• Sonuç bulunamadı

KARŞILAŞTIRMA VE SONUÇ

KARŞILAŞTIRMASI

Tez kapsamında incelenen sekiz entegrasyon girişiminden CACM (Orta Amerika Ortak Pazarı), Andean Grubu, SICA (Orta Amerika Entegrasyon Sistemi), Andean Topluluğu (CAN) ve ALBA (Latin Amerika İçin Bolivarcı İttifak) girişimleri gerek ekonomik gerekse coğrafi kapsamı nedeniyle mikro ekonomik entegrasyonlar sınıfına dahil edilebilir. Bu kapsamda örgütlerin kuruluş aşamasında taşıdıkları bütünleşme potansiyelini neo-fonksiyonalist teori ışığında gözlemleyebilmek için Schmitter’ın bu çalışmada daha önce bahsedilen “Başlangıç Döngüsü” tablosu kullanılabilir. Aşağıdaki tabloda bu örgütlerin başlangıç döngüsü değerleri karşılaştırmalı olarak ele alınmıştır.

160 Tablo.8. Mikro düzeydeki ekonomik entegrasyonların başlangıç döngüsü karşılaştırması

Yukarıda hazırlanan tabloda gözlemlenebilecek ilk sonuç örgütlerden yalnızca ANDEAN Topluluğu’nda göreli güç ve denkliğin yüksek düzeyde olduğudur. CACM, ANDEAN Grubu ve SICA örgütlerindeki asimetri ise hükümetlerde süreç boyuncasüreçten elde edilen faydaların eşit dağılmadığı inancının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Diğer örgütlerin aksine ANDEAN Topluluğu’nun sahip olduğu bu simetrinin temelinde Soğuk Savaş döneminde yaşanan iç savaşların Soğuk Savaş’ın sona ermesinin ardından büyük oranda sonlanması ve birinci entegrasyon döneminde elde edilen kazanımların ve gerçekleştirilen ortak projelerin bölge içi simetriye önemli bir katkı sağlaması yatmaktadır. Değerlendirmeye alınan bu dört mikro ekonomik entegrasyon girişimlerinden yalnızca ALBA girişimi bu çerçevede diğer örgütlerden farklı bir tablo sergilemektedir. ALBA örgütünde de CACM, ANDEAN Grubu ve SICA örgütlerindeki gibi üye ülkeler arasında yüksek bir ekonomik asimetri gözlemlenmesine rağmen diğer entegrasyon girişimlerinde karşılaşılan kazançların eşit dağılmadığına yönelik bir inanç sorunu bu girişimde ortaya çıkmamıştır. Bunun temel nedenleri ise hem ALBA’nın entegrasyon sisteminin serbest ticarete dayalı olmaması ve böylece

161

nispeten daha az gelişmiş ülkelerin gelişmiş ülkeler karşısında pasif kalmaması hem de ulusal karar alıcıların ortak ideolojilere sahip olması önemli faktörler olarak ön plana çıkmaktadır.

Tablodan çıkarılabilecek bir diğer önemli sonuç, Soğuk Savaş dönemindeki girişimlerde çoğulcu yapının neredeyse hiç olmamasına rağmen elit bütünleyiciliğinin yüksek olması, diğer yandan Soğuk Savaş sonrası dönemde demokrasilerin gelişmesi ile birlikte elit değerlerinin bütünleyiciliğinin azalmasıdır. Bu durum askeri veya otoriter rejimlerin yönetimde olduğu ülkelerde ulusal elitlerin politik baskı altında kalması nedeniyle yanıltıcı bir tablo ortaya çıkabileceğini göstermektedir. Bu nedenle ülkelerin bütünleşme potansiyelleri değerlendirilirken demokratik yapının eksikliğinin diğer verilerde oluşturduğu etki göz önünde bulundurulmalıdır.

Son olarak gözlemlenebilecek en önemli sonuç ise ALBA dışında kalan dört örgütün bölge dışı bağımlılığının yüksek olmasıdır. Bölge dışına olan bu bağımlılık nedeniyle örgütler dış aktörler tarafından gerçekleşen her eylemden veya yaşanan bölge dışı ekonomik krizlerden fazlasıyla etkilenmiş ve bu durum çoğu zaman örgütlerin geleceğinin çıkmaza girmesiyle sonuçlanmıştır. ALBA örgütünde ise bölge dışı bağımlılık yerini en gelişmiş ekonomiye sahip üye ülke olarak ön plana çıkan Venezüella’ya bağımlılığa bırakmıştır. Böylece Venezüella’nın örgütün kuruluşunda ve süreç boyunca sergilediği dinamik yapısı örgüte önemli kazanımlar sağlarken UNASUR’un kurulması sonrası Venezüella’nın UNASUR içinde aktif olma çabası ve ardından son dönemde yaşanan ekonomik sorunlar ALBA’nın da geleceğini önemli ölçüde olumsuz etkilemiştir. Sonuç olarak üye ülkelerin ekonomik güçlerinin yetersizliği entegrasyon girişimlerinin tamamında en temel sorunlardan biri olarak ortaya çıkmıştır.

Gözlemlenen bu veriler değerlendirildiğinde örgütlerin bütünleşme potansiyellerinin Soğuk Savaş sonrasında arttığı, bu nedenle SICA ve ANDEAN Topluluğu’nun daha yüksek bir potansiyel taşıdığı söylenebilir.

Değerlendirilmeye alınan örgütlerin kuruluş aşaması sonrası süreçleri ise Ernst B. Haas ve PhilippeSchmitter’ın üç ana başlık altında topladığı toplamda dokuz kriteri ölçüt kabul eden “sürecin gelişim şartları sınıflandırması” çerçevesinde

162

değerlendirilebilir. Aşağıdaki tabloda (Tablo 9) bu örgütlerin “sürecin gelişim şartları sınıflandırması” karşılaştırmalı olarak ele alınarak incelenmiştir.

Tabloyu (Tablo 9) incelediğimizde kuruluş aşaması sonrasında ANDEAN Topluluğu dışında kalan tüm entegrasyon girişimlerinin etkileşim oranlarının arttığı ve kısa vadede önemli kazanımlar elde ettikleri gözlemlenmektedir. ANDEAN Topluluğu’nun bu durumu ise birinci entegrasyon döneminde elde edilen kazanımların büyük oranda korunuyor olmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında bölgedeki diğer mikro ekonomik entegrasyon girişimlerinin tamamında serbest ticaret anlaşmaları ve tarife indirimleribölge içi ticareti canlandırırken aynı zamanda gerçekleştirilen ortak projeler üye ülkeler arasındaki karşılıklı bağımlılığı arttırmıştır. Diğer yandan birinci entegrasyon dönemi sonucunda elde edilen tecrübeler ikinci ve üçüncü dönem entegrasyon girişimlerinde “spill-around”466 etkisi oluşturarak kurulan yeni ulusüstü yapıların kapsamının genişlemesini sağlamıştır. Böylece bölgesel parlamentolar, adalet divanları ve hatta ANDEAN bölgesinde ortak pasaport uygulaması başlatılmıştır. Bu örgütlerden yalnızca ALBA girişimi yapısını hükümetler arası düzeyde tutarak ulusüstü bir oluşuma yönelmemiştir. Bununla birlikte diğer örgütlerde oluşturulan bu ulusüstü kurumlar gerek üye ülke hükümetlerinin egemenlik yetkilerinden taviz vermek istememesi gerekse bu kurumların bölgesel projeler için yeterli finansmana sahip olmaması nedeniyle ulusüstü kurumların bölgedeki otoritelerinde artış gerçekleşmemiştir. Böylece entegrasyon girişimlerinin kuruluşunda ve revize edilişinde hedeflenen “spill-over” etkisi sağlanamazken süreç “spill-around” stratejisine yönelmiştir. Tüm bu nedenler dolayısıyla örgütler hükümetlerin tercihlerine bağımlı kalırken planlanan projeler hedeflenen seviyeden uzak kalarak, örgütlerin toplumların sadakatini kazanamaması ve hükümetler üzerinde baskı oluşturmak için gerekli kamuoyu desteğini elde edememesiyle sonuçlanmıştır.

466 Bölgesel organizasyonun kapsamının artarken otoritesinin sabit kalması durumudur.

163

Tablo 9. Mikro düzeydeki ekonomik entegrasyonların sürecin gelişim şartları sınıflandırması karşılaştırması