• Sonuç bulunamadı

Goffman’ın Dramaturji Kuramı Çerçevesinde Benlik Sunumu

2. BÖLÜM: SOSYAL MEDYADA DEĞİŞEN KİMLİK KAVRAM

2.4. Goffman’ın Dramaturji Kuramı Çerçevesinde Benlik Sunumu

Erving Goffman, benlik sunumunun bireylerin toplumsal yaşamda birbirleri ile etkileşimleri sonucunda ortaya çıktığı anlayışını benimseyen “Sembolik

Etkileşimcilik” kavramının önemli temsilcilerinden biridir. Goffman, gerçekleştirdiği

çalışmalarında bir diğer Sembolik Etkileşimci olan Cooley’ın benlik sunumu ile toplumsal yaşamın ilişkisi doğrultusunda ortaya koyduğu kuramından etkilenerek çalışmalarını gerçekleştirmiştir. Buradan hareketle, 1959 yılında yayınladığı “Günlük

Yaşamda Benliğin Sunumu” eserinde bireylerin toplumsal yaşamda diğer bireyler

kurdukları iletişim çerçevesinde bir “rol” üstlendiklerini belirtmektedir. Bu doğrultuda, kuramcı yaşamın kendisini ise bir “sahne” olarak ele almaktadır. Bir diğer ifadeyle, kuramcı bireylerin sosyal yaşamlarında sahip olmak istedikler benlikler doğrultusunda pek çok performans sergilediklerini ifade ederek, dünyayı oplumsal rollerin sergilediği bir tiyatro sahnesine benzetmektedir.192

Goffman’a göre, bireyler arzuladıkları benlik biçimlerini günlük yaşamlarında çeşitli roller aracılığıyla sergilemektedirler. Bu bağlamda, yaşam ile sahne arasında ilişki kuran kuramcı, “sahne önü” ve “sahne arkası” kavramlarını da incelemektedir. Buradan hareketle, sahne önü bireyin günlük yaşamında benliğine ilişkin sergilediği roller ile ilişkilendirilirken; sahne arkası ise bireyin gerçek benliğini ifade etmektedir. Bu yaklaşımı “Dramaturji Kuramı” olarak adlandıran Goffman, bireylerin başkaları tarafından nasıl algılandıklarına ilişkin kaygıları doğrultusunda açıklamaktadır. Bu kaygı bağlamında, bireylerin kendileri hakkındaki görüş ve düşünceleri biçimlendirmek amacıyla gerçekleştirdikleri “perfomanslara” ise “İzlenim

Yönetimi”193 adı verilmektedir.

Goffman gerçekleştirdiği çalışmalar çerçevesinde, bireyin gerçek benliği dışında, elde etmek istediği ve kendisine sunulan, “idealize” edilmiş toplumsal rolleri de incelemektedir. Bu doğrultuda, kuramcı, Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu adlı eserinde benlik sunumu oluşturan bireylerin davranışlarını, gerek Dramaturji Kuramı gerekse de İzlenim Yönetimi çerçevesinde ele almaktadır. Bu doğrultuda, aşağıda Dramaturji Kuramı ve İzlenim Yönetimi kavramları açıklanmaktadır.

192 Erving Goffman, Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu, (Metis Yayınları: İstanbul, 2016), 29-33.

74 2.4.1. Goffman ve Dramaturji Kuramı

Yaşamı bir tiyatro sahnesi olarak ele alan Goffman’a göre, sosyal ve toplumsal yaşamda birey kendi rolünü sahip olmak istediği benlikler ve sergilemek istediği imgeler doğrultusunda oynayan bir tiyatro oyuncusunu olarak ifade etmektedir. Bir başka ifadeyle, kuramcı bireyin çevresindeki diğer bireyleri “izleyicileri” olarak tanımlamaktadır.194

Goffman kişilerarası iletişim doğrultusunda, bireyin sahip olmak istediği benliği günlük yaşamı içerisinde pek çok farklı performans sergileyerek gösterdiğini vurgulamıştır. Buradan hareketle, bireylerin davranışlarını “sahne önü” ve “sahne

arkası” olarak tanımlayan kuramcı, sosyal ve toplumsal ilişkilerinde, sunmak istediği

imgeye uygun olmayan tutum, davranış, nesne vb. ögeleri saklama eğilimindedir. Böylece, birey sunmak istediği imge doğrultusunda davranış sergilemekte ve performansı sonucunda izleyicisi olarak adlandırdığı diğer bireylerin zihninde kendisi için “ideal” bir benlik oluşturmaktadır. Bu bağlamda, Goffman Dramaturji Kuramı doğrultusunda benlik sunumunu altı tiyatro terimiyle ilişkilendirmektedir. Bu terimler aşağıdaki gibidir;195

a. Performanslar: Dramaturji Kuramı bağlamında “performans” kavramı kadar, “vitrin” kavramı da önem taşımaktadır. Kuramcıya göre, performans bireyin benlik sunumu gerçekleştirdiği süreci ifade etmektedir.

b. Takımlar: Dramaturji Kuramı’nda yer alan ikinci kavram “takımlar”dır. Kuram çerçevesinde, bireylerin sergilediği performanslar her ne kadar idealleştirilmiş benlik kavramı temelinde oluşturmalarına karşın, bireyler bir gruba ait özellikleri içeren rolleri sergilemektedirler. Bir diğer ifadeyle, birey kişisel bir benlik oluşturmamakta, bir gruba ait benlik özelliklerini kendisine

göre yeniden uyarladığı belirtilebilmektedir.196

c. Bölgeler ve Bölgesel Davranışlar: Goffman’a göre, “bölgeler ve bölgesel

davranışlar” Dramaturjik yaklaşım bağlamında benlik sunumlarının

sergilendiği “bölge ve sahne arkasını” ifade etmekledir. Bu doğrultuda, sahne arkası, bireyin kimlik sunumunu geliştirdiği, diğer bireyler tarafından algılanmasını istediği izlenimlerin oluşturulduğu ve bireyin kişiliğine ilişkin ögeleri barındıran bölge olarak adlandırılabilmektedir.197 Buradan hareketle,

sahne arkası bölgesi ise bireyin kişisel özelliklerini (kültür, etnik köken, dil, din vb.) içeren bir depo olarak adlandırılabilmektedir. Kuramcıya göre sahne

194 Kavut, Sevgi Kavut, “Goffman’ın benlik sunumu kuramı bağlamında sosyal medyada kimlik inşası: Instagram üzerine bir araştırma”, Nosyon: Uluslararası Toplum ve Kültür Çalışmaları Dergisi, 2018, 3.

195 Ester Bardone, “Metaphorical analogies in approaches of Victor Turner and Erving Goffman; Dramaturgy in social interaction and dramas of social life”, Sign Systems Studies, 2010, 151.

196 Hülür, 2017, 161. 197 Goffman, 2016, 115-117.

75

önü ile sahne arkası bölgeleri çok ince bir çizgi ile birbirlerinden ayrılmaktadır. Buna göre, Goffman sahne önünü, bir evin misafir odasının her zaman toplu olması, her zaman şık ve temiz olması bağlamında örneklendirirken; sahne arkasını ise, evin dağınık kalmasında sakınca görülmeyen, kişisel odalarını

olarak açıklamaktadır.198

d. Ayrıksı Roller; Gerek sosyal yaşam da gerekse de profesyonel yaşamda ayrıksı

rollere sahip pek çok birey bulunmaktadır. Bu anlamda, benlik sunumu doğrultusunda bir takıma ait olan bireyin, takımdaki diğer bireylerin sırlarına ve sınırlarına anlayış gösterip, uyumlu davranışlar sergilemesi beklenmektedir. Bu uyum iki biçimde ortaya gerçekleşmektedir; duygu ve düşüncelerin bastırılması ya da tüm gerçekleri ortaya çıkarmaya yönelik davranışlarda bulunmak olarak sınıflandırılabilmektedir. Bir diğer ifadeyle, özellikle profesyonel yaşamda ayrıksı roller “deneyimli müşteri, gözcü, muhbir vb.” çeşitli biçimlerde karşımıza çıkabilmektedir.199

e. Karakter Dışı İletişim: Bireylerin benlik sunumu doğrultusunda seçtiği ve

sergilediği rollerin, sahne arkası benlikleriyle tutarsızlık yaşaması olarak açıklanabilmektedir. Buradan hareketle, bireylerin seyirciye gösterdiği tutum ve davranışlara yönelik algıya zarar vermeyecek biçimde sergilenen her türlü tutum ve davranış olarak ifade edilebilmektedir. Bir diğer ifadeyle Goffman, “gizli iletişim” olarak da adlandırılan Karakter Dışı İletişimi kişilerarası ilişkiler bağlamında sözel olarak başka, sözlerinin alt metninde başka ifadeler

bulunan bireylerle örneklendirmektedir.200

f. İzlenim Yönetimi; Bireyin, diğer bireyleri etkilemek amacıyla, bilinçli olarak gerçekleştirdiği tutum ve davranışları ifade eden İzlenim Yönetimi, Goffman’a göre oyuncunun seçtiği ve sergilediği role göre sorumluluklarını ifade etmektedir. Bu doğrultuda, kuramcı bireyin yaşamı boyunca pek çok farklı

“rol” sergileyerek çevresindeki diğer bireylerle iletişim kuracağını

belirtmiştir.201 Böylece, birey iletişim kurduğu bireyler hakkında duygu ve

düşünceler geliştirerek; çevresindeki diğer bireylerin kendisi ile ilgili olumlu bir algı oluşturacaklarına yönelik inancını vurgulamıştır. Bir diğer ifadeyle, sosyal ilişkiler çerçevesinde birbirini tanımayan bireylerin, tanışmak amacıyla etkileşimde bulunmaları ve bu anlamda birbirlerine yönelik “izlenim” geliştirdiklerini belirtmektedir.

198 Liam Bullingham; Ana C. Vasconcelos, “The Presentation of Self in The Inline World: Goffman and the Study of Online Identities”, Sheffield. Journal of Information Science 2013, 2.

199 Goffman, 2016, 138. 200 Goffman, 162-165. 201 Goffman, 198-199.

76

İzlenim yönetiminin bireyler için üç temel görevi vardır. Bunlar; bireyler arası etkileşimi geliştirme, bireysel kimliği oluşturma, kendisine saygısını sürdürme ve olumlu duygulan aktarma ya da artırmadır (Leary, 1996).

2.5.2. Goffman ve Benlik Sunumu

Goffman, bireylerin sosyal yaşamlarında gerçekleştirdikleri kişilerarası iletişim çerçevesinde “ideal” bir izlenim oluşturabilmek amacıyla birtakım roller ve performanslar sergilediklerini belirtmiştir. Bu doğrultuda, Goffman bireylerin sergilediği roller aşağıdaki gibidir;

a. Vitrin: Dramaturji Kuram’ı çerçevesinde, vitrin kavramı “performans sırasında birey tarafından bilinçli ya da bilinçsiz olarak kullanılan

değişmeyen ifadeler”202 biçiminde tanımlanmaktadır. Kuramcı, vitrin

kavramını “görünüş” ve “tutum” olmak üzere ikiye ayırmaktadır. Görünüş; bireyin kişilerarası iletişim çerçevesinde toplumsal rolünü ifade ederken; tutum oyuncunun iletişim sırasında göstermek istediği benlik ile ilişkili sergilediği performans olarak adlandırılabilmektedir.

b. Sahne Önü: Bireyin diğer bireyler üzerinde olumlu bir izlenim bırakmak amacıyla performans sergilediği toplumsal alanları ifade etmektedir. c. Sahne Arkası: Bireyin öz kişiliği ve öz benliği doğrultusunda tutum ve

davranış sergileyebildiği özel alanı ifade etmektedir.

d. Etkileşim: Türk Dil Kurumu Sözlüğü’ne göre “birbirlerini karşılıklı olarak

etkileme durumu” olarak tanımlanmaktadır. Buradan hareketle, etkileşim

kavramı bireylerin birbirleri ile doğrudan ya da dolaylı bir biçimde karşılıklı iletişim kurabilmesi olarak belirtilebilmektedir.

e. Performans: Bireyin sosyal ya da profesyonel yaşamda kişilerarası iletişimleri doğrultusunda sergilediği tutum ve davranışlar olarak tanımlanabilmektedir.

f. Rol-Rutin: Bireyin “ideal” olarak tanımladığı ve diğer bireylere sergilediği performansına yönelik tutum ve davranışlarla ilişkili hareket ve davranışlara verilen isim olarak belirtilebilmektedir.

g. Oyuncu: Goffman, kişilerarası ilişkilerde bireyleri birer oyuncu olarak ele almaktadır. Bu anlamda, oyuncu kavramı Dramaturji Kuramı’na göre tutum ve davranışları gerçekleştiren kişiler olarak ifade edilebilmektedir. h. İzleyici: Oyuncunun izlenim oluşturmak istediği hedef kitle olarak

tanımlanabilmektedir.

i. Gözlemleyen birey: Oyuncuyu gözlemleyen ve oyuncuya ilişkin bir algı geliştiren kişi olarak adlandırılmalıdır.

77

j. Aktarılan İzlenim: Oyuncunun çeşitli değişkenler (görsel, işitsel ya da yazılı) ile benlik sunumunu gerçekleştirmesidir.

k. Algılanan İzlenim: Gözlemcinin, oyuncu hakkında elde ettiği algılar bütünü, izlenimlerdir.

l. Oyuncunun Görünüşü: Oyuncunun sergilediği rol bağlamında, kişiliğine ilişkin ilgi veren etmenler olarak ifade edilebilmektedir.203

78

3. BÖLÜM: SOSYAL MEDYA FENOMENLERİNİN INSTAGRAM’DA 3.

Benzer Belgeler