• Sonuç bulunamadı

Gerek maddi hukuk gerek usul hukukunda kullanılan karine, hukuk sözlüğünde “belirti, bilinen bir olgudan bilinmeyen bir olgunun çıkarılması, aksi

ispatlanana kadar kabul edilen” anlamına gelmektedir220. “Kavramın usul

hukukundaki önemi ispat yükü ile olan ilgisidir221”. Zira karineler HMK m. 190’da ispat yükü başlığı altındaki maddede düzenlenmiştir. Hükme göre, karineye dayanan tarafın karine temelini ispat yükü altında olduğu, istisnalar hariç olmak üzere karinelerin aksinin ispatının mümkün olduğu belirtilmiştir.

Karine kavramı biraz daha detaylı incelenirse: Maddi hukuk bakımından karineler, ilgili madde sonlarına eklenen “sayılır” ifadesi ile anlaşılabilir222. Fakat, yasa koyucunun kanun yapma tekniğinden, kanunda kullanılan sözcüklerin seçiminden; bazen karineler açıkça fark edilirken bazen de hükmün karine olduğunun anlaşılması güç olabilmektedir223. Örneğin TBK m. 17 incelendiğinde, ilk bakışta bir karinenin varlığının tespit etmek güçtür. Maddeye göre, taraflar, kanuna aykırı olmamak kaydıyla, yapacakları sözleşmeleri belirli bir şekle bağlı kılabilirler. Taraflarca yazılı şekilde yapılması kararlaştırılmış fakat sözlü kurulmuş bir sözleşme tarafları bağlamaz. Fakat sözleşmenin daha önceki bir tarihte sözlü olarak kurulduğunu iddia eden, bunu ispatladığında TBK m. 17, f. 1 hükmünün aksi ispat edilmiş olur. Dolayısıyla bu hüküm aksi ispat edilen bir adi karinedir224ve ilk bakışta karine olduğunu anlaşılmayan karinelerdendir.

220 Bkz. T.C. Adalet Bakanlığı Hukuk Sözlüğü, E.T. 23.02.2016

221 KARAKAŞ, F. T. (2013). Karine Kavramı, Kanuni Karineler ve Varsayımlar. AÜHFD 62(3), s. 730.

222 TOPUZ, G. (2012). Medeni Usul Hukukunda Karinelerle İspat. Ankara: Yetkin Yayınları, s.

50.

223 SEROZAN, Medeni Hukuk Genel Bölüm, 2018, s. 23.

224 KOCAYUSUFPAŞAOĞLU, N., HATEMİ, H., SEROZAN, R./ ARPACI, A. (2017). Borçlar

64

Kanunun ifadesinden; karine olduğu hemen anlaşılan karinelere TBK m. 104, f. 3 örnek verilebilir. Hükme göre; senedin borçluya geri verilmesi borcun tamamen ifa edildiği konusunda bir karine oluşturur. Bunun aksi alacaklı tarafından ispat edilebilir. Örneğin alacaklı, senedin çalınmış olduğunu, herhangi bir şekilde rızası aykırı olarak elinden çıktığını ispatlarsa borç sona ermiş sayılmayacaktır.

Anlatılanlar ışığında bir tanım yapmak gerekirse: Karine en genel anlamıyla bilinen bir olaydan eldeki bilinmeyen olgu hakkında hukuksal bir çıkarımının yapılmasıdır225. Diğer bir deyişle, karinede birinci vakıa bilinirken, ikinci vakıa bilinmemekte ve bilinen ilk vakıa için kabul edilen hukuki sonuç ikinci için de geçerli sayılmaktadır226.

Karineler temel olarak fiili karine ve kanuni karineler olmak üzere ikiye ayrılır. Fiili karineler hakimin kendi yaşam deneyimi sonucu varlığı bilinmeyen olgu hakkında çıkarım yapmasıdır. Öğretide bunlara yaşam deneyimi kuralları da denir227. Uygulamada ve Yargıtay içtihatlarında da sıkça kullanılan hayatın olağan akışı kavramı esasında fiili karine anlamına gelmektedir228. Fiili karinelerin, ispat yükü üzerinde bir etkisi yoktur. İspat yükü üzerinde kendisinde olan taraf vakıayı ispat edecek ve hakim de bundan, kendi yaşam deneyimine göre bir sonuç çıkaracak, belirli olmayan husus ispat edilmiş sayılacaktır229.

Kanuni karineler, kanunda öngörülmüş işaret ve belirtilerle varlığı bilinmeyen olgular hakkında çıkarım yapılmasını sağlıyorsa söz konusu olur. Kanunun öngördüğü bu belirti ve ipuçları vakıada ispatlanırsa, karine sonucunun ispatına gereke kalmaz. Yani hakim, karine sonucuyla bağlıdır ki bu fiili karinelerle arasındaki en temel farktır. Kanuni karineler, ispat yüküne ayrıklık teşkil eder. Kanuni karineye dayanan tarafın, karine sonucunu ispat etmesine

225 ATALAY, O. (2017). Pekcanıtez Usul Medeni Usul Hukuku (15 b.). İstanbul: On İki Levha Yayıncılık, s. 1655; TOPUZ, Medeni Usul Hukukunda Karinelerle İspat, 2012, s. 50; ALANGOYA, Y., YILDIRIM, M. K. / YILDIRIM, N. D. (2005). Medeni Usul Hukuku Esasları. İstanbul: Alkım Kitapevi, s. 342; PEKCANITEZ, H., ATALAY, O. / ÖZEKES, M. (2013).

Medeni Usul Hukuku (14 b.). Ankara: Yetkin Yayınları, s. 658.

226 FISK, O.H. (2010). Presumptions in the Law A Suggestion. Gale Making of Modern Law, s. 4 227 UMAR, B./ YILMAZ, E. (1980). İspat Yükü. İstanbul: Kazancı Hukuk Yayınları, s. 165. 228 BUDAK, A. C. / KARAASLAN, V. (2019). Medeni Usul Hukuku. Ankara: Adalet Yayınevi, s.

235.

65

gerek yoktur. Buna karşılık, karine temelinin ispatı gerekir. Bu doğrultuda, karineye dayanan tarafın ispattan tamamen kurtulduğu söylenemez. “Kanuni

karineye dayanıldığında değişen şey ispat yükü değil, ispatın (dolayısıyla ispat yükünün) konusudur. Dolayısıyla karineye dayanan tarafın ispat yükü altında olmadığını söylemek doğru kabul edilemez230”.

Kanuni karinelerin aksinin ispatı bakımından alt başlığı; adi kanuni karineler ve kesin kanuni karinelerdir. Adi kanuni karinelerde, karine sonucunun gerçekleşmesine, ihtimal verilmekte fakat aksinin de mümkün olabileceğine açık kapı bırakılmaktadır231.

Kesin kanuni karineler, adi karinelerin yukarda yapılan açıklamasının tersine aksi ispat edilemeyen karinelerdir. Bu karinelere ilişkin yapılmış bu yönlü bir tanım onu adeta varsayımlara yaklaştırmaktadır. Diğer yandan kesin kanuni karineler, varsayıma benzemekteyse de ondan farklıdır. Kanun, eşit olmayan olaylarda bir vakıa için belirlediği sonucu, bir başka vakıada da aynı sonuca bağlar. Örneğin İİK m. 278’de sayılan koşul vakıalarından biri hısımlar arasında ivazlı olarak yapılsa bile bağışlama olarak kabul edilir, yani bağışlamayla eşit görülür. Diğer bir deyişle bağışlama sözleşmesi şeklinde yapılmayan bir sözleşme (vakıa) maddede sayılanlar arasında yapılmışsa iptal davası bakımından bağışlama sözleşmesi sayılır. Yine İİK m. 44’te düzenlenen iki aylık tasarruf kısıntısı zamanında iyiniyetli üçüncü kişilerin zilyetlik ve tapu siciline dayanarak hak iktisabı korunur meğer ki bu kişiler kanunda sayılan kişilerden olsun. Örneğin ticareti terk eden tacirden, bu zaman diliminde mal iktisap eden kişi karısı veya evlatlığıysa tacirin tasarruf yetkisinin olmadığını bildiği varsayılır232. Bunun da aksi ispat edilemez. Varsayımların ispat yükü üzerinde bir etkisi olmadığını da belirtmek gerekir. Kesin kanuni karineler ile varsayımın benzer yönü, aksi ispat edilememesidir233. Diğer bir benzer yön olarak; kesin kanuni karinelerin maddi

230 ATALAY, Pekcanıtez Usul, 2017, s. 1657 ve 1659. 231 KARAKAŞ, 2013, s. 740.

232 BUDAK / KARAASLAN, Medeni Usul Hukuku, 2019, s. 235.

233 TOPUZ, Medeni Usul Hukukunda Karinelerle İspat, 2012, s. 63; SEROZAN, Medeni Hukuk Genel Bölüm, 2018, s. 21; UMAR / YILMAZ, İspat Yükü, 1980, s. 169; KARAKAŞ, 2013, s. 753.

66

hukuka ilişkin sonuçları olduğu ve varsayımlar gibi ispat yüküne bir etkisi olmadığı ileri sürülmektedir234.

Kesin kanuni karinelere konu ile bağlantılı bir örnek İİK m. 96 f. 3 son cümle gösterilebilir. Davacı ile birlikte oturan ya da onun iş ortakları, malın haczini istihkak iddiasının yapıldığı ya da istihkak davasının açıldığı tarihte öğrenmiş sayılırlar. Bu kişiler istihkak iddiasının yapıldığı ya da davanın açıldığı tarihte artık malın haczini öğrenmediklerini ya da daha sonraki bir tarihte öğrendiklerini iddia ve ispat edemezler235.