• Sonuç bulunamadı

2.2 ÖĞRENME STİLLERİ

2.2.2 Öğrenme Stilleri Modelleri

2.2.2.5 Jung öğrenme stili modeli

kişilikleriyle bilinir ve sorun çözerken bilgilerin düzenli olmasına dikkat etmezler. Ayrıca, bu kişilere öğrenme esnasında öğretenin müdahale yapmaması gerekmektedir. Bununla birlikte daha çok bağımsız ve küçük gruplar halinde çalışmayı tercih ederler. İnsan ilişkilerini başarılarından üstün tutar ve sanata özel bir değer verirler (Güven, 2004: 43; Gregorc, 1979: Akt. Ağca, 2006).

Soyut rasgele öğrenme stili: Bu öğrenenler; çevresindeki olayları ve öğrendikleri

bilgileri belli bir düzene uymadan ve bir sıra gözetmeden olduğu gibi alırlar. Onlar için bilginin sıra ile verilmesi gereksizdir. Bu yüzden de bütün duyularına hitap eden ortamlarda öğrenme deneyimleri yaşamayı arzu ederler. Düşünce ve hislerini açıkça belirtir ve kurallara bağlı olmaktan nefret ederler. Bu öğrenenler rahatça düşüncelerini ifade edebilecekleri, diğer bireylerle karşılıklı bilgi alışverişi yapabilecekleri eğitim ortamlarında bulunmayı isterler (Ekici, 2002: 44; Gregorc, 1979: Akt. Ağca, 2006). Ayrıca, bu bireyler, risk almaktan kaçınmaz ve yeni düşünceler üretmeyi severler ve insanlar, düşünceler, yerler ve olaylar arasındaki anlam ilişkilerini görürler (Güven, 2004: 43).

2.2.2.5 Jung Öğrenme Stili Modeli

Öğrenme stilleri üzerine çalışmalar yapan, psikolojik tiplerin tanımlanmasında en çok etkiye sahip kişilerden biri olarak gösterilen Jung oluşturduğu psikolojik tipleri öğrenme stillerine uyarlamış ve algıla ve yargılama olarak iki sınıfa ayırmıştır. Kişi herhangi bir durum karşısında ya yargılama işlemi ya da algılama işlemlerinden birini seçecek ve ona göre bir davranış gösterecektir (Güven, 2004: 38).

Jung temelde dışadönük ve içedönük insan tipi olmak üzere iki insan tipi üzerinde durmuştur. Bu tiplerin temel özelliklerini bir tabloda göstermek istersek;

29

Tablo 4. Jung’un Karakter Tipleri (Özgü, 1976; Veznederoğlu ve Özgür, 2005: 5)

Dışadönük İnsan Tipi İçedönük İnsan Tipi

1. Dışa dönüktür. 2. Dış dünyaya yönelir.

3. Beklemenin bir yarar

sağlamayacağını düşünür.

4. Dış dünyayla olumlu, yaratıcı ilişkiler kurmakta güçlükle karşılaşmaz.

5. Değişiklikleri ve yenilikleri sever. 6. Çabuk kırılmaz.

7. Zorluklar karşısında cesaretini kaybetmez.

8. Genel olarak, önce tasarladığı işi yapmaya başlar. Bu işle ilgili düşüncelerini sonraya bırakır.

9. Kararsızlık göstermez. 10. İşlerinde geç kalmaz.

1. Kendisine dönüktür.

2. Anılar, hayaller dünyasında yaşar. 3. Bir şey yapmaya başlamadan bir

hayli zaman düşünme

eğilimindedirler.

4. Yapmak zorunda olduğu bir iş için sonuçlarını düşünerek kendi kendine işin sakıncalı olup olmadığını anlamak için çaba gösterir. Dolayısıyla, bir karara vermesi zaman alır ve işin yapılma süresi uzar.

5. Çekingendir.

6. Kendisine, dolayısıyla başkasına güvenmez. Bunun sonucu olarak, başkasıyla kurduğu, ama zorlukla kurduğu ilişkilerinde kuşku duymaktan kendini alamaz.

7. Çevresine uymakta güçlük çeker.

İnsanı temelde iki tipe ayıran Jung, öğrenme stilleri sınıflamasını da bunun üzerine bina etmiş ve aşağıdaki kategorilere göre bir sınıflandırma yapmıştır (Sternberg ve Grigorenko, 2001: 12; Saban, 2000: 19-30; McClanaghan, 2000: 480; Jung, 1977: 12-14; Güven, 2005: 39–41: Akt. Aslan, 2012) :

Dışa dönük öğrenme stili, çoğunlukla bireyin çevresiyle beraber öğrenme çabası olarak tanımlanır. Bu öğrenme stiline sahip bireyler, ilgilerini ve enerjilerini dış dünya üzerine yoğunlaştırırlar. Diğer bireylerle çok kolay iletişime geçebilirler. Bu öğrenme stiline sahip bireyler, genellikle sesli düşünmeyi tercih ederler. Yaparak veya deneyerek öğrenmeyi tercih ederler. Sınıflarda yapılan etkinliklerde farklı ve daha önce görmedikleri materyaller görmekten zevk alırlar. Diğer öğrenciler ile ortaklaşa bilgi edinmekten hoşlanır ve öğrenirken etrafındaki kişilerden, öğretmen veya arkadaşlarından, olumlu ya da olumsuz yorumlar almayı tercih ederler.

İçe dönük öğrenme stili, bireyin öğrenmeyi kendi iç dünyasında gerçekleştirme

30

olayları tercih ederler. Çoğu zaman yalnız kalmayı tercih ederler. Düşüncelere ve hislere dikkat kesilirler. Bu bireyler genellikle yavaş hareket ederler. Bir topluluk karşısında konuşma yapmadan önce, mevcut konu ya da olguyu bütün yönleriyle kendi kendilerine düşünmeye ve tartışmaya ihtiyaç duyarlar. Bu bireyler bağımsızdırlar. Ayrıca, etraflarından gelen negatif tepkilerden etkilenen özel bir karakterleri vardır. Öğrenme sürecinde kendi kendilerini olumlu yönde güdülemeyi kolaylıkla sağlayabilirler.

Duyusal öğrenme stilinde, bireyin duyuları yoluyla edindiği bilgiyi algılama işlevi

bulunmaktadır. Bu bireyler gözlem ve tecrübe sonu elde edilmiş gerçek, somut ve sayılabilir bilgileri öğrenme de tercih ederler. Algılama sürecinde pratiktirler, süreçlere ve detaylara yoğunlaşabilirler. Bu stildeki bireyler öğrenirken çoğu zaman belirli bir sıra takip etmek isterler. Yeni öğrendikleri kavramlara özenle ve ayrıntılı olarak bakarlar. Bu bireyler soyut kavramları üstünde durmadan üstünkörü geçerler.

Sezgisel öğrenme stilinde, kişiler genel olarak içebakış ve hayal gücü aracılığıyla

anlamlara ve olasılıklara odaklanırlar. Bu öğrenme stiline sahip bireyler hemen sıkılırlar. Neyi, niçin ve nasıl öğrenebilecekleri konusunda farklı yollar ararlar. Bu bireyler öğrenme sürecine farklı ve yeni yöntemler oluşturmayı düşünürler. Bu stiline sahip öğrenciler genellikle sakindirler ancak belirli bir iş üzerine beklenmedik bir biçimde odaklanır ve önemsiz detayları görmezden gelirler.

Düşünen öğrenme stilinde, düşünmenin çok büyük bir önemi vardır. Bu stildeki

bireyler, karar verme sürecinde düşünmeyi tercih ederler. Bu bireyler objektif, mantığa ve analize bağlı kararlar almayı tercih ederler. Bu stile sahip bireyler adaletli ve dürüst olmaya önem verirler. Oldukça şüphecidirler. Kurallara herkes tarafından uyulmasını ister ve kendileri kurallara dayalı kararlar alırlar.

Duygusal öğrenme stili, başkalarını düşünme düşüncesi üzerine çalışır. Bu kişiler,

başkalarını önemsedikleri gibi başkalarıyla işbirliği yapmaya tercih ederler. Bu öğrenme stilindekiler öğrenme işlemi boyunca başkalarını da düşünebilirler. Bu nedenle, öğrenmeyi hem kişisel gelişimlerini devam ettirmesi için hem de çevrelerindeki bireylere yardımcı olmak için isterler.

Yargısal öğrenme stilinde, kararlı davranışlarda bulunma vardır. Yargısallık, kişilerin

önceden yapılan planlamalara uyularak oluşan bir yeryüzü istemektedirler. Bu nedenle düzenli bir çalışma yolu tercih ederler. Planlar yapmayı ve çalışmalarını

31

belirtilen zamanda bitirmeye özen gösterirler. Herhangi bir işe başladıklarında işi bitirmek isterler ve yaptıkları iş ya da uğraşlarda süreç boyunca çevrelerinden dönüt almak hoşlarına gider.

Algısal öğrenme stilinde, bireyler öğrenme meraklarından ve olayları kavrama

gereksinimlerinden dolayı öğrenme ihtiyacı duyarlar. Bu öğrenme stiline sahip bireyler meraklı olmalarından dolayı bilgiyi öğrenmek için yoğun bir istek gösterirler. Yeni düşünceleri araştırmak hoşlarına gider. Sürekli yeni şeyler araştırırlar. Elde etmiş oldukları bilgileri bütün açılardan teyit etmeden o bilginin doğruluğu için kesin bir düşünceye kapılmazlar. Bu durum, herhangi bir sorunla ya da olguyla karşılaştıklarında karar vermek için zamana ihtiyaç duymalarına sebep olur. Bu öğrenme stiline sahip bireyler için önemli olan çalışma aşamaları yada zorluğundan ziyade üründür. Bu denenle bu tür öğrenenler bitirebileceklerinden çok daha fazla sayıda projeye başlarlar. Planlı çalışmaktan ziyade rastgele yapılan çalışmalar isterler. Tüm bunlarla birlikte, farklı görüşlere açık kişilerdir.