• Sonuç bulunamadı

2.2 Yönetim Süreçleri

2.2.7 İletişim

2.2.7.1 İletişim Süreci ve Öğeleri

İletişim, bir alıcı ve bir verici arasındaki düşünce, duygu alışverişi olması sebebi ile bir süreçtir (Tutar, 2003, s.46). İletişim bir anda olup bitmez, süreç içerisinde gerçekleşir (Aziz, 2013, s.29). İletişimde anlatmak ve anlamak çabası vardır. İletişimin tam olarak gerçekleştirilebilmesi için gönderilen mesajın alıcıyla ulaşması ve yanıtının alınması gerekmektedir. Yönetsel iletişimde de, kişiler arası iletişimde de iletişim sürecine katılan

14

bireylerin karşılıklı olarak anlam ve yanıt göndermesi gereklidir (Başaran, 2000, s.64). İletişim süreci; bir davranış değişikliği meydana getirmek için bireylerin fikir, bilgi, tutum, haber paylaşma sürecidir. Bu iletişim sürecinin gerçekleşmesi için bazı öğelerin bir araya gelmesi şarttır (Batmaz, 2004, s.10). İletişi sürecinde değişmez olarak kabul edilen beş öğe vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz;

Mesajı gönderen ya da başlatan (kaynak/verici) Mesajın hedefi (alıcı)

Aktarılan, verilen bilgi, tutum ve davranış (mesaj/ileti) Mesajı ileten ortam (kanal)

Mesajın alıcı tarafından alınıp alınmadığı (geribildirim) (Aziz, 2013, s.29).

Şekil 1 İletişim süreci. Başaran, A. (2013). İletişimin temel öğeleri.

http://kitleiletisimi.blogspot.com.tr/2013/06/iletisimin-temel-ogeleri.html sayfasından erişilmiştir.

2.2.7.1.1 Kaynak/Verici

İletişim sürecinde mutlaka iletiyi gönderen bir kişi, kurum, topluluk veya kuruluş bulunmaktadır. İletinin ilk çıktığı yer olması sebebi ile bu öğe iletişimi başlatan kaynaktır (Aziz, 2013, s.29). Kaynak bir insan olabileceği gibi bir makinede olabilir (Telman & Ünsal, 2005, s.29). Kaynak olmadan iletişim kurulamaz. Çünkü iletişimi başlatan ve mesajı gönderen kaynaktır. Dolayısı ile kaynak iletişimde en büyük sorumluluğa sahip olan öğedir (Tutar, 2003, s.48). Kaynak, mesajı iletirken anlaşılır nitelikte olmasına önem göstermelidir (Sabuncuoğlu & Tüz, 2002, s.68). Çünkü etkin iletişim, kaynak ve alıcının mesaja verdikleri anlam aynı olduğunda gerçekleşmektedir. Alıcının algılayamayacağı bir mesaj onun için sadece bir gürültü olacaktır (Mısırlı, 2013, s.3).

15

2.2.7.1.2 Alıcı

İletişim sürecinde kaynağın gönderdiği mesajın iletildiği kişi, grup ya da kitleye alıcı denir (Tutar, 2003, s.57). Alıcı olmadan iletişimden söz etmek mümkün değildir. Çünkü iletişimin gerçekleşebilmesi için kaynağın gönderdiği mesajın alıcıda tutum ve davranış değişikliği yapması gerekir (Aziz, 2013, s.30). Etkili iletişimde hem kaynak hem de alıcı mesaja aynı anlamı yüklemelidir. Alıcının ve kaynağın daha önceki deneyimleri, kültürleri mesaja aynı anlamı vermelerinde önemli rol oynamaktadır. Etkin iletişim için alıcının iyi bir dinleyici olması da önem arz etmektedir (Mısırlı, 2013, s.5).

2.2.7.1.3 Mesaj/İleti

Kaynak ve alıcı için aynı anlamı taşıyan, sembollerle ifade edilen duygu, düşünce ve tutumlara iletişim sürecinde mesaj denilir (Mısırlı, 2013, s.3). Mesaj yazılı, sözlü, görsel olarak çeşitli şekillerde verilebilir. İletişimin sonucunun beklenildiği şekilde olması için mesajın açık ve net olması önemlidir (Güngör, 2015, s.31). Mesaj alıcıya ait ne kadar çok duyu organına ulaşırsa mesajın gücü artar ve iletişimde o derece başarılı olur (Mısırlı, 2013, s.3). Mesaj, göndericinin düşünce ve isteğinin sembollere dönüşmüş halidir. Mesajın etkin iletişimi sağlayabilmesi için alıcının bilgisine, düşüncesine, deneyimine, tutumuna, inancına, değer yargılarına, ihtiyacına, isteğine, amacına, ilgi alanına, toplum içindeki rol ve konumuna uygun olması gerekir. İletişim, kaynağın gönderdiği mesajın alıcı tarafından algılanmasıdır. İletişimin ilk algılanan yönü mesajdır. Alıcının mesajın anlamını, amacını ve etkisini algılaması gerekir. Bu da mesajın, iletişimin türünü ve etkinliğini belirlemede önemli payı olduğunu göstermektedir (Tutar, 2003, s.50).

2.2.7.1.4 Kanal

İletişim sürecinde iletinin kaynaktan alıcıya ulaşmasını sağlayan ortam, yöntem ve teknikler kanal olarak ifade edilir (Mısırlı, 2013, s.3). Kanal, gönderici ve alıcı arasında ileti akışını sağlama yoludur. Kişilerarası iletişimde telefon, telgraf, mektup kanal işlevi görürken kitlesel iletişimde radyo, televizyon, gazete, internet gibi araçlar kanal işlevi görmektedirler. Gönderilen iletinin beklenilen etkiyi yaratması için kanalın doğru olarak seçilmesi çok önemlidir. Örneğin; başsağlığı iletisi için yüz yüze görüşmek daha iyi bir seçimken doğal afet ile ilgili yapılacak yardım kampanyasında gazete, televizyon, internet gibi kanallar daha doğru bir seçim olacaktır (Güngör, 2015, s.32). Etkin ve verimli bir

16

iletişim için kanalın iletiye uygun olması ve mesajın bozulmadan iletilmesi gerekir (Tutar, 2003, s.56). İletişimin gerçekleşebilmesi ve etkili olabilmesi için kanal seçiminde iletişimde ulaşılmak istenen amaç, alıcının özellikleri, zaman ve mekan sınırları dikkate alınmalıdır (Mısırlı, 2013, s.4).

2.2.7.1.5 Geribildirim

İletişim sürecinin son öğesi geribildirimdir. Geribildirim, alıcının kendisine iletilen mesajı algılaması sonucunda oluşturduğu tepkiyi kaynağa iletmesidir. Geribildirim iletinin alınmasından hemen sonra ortaya çıkabileceği gibi aradan zaman geçtikten sonra da ortaya çıkabilir. Örneğin; kişiler arası iletişimde geribildirim genellikle hemen gerçekleşir. Araya bir takım kanallar (e posta vb.) girerek gönderilen iletilerde ise geribildirimin gerçekleşmesi zaman alır (Güngör, 2015, s.34). Geribildirim, mesajın alınıp alınmadığını, alıcı tarafından nasıl yorumladığını gösterir. Alıcı, iletiyi yorumladıktan sonra verici durumuna dönüşür. Artık alıcı vereceği yanıtı kanal vasıtası ile ilk kaynağa ulaştıracaktır ve bu nedenle geribildirimde alıcı kaynağa dönüşür. Geribildirimin olmadığı iletişim ’tek yönlü iletişim’ geribildirimin olduğu iletişim ‘çift yönlü iletişim’ olarak ifade edilmektedir (Tutar, 2003, s.62).

2.2.7.2 İletişim Türleri

İletişim türlerini iletişimin çeşitli özelliklerine göre farklı başlıklar altında inceleyebiliriz.

2.2.7.2.1 Kullanılan Kanallara Göre İletişim Türleri

Sözlü İletişim: Duygu ve düşüncelerin sözle aktarıldığı en eski iletişim türüdür. Sözlü iletişim tarafların birbirlerini anlayacakları dil ile yapılır. Verici ve alıcının kullandıkları dilin ortak bir dil olması önemli ve gereklidir (Aziz, 2013, s.52). Sözlü iletişim, konuşma dili olarak da ifade edilir. Yüz yüze görüşmeler, telefonla yapılan toplantılar, halka hitaplar, sözlü sunum ve brifingler sözlü iletişimdir. Sözlü iletişimde ses önemli rol oynamaktadır. Çünkü ses, insanın duygularını, iç dünyasını yansıtır. Bu nedenle etkili bir sözlü iletişim için tonlamaya, lehçeye, konuşma hızına, ses hacmine dikkat edilmelidir (Tutar, 2003, s.68).

Sözsüz İletişim: Kelimeler iletişimin birincil araçlarıdır. İkincil araçlar ise sözsüz iletişim kanallarıdır. Jestler, hareketler, materyal kullanımı, zaman ve mekânın kullanımı sözsüz

17

iletişimde rol oynayan önemli öğelerdir. İnsanlığın tarihi ile başlayan sözsüz iletişim beden dili olarak da ifade edilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda mesajın %35’inin sesli, %65’inin ise sessiz kanallarla iletildiği ortaya çıkmıştır. İletişim her zaman sözcüklerle ya da sadece sözcüklerle gerçekleşmez. İletişimin birincil aracı dildir ancak mesajın iletilmesinde ve alınmasında iletişime katkı sağlayan beden dili, kıyafet, göz teması, jest ve mimikler gibi sözsüz iletişim araçları da bulunmaktadır (Tutar, 2003, s.71).

Yazılı İletişim: İletinin yazılı olarak sembollerle aktarılmasına yazılı iletişim denir (Aziz, 2013, s.53). Kökeni mağara resimlerine dayanan yazılı iletişim, insanın zaman ve mekândaki iletişim sınırlılıklarını genişletmede en etkin iletişim biçimidir (Zıllıoğlu, 1996, s.174). Mektuplar, raporlar, özetler, makaleler, tutanaklar, basın bildirileri, elektronik ortamda gönderilen yazılar yazılı iletişim araçlarıdır. Yazılı iletişim, alıcının mesajı okuması, anlaması, yorumlaması ve yanıt vermesi süreci olarak sözlü iletişime göre daha gecikmeli olarak gerçekleşmektedir. Ancak bunun yanında yazılı iletişimde mesaj tekrar kontrol edilebilir, gözden geçirilebilir ve bilgiler özümsenerek cevap iletilebilir. Bu nedenle ayrıntıların önemli olduğu durumlarda yazılı iletişim tercih edilmektedir (Tutar, 2003, s.74). Aynı zamanda yazılı iletişim duygu, fikir ve düşüncelerin, bilimsel araştırmaların kalıcı hale gelmesini sağlayarak eğitim alanında önemli katkılar sağlamıştır (Çiftçi, 2008, s.19). Örgütsel iletişimde de kalıcı olarak verilmek istenen mesajlar yazılı olarak iletilmektedir. Yazılı iletişimin etkili olarak gerçekleşebilmesi için iletinin açık ve anlaşılır ifadelerle yazılması, mesajın niteliğini bozacak gereksiz sözcüklerden arındırılması ve anlatım bozukluğunun olmaması önemlidir (Ersoy, 2006, s.16).

2.2.7.2.2 İletişim Bağlamına Göre İletişim Türleri

İçsel İletişim: Düşüncelerini bir başkasına aktarmadan önce kişinin kendi kendine konuşması içsel iletişimdir. İletişim öğeleri bakımından tam bir iletişim olmasa da iletişimi başlatan ya da alan taraf olan kişinin içindeki iletişim olarak önem taşır. İçsel iletişimde kişi kendini bazen alıcı yerine koyarak iletişimi devam ettirir. Genel olarak sessiz gerçekleşen içsel iletişim bazen (kendimize kızdığımızda, bir şeyi yanlış yaptığımızda) sesli olarak da gerçekleşebilmektedir (Aziz, 2013, s.19).

Kişiler Arası İletişim: Alıcıyı ve göndericiyi insanların oluşturduğu iletişime kişiler arası iletişim denir. Kişiler arası iletişim, iki kişi arasında genellikle yüz yüze veya kişisel

18

araçlarla kurulan iletişim biçimidir. Kişiler arası iletişimde önemli olan göndericinin mesajı alıcıya doğru iletmesidir. Örgütsel iletişimde ve iş ortamında da insan ilişkilerinin kurulmasında ve sürmesinde kişiler arası iletişim etkili olmaktadır (Tutar, 2003, s.75).

Grup İletişimi: Bir hedefin bazı ortak amaçlarını gerçekleştirmek için bir araya gelen insan topluluğuna grup denilir. Grupta bulunan kişilerin birbirlerinden etkilenmesi ve birbirlerini etkilemeleri ise grup iletişimi olarak adlandırılmaktadır. Grup iletişimi formel ya da informel gruplar arasında gerçekleşebilir. Grup iletişimini arttırmak için bütün üyelerin konuşma ve diksiyonlarının doğru olması, iletişimin bütün gruba uygun olarak yapılması, mesajın açık ve net olması gerekmektedir (Mısırlı, 2013, s.21).

Örgütsel İletişim: Hizmet veya ürün üreten örgütler hedeflerine ulaşmak için hem örgüt içinde hem de örgüt dışında iletişimde bulunmak zorundadırlar. Bir örgütün devamını sağlayan en önemli unsurlardan birisi örgüt çevresindeki bilgilerin örgüte aktarılmasıdır. Bilgi aktarımı da iletişim sayesinde olmaktadır. Örgüt sistemlerini birbirine bağlama ve örgütlerin arasındaki uyumu sağlama süreci olan bu iletişim örgütsel iletişimdir (Mısırlı, 2013, s.15).

Kitlesel İletişim: Bazı hedefler tarafından üretilen bilgilerin ve sembollerin geniş insan topluluklarına iletilmesi ve iletinin bu kişiler tarafından alınıp yorumlanması kitle iletişimidir. Kitle iletişiminde gönderici ve alıcı arasındaki kanallar (radyo, televizyon, gazete, dergi, el ilanları, roman, tiyatro vb.) kitle iletişim araçlarıdır (Dökmen, 1999, s.38- 39). İnsanlar sosyal varlıklardır ve yaşamlarını ancak bir topluluk içerisinde sürdürebilirler. Topluluk içerisinde ise ilişki kurabilmek için iletişime ihtiyaç vardır. Eski zamanlarda ağızdan ağza aktarılan bilgiler yazının icadı ile daha büyük topluluklara ulaşmıştır. Günümüzde ise teknolojinin gelişmesi ile bilgilerin kitlelere aktarımı olanaklı olmaktadır.

Benzer Belgeler