• Sonuç bulunamadı

Başta mobilya olmak üzere her türlü ahşap ürün üretiminde ana malzeme olarak kereste, yonga levha, lif levha, kontrplak, kontrtabla, ahşap ve polimer esaslı kaplamalar gibi ara ürün formunda malzemeler kullanılmaktadır. Bu malzemelerin mobilya, ahşap ev, tekne-kayık gibi deniz araçları, kapı-pencere gibi yapı elemanları, parke-lambri gibi mekan donatı elemanları şeklinde sonuç ürünlere dönüştürülmesi sürecinde bazı işlemlere tabi tutulması gerekmektedir. Ana süreç bazında bu işlemler aşağıdaki şekilde sıralanmaktadır:

1. Kaba kesim (taslak hazırlama) işlemleri 2. Şekillendirme işlemleri

3. Yüzey ve kenar kaplama işlemleri (levha esaslı ürünlerde) 4. Montaja ve bağlantı elemanlarına dönük işlemler

5. Zımparalama ve perdah işlemleri 6. Montaj işlemleri

7. Üst yüzey işlemleri (masif ve ahşap kaplamalı panel ürünlerde)

Doğal olarak bu işlemleri gerçekleştirmeye dönük süreç içerisinde amaca uygun makineler kullanılmaktadır. Bu makineler de yukarıdaki süreç özelliklerine bağlı olarak aşağıdaki şekilde gruplandırılmaktadır (Burdurlu ve Baykan, 1998).

1. Kaba kesim makineleri 2. Şekillendirme makineleri

3. Yüzey ve kenar kaplama makineleri

4. Bağlantı elemanları (zıvana, delik, diş, vb.) açma makineleri 5. Zımparalama makineleri

6. Montaj makineleri

7. Üst yüzey işlemleri makineleri

Ahşap ve ahşap esaslı malzemelerin yukarıdaki makinelerde işlenmesi anında, farklı faktörlere bağlı olarak farklı seviyelerde gürültü ortaya çıkmaktadır. Ortaya çıkan gürültünün kaynakları aşağıda verilmiştir (Steward, 1972):

1. Kesici/iş parçası etkileşimi ile işlenen parçalardaki yüksek vibrasyon seviyesinden kaynaklanan gürültü

2. İşlenen parçadaki vibrasyon enerjisinin işlem anında parça ile temas halindeki makine aksamlarına aktarılmasından kaynaklanan gürültü

3. Kesici bağlantı elemanları ile havanın etkileşiminden ve bu etkileşim anında yer değiştiren havanın makinelerin sabit bölümlerine çarpmasından kaynaklanan dönüsel gürültü. Bu gürültü, makinenin boş gürültü seviyesine katkı yapar ve “siren

gürültüsü” olarak adlandırılır.

4. Elektrik motorlarından kaynaklanan gürültü. Özellikle yüksek frekans motorları olmak üzere, bu gürültü, bazı makinelerde boş gürültü seviyesinin ana kaynağını oluşturur.

5. Talaş toplama sistemi tarafından üretilen gürültü. Bu gürültü, makineden çıkan talaşların toplanması ve hareketi anında partiküllerin taşıyıcı borunun yüzeylere çarpması ile ortaya çıkan sesten, boşluk rezonansından ve makineden direkt olarak aktarılan titreşimlerden kaynaklanır.

6. Yataklar ve hareket aktarım organları gibi diğer titreşen yüzeyler aracılığı ile üretilen gürültü

7. Parça besleme sistemleri tarafından üretilen gürültü.

Malzemelerin ve iş parçalarının işlenmesi anında ortaya çıkan ve yukarıda sıralanan gürültü kaynakları analiz edildiğinde, gürültü seviyesinin işlenecek malzemenin/iş parçasının özellikleri ve makinelerin ve aksamlarının özelliklerine göre değişeceği görülmektedir. 4 Güneydoğu Asya ülkesindeki ahşap ürün üreten firmaların kaba kesim ve şekillendirme bölümlerinde yer alan çoklu delik, erkek ve dişi zıvana, üst freze, yatay freze, şerit testere, planya ve kalınlık makinelerinde ve bu makinelerde çalışanlar üzerinde yapılan araştırmada gürültü seviyelerinin ortalama olarak 40-150 dB (A) arasında değiştiği, gürültü seviyelerinin kaba kesim ve net ölçülendirme bölümünde ortalama 130 dB (A) ve şekillendirme ve bağlantı elemanları açma bölümünde ise ortalama 67 dB (A) olduğu tespit edilmiştir (Çizelge 1.1.). Ayrıca, analize konu olan makinelerden beşinin gürültü seviyesi, standart gürültü seviyesinin (85 dB (A) ) üzerindedir (Ratnasingam ve ark., 2010).

Çizelge 1.1. Dört Güneydoğu Asya Ülkesinde 120 fabrikanın kaba kesim ve makine atelyelerinde ve bazı makinelerde ortalama gürültü seviyeleri (Ratnasingam, 2010)

Kaba kesim bölümünde genelde kerestelerin ve nispeten daha büyük ebatlı parçaların işlenmesi nedeniyle, daha güçlü motorlar kullanılmakta, daha geniş yüzeylerden daha fazla talaş koparılmakta ve bu yüzden gürültü artmaktadır. Şekillendirme bölümünde ise daha küçük motorlar kullanılmakta, taslak hale getirilmiş parçalar işlem gördüğünden ve koparılan talaş miktarı azaldığından gürültü azalmaktadır (Ratnasingam and Scholz, 2007;

Ratnasingam and Scholz, 2008).

Yunanistan’da ahşap işleyen ve ahşap mobilya üretimi yapan işletmelerde yapılan araştırmada da benzer sonuçlar elde edilmiştir. Gürültü seviyesi bölümlere göre ortalama 78 dB (A) ile 103 dB(A) arasında değişmektedir (Ntalos ve Papadopoulas, 2005).

23/12/2003 tarih ve 25325 sayılı gürültü yönetmeliğine göre günlük gürültü etkileşim (maruziyet) sınır değeri 85 dB (A) ve haftalık gürültü etkileşim sınır değeri 87 dB (A) olarak belirlenmiştir. Günlük etkileşim sınır değeri ile “anlık darbe gürültüsü de dahil olmak üzere günlük etkileşim düzeylerinin zaman ağırlıklı ortalaması” ve haftalık etkileşim sınır değeri ile de “günlük etkileşim düzeylerinin bir hafta için zaman ağırlıklı ortalaması” ifade edilmektedir.

Yüksek gürültü seviyelerinin insan üzerindeki olumsuz etkilerinin anlaşılması üzerine farklı gürültü seviyelerinde çalışanların maruz kalabileceği süreler de sınırlandırılmıştır.

Bu süreler; örnek olarak, 80 dB (A)’da 16 saat iken 85 dB (A)’da 8 saat, 100 dB (A)’da 15 dk. ve 130 dB (A)’da 0,9 sn dir (Kayılı, 1994).

Ahşap ve ahşap esaslı malzemelerin ve bu malzemelerden üretilmiş ürünlere ait parçaların işlenmesinde makine türü ve bu makinelerde yapılan işlemler kadar işleme giren malzemelerin türü ve özellikleri, iş parçalarının özellikleri, işleme özellikleri ve makine ve kesicisi ile ilgili özellikler de gürültü seviyesi üzerinde etkili olmaktadır (Stewart, 1972, Works Design Group-New Zealand, 1989).

Aynı makinede farklı malzemelerin işlenmesi, kesme derinliklerinin ve genişliklerin sıklıkla değişmesi, kesicilerin zaman dahilinde körelmesi, bazen farklı kesme hızı ile işleme gerekliliği gibi değişkenlere bağlı olarak gürültü seviyesi de sürekli değişebilmektedir. Bu durumda, herhangi bir işleme türünde gürültü seviyesi maruziyet sınır değerinin altında iken başka bir işleme türünde sınır değerinin üstünde olabilmektedir. Yönetmelik gereği farklı gürültü seviyelerinde çalışanların maruz kalabileceği süreler sınırlı olduğundan, çalışanın yüksek gürültü seviyesinde daha uzun süreli kalması sonucunu doğurmaktadır. Uzun vadede gürültü ile ilgili sağlık sorunlarının ortaya çıkmaması için bahsedilen değişkenlere göre gürültü seviyelerinin belirlenmesi ve çalışanın gürültü seviyesine bağlı sınırlı süreler dahilinde çalıştırılması veya gerekli yönetsel tedbirlerin uygulanması gerekmektedir.

Çalışanların makine, işlem, malzeme ve işleme özelliklerine bağlı olarak maruz kaldıkları gürültü seviyelerine ilişkin bilimsel bir çalışmaya rastlanamamıştır. Bu çalışma bu eksiklikten temel almıştır. Mobilya üretiminde çok fazla sayıda makine kullanılması ve her bir makinenin gürültü seviyesinin kendi değişkenlerine göre değişmesi nedeniyle çalışma yatay freze makinesi ile sınırlandırılmıştır. Çalışma ile, yatay freze makinesinde işlenen malzemenin türü ve kesme genişliğinin, bıçak sayısının, kesme derinliğinin gürültü seviyesine etkilerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Elde edilen sonuçlar, çalışanların maruz kaldığı ortalama gürültü seviyelerinin, bu gürültü seviyesinde çalışabileceği maksimum sürenin, çalışma ortamının akustik konforunun ve gürültü ile ilgili olarak çalışanların verimini arttırmak için alınması gerekli önlemlerin belirlenmesinde kullanılabilecektir.