• Sonuç bulunamadı

Bu çalışma, Ekim 2011 ile Aralık 2012 tarihlari arasında Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi İç Hastalıkları, Nefroloji, Kardiyoloji ve Acil servis polikliniklerine ciddi volüm yükü bulgularıyla başvuran hastalar alınarak yapıldı. Çalışmaya uygun kriterleri taşıyan 41 kadın, 36 erkek olmak üzere toplam 77 hasta dahil edildi. Bu çalışma için hastalardan yazılı onay ve lokal etik kurul onayı alındı.

Çalışmaya klinik olarak volüm yükü ile başvuran ve KBY, KKY ve DM hastalıklarından en az birine sahip hastalar dahil edildi. Rutin hemodiyaliz programında olanlar, daha önce diüretik tedavisi almış olanlar ve aydınlatılmış onam formunu imzalamayanlar çalışma dışında bırakıldı. Çalışma kriterlerini taşıyan hastalar rastgele seçilerek ultrafiltrasyon veya diüretik tedavisi uygulandı. Çalışma hastalar övolemik hale gelene kadar sürdürüldü. Tedaviye başlamadan önce ve tedavi sonrası tüm hastalardan biyokimyasal analiz için kan örnekleri ve idrar numuneleri alındı. PA akciğer grafilari çekildi, kardiyotorasik indeksleri not edildi. Ekokardiyografik değerlendirmeler ve sol ventrikül kitle indeks hesaplamaları yapıldı. Karotis intima media kalınlığı ölçüldü.

Çalışma gruplarındaki her bir bireyin ön kol venöz damarından alınan 5 cc kan örnekleri biyokimya ve EDTA’lı tüplere konuldu.

Hastaların biyokimyasal parametreleri (glukoz, kreatinin, total kolesterol, HDL kolesterol, LDL kolesterol, TG, kalsiyum, fosfor, albumin, tam kan sayımı) gönderildi.

Tam kan sayımları ethylenediaminetetraacetic acid içeren tüplere alınarak Cell-Dyn 3700 cihazı ile bakıldı. Serum glukoz düzeyleri; hekzokinaz enzimatik referans yöntemi ile, kreatinin; jaffe yöntemi, kalsiyum düzeyleri; schvarzbach ile o- cresolphthalein komplekson yöntemi ile fotometrik olarak, fosfor düzeyleri; amonyum fosfomolibdat reaksiyonu ile kolorimetrik olarak, albümin düzeyleri; bromkresol yeşille kompleks oluşturma reaksiyonu ile kolorimetrik olarak cobas 6000 C501 (Roche Diagnostics GmbH, Mannheim, Germany) biyokimya analiz cihazında ölçüldü.

için tüpler 10 dakika kadar 1500 devir/dakika hızında santrifuj edildi. Elde edilen tüm serum örnekleri etiketlendikten sonra analiz edilecekleri güne kadar -80°C’de derin dondurucuda saklandı.

Süperoksit dismutaz ölçümü, bir tetrazolium tuzunu, xsantin oksidaz ve hipoksantinin oluşturduğu süperoksit radikallerinin tespitinde kullanılan bir kit olan ‘Cayman’s superoksit dismutase Assay Kit’(Cayman Chemical Company, USA) kullanılarak spektrofotometrik yöntemle yapıldı.

Glutatyon peroksidaz aktivitesi indirekt olarak bir çift reaksiyon ile ölçüldü. Hidroperoksitin glutatyon peroksidaz tarafından indirgenmesi ile okside glutatyon oluşur daha sonra glutatyon redüktaz ve NADPH aracılığı ile tekrar yükseltgenmiş haline döner. NADPH’ nın NADP’ye dönüşümü 340 nm deki absorbansda oluşan azalma ile belirlenir ve bu azalma glutatyon peroksidaz aktivitesi ile doğru orantılıdır. Ölçüm de Cayman Chemical Company(USA) ait araştırma kiti kullanılmıştır.

MDA ölçümü MDA’nın asidik ortamda tiyobarbitürük asitle oluşturduğu rengin 532nm’de optik dansitesinin ölçülmesi prensibine dayanan Ohkawa ve arkadaşlarının metoduna göre yapıldı. Katalaz ölçümü L.Goth tarafından tanımlanan spektofotometrik yöntem modifiye edilerek çalışıldı.

Hastalarda ayrıca tam idrar tetkikleri yapıldı ve spot idrarda protein-kreatinin oranı ile proteinüri düzeyi belirlendi

Ekokardiyografik inceleme

Ekokardiyografik inceleme, sol lateral dekübit pozisyonunda Aloka marka (Aloka SSD 5000 ultrasound, Aloka Inc., Tokyo, Japan) ekokardiyografi cihazı 2.5 MHz transdüser kullanılarak, parasternal uzun ve kısa aks ve apikal 2, 4, 5 boşluk görüntülerden yapıldı. Ekokardiyografik ölçümler Amerikan Ekokardiyografi Derneği'nin önerdiği ölçüt temel alınarak yapıldı. Hastalara sırasıyla M-mod ekokardiyografik, iki boyutlu ekokardiyografik, pulsed ve continuous wave Doppler ve renkli Doppler ekokardiyografik değerlendirilmeler yapıldı. Parasternal uzun akstan, M-mod (mitral kordal seviyede, ventrikülün uzun aksına dik) ile sol ventrikül diyastol sonu çapı (LVDD), sol ventrikül sistol sonu çapı (LVSD), interventriküler septum kalınlığı, arka duvar kalınlığı kaydedildi. Ejeksiyon

fraksiyonu (EF) modifiye Simpson metodu ile hesaplandı. PAB ölçüldü.

Sol ventrikül kitle indexi Devereux formülü ile hesaplandı: [LVKİ= 1.04 x ((LVDSÇ + İDK + ADK)3 - (LVDSÇ)3) - 13,6] (LVDSÇ: Sol ventrikül diyastol sonu çapı; İDK: İnterventriküler duvar kalınlığı; ADK: Arka duvar kalınlığı, LVKİ: Sol ventrikül kitle indeksi).

Karotis intima media kalınlığının ölçülmesi (KIMK)

Karotis intima-media kalınlığı ölçümü için hastalar, sırtüstü pozisyonda, başları arkaya doğru eğimli olacak şekilde yatırıldı. Sağ ve sol karotis arterler, aynı hekim tarafından ultrasonografi cihazı ile (Toshiba Povervision 6000; Japonya) 7,5 mHz doğrusal prob kullanılarak görüntülendi. Ana karotis arter bulbusundan itibaren ilk 2 cm’lik distal bölge içinde 1 cm’lik bir segment belirlendi ve elde edilen görüntüler bilgisayar ortamına aktarıldı. Bu görüntülerden özel bir intima- media kalınlığı ölçüm programı (M’Ath ver. 2.0; Metris, Argenteuil, Fransa) ile uzak kenar ölçüm yöntemine dayanılarak, ele alınan segmentin en üst ve ortalama KİMK değerleri saptandı. Ölçüm her iki ana karotis arter için de uygulandı. Daha sonra, bu değerler ayrı ayrı ve ortalamaları alınarak değerlendirildi.

İstatiksel analiz

İstatistiksel analizler yapılırken PASW bilgisayar programı (ver. 18.0 for Windows; SPSS Inc, Chicago, IL, USA) kullanıldı. İsimsel veriler bağımsız gruplar arasında Pearson kikare testi kullanılarak karşılaştırıldı ve sonuçları sıklık ve yüzde (%) olarak ifade edildi. Normal dağılım gösteren sayısal veriler bağımsız iki grupta karşılaştırılırken Independent Samples T Test; bağımlı gruplarda ise Paired Samples T test kullanıldı ve sonuçlar ortalama±standart sapma olarak verildi. İstatistiksel olarak, 0.05’den küçük p değerleri anlamlı kabul edildi.

Grup içerisindeki yüzde değişimler;

[ (Tedavi öncesi değeri – Tedavi sonrası değeri ) / Tedavi öncesi değeri] x 100 formülüne göre değerlendirildi.

Ortalama arteryal basınç değeri;

4. B ULGULAR

Hastalara ait genel klinik, antropometrik, biyokimyasal ve ekokardiografik bulgular aşağıda gösterilmiştir.

1. Yaş: UF tedavisi uygulanan grubun yaş ortalaması 69,89±9,82 ve diüretik tedavisi uygulanan grubun yaş ortalaması 72,70± 9,88 idi. Her iki grup arasında yaş ortalamaları bakımından anlamlı fark yoktu (p>0.05).

2. Cins: UF tedavisi uygulanan gruptaki toplam 37 hastanın 12’si erkek (%32,4), 25’i (%67,6 ) kadındı. Diüretik tedavisi uygulanan gruptaki toplam 40 hastanın 24’ü erkek (%60), 16’sı (%40) kadındı. Grupların cinsiyet dağılımları birbirine benzemekteydi (p>0.05).(Tablo 7)

Tablo 7: Tedavi gruplarına göre hastaların demografik özellikleri

UF Diüretik p Yaş 69,89±9,82 72,70±9,88 >0.05 Cins 12 erkek (%32,4), 25 kadın (%67,6) 24 erkek (%60), 16 kadın (%40) >0.05

3. Ortalama tedavi süreleri: UF uygulanan grubun ortalama tedavi süresi 13,2±2,1 gün idi. Diüretik uygulanan grubun ortalama tedavi süresi ise 12,5±1,9 gün idi. İki grup karşılaştırıldığında tedavi süreleri açısından istatiksel olarak anlamlı fark yok idi (p >0,05). Tedavi gruplarına göre hastaların ortalama tedavi süreleri tablo 8’de gösterilmiştir

Tablo 8: Tedavi gruplarına göre hastaların ortalama tedavi süreleri(gün)

UF Diüretik p

Ortalama tedavi süresi 13,2±2,1 12,5±1,9 >0.05

4. Vücut ağırlıkları: UF tedavisi uygulanan grubun başlangıçta vücut

Benzer Belgeler