• Sonuç bulunamadı

1.2 GENEL KABUL GÖRMÜŞ DENETĐM STANDARTLARI ĐLE DENETĐM

1.2.2. Genel Kabul Görmüş Denetim Standartları

1.2.2.1. Genel Standartlar

• Mesleki Eğitim ve Deneyim Standardı: Denetim, uzman olarak gerekli teknik eğitim ve yeteneğe sahip olan kişi veya kişilerce yapılmalıdır.

• Bağımsızlık Standardı: Denetçiler, denetim göreviyle ilişkili tüm konularda, bağımsız düşünme mantığı içerisinde olmalıdırlar.

• Mesleki Özen ve Titizlik Standardı: Đncelemenin yapılmasında ve denetim raporunun hazırlanmasında gereken mesleki özen ve titizlik gösterilmelidir.

1.2.2.1.1. Mesleki Eğitim ve Deneyim Standardı

Denetlenmiş finansal tablolar ve bunları tamamlayan denetim raporu, yıllık faaliyet raporu kapsamında kamuya açıklanır. Bu raporları alan kişilerin pek çoğu raporunda denetim görüşünü ortaya koyan denetçiyi tanımaz. Onlar için önemli olan, güvenilir nitelikte bir denetim görüşünün bildirilmiş olmasıdır (Güredin, 2008: 43).

Güvenilir ve kaliteli bir denetim görüşüne ulaşmak için denetçi, kendisini muhasebe ve denetim alanlarında uzmanlaştırmalıdır. Uzmanlık düzeyine erişim, öncelikle belirli yasal düzenlemeler ile gerekli kılman eğitim süreci ve devamında elde edilen staj tecrübeleri ile mümkün olabilmektedir. Bununla birlikte denetçi, denetleyeceği kuruluşun yasal mevzuatını, iç işleyişini de iyi bilmek durumundadır.

Denetçinin hukuki bilgisinin ve muhasebe bilgisinin yeterli olmasında yarar vardır. Denetçinin sadece muhasebe, hukuk ve işletmecilik bilgisine sahip olması yeterli olmayabilir. Çünkü olayların nasıl geliştiğini, gelişebileceğini tahmin edebilecek yeterli deneyime de sahip olması gereklidir. Staj süreci ile başlayan deneyim, denetçiye riskleri ve olasılıkları daha kolay ve önceden tahmin etme olanağı sağlar. Denetçi, denetlediği kişi ya da kurum çalışanlarından daha fazla mesleki bilgi birikimine sahip olmak durumundadır (Güçlü, 2005: 14). Diğer birçok meslekte olduğu gibi denetim mesleğinde de iş başında eğitim çok önemlidir. Bu eğitim genel olarak deneyimli uzman bir denetçinin yanında yardımcı denetçilik yapılarak sürdürülür. Uzman denetçiler kendi mesleki bilgi ve deneyimlerini yanlarında çalışan genç yardımcı denetçilere aktararak onların mesleki açıdan üstün nitelikli uzman denetçiler olarak yetişmelerine çaba harcarlar. Đyi bir denetçi, çeşitli eğitim programlarına devam ederek, mesleki yayınlan izleyerek kendini yeniler, etkinlik ve verimliliklerini arttırarak birinci genel standardın Öngördüğü düzeyde bir denetçi olarak kalmaya çaba gösterir (Taş ve Durmuş, 2008: 27-35).

1.2.2.1.2. Bağımsızlık Standardı

Bağımsızlık, denetim çalışmalarının dürüst ve tarafsız olarak yürütülmesini sağlayacak anlayış ve davranışlar bütünü olarak algılanmalıdır. Bağımsızlık denetim mesleğinin temelini oluşturur.

AICPA Meslek Kuralları Yasası bağımsızlığı aşağıda belirtilen unsurlar çerçevesinde tanımlamaktadır.

Bağımsızlık, bir kafa yapısı olup, üyelerin hizmetlerine değer katmaktadır. Bu mesleği diğerlerinden ayıran en önemli özelliktir. Bağımsız olabilmek için;

• Fikren dürüst olunmalı, • Tarafsız olunmalı,

• Çıkar çatışmalarından uzak durulmalıdır. Bağımsızlık standardı içersinde anlam bulan tarafsızlık, denetçinin herhangi bir etki altında kalmadan kendi kararlarını kendisi vermesidir. Dürüstlük ise, mesleğin gerektirdiği dikkat ve özenin gösterilmesi ve bilgi kullanıcısını yanıltmamaktır.

Denetim faaliyetini yürüten bir denetçiden, mesleki faaliyetini dürüst ve tarafsız yürütmesini sağlayacak davranış ve anlayış içinde olması beklenirken, aynı zamanda müşterisi ile hiçbir bağlantısının olmaması gerekliliği meslek mensuplarının bağımsızlık kriterleri olarak değerlendirilebilir. Genel Kabul Görmüş Denetim Standartlarına göre bağımsızlığı gölgeleyebilecek durumlara örnekler aşağıda özetlenmektedir (Duman, 2008: 47);

• Denetlenen şirketle veya sahipleriyle ortak olmak,

• Denetlenen şirketten maaş, borç veya diğer nedenlerle maddi fayda sağlamak, • Dolaysız ya da dolaylı yoldan denetlenen şirketin hisse senedi, tahvil ve

benzeri finansal araçlarına sahip olmak,

• Denetlenen şirketin ortak veya yöneticileri ile yakın akraba olmak,

• Denetlenen şirketten önemli sayılabilecek tutarda hediye almak veya özel bir indirimle herhangi bir emtia vb. unsurlar elde etmek.

Denetimde yetkili kişilerin denetlenen şirketin sahiplerinden, yöneticilerinden ve şirket alacaklılarından bağımsız olması gerektiği gibi denetim raporunun (devlet sektörü de dahil) diğer kullanıcılarından da bağımsız olmalıdır (Duman, 2008: 48).

Denetim raporlarını verecekleri kararlarda kullanan muhasebe bilgi kullanıcıları, bu raporların bağımsız davranan denetçiler tarafından hazırlanmış olduğunu düşünürler. Hazırlanan raporlara güvenilmesi açısından bu durum önemlidir, aksi takdirde denetimden beklenen sonuçlar elde edilmemiş olur (Taş ve Durmuş, 2008: 27).

1.2.2.1.2.1. Sarbanes-Oxley Yasası ve Denetçi Bağımsızlığına Đlişkin Düzenlemeler

Amerika Birleşik Devletleri'nde, Bağımsızlık ilkesinin, Enron, Worldcom, Tyco ve Xerox gibi büyük firmalarda yaşanan denetim skandalları ile ihlali sonucunda, 29 Temmuz 2002 tarihinde "Sarbanes Oxley Yasası" çıkarılmış ve yasanın temel amacı "özellikle kamuya açık şirketlerde, mali tablolar vasıtası ile kamuya yapılan açıklamaların doğruluğunu ve güvenirliğini arttırarak korumak" olarak belirtilmiştir.

Bu yasanın en önemli sonucu, Kamu Gözetimi Kurulu (Public Company Accounting Oversight Board- PCAOB)'nun oluşturulmasıdır. Bu kurul, sermaye piyasasında işlem gören halka açık şirketlerin bağımsız denetimlerini yapan denetim firmalarının ve bağımsız denetçilerin gözetimini ve denetimini yaparken, denetim standartları oluşturma görevini de üstlenmiştir (Abanoz, 2009: 54-55).

Sarbanes Oxley Yasası, genel kabul görmüş denetim standartlarının bağımsızlık ilkesi ile olan bütünlüğü açısından incelendiğinde ise yasanın 201 ve 209 Bölümlerini içeren II nolu "Denetçi Bağımsızlığı" başlığı altında, denetçilerin uygulamaları dışında kalan hizmetler, denetçi rotasyonu, denetçi raporları, çıkar çatışmaları gibi denetçi bağımsızlığına ilişkin çeşitli düzenlemelere yer vermiştir.

Bu düzenlemeleri daha kapsamlı olarak incelediğimizde ise (Güngör, 2003: 185):

• Denetçi bağımsızlığım zedeleyecek denetim dışı işler tanımlanmış, • Denetim ekibinin rotasyonu öngörülmüş,

• Denetim ortağının ücretinin belirlenmesinde sınırlama getirilmiş, • Denetçinin belirli konuları denetim komitesine raporlaması öngörülmüş, • Denetim ve denetim dışı işlerin denetim komitesince ön onayı zorunluluğu

getirilmiş,

faaliyet raporlarında açıklanması zorunluluğu getirilmiştir.

Kanun, kayıtlı muhasebe firmalarının denetimini yapmakta oldukları halka açık bir şirkette nelerin yasaklandığını da ortaya koymuştur (Özkul, 2003),

• Defter tutulması ve bununla ilgili işler,

• Finansal bilgi sistemlerinin oluşturulması ve idaresi, • Değerleme ve ekspertiz,

• Sigortacılık ile ilgili hizmetler, • Đç denetim hizmetleri,

• Genel yönetim ve insan kaynaklan yönetimi,

• Menkul kıymet alım satımı, yatırım danışmanlığı ve yatırım bankacılığı, • Hukuki danışmanlık hizmetleri yasaklamıştır.

1.2.2.1.3. Mesleki Özen ve Titizlik Standardı

Gerekli özen ve titizliğin asgari kıstası, denetim ilke ve kurallarına eksiksiz uyulmasıdır. Buna göre bir denetçi denetim faaliyetini gerektiği şekilde planlamak, program yapmak, yeterli miktarda, uygun nitelikte ve güvenilir kanıt toplayarak inceleme yapmak, temiz ve düzenli çalışma kağıtları hazırlamak, mali tabloların gerçekliği ve doğruluğu hakkında dürüst ve doğru bir yargıya ulaşmak ve görüşünü, özen ve titizlikle düzenleyeceği denetim raporunda açıklamak zorundadır (Kaval, 2003: 42).