• Sonuç bulunamadı

Anadolu’da yaşayan, Türkçe konuşan ve Grek harfleriyle Türkçe yazıp okuyan Ortodoks Hıristiyanlar olarak nitelendirilen Karamanlılar, “Osmanlı arşiv belgelerinde Zımmiyan-i Karaman veya Karamaniyan”264 olarak adlandırılmaktadırlar. XVI. Yüzyıldan itibaren oldukça zengin bir edebiyat geliştiren Karamanlılar Grek harfli Karamanlıca eserler verdilerse de onlara ait eserlerin yazılı ve basılı olmak üzere iki gruba ayrılarak incelenmesi daha doğru olacaktır. 500 civarında basma eser265 tespit edilen Karamanlı edebiyatında en eski örnek Fatih Sultan Mehmed’in isteğiyle Rum Patriği Gennadios Skholarios tarafından çevirisi yapılan İtikadname (Gennadios İtikadnamesi) adlı dini kitaptır. 1455-56 tarihlerinde Fatih Sultan Mehmed’e sunulan bu eser 1584 yılında basılmıştır.266 Ağırlıklı olarak dini konular içeren basma eserler, ilmihal kitapları, ibadetler ile ilgili kitaplar, Hıristiyan azizlerin hayatları ve kutsal kitapların çevirileri şeklindedir.267 Gennadios İtikadnamesi’nden sonraki en eski basma eser, 1718 basım tarihli Gülzar-ı İman-ı Mesihi adındaki kitaptır. Hıristiyanlar için ilmihal niteliğindeki bu eser yüz yetmiş sayfadan ibarettir ve Amsterdam’da basılmıştır.268 1753’de basılan Kolay İman Nasihat’ı, 1804 tarihli Türkçe-Yunanca sözlük, 1836 tarihli İlimlerin İcmali, 1863 tarihli Coğrafya, 1872 tarihli Temaşa-i Dünya, 1873 tarihli Osmanlı Edebiyatı Antolojisi, 1889 tarihli Anadolu Salnamesi ve 1898 tarihli Mukaddes Tarihi Nameler adlı kitaplar da basma eserler için verilebilecek en önemli örneklerdir. Felsefe, edebiyat, tıp, ticaret, hukuk gibi konularda da yazılmış çeşitli Karamanlıca eser269 özellikle 1850 sonrasında basılmıştır.270 “1718-1860 yılları arasında Amsterdam, İstanbul, Kayseri, İzmir, Venedik, Viyana, Atina, Leipzig, Bükreş

264 Bülent Berkol, “133 Yıl Önce Yayımlanan Yunan Harfleri İle Türkçe (Karamanlıca) Bir Robinson

Crusoe Çevirisi”, İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Konferansları Dergisi, S.1, C. 21, 1986, s. 137.

265 a.g.m., s. 139.

266 Nuri Yüce, a.g.m., s. 158. 267 Janos Eckmann, a.g.m., s. 166. 268 Yonca Anzerlioğlu, a.g.e., s. 176-177. 269 Bülent Berkol, a.g.m., s. 139.

ve Şire (Syra) matbaalarında”271pek çok kitap basılmışsa da 1815 yılından sonra İstanbul’da basılan kitapların sayısının hızla arttığı272 ve Kayseri Zincidere’de Karamanlıca kitap basmak için bir matbaa açıldığı ile ilgili bilgiler mevcuttur.273

Karamanlıca basma eserlere ait geniş bir koleksiyonu bulunan Atina Milli Kütüphanesi ve Yunan Bilim Akademisi bu konuda başvurulabilecek en önemli kurumlardır.274 Bunun sebebini mübadele gereği Yunanistan’a gönderilen Karamanlılarla açıklamak mümkün olsa gerektir. Mübadele ile Yunanistan’a göç eden Karamanlıların nüfusu bir milyon kadardır275 ve bu nüfusun ihtiyaçları doğrultusunda pek çok eser basılacağı gibi Karamanlıların beraberlerinde getirdikleri eserlerle Atina kütüphanesi ve Yunan Bilim Merkezi’nin zengin bir koleksiyona sahip olduğu söylenilebilir. Bu görüşümüzü destekleyen en önemli bilgi, Karamanlıca eserlerin en son ve yoğun olarak Selanik ve Drama’da basılmış olmalarıdır.276 Karamanlıca eserler için en önemli bibliyografya çalışmasını yapan Severien Salaville ve Eugene Dalleggio, Karamanlidika, Bibliographie, Analytigue D’ ouvrages en Langue Turgue Imprimes en Caracteres Grecs adlı kaynakçayı üç cilt halinde 1958, 1966 ve 1974’de yayımlamışlardır. Üç ciltlik bu kaynakça daha sonra Evangelina Balta tarafından geliştirilmiş olup Karamanlidika Additions (1584-1900) ve Karamanlidika XX e siecle adlı bibliyografya kitaplarıyla ve Karamanlidika: Nouvelles Additions et complements I, Deltio Kentrou Mikrasiatikon Spoudon VIII (1990-1991) adındaki kitabıyla277 desteklenerek eser hakkında daha geniş bilgiye ulaşmamızı sağlamıştır.

Karamanlıca basma eserleri “baştan sona kadar Yunan harfleriyle Türkçe yazılmış kitaplar” olarak tanımlayan Evangelina Balta, 752 adet basılmış eserin hepsinin Karamanlıca sayılamayacağını ve kendi içinde bölümlere ayrılarak incelenmesi gerektiğini söyleyerek konuya farklı bir açıdan bakmıştır. Evangelina Balta’ya göre Türkçe-Yunanca sözlük ve dilbilgisi kitapları, Osmanlı ve Yunan şarkıları, asıl dili başka olup bir metni Karamanlıca kitaplar, çok sayıda Türkçe ve Yunanca terim içeren sadece metin kısımları Karamanlıca kitaplar, Karamanlıca eser sayılmamalıdır ve bu durumda yüz yirmi dört basılı eser Karamanlıca

271 Janos Eckmann, a.g.m., s. 166. 272 Yonca Anzerlioğlu, a.g.e., s. 177. 273 Gazanfer İbar, a.g.e., s. 152.

274 Hayrullah Kahya, “Karamanlıca Bir Esere Göre Karamanlıca’da Arapça ve Farsça Kelimeler”, s. 488. 275 Bülent Berkol, a.g.m., s. 138.

276 Hayrullah Kahya, a.g.m., s. 489. 277 Gazanfer İbar, a.g.e., s. 66.

bibliyografyasından çıkarılmalıdır.278Evangelina Balta, Karamanlıca eserlerin genelde dini eserler olduğunun altını çizmektedir. XIX. Yüzyılın ilk yıllarında Anadolu’da başlayan misyoner faaliyetleriyle basımı hızla artan kitapların sayısı 1900’e gelindiğinde 145’e ulaşmıştır. Din dışı kitaplar sapkın, uygunsuz ve Hıristiyanların günah işlemesine neden olan tek sebeptir görüşüyle tercih edilmediği gibi basılan kitaplar da genelde metropolit ve keşiş gibi din adamlarının kaleme aldığı dini içerikli kitaplardır.279 Evangelina Balta 1997 yılında yayımladığı son eseri olan Karamanlidika: Nouvelles Additions et complements I adlı çalışmasıyla oldukça geniş bir bibliyografik esere imza atmıştır. Tüm bu çalışmalar sonucu ulaşılan 803 kitap kaydı280 Karamanlıca kitapları, gruplara ayırabilecek kadar geniş bir içerikle araştırmaya açmıştır. Bu gruplar: “Dini kitaplar

Anadolu folkloruyla ilgili kitaplar

Gramer, dil, tarih, coğrafya, müzik kitapları ile sözlükler, alfabeler Şarkı, destan, rüya tabileri, yıldızname gibi eğlendirici kitaplar Salname, Ruzname ve takvimler

Roman çevirileri”281dir.

Basma eserlerden başka yazma eserlerin de tespit edildiği bilgisinden hareketle Otto Blau tarafından çevirisi yapılmış olan iki Karamanlıca el yazmasından bahsedilebilir ki bu yazmalar Azak bölgesinde bulunmuş el yazmalarıdır. Kiev’de rastlanılan Grek alfabesiyle yazılmış mahkeme kayıtları da yazma eserler için bir örnek sayılabileceği gibi Mariupol bölgesinde bulunan Grek harfli Türkçe yazıtlar282 da yazma eserlere örnektir. Gümüşhane’ye bağlı Olucak köyünde bulunan başka bir yazma eser de, Bernt Brendemoen tarafından okunan ve XVII. Yüzyılda Trabzon’daki Sümela Manastırı’na ait Karamanlıca bir Kodeks’tir. Bu el yazmasının Batı ve Orta Anadolu ağzı bir Karamanlıca ile yazıldığına dikkat çeken Brendemoen, Doğu Karadeniz’de bulunan Sümela Manastırı’nın Kapadokya’daki Manastırlar ile bağlantılı olabileceğini belirtmiştir.283

278 Evangelina Balta, “Karamanlıca Kitapların Dönemlere Göre İncelenmesi ve Konularına Göre Sınıf-

landırılması”, Müteferrika, S. 13/ Yaz 1998, s. 5-6, www.evangeliabalta.com/kitap/20_review.pdf, eri- şim: 15 Mart 2016.

279 a.g.m., s. 7-11.

280 Gazanfer İbar, a.g.e., s. 66. 281 a.g.e., s. 68.

282 Iryna Dryga, a.g.m., s. 508-509.

283 İbrahim Karahancı, “Grek Harfli Türkçe Metinler Üzerinde Yapılmış Dilbilgisi Çalışmalarıyla İlgili

Basma ve yazma eserler dışında Karamanlıca yazıldığı tespit edilmiş pek çok malzemeden bahseden Gazanfer İbar, Karamanlıca ders kitapları, dernek tüzükleri, çek ve senetler, faturalar, mühürler, reklamlar, ilanlar, pullar, müzik ile ilgili yayınlar, şarkılar, plaklar, mektup ve el yazıları284dahil onlarca örneği resimleyerek vermektedir. Bu bilgiler dahilinde yine Grek alfabesiyle (Türkçe) Karamanlıca yazılıp basılmış olan Anadolu Emroliyon adındaki takvim de orjinal bir örnektir.285 Sözü edilen tüm basma eserler, yazma eserler, paralar, pullar, mühürler, reklam ve ilanlar, mektuplar ve benzeri tüm malzemeler dışında Grek alfabesiyle Karamanlıca olarak yazılmış, halen Anadolu’da bulunan kilise ve çeşme kitabeleri ile mezar taşları büyük önem arz etmektedir. Özellikle Kapadokya bölgesinde bulunan fakat Anadolu’nun hemen her yerine dağılmış halde kah Trabzon’da kah Sivas’ta, Tokat’ta karşımıza çıkan mezar taşları, İstanbul’da İznik’te ve tabii ki Yunanistan’da da bulunup okunmakta, pek çok kilise ve çeşme kitabesi örneğine hemen hemen Nevşehir, Niğde, Konya, Kayseri, Isparta, Ankara gibi şehirlerde de rastlanmaktadır. Konu ile ilgili Semavi Eyice’nin Anadolu’da Karamanlıca kitabeler adlı çalışması 1980 yılında Belletende yayınlandığı zaman oldukça ses getirmiş fakat sonraları çokta bilinmeyen Karamanlılar ve Karamanlıca meselesi canlılığını yitirmiştir. Günümüzde tekrar merak noktası oluşturan bu mesele, bazı araştırmacılar tarafından saha çalışmaları yapılarak çözümlenmeye çalışılıyor ise de şüphesiz tüm bu çalışmaların arkeolojik kazılarla desteklenip açıklığa kavuşturulması tarihi gerçekleri ortaya koyabilme adına elimizi güçlendirecektir. Necati Demir’in ‘Türkiye’de bulunan Grek harfli Türkçe kitabeler ve Karaman Türklerinin Dili’286 adlı makalesi ile Yrd. Doç. Dr. Adem Öger ile Ahmet Turan Türk’ün, ‘Kültürel Bağlamda Kapadokya Bölgesinde Bulunan Grek harfli Türkçe Kitabelerin Dili’ adlı makaleleri bu konuyla ilgili geniş bilgiler ve örnekler sunan iki önemli eserdir.