• Sonuç bulunamadı

ARAŞTIRMAS

3.2.3. Mülakatlara İlişkin Bulgular

3.2.3.1. Geri Kazanım Nedenlerine İlişkin Bulgular

İşletmeleri Geri Kazanıma zorlayan nedenler genel olarak aşağıdaki gibi belirtilmektedir:

Katılımcılara göre işletmelerin amaçlarından biride piyasada tutunabilmek için kaliteli ve doğru ürünü doğru müşterilere ulaştırmaktır. İstihdam sağlamak ve çevre bilincini arttırmak diğer amaçlar arasındadır. Bazı işletmelerin üretimde hammadde olarak hurda malzeme kullandıkları görülmektedir. Bu durumu bazı temsilciler “bizler sürekli inşaatlardan kablo, bakır, demir, armatür artıklarını toplayarak hammadde oluşturuyoruz” şeklinde ifade etmişlerdir. Özgören (2012) birçok atık malzemesinin (farklı maddelerin) geri dönüşümünden inşaat malzemelerinin elde edilmesinin mümkün olabileceğini, böylelikle çevre kirliliğinin azaltılabileceğine dikkat çekmektedir. Yazar ayrıca kum, demir, çimento, beton, çakıl, tuğla gibi inşaat malzemelerinin kendilerinin kullanımdan sonra geri dönüşerek yeniden kullanıma açılabileceğini ifade etmektedir. Yazara göre sürekli bir geri dönüşüm ile oldukça fazla malzeme yeniden kullanılabilir hale

90 gelebilir. Sürdürülebilirlik sağlanırsa ekonomik ve çevresel anlamda önemli kazanımlar elde edilecektir.

Görüşme yapılan işletme temsilcileri geri kazanımın çevre sorumluluğu ve sosyal sorumluluk projeleri kapsamında öneminin arttığına işaret etmektedirler. Bu durum işletmelerin geri kazanıma önem verdiklerine ilişkin önemli ipucu niteliği taşımaktadır. Katılımcılara göre geri kazanımda bulunma nedenlerinin başında şüphesiz normlar ve yasalar öncelikli hususlardır. Çamaşır kurutma makinesi üretici temsilcisi ise “biz arızaya uğramış alt parçaları ayrı bir yerde tutuyoruz ve kullanılabilir olduğunu gördüğümüz parçaları demontaj ile monte ediyoruz” şeklinde belirtmektedir.

İşletmeler bazı ekonomik nedenlerle geri kazanım faaliyetleri yürütmektedirler. Söz konusu ekonomik nedenler şu şekilde özetlenebilir:

İşletmelerde “imha” söz konusu olduğu için herhangi bir ekonomik kazanç güdülmemektedir. Çünkü bir tasarruf yoktur. Ayrıca Bulut ve Deran “imha” edilecek ürünlerin “toprağa gömülmesi için belirli bir ücret oluşturduğu için başka bir maliyet olarak karşımıza çıktığı ve bu işleminde maliyet unsuru olarak hesaplamaya dâhil edileceğini” çalışmasında belirtmektedir. Firma temsilcisi “imha” konusunun ekonomik kazanç sağlamadığını şu şekilde ifade etmiştir: “İade aldığımız ürün imhadan daha ekonomik olabilirse, iade daha ekonomiktir. İhale iptali durumunda iade geri oluyor, herhangi bir elleçleme yapılmıyor, koli-palet ile olan ürünler yeniymiş gibi satıyoruz”. Bazı yağ üreten firmalar kendi araçları ile çevreden atık yağları toplayarak geri kazanımda bulunmaktadır. Bazı firmalar ise doğal fireyi imha yerine doğrudan kendi bünyelerindeki hammaddeye karıştırarak “üretim aşamasındaki firemiz ne kadar az olursa bizim yıllık kârımız o denli artış gösterir” cümlesi ile açıklamaktadır. Bunu da “bilinçli üretim” ile tanımlamaktadır. Temsilci bilinçli üretim ile firmanın önemli ekonomik sebeplerinin olduğunu vurgulamaktadır. Başka bir firma ise doğal firenin olmadığını, kendi hammaddeleri için “talaşları”, diğer firmalar için ise “küller ve baca tozlarının” hammadde

91 olduğunu vurgulamaktadır. Bu durumu destekleyen firmalar “fason” üretim için karlılık elde ettiklerini ayrıca belirtmektedirler.

Genel olarak firmalar ekonomik sebeplerin önemini “ayakta kalma prensibi” olarak açıklamaktadırlar. Bunu da “piyasada bu firma olarak kalmak istiyoruz. İsmimiz markalaşmamız için önemli. Piyasada yer edinemezsek devamlılık olmaz. Müşterilerimizle olan bağlarımızda güven-sadakat önemli” şeklinde açıklamaktadır. Kimi firmalar ise kendi bünyelerinde “Rework (yeniden işleme-sonradan yapılan ilave iş)-geri kazanım” başlığını ilke edinmektedir. Kendi alanında uzmanlaşmış bir diğer firma ise bu duruma sipariş profili “talep-arz ilişkisi” ile ilerlediklerini vurgulamaktadır.

İşletmeler bazı yasal zorunluluklar ile geri kazanım faaliyetleri yürütmektedirler. Söz konusu yasal zorunluluklar şu şekilde özetlenebilir:

Geri kazanım sürecinde firmalar aşağıda belirtilen nedenlerle yasal mevzuat doğrultusunda hareket etmek zorunda kalmaktadırlar:

Firmalar;

 Piyasayı ve kendilerini daha iyi tanımak istemeleri

 Müşteri şikâyetlerini daha iyi çözümleyebilmek,

 Müşterilerinin taleplerine daha çok cevap verebilmek,

 Tüketici haklarına uyum.

Firma temsilcilerinden biri “yasal sorumluluklarımız ve çevre bilincimiz var” diyerek yasal mevzuatın önemini bu şekilde vurgulamıştır. Müşteri şikayet ve taleplerine ilişkin Gıda üretimi yapan firmalardan bazıları ise “ayıplı ya da son kullanma tarihi sorunlu ürünün iadesi yasal zorunluluk olduğu için işin bu kısmı bizim için önemlidir” şeklinde belirtmekte, bir diğer bir firma ise “Sağlık Bakanlığı tarafından denetlendiğimiz için öngördüğü yasal zorunlulukları uygulamaktayız” şeklinde ifade etmektedirler. Firmalar ayrıştırmalar yaparak, bazı işlemleri standartlara göre yapmaktadırlar. Örneğin koku sorunu olan ürünlerde bunun

92 giderilmesi, gittiği yerlerde uygun depolamanın yapılması ve kısa sürede imha edilmesinin sağlanması oldukça önemlidir.

Geri dönüşüm–geri kazanım faaliyetleri sürdüren bir firma ise “Biz geri dönüşüm tesisiyiz, Yaptığımız işler A’dan Z’ye yasal prosedürlere ve yönetmeliklere bağlı. Geri dönüşüm yaptığımız ve ürettiğimiz ürünlerin hepsinin kodları var. Tesisimize kabul ettiğimiz her atık belli bir koda karşılık geliyor ve lisanslarımızda yer alan bu kodlar ile hizmet verebiliyoruz. Sektörümüzdeki iş ve işlemler Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülüyor” şeklinde açıklamaktadır. Bir başka firma ise bazı kimyasal kullanım ilke ve şartları ile “imha” prosedürlerini mecburi yasal zorunluluktan değil kendi “kültür ve bilinç” sahibi olmalarına bağlamaktadır. Geri dönüşümler için ise geri dönüşüm firması bu duruma “Tüm işletmeler oluşturdukları atıkları lisanslı firmalara vermek ile yükümlüdür. Atık işleyen firmaların Çevre Bakanlığı’ndan izin-lisans alması zorunludur” açıklamasını yapmaktadır.

İşletmeler bazı çevresel kaygılar ve kurumsal sorumluluk nedenleri ile geri kazanım faaliyetleri yürütmektedirler. Söz konusu çevresel kaygılar ve kurumsal sorumluluklar şu şekilde özetlenebilir:

Bazı firmalar çevresel kaygılar ve kurumsal sorumluluğun kendilerini daha ileriye taşıdığına ve başarı oranlarını artırdığına inanmaktadırlar. Firmalardan biri geri dönüşüm tesisinde “imha” yaptıklarını ve bu durumun kurumsal bir sorumluluk olduğunu belirtmektedir. Başka bir firma temsilcisi yağ geri dönüşümü yaptıklarını, yağın toprağa, suya ve şebekeye karışmasının ne kadar tehlikeli olduğunu, asit oranının bilinmesi gerektiğine dikkat çekmektedir. Aynı temsilci rafine ile atık yağların birbirinden çok farklı olduğunu ve atık yağları (atık kızartmalık yağları) evlerden topladıklarını belirtmektedir.

Bazı kâğıt ve karton üretimi yapan firmalar geri dönüşümü sadece çevresel kaygılar ve kurumsal sorumluluk olarak değil “kültür ve bilinç sahibi” olarak yerine getirdiklerini belirtmektedirler. Bir firma ise bunun “sürekli iyileştirme

93 faaliyetlerinin bir sonucu” olarak gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğine inanmaktadır.