• Sonuç bulunamadı

Hicri 858 Yılına Ait Takvim ( Selçuklu AraĢtırmaları Dergisi )

ORHUN DERGĠSĠ ve BAġLICA YAZAR KADROSUNUN TANITILMASI

A ) HÜSEYĠN NĠHAL ATSIZ (12 OCAK 1905 – 11 ARALIK 1975)

13. Hicri 858 Yılına Ait Takvim ( Selçuklu AraĢtırmaları Dergisi )

1976

1. Büyük Günler ( Turan sa. 1 ) 20

128 B ) DĠĞER YAZARLAR

a) Abdülkadir Ġnan

Abdülkadir Ġnan'ın babası Ġmam Musaffa (Mustafa), dedesi Süleyman ve annesi Zekiye olup, 29 Kasım 1889 yılında (bugünün idari taksimatına göre) BaĢkurdistan'da Çıgay köyünde doğdu. Gerçek ismi Fethilkadir Mustafaoğlu Süleymenov‟dur. Birçok yazılarında bu ad kullanılmıĢtır. Ayrıca yazılarında A. BaĢkut, A. Cılkıbay, F. Süleyman, Abdülkadir Cılkıbay, Türkistanlı, Türkmen, Abdülkadir Ġdiloğlu, Fethülkadir Süleyman, Ulukatayoğlu imzalarını kullanmıĢtır. Sibirya demiryolu üzerindeki Çelebi çevresi BaĢkurtlarından Ulu Katay boyunun Kazbörü (Gazi Börü) koluna mensuptur. Bu boy 1864 yıllarında iskân edilmiĢtir. Önceleri göçebe olarak yaĢamaktaydılar. Bununla beraber yaylaya çıkma devam etmiĢtir.

Ġlköğrenimini Rus-BaĢkurt ve Çıgay'da açılmıĢ olan Usul-i Cedide mekteplerinde yapmıĢtır. Daha sonra Troyitsk'de bulunan Resuliye Mektebine devam etti. Resuliye mektebi 8 yıl, al i kısmında da iki yıl okuyarak mezun oldu.

Abdülkadir Ġnan'ın ilk yazıları 1908 yılında Orenburg'da yayımlanan Vakit gazetesinde çıktı.

1914 yılında Yüksek Muallim Mektebi'nden mezun oldu. 1915–1923 yıllarında ortaokullarda görev aldı. 1915'de "Bütün Rusya Müslümanlarının Mahkeme-i ġer'i'ye" kurulu huzurunda din ilimlerinden imtihan vererek müderris unvan ve Ģahadetnamesini almıĢtır.

Resuliye okulunun Müdürü Abdürrahman Resuli ve DıĢ Türklerinin meĢhur Türkçülerinden, Orenburg'da çıkan "Muallim" dergisinin muharriri olan Hasan Ali Efendi'nin yönlendirmesi ile 1910 yılından itibaren folklor sahasında uğraĢmağa baĢlamıĢtır. Topladığı bilgileri, eski BaĢkurt hayatından ve mücadele tarihinden konular olup, bu etnolojik konuları hikâyeler halinde "ġura" mecmuasında 1913

129

yılından 1916 yılına kadar yayınlamıĢtır. Esasen kendisi de BaĢkurt istiklal hareketlerine, isyanlarına katılan ailelerden olduğu ve bu ayaklanmanın anane ve hikâyelerini çok iyi bilen bir çevre içerisinde bulunduğu ve küçük yaĢtan beri bu hatıralar arasında büyüdüğü için, birçok folklor malzemesi ile beraber yaĢamıĢ ve derlemiĢ, toplamıĢtır. Umumiyetle BaĢkurt kadınlarının beĢik ninnileri bile Ruslarla mücadele ananelerini anlatan destan parçalarından ibarettir.

Önceleri yalnız, BaĢkurt folkloruyla uğraĢırken 1914 yılında, Profesör Zeki Velidi Togan'ın tavsiyesiyle, Altay, Kazak-Kırgız, Özbek ve bütün Türk kavimlerinin folklor, etnografya ve bilhassa destanları, milli anane ve dini Üzerinde çalıĢmağa baĢlamıĢtır. Böylece Abdülkadir Ġnan, ġamanizm ve Manas Destanı üzerinde çok derin araĢtırma ve incelemeler yaptı. Birinci Cihan SavaĢı sırasında BaĢkurd Ülkesi'nde öğretmenlik vazifesine baĢarıyla devam ediyordu. Fakat BolĢevik istila teĢebbüsleri karĢısında, milli kurtuluĢ hareketlerine fiilen katılması gerekti. BaĢkurdistan'ın istiklal mücadelesinde önemli hizmetler ortaya koymuĢtur.

1918 yılı Haziran ve Temmuz aylarında çıkartılan BaĢkurt gazetesinde, Abdülkadir Ġnan muharrir olarak çalıĢmıĢtır. 1919 yılında, BaĢkurt, Maarif Vekâleti‟nin ilmi heyetine (Talim ve Terbiye Kurulu) azalığa tayin edilmiĢtir. 1919– 1920 yıllarında Petrograd (Leningrad) kütüphanelerinde çalıĢmıĢ ve muhtelif ilmi, kıymetli eserleri ve Türklüğü ilgilendiren kitapları BaĢkurdistan'a getirmiĢtir.

Daha sonra Abdülkadir Ġnan TaĢkent'e gelmiĢ ve Kazak-Kırgız ortaokulunda, Abdülkadir Cılkıbay (Yııkıbay) adiyle müdürlük ve öğretmenlik yapmıĢtır. Gene aynı tarihlerde TaĢkent'te yayımlanan, Akyol Gazetesinde, Kazakistan ve BaĢkurdistan ahvali hakkında tarih, etnografya ve folklorla ilgili makaleler yazmaktaydı.

Bir müddet Yese Ģehrinde, bir Kazak öğretmeni sıfatıyla, yine baĢka bir adla tarih öğretmeni olarak tayin edildi. Bu görevde 3–4 ay kaldıktan sonra tekrar Semerkand Ģehrine çağrıldı. Bu çevrelerde kanlı istiklal mücadelesi sonucunda, Türkmenistan'daki komitenin yardımıyla Zeki Velidi Togan ve Abdülkadir Ġnan,

130

Asya'daki Türklerin yaĢadığı muhtelif bölgeleri dolaĢtıktan sonra (1923), Ġran (1923), Afganistan (1923), Hindistan (1924)'dan_ Avrupa'ya, Marsilya'ya (1924) geçti; Paris' te, Berlin'de (1925) ilmi çalıĢmalarda bulundular. Nihayet 1925 yılı Temmuzunda Ġstanbul'a geldiler.

Abdülkadir Ġnan'ın ilmi çalıĢmalarını bilen ve takdir eden Prof. Fuad Köprülü onu, Türkiyat Enstitüsü‟ne, Türkoloji asistanı olarak tayin ettirdi. Almanya'da iken hazırlamıĢ olduğu "Dede Korkut Kitabı Hakkında" incelemeleri, Fuat Köprülü tarafından beğenilerek Türkiyat Mecmuası'nın birinci cildine alındı. Türkiye'ye geldikten sonra Yeni Kafkasya Dergisinde yazdı. Türkiye'de 1927'de çıkan Yeni Türkistan dergisini bilfiil Zeki Velidi ve Abdülkadir Ġnan kurmuĢ ve yürütmüĢlerdir. Abdülkadir Ġnan, burada da muhtelif müstear adlarla makaleler yayımladı. 1928 yılında birkaç arkadaĢıyla birlikte Halk Bilgisi Haberleri dergisini yayımladılar.

1928 yılından 1932 yılının sonuna kadar (Türkiye Halk Bilgisi Derneği)'nin ilmi komisyonu üyeliğini yaptı. 1929'da bu derneğin verdiği görevle, Erzurum, Erzincan, Hasankale'ye gitti ve bu çevrelerde halk bilgisine dair folklor malzemesi topladı. Bu incelemeye ait rapor, bir kitap halinde dernek tarafından "Birinci Ġlmi Seyyahate Ait Rapor" adiyle yayımlandı. Bu eserin basımı sırasında 1930 yılında aynı cemiyet hesabına Gaziantep vilayeti ve civarında folklor üzerine çalıĢmalar yaptı. Burada topladıkları kıymetli ve dikkate değer malzemeleri "Halk Bilgisi Haberleri" dergisinde yayımladı. Bu arada "Türk Hukuk ve Ġktisat Tarihi" ve "Azerbaycan Yurt Bilgisi" gibi muhtelif ilmi dergilerde de makaleleri, etütleri çıktı.

1933 yılının baĢlangıcında Türk Dili Tetkik Cemiyeti Umumi Kâtibi RuĢen EĢref (Ünaydın) ve Maarif Vekili ReĢit Galip'in resmi davetleriyle Ankara'ya çağrıldı; Fuat Köprülü'nün de müzaheretiyle Ankara'ya, asistanlıktan istifa ederek gitti. 1933 yılının 6 ġubat‟ında Türk Dili Tetkik Cemiyeti'nde ihtisas katibi sıfatı ile çalıĢmaya baĢladı. 1933 yılının sonbaharında Dolmabahçe'de CumhurbaĢkanı Mustafa Kemal (Atatürk) tarafından kabul edildi. 1934 yılında teĢkil edilen Ġlmi Komisyon ve Kılavuz Kolu ÇalıĢmaları üyesi olarak görevlendirildiği sırada, Atatürk tarafından iltifatlara, takdirlere mazhar oldu. Bu komisyonun çalıĢmaları sırasında

131

Atatürk, Dil Kurumu üyelerini KöĢk'e çağırdığı zaman, muhakkak Abdülkadir Ġnan'ı da beraber istiyordu.

1935 yılında Ankara'da Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi kurulmak üzere iken, Atatürk, Abdülkadir Ġnan'ı davet etti ve "Sen bu fakültede Doğu Türk Lehçelerini tetkik edecek ve ders vereceksin. Seni Profesör yapacağız" dedi. 18.1.1936 tarihinde göreve baĢlayan Abdülkadir Ġnan, dokuz yıl kadar Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesinde Profesörlük yaptı. 1944 yılında Profesörlük unvan ve kadrosunun kaldırılmasıyla, tercümanlık, okutmanlık, öğretim görevliliği gibi çeĢitli adlarla aynı derslerin hocalığını yapmağa 1955 yılına kadar devam etti. Fakülte'de iken, Türk Dil Kurumu'nda BaĢ Uzman olarak da çalıĢmaktaydı. Oradan ayrıldıktan sonra 1961 yılında Diyanet ĠĢleri BaĢkanlığı MüĢavere Heyeti'nde, ilmi eserleri tetkik iĢinde vazife verildi. 1964 yılı Nisan ayından itibaren, Türk Kültürünü AraĢtırma Enstitüsü'ne çağrıldı. Aynı müessesenin yayın organı olan, Türk Kültürü dergisinde, yıllıklarında, ilmi dergilerde makaleler yayımlamağa devam etmektedir. Abdülkadir Ġnan'ın, Kutadgu Bilig ve Divan-ü Lugat-it Türk eserleri üzerindeki çalıĢmalarda da çok önemli hizmeti, katkıları olmuĢtur. Etnografya, folklor, Türk Tarihi, Türklerin dinleri, inançları, Türk lehçeleri ve Türk filolojisi hakkında yazılmıĢ üç yüz civarında makalesi vardır.21

b) Ali Ġhsan Sabis

1882 yılında Ġstanbul‟da doğmuĢtur. Cihangir Mahalle Mektebi, BeĢiktaĢ Askeri RüĢtiyesi (ortaokul),Halıcıoğlu Topçu Mektebi Ġdadisi(lise), Topçu Harbiyesi (Harp Okulu) mezunu. Pangaltı Erkanı Harbiye Mektebi‟nde Atatürk‟ün sınıf arkadaĢı olan Sabis, bu okulu 1904 yılında kurmay yüzbaĢı olarak bitirmiĢtir. Ġlk görevi Erzincan‟da bölük komutanı oldu. Daha sonra Edirne‟de kurmay baĢkanlığı, Yıldız Harp Akademisi‟nde öğretmenlik ve Genel Kurmay BaĢkanlığı‟nda Ģube müdürlüğü ve çeĢitli kolordularda çalıĢmıĢtır. Birinci dünya savaĢında Doğu ve

21

132

Güney Doğu cephelerinde Rus ve Ġngiliz ordularıyla mücadele etmiĢtir. 1918 yılında Ġngilizler tarafından esir edilmiĢ ve malta adasına sürgüne gönderilmiĢtir. T.B.M.M‟nin kuruluĢundan (23 Nisan 1920 ) sonra yeni hükümetin çabalarıyla yurda geri getirilmiĢtir. Malta‟dan dönünce Garp I. Ordu Komutanlığına getirilmiĢtir. Emekliye ayrıldıktan sonra Ġstanbul‟da bir süre ticaret yapmıĢ olan Sabis, diğer taraftan da askerlik anılarını kaleme almıĢtır. Ayrıca Sabis, Ziyat Ebüsziyad‟ın çıkardığı “Tasvir Gazetesi“‟nde yayın müdürlüğü yapmıĢtır. 1957 yılında Ġstanbul‟da vefat etmiĢtir.

Ali Ġhsan Sabis‟in anıları 1943 yılında “Harp Hatıraları“ adıyla basılmıĢtır. 2000 yılında “Birinci Dünya Harbi Harp Hatıralarım“ adıyla yayınlanmıĢtır.22

c ) Azmi Güleç

ġair 1924 yılında Ġstanbul‟da doğmuĢtur. Kemaliyeli ( Erzincan ) bir aileye mensuptur. Ankara Ziraat Fakültesi mezunu olan yazar, Tarım ve Köy ĠĢleri Bakanlığı‟nda çalıĢmıĢtır. Yazarın Ģiirleri, Orkun, Aras, Gurbet, Ocak, Toprak, Türk Yurdu, Türk Edebiyat, Hisar dergilerinde yayınlanmıĢtır. Milli duyguları sık sık iĢleyen yazar ayrıca Rubailerde yazmıĢtır. Yazar 1979 yılında vefat etmiĢtir.

Eserleri: 1. Fetih Yıldızı ( 1958 ) 2. Kapısız Sokaklar ( 1963 ) 3. Zamanların Ötesi ( 1967 ) 4. Ağustos GüneĢi ( 1967 ) 5. Azmi‟den Rubailer ( 1970 )23

22 IĢık, Age, C. VII., s. 3059- 3060 23

133 d ) Besim Atalay

Besim Atalay 1882 yılında UĢak‟ta doğmuĢtur. Tam adı Ahmet Besim Atalay olan yazar, demirci Mehmet ÇavuĢ ve Halime Hanımın oğludur. UĢak ve ġehzadebaĢı medreselerinde öğrenim görmüĢtür. Ġstanbul darülmüallimini bitirerek ( 1910 ) öğretmenlik görevine baĢlamıĢtır. Ülkenin çeĢitli yerlerinde öğretmenlik ve maarif müdürlüğü yapmıĢtır. Milli Mücadeleye katılan Atalay, Silifke‟de Müdafa-i Hukuk Cemiyeti‟ni kurmuĢtur. ( 1919 ) ayrıca yazar UĢak‟ta direniĢ örgütünde de çalıĢmalarda bulunmuĢtur. 1920 den 1946 yıllarına kadar TBMM de Kütahya milletvekili olarak bulunmuĢtur. KuruluĢundan itibaren merkez kurulunda görev aldığı Türk Dil Kurumu‟ndan 1949 yılında görüĢ ayrılığı nedeniyle ayrılmak zorunda kalmıĢtır. 1937- 1942 yılları arasında DTCF de ve Polis Enstitüsü‟nde dersler verdi.

Besim Atalay, Türklük ve Türkçülük alanlarında ve ayrıca Türk dili sahasında birçok araĢtırmalarda bulunarak Türk fikir hayatına katkılarda bulunmuĢtur.

Edebiyatın Ģiir koluyla da ilgilenmiĢ olan Besim Atalay, KurtuluĢ SavaĢı‟nı, Cumhuriyeti, Türklüğü ve Milliyetçiliği konu alan Ģiirler kaleme almıĢtır. Yazar ayrıca, Kuran-ı Kerim‟i ve KaĢgarlı Mahmud‟un Divan-ü Lügati-t Türk‟ünü Türkçeye çevirmiĢtir.

Eserleri: Dil ve Dilbilim:

1. Türk Dil Kuralları ( 1931 )