• Sonuç bulunamadı

İdare, idari düzeni sağlamak için idari yaptırımlara başvurmaktadır. İdare aldığı kararlara riayet edilmesini istemekte ve bu riayeti sağlamak için yaptırımlara başvurmaktadır. Bu yaptırımlar idarenin koyduğu kurallara uyma yükümlülüğü yükleyen, uymama durumunda cezalar öngören vasıtalar olarak karşımıza çıkmakta ve bu yaptırımlar bu nitelikleri itibariyle cezalandırıcılık özelliklerine sahip olmaktadır. Bu yaptırımlar idari cezalar olarak da adlandırılmaktadır213. İdari cezalara yol açan idari düzeni bozan eylemler ise idari suçlar olarak adlandırılmaktadır 214. Bu yönüyle de idarenin kendine has bir ceza hukukunun

209 AYM, E: 2001/232, K: 2001/89, K.T: 23.5.2001,

http://www.anayasa.gov.tr/eskisite/KARARLAR/IPTALITIRAZ/K2001/K2001-089.htm , (20.08.07 ). 210 UM, E: 1998 / 10, K: 1998 / 12, K.T: 05.05.1998 , http://www.kazanci.com , ( 27. 08. 07 ). 211 ÇAĞLAYAN, s. 23 .“… kanunun öngördüğü bir ceza idarenin bir organı eliyle uygulanabiliyorsa bu genel ceza hukukunun değil, idare hukukunun bir müeyyidesidir. Bu tür cezalar, uygulama alanı itibariyle, idarenin kamu düzeninin sağlanması ve korunması görev ve yükümlülüğünün yerine getirilmesi amacına yönelik bir hukuki müeyyide niteliğini taşımakta olup; idari ceza uygulaması, konusu olan suçun niteliği, uygulayan merci ve uygulanan usul ile hukuki sonuçları itibariyle adli ceza uygulamasından farklılık göstermekte ve hukuki müeyyideler, esasen gerçek anlamda bir ceza sayılmamaktadırlar …”. UM, E:2003/22, K: 2003/25, K.T: 28.4.2003 , http://www.kazanci.com.tr , ( 20.08.07 ).

212 GÖZÜBÜYÜK Şeref / TAN Turgut, İdare Hukuku, Ankara 2006, s. 748.

213 NAZAROĞLU Yavuz, “Genel Olarak İdari Para Cezalarının Para Cezaları İçindeki Yeri Ve Nitelikleri”, DD, S.14–15, s. 102.

214 KUNTER Nurullah, Muhakeme Dalı Olarak Ceza Muhakemesi Hukuku, 8. baskı, İstanbul 1986, s. 185 , (dn.142 ) ; GÖLCÜKLÜ , “ idari ceza hukuku” , s.118.

oluştuğu 215 ileri sürülmektedir. Bu noktada bazı yazarlar idari yaptırmaların bu özelliğinden hareketle “idari ceza hukuku” 216 olarak adlandırdıkları bir dalın oluştuğunu ileri sürmektedirler 217.

İdari ceza hukuku kavramı ilk kez 18. yüzyılda kabahat fiillerinin ceza kanunlarından çıkarma ve bu fiillerin cezalandırmasını idareye verme amacıyla ortaya çıkmıştır 218. Ceza hukukunun “idari ceza hukuku” – “genel ceza hukuku” şeklinde ayrımı ilk defa alman hukukçular tarafından yapılmıştır. Bu ayrımın nedeni kabahatleri suç olmaktan çıkarma eğilimi 219 ve bu yönde sarf edilen çabadır 220.

GÖLCÜKLÜ, idari ceza hukukunu “ bir kısım idare faaliyetlerinin – icabında müeyyide zoruyla - yürütülmesini sağlayan idare tarafından izhar edilen iradelere riayetsizlik halinde ceza olarak müeyyide tatbikini konu alan hukuk dalı” olarak tanımlamaktadır 221. Yazar idari ceza hukuku kavramında esas olan anlayışın cezalandırıcı müeyyide ( yaptırım) uygulamasına idari bir unsurun karışmış olması olduğunu ileri sürmektedir 222. İÇEL ise idari ceza hukukunu “toplumsal düzeni korumak ve bu amaçla düzeni bozucu davranışları önlemek için devletlerin idarelerine verdikleri yetkilerin nasıl kullanılacağını, sosyal düzen bozucu davranışların neler olduğunu ve bunlara ne gibi yaptırımların uygulanabileceğini gösteren” bir hukuk dalı olarak tanımlamaktadır223.

215 Bkz. OĞURLU, “ idari yaptırımlar ” , s. 29.

216 Biz konumuza dolaylı ilgisi dolayı nedeniyle “idari ceza hukuku” tartışmasına kısmen değinmekteyiz. Ancak bu konu doktrinde kapsamlı olarak tartışılmıştır. Ayrıntılı bilgiler için bu eserlere bakılabilir: GÖLCÜKLÜ Feyyaz , “İdari Ceza Hukuku ve Anlamı”, SBFD, C. 18, Y. Haziran 1963, No 2, s.115–182; ZANOBİNİ Guido, “İdari Ceza Hukukunda Kıstas Meselesi”, (Çeviren: GÜNAL, Yılmaz), AÜ. Siyasal Bilgiler Fakültesi Dergisi, C. XVIII, Eylül-Aralık 1963, No: 3–4, s.301–310; İÇEL Kayıhan, “İdari Ceza Hukuku ve Kabahatleri Suç Olmaktan Çıkarma Eğilimi”, İÜHFM, C. L, S.1–4, 1984, s.117–131; OĞURLU Yücel, İdari Yaptırımlar Karşısında Yargısal Korunma, Ankara 2001, s.29- 41, 42–79; MAHMUTOĞLU Fatih Selami, Kabahatleri Suç Olmaktan Çıkarma Eğilimi Ve Düzene Aykırılıklar Hukukunda ( İdari Ceza Hukukunda ) Yaptırım Rejimi, İstanbul 1995, s. 53–86; OĞURLU Yücel, İdari Yaptırımlara Genel Bir Bakış Ve İdari Yaptırım-Ceza Yaptırımı Ayrımı , http://www.jura.uni-sb.de/turkish/YOgurlu.html#fn1 , ( 11.08.07 ) ; İÇEL Kayıhan / DONAY Süheyl, Karşılaştırmalı Ve Uygulamalı Ceza Hukuku ( Genel Kısım - 1. Kitap ) , s. 31; ÇAĞLAYAN Ramazan, İdari Yaptırımlar Hukuku, Ankara 2006, s. 19–22.

217 GÖLCÜKLÜ , “ idari ceza hukuku” , s.117. 218 İÇEL / DONAY, s. 31.

219 Ayrıntı için bkz. MAHMUTOĞLU, özellikle s. 13- 86. 220 İÇEL, s.117.

221 GÖLCÜKLÜ , “ idari ceza hukuku” , s.118. 222 GÖLCÜKLÜ , “ idari ceza hukuku” , s.118. 223 İÇEL, s.117.

İdari ceza hukukunun konusunun toplumsal düzeni bozucu davranışların neler olduğu ve bunlara karşı hangi yaptırımların uygulanacağının tespiti olduğu ifade edilmiştir 224. Doktrinde idari ceza hukukunun bağımsız bir dal olup olmadığı yönünde tartışılmıştır. Birçok yazar idare hukukunun kendine ait bir yaptırım sistemine sahip olduğunu ve bu yaptırımlarla idari düzeni korumaya çalıştığını ileri sürmekte ve bu yüzden idari yaptırımların, idare hukukunun bir parçası olduğu düşüncesi ile “idari ceza hukuku” terimi isabetli bulmamaktadırlar 225226. İdari ceza hukukunun tanımı esas itibariyle idarenin yaptırım uygulama yetkisini içermektedir. Bu nedenle “idari yaptırımlar hukuku” terminolojik olarak daha yerinde bir kavram olacaktır 227.

İdari ceza ve idari ceza hukuku kavramlarının önemi daha çok idari yaptırımların cezalandırıcılık özelliğinden kaynaklanmaktadır. Bu terimler ile idari yatırımlar için de ceza hukukunun koruma mekanizmaları işler hale getirilmeye çalışılmaktadır. Çünkü bu cezaları “idari ceza” terimi altında adlandırırsak terminolojik olarak ceza hukuku kavramlarını kullanmamız ve bu hukuk alanın sahip olduğu İlkeleri olabildiğince bu cezalar içinde kullanmamız gerekecektir. Nitekim ileride de tekrar üzerinde duracağımız üzere idari yaptırımları “ceza” olarak görme, bu yönde niteleme eğilimi özellikle AİHM tarafından benimsenmektedir. Bu eğilimin pratik sonucu ise ulusal hukuklarda idari otoritelerin uyguladığı idari yaptırımları AİHS bağlamında ceza olarak görmek ve bu maddede öngörülen güvenceler bağlamında idari yaptırımları denetlemektir. Sonuç olarak idari ceza

224 İÇEL, s.117.

225 ZANOBİNİ , “ idari ceza hukuku” , s. 317; ÖZAY , “idari yaptırımlar” , s. 12; OĞURLU, s. “ idari yaptırımlar ” , 31.

226 “Alman hukuk literatüründe de tam olarak İdari Ceza Hukuku olarak tercüme edilebilecek bir kavram olan “Verwaltungstrafrecht” tamlaması idari yaptırımları konu edinen bir hukuk dalı anlamında kullanılmaktadır. Aynı içerikli tamlama (droit administratif penal), Fransız İdare Hukukunda da kullanılmaktadır. Düzene Aykırılıklar Hukuku'nu da içeren bu kavram, kriminal içerik taşımayan ve dolayısıyla ceza tehdidi içermeyen, ancak bununla beraber idari ihlal eylemi şeklinde ortaya çıkan hukuk ihlalleri ve karşılığında uygulanabilen yaptırımları konu edinen hukuk dalı olarak tanımlanmaktadır” ( OĞURLU , “ idari yaptırım – ceza yaptırımı ayrımı” ,

http://www.jura.uni-sb.de/turkish/YOgurlu.html#fnB12 , ( 10.08.07 ) ) . 227 OĞURLU , “idari yaptırım – ceza yaptırımı ayrımı” ,

hukuku tartışması teorik bir tartışma olmanın ötesinde pratik sonuçları bakımdan da önemli bir konudur.

Benzer Belgeler