakkı, eğitim hakkı ve serbest seçim hakkının korunmasını kapsayan protokol) ve 6 No.’lu (ölüm cezasını kaldıran protokol) Protokollere katılmış olacaktır. Bunun amacı aslında tarafsızlık ilkesini muhafaza etmektir. Aksi takdirde, yani AB’nin diğer protokollere de taraf olması halinde, üye devletler AB hukuku kapsamındaki faaliyetlerinden imzalamadıkları diğer protokoller kapsamında da

109 Gözden geçirilmiş son tasarı için bkz. Fifth Negotiation Meeting Between the CDDH Ad Hoc Negotiation

Group and the European Commission on the Accession of the European Union to the European Convention on Human Rights, 47+1(2013)008rev2

110 Raba, a.g.e., s. 562-563. 111 Raba, a.g.e., s. 563.

sorumlu olacaklardır. Bu sebeple AB, sadece üye devletlerinin tümünün imzaladığı protokollere katılmayı tercih etmiştir.112

AB’nin katılımı öngörmediği diğer protokollerde yer alan bir takım haklar, Temel Haklar Şartı kapsamında bulunmaktadır. Dolayısıyla AB’nin sadece tüm üye devletlerin imzaladığı protokollere katılmasının şart olmadığını savunan yazarlar bulunmaktadır.113

Neticede, üye devletler bu protokollerden sadece AB hukukunu uyguladıkları durumlarda sorumlu olacaklardır. Ayrıca Temel Haklar Şartı’nda yer aldığı halde, ilgili hakları kapsayan protokollere katılmamak, AB’nin bu alanda dış denetimi reddetmesi anlamına gelmektedir. Örneğin; AİHS’nin 12 No.’lu Protokolü ayrımcılık yasağı getirmektedir. Temel Haklar Şartı da 21. maddesinde her türlü ayrımcılığı yasaklamaktadır. Şart bağlayıcı nitelik taşıdığına göre, protokole katılmamak sadece AİHS denetimini engeller. Üye devletler her halükarda 21. maddeye riayet etmekle yükümlüdür.114

Bu noktada ABAD’ın ne şekilde karar vereceği de önem taşımaktadır. Şart’ın 52/3 maddesine göre Şart’ta yer alan haklardan AİHS’de yer alan haklarla örtüşenlerin anlamı ve kapsamı AİHS’dekiyle aynıdır. Burada ABAD Katılım Anlaşması’nın lafzını dikkate alarak davalarda yalnızca AB’nin katıldığı protokolleri uygulayabilir yahut Şart’ta bulunan hakları kapsaması sebebiyle AB’nin katılmamış olduğu diğer protokolleri de uygulayabilir. Bunun dışında, AB’nin katılmadığı protokollere ilişkin bir hak ABAD önünde ileri sürüldüğünde, mahkeme ABA madde 6/3115

uyarınca ilgili protokoldeki hükümleri genel ilkeler kapsamında uygulayabilir.116

AB’nin katılmadığı fakat bir üye devletin katıldığı bir protokol söz konusu olduğunda, ilgili protokol kapsamındaki hakkın AB hukukunun uygulanması sebebiyle ihlale uğradığı iddia edilirse, AİHM’in tutumu ne olacaktır? Burada AİHM, Bosphorus formülünü gündeme getirebilir ve Birlik hukukundaki hak korumasının “açıkça yetersiz” olup olmadığını araştırabilir.117

Ek protokollere AB’nin daha sonraki süreçte dahil olmayı istemesi de mümkündür. Katılım anlaşması daha önce yapılmış olduğundan, ek protokoller için ayrıca bir anlaşma yapılmasına gerek yoktur.118

112 Gragl, a.g.e., s. 94. 113 Bkz. Jacqué, a.g.e., s. 1003. 114 Jacqué, a.g.e., s. 1003.

115 ABA m. 6/3: “İnsan Haklarının ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi tarafından

güvence altına alınan ve üye devletlerin ortak anayasal geleneklerinden kaynaklanan temel haklar, Birlik hukukunun genel ilkelerinin parçasıdır.”

116

Jacqué, a.g.e., s. 1004-1005; Gragl, a.g.e., s. 95.

117 Jacqué, a.g.e., s. 1005.

2.1.2.2 Avrupa Birliği’nin Çekince Getirebilme Hakkı

AİHS uyarınca üye devletler hükümlere çekince getirebilmektedir. Katılım Anlaşması Tasarısı ile AİHS’nin 57/1 maddesinde değişiklik öngörülmüş ve AB’nin de çekince getirebilmesine imkan tanınmıştır. Böylece AB, Konvansiyon’a katılırken, Konvansiyon’un AB hukuku ile uyum sağlamayan hükümleri bulunması durumunda, çekincede bulunabilir. Madde genel nitelikte çekince getirilmesini yasaklamaktadır. 6 No.’lu Protokol de kendi içinde çekince getirilmesini yasaklamaktadır, dolayısıyla bu protokole ilişkin çekince ileri sürülemez.119

2.1.2.3 Katılımın İç Hukuk Kurallarıyla Desteklenmesi

Katılım Anlaşması Tasarısı AİHS madde 59/2’yi değiştirilmesini öngörmektedir. İlgili hükme göre: “Avrupa Birliği’nin, Konvansiyon’a ve Protokollere Yüksek Akit (Sözleşmeci) Taraf statüsü, Avrupa Birliği’nin İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına Dair Konvansiyon’a Katılımı Anlaşmasında da aynen tanımlanmalıdır.”120

Bu hükümden anlaşılan, katılımın daha çok, AİHS’de yapılan değişikliklerle değil, Katılım Anlaşması ile yönetileceğidir. Ayrıca Katılım Anlaşması katılımdan sonra etkisini devam ettirdikçe, hükümleri AİHM tarafından yorumlanabilecektir. Ancak, Katılım Anlaşmasını uygulamak ve kendine özgü karakterini bir uluslararası insan hakları koruma sistemi dahilinde muhafaza etmek için, AB katılımla ilgili konuları, özellikle dava arkadaşlığı ve ön iştigal mekanizmalarını, yasal çerçevede düzenlemelidir. Bu iç hukuk düzenlemelerinin sağlanması, AB hukukunun özerkliğinin korunmasına da katkı sağlayacaktır.121